Avustralya’da Kutlu Doğum Haftası Etkinliği
Kutlu Doğum Haftası etkinlikleri kapsamında Avustralya’nın Melbourne şehrinde düzenlenen program büyük ilgi gördü.
Melbourne’daki İlim Koleji Konferans Salonu’nda gerçekleşen programa konuşmacı olarak, Diyanet İşleri Başkanlığı Din İşleri Yüksek Kurulu Üyesi ve Akdeniz Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ahmet Yaman katıldı.
Türkiye’nin Melbourne Başkonsolosluğu Sosyal ve İdari Ataşeliği tarafından organize edilen Kutlu Doğum programına, Harmony İftarı Organize Kurulu destek verdi. Ataşe Hüseyin Koç tarafından yapılan açılış konuşmasının ardından Süleymaniye Camii Müezzini Mehmet Koçyiğit, Kur’an-ı Kerim okudu. Ardından Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından hazırlanan bir sinevizyon sunumu yapıldı. Peygamberimizin insani boyutuna dikkati çeken konuk konuşmacı Prof. Dr. Ahmet Yaman, Peygamber Efendimiz’in Müslümanlara miras bıraktığı mesajın evrenselliğinin önemine işaret etti. Yaman, “O sadece insanlığa değil, alemlere gönderilmiş bir peygamberdir. O’nun yolundan giden ve onun gibi yaşayanlar bir serçeye bile taş atmazlar. Zira cenabı Allah’ın huzurunda o serçenin hakkını arayacağını bilirler. Peygamberimizin, bir insan peygamber olması çok önemlidir. Aksi takdirde insanlar, biz onun gibi olamayız derlerdi. Cenabı Hak bize, hayatımızın hangi aşamasında olursak olalım, sıfatımız, konumumuz ne olursa olsun, hangi halde olursak olalım, kendimize örnek alabileceğimiz ve yolundan gidebileceğimiz bir peygamber gönderdi. İşte böyle olduğu için onun yolundan gidiyor ve onun gibi olmaya gayret ediyoruz.” dedi.
“KARDEŞLİĞİMİZ ALLAH RIZASI İÇİN OLMALI VE GIYBET HASTALIĞINDAN KAÇINMALIYIZ”
Müslümanlar arasındaki kardeşlik bağının önemini vurgulayan Ahmet Yaman, toplumsal hayatta sık sık yapılan bazı yanlışlıklara dikkat çekti. Yaman, kardeşliğin hesap kitap yapılmadan, karşılıksız ve Allah rızası için olması gerektiğini ifade ederek konuşmasını şöyle sürdürdü: “Beraber olduğumuz, dostu olduğumuz kişilerin bize bir fayda sağlamasını bekliyoruz. Hesap kitap yapıyoruz. İlişkilerimizi ona göre düzenliyoruz. Oysa ki, sevgimiz sadece ve sadece Cenab’ı Hakk’ın rızası için olmalıdır.” diye konuştu.
İnsanlar arasındaki sevginin, kardeşimizin arkasından gıybet etmemeyi de sağladığını belirten Yaman, gıybet yapmanın insanın etini yemekle eşdeğer olduğunu hatırlattı. Yaman, “İnsanları eleştirirken ya da kusurlarını ortaya koyarken aynı duruma düşmeden Allah’ın canını almayacağını bilmeliler.” dedi.
Konuşmasının sonunda programa katılan Melbourne Başkonsolosu Serdar Cengiz ile vakıf, dernek ve diğer sivil toplum örgütleri temsilcilerine teşekkür eden Prof. Dr. Yaman “Buraya kilometrelerce ötelerden gelen beyefendi ve hanımefendiler çok güzel bir kardeşlik örneği sergilediler. Bu kardeşliği toplumun bütün hücrelerine yaymak çok önemlidir.” dedi.
Konuşmalardan sonra Kutlu Doğum programı, Tasavvuf Müziği Konseri ve Avustralyalı Mevlevilerin sema gösterisiyle devam etti. Yaklaşık bir saat süren tasavvuf müziği, ilahiler ve sema gösterisini geceye katılanlar büyük bir ilgiyle izledi. Programın sonunda ise Prof. Ahmet Yaman ve Süleymaniye Camii Müezzini Mehmet Koçyiğit’e birer teşekkür plaketi takdim edildi .
