Başbakan Erdoğan Çin'e Gitti
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Çin'deki temaslarında Suriye'de yaşanan gelişmelerin de gündeme geleceğini belirterek, "Suriye ile ilgili 10 Nisan'dan sonra, atacağımız adımları uygulamaya koyacağız" dedi.
Çin'e hareketi öncesi Konya Havaalanı'nda basın toplantısı düzenleyen Başbakan Erdoğan, toplantının başında Zonguldak Çaycuma'da çöken köprü ve kayıp olan vatandaşlarla ilgili, "Arama çalışmalarını oradaki görevli arkadaşlarımız sürdürüyor. Kayıplara en kısa zamanda inşallah ulaşalım. Çöken köprünün altında çalışmalar devam ediyor. Ben kayıplarımızın tüm aile yakınlarına sabır, metanet diliyorum. İnşallah en yakın zamanda bizleri sevindirecek haberleri alırız" diye konuştu.
Daha Sonra Çin gezisi ile ilgili bilgi veren Başbakan Erdoğan, "Çin Halk Cumhuriyeti Başbakanı Sayın Vın Ciabao, 2010 Ekim ayında ülkemizi ziyaret etmişti. Bizler de Sayın Vın Ciabao'nun davetine icabetle 7-11 Nisan 2012 tarihlerinde Çin Halk Cumhuriyeti'ne resmi bir ziyaret gerçekleştirmek üzere şu anda yola çıkıyoruz. Sincan Uygur Özerk Bölgesi'nin başkenti Urumçi'den başlayacak olan ziyaretimiz, başkent Pekin ve Şanghay'la devam ederek Son bulacak. Ülkemizden Çin'e başbakan düzeyindeki Son ziyaret 27yıl önce gerçekleştirilmişti. Bu açıdan gerçekleştireceğimiz ziyaret, ikili ilişkilerimiz için ayrı bir önem taşıyor. Çin Halk Cumhuriyeti, siyasi ve ekonomik gücüyle uluslararası plandaki konumunu pekiştiriyor. Biz de bu ülkeyle 2010 yılında stratejik işbirliği seviyesine yükselttiğimiz ilişkilerimizi her alanda daha da geliştirmeyi arzu ediyoruz. Bu amaçla bakanlar, milletvekilleri, bürokratlar ve iş adamları da şu anda heyetimize dahil edilmiş durumda. Yardımcılarımdan Sayın Bekir Bozdağ, Sayın AhmetDavutoğlu, Ekonomi Bakanımız Zafer Çağlayan, Kültür ve Turizm Bakanımız Ertuğrul Günay, Ulaştırma Bakanımız Binali Yıldırım ve Enerji Bakanımız Taner Yıldız, bu ziyaretimizde bana refakat edecekler. Ziyaretimin Pekin bölümünde Çinli mevkidaşımla görüşmeler yapacağız. Ziyaret sırasında ayrıca Devlet Başkanı Sayın Hu Cintao, 2012 yılı Şubat ayında ülkemizi ziyaret eden Devlet Başkan Yardımcısı Sayın Şi Cinping, Ulusal Halk Kongresi Başkanı Vu Bangguo ve Sincan Uygur Özerk Bölgesi Valisi Nur Bekri ile degörüşeceğim. Pekin'deki temaslarımız sırasında ikili ilişkilerimizin güçlendirilmesine yönelik bazı anlaşmalar da imzalanacaktır. Yine hem Çin'in hem de dünyanın önde gelen ekonomi ve finans merkezlerinden biri olan Şangay'da iş adamları ve akademik çevrelerle bir araya geleceğiz. Başta da belirttiğim gibi ziyaretime Urumçi'den başlayacağım. Böylece Sincan Uygur Özerk Bölgesi tarihte ilk kez bir Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı tarafından ziyaret edilmiş olacaktır. Bu ziyaretin Çin Halk Cumhuriyeti ile ikiliilişkilerimize daha fazla ivme kazandıracağına inanıyorum" dedi.
"SURİYE İLE İLGİLİ 10 NİSAN'DAN SonRA ADIMLARIMIZI ATACAĞIZ" Suriye'den gelen sığınmacı sayısındaki artış ve Çin'de Suriye'deki gelişmelerin görüşüp görüşülmeyeceği ile ilgili soru üzerine Erdoğan, "Suriye konusunun bu ziyaretimizde gündeme gelmemesi diye bir şey düşünemeyiz. Suriye bu ziyaretimizin öncelikli konularından birisi. Dışişleri Bakanımızın da yanımızda olması bu nedenledir. Orada tabii ki bunu görüşeceğiz. Şu anda ülkemizde gelen Suriyeli kardeşlerimizin sayısı 24 bini bulmuş durumda ve artarak devam ediyor. Biz tabii ki bir taraftan tedbirlerimizialıyoruz. Kapılarımızı kapamak gibi bir düşüncemiz yok. Fakat Birleşmiş Milletler'in elini daha sıkı tutması lazım. Özellikle Kofi Annan'ın elini çok ama çok sıkı tutması lazım ve 10 Nisan diye bir tarih açıkladı.
