Emekli Öğretmen Binbaşı Kazım Çetin'den Açıklama
Halil İbrahim Başer - Emekli Öğretmen Binbaşı Kazım Çetin, 28 Şubat sürecinde Yüksek Askeri Şura kararı ile çok sayıda askerin resen emekliye sevk edildiğini hatırlatarak, ''Bunun yanı sıra, sayısı onlardan çok olan çeşitli psikolojik baskılarla emekli edilenler var. Ben de Kara Kuvvetleri'ne yazı yazacağım ve ardından soruşturmaya müdahil olma talebinde bulunacağım'' dedi.
Çetin AA muhabirine yaptığı açıklamada, 1981'de teğmen öğretmen olarak Çankırı Astsubay Okulu'nda göreve başladığını belirtti.
1994'e kadar her şeyin yolunda gittiğini dile getiren Çetin, 28 Şubat sürecinde ise sıkıntı yaşamaya başladığını anlattı.
Çetin, ''Öğretmen olmama rağmen 4 yıl içerisinde 4 farklı kıtaya tayinimi çıkarttılar. Öğretmen binbaşı olmama rağmen, uzmanlık alanım dışındaki, hiç bilmediğim alanlarda çalışmaya zorladılar. Bu sürede uzmanı olmadığım alanlarda çalıştırılıp, psikolojik baskılara maruz bırakıldım. Eşim de başörtülü olduğu için çeşitli baskılara maruz kaldı. Sonunda da dayanamayıp mecburen emekliliğimi talep etmek zorunda kaldım'' diye konuştu.
-''5 yaşındaki oğlumla arkadaşlık bile yaptırmıyorlardı''-
Çankırı'da görev yaptığı dönemde kendisi gibi yüzlerce kişinin kıtalara tayin edilmeye başlandığını dile getiren Çetin, şöyle devam etti:
''Milli manevi değerlere sahip benim gibi insanlar rütbesine, uzmanlık alanına bakılmaksızın, herhangi bir gerekçe gösterilmeden kıtalara gönderildi. Beni de Çerkezköy Zırhlı Tugay Komutanlığı'na atadılar. Orada çeşitli psikolojik baskılara maruz kaldım. Bizi oraya gönderenler, aynı şekilde Genelkurmay'dan 'Kıtalara gönderilen sakıncalı, şüpheli personele her ne faaliyet yaparlarsa yapsınlar, takdir belgesi verilmeyecek' diye resmi bir yazı gönderdiler. Bunlar, o yılın Genelkurmay arşivlerinde var.''
Yaşananlardan 5 yaşındaki oğlunun da olumsuz etkilendiğini belirten Çetin, şöyle konuştu:
''1990 doğumlu oğlum Furkan, Çerkezköy'e gittiğimde 4-5 yaşlarındaydı. Bir gün, birlikten eve geldim. Oğlum öyle sevinçli, öyle çığlık atıyor ki, 3-4 aydır orada bir tane bile arkadaşı olmamış. Kimse onunla oynamıyor. Öyle çığlık atıyor ki 'Baba, benim bugün bir arkadaşım oldu' diye... Tabii haklı olarak biz de seviniyoruz. Çünkü benim eşime, çocuklarıma ayıracak bir zamanım yok. Niye, çünkü tugayın bütün işleri bana verilmiş. Bunları yapabilmem için ekstra mesai harcamam gerekli. Çünkü benim branşım değil. O gün çocuğun o sevincini paylaştık, çok mutlu olduk. Çünkü çocuklarımızla fazla mesaiden dolayı fazla görüşemiyoruz. Aradan bir iki gün geçti, aynı çocuğum boynu bükük vaziyette geldi. Dedi ki 'Baba arkadaşım benimle oynamıyor'. Biz birlikte, çocuklarımız lojmanda psikolojik baskı altında. Olay gayet basit. Aynı çocuk, aynı 'müjdeyi' anne babasına verdi. 'Kimin oğlu, Öğretmen Yüzbaşı Kazım'ın oğlu... Sakıncalı, şüpheli personel olarak okullardan kıtaya gönderilmiş bir personel. Sakın ha onunla oynama' diye ona söylendi mutlaka. Bu psikolojik baskı değil midir- 5 yaşındaki çocuğa bu tecrit nedir-''
-''Eşinizi seviyoruz ancak, başını açman lazım''-
Eşinin başörtülü olması nedeniyle kadın toplantılarında hep dışlandığını öne süren Çetin, şunları aktardı:
''1996'da Kayseri Er Eğitim Tümen Komutanlığı'na tayinim çıktı. Burada eşime ikna turları başladı.
'Kazım Binbaşı'yı çok seviyoruz, çok çalışkan, dürüst birisi. Onu kaybetmek istemiyoruz. Ama sizin, başınızı açmanız lazım' tarzı şeyler söylediler. Din aleyhtarı şeyler anlattılar. Bir yıl boyunca eşim kantine giremedi. Bir gün komutanım beni çağırdı, 'Eşin başını açacak. Yoksa şuraya gideceksin. Bu senin son şansın' dedi.
Ancak eşim 'Çıkartırsam kendimi çıplak gibi hissederim, çıkarmam mümkün değil' dedi.
