Sağlık Çalışanlarına Saldıran Magandalara Asla Müsamaha Göstermeyeceğiz
Sağlık Bakanı Recep Akdağ, bütün sağlık çalışanlarının hukukunu koruyacaklarını söyledi.
Akdağ, “Magandalara, kaba kuvvet alışkını olmuş kişilere ve şiddete başvuranlara asla ama müsamaha etmeyeceğiz.” dedi.
Sağlıkta dönüşüm İl Değerlendirme Toplantısı için Kırklareli’ne gelen Akdağ, Vali Mustafa Yaman’ı makamında ziyaret etti. Bir doktorun öldürülmesiyle sonuçlanan son günlerdeki sağlık çalışanlarına yönelik saldırıları değerlendiren Bakan Akdağ, “Büyük bir ülkedeyiz. Kendi bilmezlerin yanlış davranışları doktorlarla, hemşirelerle, sağlıkçılar halkımız arasında olumsuz ilişkinin varlığı gibi algılanmamalıdır. Biz bir sevgi ortamını geliştirmeye mecburuz. Kendi bilmez maganda ruhlu insanlara rağmen mecburuz ama onlara karşı tedbirlerimizi artırmaya devam edeceğiz.” diye konuştu.
Son iki yıldır üzerinde çalıştıkları çalışmayı ilk kez açıklayan bakan, yaşanan son olaylar üzerine çalışmaları hızlandırdıklarını açıkladı.
Bakan Akdağ, “Arkadaşlarımızla üzerinde iki yıl çalıştığımız fakat son olaylar üzerine biraz daha yoğunlaştık. Genelgelerimiz, yönetmeliklerimiz var. Yeni bir uygulamayı şöyle başlatacağız. Bir özel telefon hattı, özel bir internet hattı oluşturuyoruz. Bu sadece doktorlar ve sağlık çalışanlarına yönelik. Onların herhangi bir şiddetle karşılaşmaları durumunda ulaşabilecekleri bir hat olacak. Bütün sağlık yöneticilerimize ister özel hastanelerde olsun ister devlet hastaneleri ve üniversite hastaneler olsun karşılaşan her türlü saldırıyı sözel ya da fiili, psikolojik ya da doğrudan kaba kuvvet şeklinde her türlü saldırıyı bildirim zorunluğu getireceğiz. Bu aylık değil, günlük olarak dünya sağlık örgütünün kuralları çerçevesinde belli bir forumla bildirim, kayıtlı zorunlu hale getireceğiz.” şeklinde konuştu.
Dünyada sağlık çalışanları kadar şiddet açısından risk altında olan hiçbir meslek grubu olmadığını savunan Akdağ, sözlerini şöyle sürdürdü: “Çok sayıda insanla karşılaşılıyor. Karşılaşılan insanlar ve onların yakınlarının duygusal, ruhsal durumları çoğu zaman kırılgan oluyor. Dolayısıyla sağlık çalışanları diğer meslek erbablarına göre gerek Avrupa’da gerek Amerika’da gerekse dünyanın bütün ülkelerinde çok risk büyük risk altında çalışıyorlar. Ama maalesef sadece Türkiye’de değil, dünyanın diğer ülkelerinde de yeterince bildirim yapılmıyor. Biz bu bildirimleri düzenli bir şekilde almaya kararlıyız. Yakın zamanda bir kanun yaptık. Her bildirimi de doğrudan bakanlımızın hukukçularıyla, sağlık çalışanı kardeşlerimizin hukukunu koruyacak şekilde takip edeceğiz. Bir kere daha ifade etmiş oluyorum. Vatandaşımızın başımızın üstünde yeri var. Her türlü derdine derman olmaya, gecemizi gündüzümüze katmaya devam edeceğiz. Türkiye’de sağlık çalışanlarının sayısı az olduğu için iş yükümüz fazla. Vatandaşımızın bir dergi olduğunda başvurabileceği telefon numaraları, ya da hasta hakları birimlerine başvurabilir. Ama her kim olursa olsun bu isterse Van’da maalesef dün karşılaştığımız örnekte olduğu gibi bir milletvekili olsun bir sağlık çalışanına bir doktora karşı, sözlü ya da fiili herhangi bir saldırıda bulunursa bu ülkenin sağlık bakanını beni bizzat karşısında bulacak.”
"KİMSE SAĞLIK ÇALIŞANLARINI SAHİPSİZ ZANNETMESİN"
“Hiç kimse doktorları, sağlık çalışanlarını sahipsiz zannetmesin.” diyen Bakan, “Hizmetse sonuna kadar varız ama bu kardeşlerimizin hakkını ve hukukunu korumaksa sonuna kadar bu hukuku da koruyacağız. Magandalara, kaba kuvvet alışkını olmuş kişilere, şiddete başvuranlara asla ama müsamaha etmeyeceğiz. Çünkü başka tedbirlerimiz de olacak." ifadelerini kullandı. Bir gazetecinin “Sağlık çalışanlarına saldırıda bulunan vatandaşlara verilen cezalar belli, milletvekili için durum nasıl olacak?” yönündeki sorusuna Bakan Akdağ, “Elbette savcılık yakında muhtemelen tezkereyi meclise gönderecektir. Milletvekillerin dokunmazlığı aslında milletin vekili olmak suretiyle milletin iradesini korunması anlamına gelmektedir. Fiili bir saldırı dokunmazlığın arkasında sakladığında işin tadı kaçar doğrusu. Bakalım savcılığın tutumu ne olacak. Meclisin önüne ne gelecek. Bunlar önümüzdeki günlerde tartışılacak konular.” açıklamasında bulundu.