Ve bu süreci çok daha yakın takibe alması gerektiğine inanıyorum. Biz de tabii ki bu süreci 10 Nisan'a kadar takip edeceğiz. 10 Nisan'dan Sonra da atacağımız adımları uygulamaya koyacağız" ifadelerini kullandı
Ziyaretin Türkiye-Çin ilişkilerini nasıl etkileyeceği sorusuna ise Başbakan Erdoğan, "Son dönemde Çin'le aramızdaki ziyaretler üst düzeyde çok önemli bir ivme kazanmış durumda. G-20'de birlikte olmamız hasebiyle yaptığımız görüşmeler, çalışmalar var. Bu ziyarette de geniş bir iş adamı katılımıyla Çin'e gidiyoruz. Orada sektörel bazda görüşmeler olacak. Türkiye'deki Çin, Çin'deki Türkiye yatırımları olsun, üçüncü ülkelerdeki müşterek yatırımlar yapabilir miyiz, bunların üzerinde duracağız. Gerek askeri,gerek siyasi, gerek ekonomik alanda neler yapabiliriz, bunları değerlendirme fırsatımız olacak" diye konuştu.
"12 Eylül davasında" tutuklama taleplerinin reddedilmesi ile Deniz Baykal ve Süleyman Demirel'in müdahil olmaması ile ilgili soru üzerine Başbakan Erdoğan, "Yargı süreci başladı.
AK Parti olarak bu sürece müdahil olmayacağımızı açıkladık. Ama hükümet olarak müdahil olacağımızı açıkladık. Bizim müdahil olma talebimiz de kabul gördü. Yargı sürecine müteallik olduğu için bu sürece yönelik benim herhangi bir fikir beyan etmem doğru olmaz. Müdahil olmamaları kendi takdirleridir" dedi.
"ULUDERE İLE İLGİLİ SÜRECİ BULANDIRANLAR VAR" Başbakan Erdoğan, Genelkurmay Başkanlığı'nın Uludere ile ilgili raporunun TBMM alt komisyonuna ulaşması ile ilgili yapılan açıklamaların sorulması üzerine, "Biz ne dediysek odur, arkasında dururuz, takip ederiz. Burada süreci bulandıranlar var. O süreci bulandıranlara izin vermezseniz, prim vermezsek iyi olur. Çünkü İnsan Hakları Komisyonu'nun Başkanı konuşmadan maalesef orada gerek ana muhalefet partisinin temsilcisi, gerek BDP'nin temsilcisinin konuşması, komisyon çalışmaları mevzuatına ters şeylerdir.Gelen rapor nedir, ne değildir, benim bile şu an daha henüz bundan bilgim yok. Ve bunlar henüz kesinleşmiş, net, nihai raporlar değil. Bunlara pek iltifat etmezseniz isabet olur" diye konuştu.
"DOĞU TÜRKİSTAN'DAKİ KARDEŞLERİMİZİN ASLA ZULÜM GÖRMELERİNİ İSTEMEYİZ" Çin'deki muhataplarıyla Doğu Türkistan'da 2009 yılında vahşete varan olaylara ilişkin görüş iletip iletmeyeceği sorulan Başbakan Erdoğan, "Geçmişte orada meydana gelen sıkıntıyıcilerimize daha fazla ivme kazand bizim kaşıma gayreti içerisine girmemiz doğru değil. Bizim yapmamız gereken, orada bir entegrasyon içerisinde çalışmaların zulme uğramadan, oradaki soydaşlarımızın, kardeşlerimizin yaşamasını temine yönelik adımlardır. Bunu başarırsak çok daha isabetli olur. Asla zulüm görmelerini istemeyiz.Onların orada huzur içinde yaşamlarını temine yönelik biz Türkiye olarak ne yapabiliriz, bunun üzerinde durmak lazım. Entegrasyon içerisinde, asimile edilmeden soydaşlarımızın yaşamalarının temini sağlanabilirse isabetli yol bu olur diye düşünüyorum" dedi.
Bugün Brunei Sultanı ile gerçekleştirdikleri görüşmeye de değinen Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, "Brunei ile ilgili şu ana mevcut ticari ilişkilerin boyutu çok düşük. 8 milyon dolarlık bir taciri ilişki söz konusu. Brunei Sultanı'nın Türkiye'deki yatırımlarının her geçen gün artması da isabetli bir gelişme. Kendisiyle aynı zamanda Suriye'deki gelişmeler, gerek dünyadaki uluslararası gelişmeleri görüşme fırsatımız oldu. Türkiye'ye olan muhabbetini dinleme fırsatımız oldu. Daha Sonra ailecek gelmekarzusunda olduklarını söylediler. Aramızdaki ticari ilişkileri artırmanın önemi üzerinde durduk" diye konuştu.
