Akpınar: Başbakan'ın PKK'ya Silah Bırakma Çağrısı İyi Niyet Göstergesi
Terör ve Güvenlik Uzmanı Yard.Doç. Dr. Mahmut Akpınar, Başbakan Erdoğan’ın PKK’ya silah bırakma çağrısını iyi niyet olarak gördüğünü söyledi.
Akpınar, “Fakat PKK’nın silah bırakamayacağını düşünüyorum. Çünkü silah ve şiddet PKK’nın en önemli argümanı, aracı. Örgütten beslenen, nemalanan, hem lider kadrosu hem de alandaki sempatizan grubu, bu yapı ve rant kapısının kapatılmasını istemeyecektir.” dedi.
Terör ve güvenlik uzmanı Yard. Doç. Dr. Mahmut Akpınar, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve Irak Bölgesel Kürt Yönetimi Başkanı Barzani’nin aynı gün içerisinde benzer açıklamalarda bulunmasını Cihan Haber Ajansı (Cihan)'na değerlendirdi. Yard. Doç. Dr. Akpınar, hükümetin terör örgütüne silah bıraktırma noktasında kararlı olduğunu söyledi.
Başbakan'ın açıklamasının gayet olumlu bir açıklama olduğunu kaydeden Akpınar, “Bakın son 6 ay içerisinde güvenlik güçleri, PKK karşısında ciddi başarılar elde ettiler. Sınırlar içindeki pek çok kampı imha ettiler. Yani devlet terör örgütünü bitirebileceği, tepesine bineceği noktasında kendisini ispat etti. Tam da bu anda Başbakan'ın 'PKK silah bıraksın, siyasi müzakerelerle yola devam edelim' demesi bence çok olumlu, iyi niyet taşıyan bir çağrı. Başbakan'ın, problemi çözme niyetinde olduğunu gösteriyor bu durum. Aksi olsaydı, böyle bir zamanda yani devletin baskın olduğu bir zamanda, tamamen PKK’yı bitirdikten sonra bu müzakereyi yapabilirdi. Bu noktada Erdoğan’ın yapıcı adım attığını düşünüyorum.” diye konuştu.
"ASLINDA HÜKÜMET OSLO MÜZAKERELERİNDE İYİ NİYETİNİ GÖSTERDİ"
Önceki Oslo müzakereleri sürecinde de medyaya da yansıdı gibi devletin en az 10–12 defa terör örgütüyle bu problemi çözmek için görüştüğüne dikkat çeken Akpınar, hükümetin bu noktada ciddi adımlar attığını da kaydetti.
Akpınar, şöyle devam etti: “Örneğin hükümet Kandil’deki ve Kuzey Irak’daki 5 bin civarında olduğu düşünülen militanları İsveç’e gönderilecekti, İsveç bunları kabul edecek ve Türkiye bunların maliyetini karşılayacaktı. Bunun dışında sınırlar içindeki örgüt militanları dışarıya çıkartılacaktı. Apo’ya ev hapsi söz konusu olacaktı. Aslında Oslo müzakere sürecinde hükümet fazlasıyla iyi niyetini gösterdi. Ancak silahtan başka ayakta kalma ve durabilme imkanı olmayan PKK ya da ona hükmeden harici güçler, PKK’nın bu halinden beslenen odaklar da diyebiliriz, Oslo sürecinin yolunda gitmesinden kaygı duydu ki Silvan saldırısı oldu, arkasından Çukurca baskını oldu ve 30 yıllık PKK değişmediğini, şiddeti bırakmayacağını tekrar ortaya koymuş oldu.”
"PKK'NIN SİLAH BIRAKAMAYACAĞINI DÜŞÜNÜYORUM"
Başbakan'ın 'PKK silah bıraksın, operasyonları durduralım' çağrısının tam bir iyi niyet göstergesi olduğunu vurgulayan Akpınar, “PKK’nın silah bırakamayacağını düşünüyorum. Çünkü silah ve şiddet PKK’nın en önemli argümanı, aracı. Eğer örgüt silah bırakırsa örgütten beslenen, örgütten nemalanan, hem lider kadrosu hem de alandaki sempatizan grubu bu yapı ve rant kapısının kapatılmasını istemeyecektir. Bu noktada hükümetin siyasi atraksiyonlarla diplomatik çabalarla işte Barzani gibi bölgesel liderleri yanına alarak, Amerika’yı ikna ederek, batılı güçleri ikna ederek vs. Yani bir taraftan silah bırakma çağrısı yapmalı, ama öte taraftan da siyasi ve diplomatik açıdan örgüte alanı daraltmalıdır.” ifadelerini kullandı. Akpınar, Kürt sorununu çözmede MHP dâhil tüm tarafların bir iyi niyet çabasında olduğunu gördüğünü de belirterek, artık tüm tarafların Kürt sorunu çözülmeksizin Türkiye’nin problemlerinin bitmeyeceğini anladığını, bunun en önemli problem olduğunu bildiklerini aktardı.