Sağlıkta dönüşüm İl Değerlendirme Toplantısı için Kırklareli’ne gelen Akdağ, Vali Mustafa Yaman’ı makamında ziyaret etti. Bir doktorun öldürülmesiyle sonuçlanan son günlerdeki sağlık çalışanlarına yönelik saldırıları değerlendiren Bakan Akdağ, “Büyük bir ülkedeyiz. Kendi bilmezlerin yanlış davranışları doktorlarla, hemşirelerle, sağlıkçılar halkımız arasında olumsuz ilişkinin varlığı gibi algılanmamalıdır. Biz bir sevgi ortamını geliştirmeye mecburuz. Kendi bilmez maganda ruhlu insanlara rağmen mecburuz ama onlara karşı tedbirlerimizi artırmaya devam edeceğiz.” diye konuştu.
Son iki yıldır üzerinde çalıştıkları çalışmayı ilk kez açıklayan bakan, yaşanan son olaylar üzerine çalışmaları hızlandırdıklarını açıkladı.
Bakan Akdağ, “Arkadaşlarımızla üzerinde iki yıl çalıştığımız fakat son olaylar üzerine biraz daha yoğunlaştık. Genelgelerimiz, yönetmeliklerimiz var. Yeni bir uygulamayı şöyle başlatacağız. Bir özel telefon hattı, özel bir internet hattı oluşturuyoruz. Bu sadece doktorlar ve sağlık çalışanlarına yönelik. Onların herhangi bir şiddetle karşılaşmaları durumunda ulaşabilecekleri bir hat olacak. Bütün sağlık yöneticilerimize ister özel hastanelerde olsun ister devlet hastaneleri ve üniversite hastaneler olsun karşılaşan her türlü saldırıyı sözel ya da fiili, psikolojik ya da doğrudan kaba kuvvet şeklinde her türlü saldırıyı bildirim zorunluğu getireceğiz. Bu aylık değil, günlük olarak dünya sağlık örgütünün kuralları çerçevesinde belli bir forumla bildirim, kayıtlı zorunlu hale getireceğiz.” şeklinde konuştu.
Dünyada sağlık çalışanları kadar şiddet açısından risk altında olan hiçbir meslek grubu olmadığını savunan Akdağ, sözlerini şöyle sürdürdü: “Çok sayıda insanla karşılaşılıyor. Karşılaşılan insanlar ve onların yakınlarının duygusal, ruhsal durumları çoğu zaman kırılgan oluyor. Dolayısıyla sağlık çalışanları diğer meslek erbablarına göre gerek Avrupa’da gerek Amerika’da gerekse dünyanın bütün ülkelerinde çok risk büyük risk altında çalışıyorlar. Ama maalesef sadece Türkiye’de değil, dünyanın diğer ülkelerinde de yeterince bildirim yapılmıyor. Biz bu bildirimleri düzenli bir şekilde almaya kararlıyız. Yakın zamanda bir kanun yaptık. Her bildirimi de doğrudan bakanlımızın hukukçularıyla, sağlık çalışanı kardeşlerimizin hukukunu koruyacak şekilde takip edeceğiz. Bir kere daha ifade etmiş oluyorum. Vatandaşımızın başımızın üstünde yeri var. Her türlü derdine derman olmaya, gecemizi gündüzümüze katmaya devam edeceğiz. Türkiye’de sağlık çalışanlarının sayısı az olduğu için iş yükümüz fazla. Vatandaşımızın bir dergi olduğunda başvurabileceği telefon numaraları, ya da hasta hakları birimlerine başvurabilir. Ama her kim olursa olsun bu isterse Van’da maalesef dün karşılaştığımız örnekte olduğu gibi bir milletvekili olsun bir sağlık çalışanına bir doktora karşı, sözlü ya da fiili herhangi bir saldırıda bulunursa bu ülkenin sağlık bakanını beni bizzat karşısında bulacak.”
"KİMSE SAĞLIK ÇALIŞANLARINI SAHİPSİZ ZANNETMESİN"
“Hiç kimse doktorları, sağlık çalışanlarını sahipsiz zannetmesin.” diyen Bakan, “Hizmetse sonuna kadar varız ama bu kardeşlerimizin hakkını ve hukukunu korumaksa sonuna kadar bu hukuku da koruyacağız. Magandalara, kaba kuvvet alışkını olmuş kişilere, şiddete başvuranlara asla ama müsamaha etmeyeceğiz. Çünkü başka tedbirlerimiz de olacak." ifadelerini kullandı. Bir gazetecinin “Sağlık çalışanlarına saldırıda bulunan vatandaşlara verilen cezalar belli, milletvekili için durum nasıl olacak?” yönündeki sorusuna Bakan Akdağ, “Elbette savcılık yakında muhtemelen tezkereyi meclise gönderecektir. Milletvekillerin dokunmazlığı aslında milletin vekili olmak suretiyle milletin iradesini korunması anlamına gelmektedir. Fiili bir saldırı dokunmazlığın arkasında sakladığında işin tadı kaçar doğrusu. Bakalım savcılığın tutumu ne olacak. Meclisin önüne ne gelecek. Bunlar önümüzdeki günlerde tartışılacak konular.” açıklamasında bulundu.