Basın toplantısının ardından Başbakan Erdoğan ve beraberindeki heyetin bindiği uçak, Çin'e hareket etti .
Kaynak: İHA
Daha Sonra Çin gezisi ile ilgili bilgi veren Başbakan Erdoğan, "Çin Halk Cumhuriyeti Başbakanı Sayın Vın Ciabao, 2010 Ekim ayında ülkemizi ziyaret etmişti. Bizler de Sayın Vın Ciabao'nun davetine icabetle 7-11 Nisan 2012 tarihlerinde Çin Halk Cumhuriyeti'ne resmi bir ziyaret gerçekleştirmek üzere şu anda yola çıkıyoruz. Sincan Uygur Özerk Bölgesi'nin başkenti Urumçi'den başlayacak olan ziyaretimiz, başkent Pekin ve Şanghay'la devam ederek Son bulacak. Ülkemizden Çin'e başbakan düzeyindeki Son ziyaret 27yıl önce gerçekleştirilmişti. Bu açıdan gerçekleştireceğimiz ziyaret, ikili ilişkilerimiz için ayrı bir önem taşıyor. Çin Halk Cumhuriyeti, siyasi ve ekonomik gücüyle uluslararası plandaki konumunu pekiştiriyor. Biz de bu ülkeyle 2010 yılında stratejik işbirliği seviyesine yükselttiğimiz ilişkilerimizi her alanda daha da geliştirmeyi arzu ediyoruz. Bu amaçla bakanlar, milletvekilleri, bürokratlar ve iş adamları da şu anda heyetimize dahil edilmiş durumda. Yardımcılarımdan Sayın Bekir Bozdağ, Sayın AhmetDavutoğlu, Ekonomi Bakanımız Zafer Çağlayan, Kültür ve Turizm Bakanımız Ertuğrul Günay, Ulaştırma Bakanımız Binali Yıldırım ve Enerji Bakanımız Taner Yıldız, bu ziyaretimizde bana refakat edecekler. Ziyaretimin Pekin bölümünde Çinli mevkidaşımla görüşmeler yapacağız. Ziyaret sırasında ayrıca Devlet Başkanı Sayın Hu Cintao, 2012 yılı Şubat ayında ülkemizi ziyaret eden Devlet Başkan Yardımcısı Sayın Şi Cinping, Ulusal Halk Kongresi Başkanı Vu Bangguo ve Sincan Uygur Özerk Bölgesi Valisi Nur Bekri ile degörüşeceğim. Pekin'deki temaslarımız sırasında ikili ilişkilerimizin güçlendirilmesine yönelik bazı anlaşmalar da imzalanacaktır. Yine hem Çin'in hem de dünyanın önde gelen ekonomi ve finans merkezlerinden biri olan Şangay'da iş adamları ve akademik çevrelerle bir araya geleceğiz. Başta da belirttiğim gibi ziyaretime Urumçi'den başlayacağım. Böylece Sincan Uygur Özerk Bölgesi tarihte ilk kez bir Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı tarafından ziyaret edilmiş olacaktır. Bu ziyaretin Çin Halk Cumhuriyeti ile ikiliilişkilerimize daha fazla ivme kazandıracağına inanıyorum" dedi.
"SURİYE İLE İLGİLİ 10 NİSAN'DAN SonRA ADIMLARIMIZI ATACAĞIZ" Suriye'den gelen sığınmacı sayısındaki artış ve Çin'de Suriye'deki gelişmelerin görüşüp görüşülmeyeceği ile ilgili soru üzerine Erdoğan, "Suriye konusunun bu ziyaretimizde gündeme gelmemesi diye bir şey düşünemeyiz. Suriye bu ziyaretimizin öncelikli konularından birisi. Dışişleri Bakanımızın da yanımızda olması bu nedenledir. Orada tabii ki bunu görüşeceğiz. Şu anda ülkemizde gelen Suriyeli kardeşlerimizin sayısı 24 bini bulmuş durumda ve artarak devam ediyor. Biz tabii ki bir taraftan tedbirlerimizialıyoruz. Kapılarımızı kapamak gibi bir düşüncemiz yok. Fakat Birleşmiş Milletler'in elini daha sıkı tutması lazım. Özellikle Kofi Annan'ın elini çok ama çok sıkı tutması lazım ve 10 Nisan diye bir tarih açıkladı.