Terör ve güvenlik uzmanı Yard. Doç. Dr. Mahmut Akpınar, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve Irak Bölgesel Kürt Yönetimi Başkanı Barzani’nin aynı gün içerisinde benzer açıklamalarda bulunmasını Cihan Haber Ajansı (Cihan)'na değerlendirdi. Yard. Doç. Dr. Akpınar, hükümetin terör örgütüne silah bıraktırma noktasında kararlı olduğunu söyledi.
Başbakan'ın açıklamasının gayet olumlu bir açıklama olduğunu kaydeden Akpınar, “Bakın son 6 ay içerisinde güvenlik güçleri, PKK karşısında ciddi başarılar elde ettiler. Sınırlar içindeki pek çok kampı imha ettiler. Yani devlet terör örgütünü bitirebileceği, tepesine bineceği noktasında kendisini ispat etti. Tam da bu anda Başbakan'ın 'PKK silah bıraksın, siyasi müzakerelerle yola devam edelim' demesi bence çok olumlu, iyi niyet taşıyan bir çağrı. Başbakan'ın, problemi çözme niyetinde olduğunu gösteriyor bu durum. Aksi olsaydı, böyle bir zamanda yani devletin baskın olduğu bir zamanda, tamamen PKK’yı bitirdikten sonra bu müzakereyi yapabilirdi. Bu noktada Erdoğan’ın yapıcı adım attığını düşünüyorum.” diye konuştu.
"ASLINDA HÜKÜMET OSLO MÜZAKERELERİNDE İYİ NİYETİNİ GÖSTERDİ"
Önceki Oslo müzakereleri sürecinde de medyaya da yansıdı gibi devletin en az 10–12 defa terör örgütüyle bu problemi çözmek için görüştüğüne dikkat çeken Akpınar, hükümetin bu noktada ciddi adımlar attığını da kaydetti.
Akpınar, şöyle devam etti: “Örneğin hükümet Kandil’deki ve Kuzey Irak’daki 5 bin civarında olduğu düşünülen militanları İsveç’e gönderilecekti, İsveç bunları kabul edecek ve Türkiye bunların maliyetini karşılayacaktı. Bunun dışında sınırlar içindeki örgüt militanları dışarıya çıkartılacaktı. Apo’ya ev hapsi söz konusu olacaktı. Aslında Oslo müzakere sürecinde hükümet fazlasıyla iyi niyetini gösterdi. Ancak silahtan başka ayakta kalma ve durabilme imkanı olmayan PKK ya da ona hükmeden harici güçler, PKK’nın bu halinden beslenen odaklar da diyebiliriz, Oslo sürecinin yolunda gitmesinden kaygı duydu ki Silvan saldırısı oldu, arkasından Çukurca baskını oldu ve 30 yıllık PKK değişmediğini, şiddeti bırakmayacağını tekrar ortaya koymuş oldu.”
"PKK'NIN SİLAH BIRAKAMAYACAĞINI DÜŞÜNÜYORUM"
Başbakan'ın 'PKK silah bıraksın, operasyonları durduralım' çağrısının tam bir iyi niyet göstergesi olduğunu vurgulayan Akpınar, “PKK’nın silah bırakamayacağını düşünüyorum. Çünkü silah ve şiddet PKK’nın en önemli argümanı, aracı. Eğer örgüt silah bırakırsa örgütten beslenen, örgütten nemalanan, hem lider kadrosu hem de alandaki sempatizan grubu bu yapı ve rant kapısının kapatılmasını istemeyecektir. Bu noktada hükümetin siyasi atraksiyonlarla diplomatik çabalarla işte Barzani gibi bölgesel liderleri yanına alarak, Amerika’yı ikna ederek, batılı güçleri ikna ederek vs. Yani bir taraftan silah bırakma çağrısı yapmalı, ama öte taraftan da siyasi ve diplomatik açıdan örgüte alanı daraltmalıdır.” ifadelerini kullandı. Akpınar, Kürt sorununu çözmede MHP dâhil tüm tarafların bir iyi niyet çabasında olduğunu gördüğünü de belirterek, artık tüm tarafların Kürt sorunu çözülmeksizin Türkiye’nin problemlerinin bitmeyeceğini anladığını, bunun en önemli problem olduğunu bildiklerini aktardı.