Türkiye’nin Melbourne Başkonsolosluğu Sosyal ve İdari Ataşeliği tarafından organize edilen Kutlu Doğum programına, Harmony İftarı Organize Kurulu destek verdi. Ataşe Hüseyin Koç tarafından yapılan açılış konuşmasının ardından Süleymaniye Camii Müezzini Mehmet Koçyiğit, Kur’an-ı Kerim okudu. Ardından Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından hazırlanan bir sinevizyon sunumu yapıldı. Peygamberimizin insani boyutuna dikkati çeken konuk konuşmacı Prof. Dr. Ahmet Yaman, Peygamber Efendimiz’in Müslümanlara miras bıraktığı mesajın evrenselliğinin önemine işaret etti. Yaman, “O sadece insanlığa değil, alemlere gönderilmiş bir peygamberdir. O’nun yolundan giden ve onun gibi yaşayanlar bir serçeye bile taş atmazlar. Zira cenabı Allah’ın huzurunda o serçenin hakkını arayacağını bilirler. Peygamberimizin, bir insan peygamber olması çok önemlidir. Aksi takdirde insanlar, biz onun gibi olamayız derlerdi. Cenabı Hak bize, hayatımızın hangi aşamasında olursak olalım, sıfatımız, konumumuz ne olursa olsun, hangi halde olursak olalım, kendimize örnek alabileceğimiz ve yolundan gidebileceğimiz bir peygamber gönderdi. İşte böyle olduğu için onun yolundan gidiyor ve onun gibi olmaya gayret ediyoruz.” dedi.
“KARDEŞLİĞİMİZ ALLAH RIZASI İÇİN OLMALI VE GIYBET HASTALIĞINDAN KAÇINMALIYIZ”
Müslümanlar arasındaki kardeşlik bağının önemini vurgulayan Ahmet Yaman, toplumsal hayatta sık sık yapılan bazı yanlışlıklara dikkat çekti. Yaman, kardeşliğin hesap kitap yapılmadan, karşılıksız ve Allah rızası için olması gerektiğini ifade ederek konuşmasını şöyle sürdürdü: “Beraber olduğumuz, dostu olduğumuz kişilerin bize bir fayda sağlamasını bekliyoruz. Hesap kitap yapıyoruz. İlişkilerimizi ona göre düzenliyoruz. Oysa ki, sevgimiz sadece ve sadece Cenab’ı Hakk’ın rızası için olmalıdır.” diye konuştu.
İnsanlar arasındaki sevginin, kardeşimizin arkasından gıybet etmemeyi de sağladığını belirten Yaman, gıybet yapmanın insanın etini yemekle eşdeğer olduğunu hatırlattı. Yaman, “İnsanları eleştirirken ya da kusurlarını ortaya koyarken aynı duruma düşmeden Allah’ın canını almayacağını bilmeliler.” dedi.
Konuşmasının sonunda programa katılan Melbourne Başkonsolosu Serdar Cengiz ile vakıf, dernek ve diğer sivil toplum örgütleri temsilcilerine teşekkür eden Prof. Dr. Yaman “Buraya kilometrelerce ötelerden gelen beyefendi ve hanımefendiler çok güzel bir kardeşlik örneği sergilediler. Bu kardeşliği toplumun bütün hücrelerine yaymak çok önemlidir.” dedi.
Konuşmalardan sonra Kutlu Doğum programı, Tasavvuf Müziği Konseri ve Avustralyalı Mevlevilerin sema gösterisiyle devam etti. Yaklaşık bir saat süren tasavvuf müziği, ilahiler ve sema gösterisini geceye katılanlar büyük bir ilgiyle izledi. Programın sonunda ise Prof. Ahmet Yaman ve Süleymaniye Camii Müezzini Mehmet Koçyiğit’e birer teşekkür plaketi takdim edildi .