Ve bu süreci çok daha yakın takibe alması gerektiğine inanıyorum. Biz de tabii ki bu süreci 10 Nisan'a kadar takip edeceğiz. 10 Nisan'dan Sonra da atacağımız adımları uygulamaya koyacağız" ifadelerini kullandı
Ziyaretin Türkiye-Çin ilişkilerini nasıl etkileyeceği sorusuna ise Başbakan Erdoğan, "Son dönemde Çin'le aramızdaki ziyaretler üst düzeyde çok önemli bir ivme kazanmış durumda. G-20'de birlikte olmamız hasebiyle yaptığımız görüşmeler, çalışmalar var. Bu ziyarette de geniş bir iş adamı katılımıyla Çin'e gidiyoruz. Orada sektörel bazda görüşmeler olacak. Türkiye'deki Çin, Çin'deki Türkiye yatırımları olsun, üçüncü ülkelerdeki müşterek yatırımlar yapabilir miyiz, bunların üzerinde duracağız. Gerek askeri,gerek siyasi, gerek ekonomik alanda neler yapabiliriz, bunları değerlendirme fırsatımız olacak" diye konuştu.
"12 Eylül davasında" tutuklama taleplerinin reddedilmesi ile Deniz Baykal ve Süleyman Demirel'in müdahil olmaması ile ilgili soru üzerine Başbakan Erdoğan, "Yargı süreci başladı.
AK Parti olarak bu sürece müdahil olmayacağımızı açıkladık. Ama hükümet olarak müdahil olacağımızı açıkladık. Bizim müdahil olma talebimiz de kabul gördü. Yargı sürecine müteallik olduğu için bu sürece yönelik benim herhangi bir fikir beyan etmem doğru olmaz. Müdahil olmamaları kendi takdirleridir" dedi.
"ULUDERE İLE İLGİLİ SÜRECİ BULANDIRANLAR VAR" Başbakan Erdoğan, Genelkurmay Başkanlığı'nın Uludere ile ilgili raporunun TBMM alt komisyonuna ulaşması ile ilgili yapılan açıklamaların sorulması üzerine, "Biz ne dediysek odur, arkasında dururuz, takip ederiz. Burada süreci bulandıranlar var. O süreci bulandıranlara izin vermezseniz, prim vermezsek iyi olur. Çünkü İnsan Hakları Komisyonu'nun Başkanı konuşmadan maalesef orada gerek ana muhalefet partisinin temsilcisi, gerek BDP'nin temsilcisinin konuşması, komisyon çalışmaları mevzuatına ters şeylerdir.Gelen rapor nedir, ne değildir, benim bile şu an daha henüz bundan bilgim yok. Ve bunlar henüz kesinleşmiş, net, nihai raporlar değil. Bunlara pek iltifat etmezseniz isabet olur" diye konuştu.
"DOĞU TÜRKİSTAN'DAKİ KARDEŞLERİMİZİN ASLA ZULÜM GÖRMELERİNİ İSTEMEYİZ" Çin'deki muhataplarıyla Doğu Türkistan'da 2009 yılında vahşete varan olaylara ilişkin görüş iletip iletmeyeceği sorulan Başbakan Erdoğan, "Geçmişte orada meydana gelen sıkıntıyıcilerimize daha fazla ivme kazand bizim kaşıma gayreti içerisine girmemiz doğru değil. Bizim yapmamız gereken, orada bir entegrasyon içerisinde çalışmaların zulme uğramadan, oradaki soydaşlarımızın, kardeşlerimizin yaşamasını temine yönelik adımlardır. Bunu başarırsak çok daha isabetli olur. Asla zulüm görmelerini istemeyiz.Onların orada huzur içinde yaşamlarını temine yönelik biz Türkiye olarak ne yapabiliriz, bunun üzerinde durmak lazım. Entegrasyon içerisinde, asimile edilmeden soydaşlarımızın yaşamalarının temini sağlanabilirse isabetli yol bu olur diye düşünüyorum" dedi.
Bugün Brunei Sultanı ile gerçekleştirdikleri görüşmeye de değinen Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, "Brunei ile ilgili şu ana mevcut ticari ilişkilerin boyutu çok düşük. 8 milyon dolarlık bir taciri ilişki söz konusu. Brunei Sultanı'nın Türkiye'deki yatırımlarının her geçen gün artması da isabetli bir gelişme. Kendisiyle aynı zamanda Suriye'deki gelişmeler, gerek dünyadaki uluslararası gelişmeleri görüşme fırsatımız oldu. Türkiye'ye olan muhabbetini dinleme fırsatımız oldu. Daha Sonra ailecek gelmekarzusunda olduklarını söylediler. Aramızdaki ticari ilişkileri artırmanın önemi üzerinde durduk" diye konuştu.
Basın toplantısının ardından Başbakan Erdoğan ve beraberindeki heyetin bindiği uçak, Çin'e hareket etti .