''
Kazım Çetin, emeklilik hakkı kazandığı 1998 yılı atama döneminde Burdur 59. Er Eğitim Tugay Komutanlığı'na tayinin çıktığını anlatarak, ''Şu anda Hacıbektaş Belediye Başkanı olan Ali Rıza Selmanpakoğlu orada komutandı. Beni çağırarak, 'Burada tek varlık sebebim var, irticayla mücadele etmek. Şöyle yaparım, böyle yaparım' dedi.
Baktım artık dayanamayacağım, emekli olmak zorunda kaldım'' diye konuştu.
-''Soruşturmaya müdahil olma talebinde bulunacağım''-
Kara Kuvvetleri Komutanlığı'na, görevi esnasında uzmanı olmadığı alanlara neden tayini çıktığını sormak için yazı göndereceğini dile getiren Çetin, ''28 Şubat sürecinde YAŞ'la ordudan atılanların yanı sıra, sayısı onlardan çok olan çeşitli psikolojik baskılarla emekli edilenler var. Yazıyı yolladıktan sonra soruşturmaya müdahil olma talebinde bulunacağım'' ifadesini kullandı .
Kaynak: AA
1994'e kadar her şeyin yolunda gittiğini dile getiren Çetin, 28 Şubat sürecinde ise sıkıntı yaşamaya başladığını anlattı.
Çetin, ''Öğretmen olmama rağmen 4 yıl içerisinde 4 farklı kıtaya tayinimi çıkarttılar. Öğretmen binbaşı olmama rağmen, uzmanlık alanım dışındaki, hiç bilmediğim alanlarda çalışmaya zorladılar. Bu sürede uzmanı olmadığım alanlarda çalıştırılıp, psikolojik baskılara maruz bırakıldım. Eşim de başörtülü olduğu için çeşitli baskılara maruz kaldı. Sonunda da dayanamayıp mecburen emekliliğimi talep etmek zorunda kaldım'' diye konuştu.
-''5 yaşındaki oğlumla arkadaşlık bile yaptırmıyorlardı''-
Çankırı'da görev yaptığı dönemde kendisi gibi yüzlerce kişinin kıtalara tayin edilmeye başlandığını dile getiren Çetin, şöyle devam etti:
''Milli manevi değerlere sahip benim gibi insanlar rütbesine, uzmanlık alanına bakılmaksızın, herhangi bir gerekçe gösterilmeden kıtalara gönderildi. Beni de Çerkezköy Zırhlı Tugay Komutanlığı'na atadılar. Orada çeşitli psikolojik baskılara maruz kaldım. Bizi oraya gönderenler, aynı şekilde Genelkurmay'dan 'Kıtalara gönderilen sakıncalı, şüpheli personele her ne faaliyet yaparlarsa yapsınlar, takdir belgesi verilmeyecek' diye resmi bir yazı gönderdiler. Bunlar, o yılın Genelkurmay arşivlerinde var.''
Yaşananlardan 5 yaşındaki oğlunun da olumsuz etkilendiğini belirten Çetin, şöyle konuştu:
''1990 doğumlu oğlum Furkan, Çerkezköy'e gittiğimde 4-5 yaşlarındaydı. Bir gün, birlikten eve geldim. Oğlum öyle sevinçli, öyle çığlık atıyor ki, 3-4 aydır orada bir tane bile arkadaşı olmamış. Kimse onunla oynamıyor. Öyle çığlık atıyor ki 'Baba, benim bugün bir arkadaşım oldu' diye... Tabii haklı olarak biz de seviniyoruz. Çünkü benim eşime, çocuklarıma ayıracak bir zamanım yok. Niye, çünkü tugayın bütün işleri bana verilmiş. Bunları yapabilmem için ekstra mesai harcamam gerekli. Çünkü benim branşım değil. O gün çocuğun o sevincini paylaştık, çok mutlu olduk. Çünkü çocuklarımızla fazla mesaiden dolayı fazla görüşemiyoruz. Aradan bir iki gün geçti, aynı çocuğum boynu bükük vaziyette geldi. Dedi ki 'Baba arkadaşım benimle oynamıyor'. Biz birlikte, çocuklarımız lojmanda psikolojik baskı altında. Olay gayet basit. Aynı çocuk, aynı 'müjdeyi' anne babasına verdi. 'Kimin oğlu, Öğretmen Yüzbaşı Kazım'ın oğlu... Sakıncalı, şüpheli personel olarak okullardan kıtaya gönderilmiş bir personel. Sakın ha onunla oynama' diye ona söylendi mutlaka. Bu psikolojik baskı değil midir- 5 yaşındaki çocuğa bu tecrit nedir-''
-''Eşinizi seviyoruz ancak, başını açman lazım''-
Eşinin başörtülü olması nedeniyle kadın toplantılarında hep dışlandığını öne süren Çetin, şunları aktardı:
''1996'da Kayseri Er Eğitim Tümen Komutanlığı'na tayinim çıktı. Burada eşime ikna turları başladı.
'Kazım Binbaşı'yı çok seviyoruz, çok çalışkan, dürüst birisi. Onu kaybetmek istemiyoruz. Ama sizin, başınızı açmanız lazım' tarzı şeyler söylediler. Din aleyhtarı şeyler anlattılar. Bir yıl boyunca eşim kantine giremedi. Bir gün komutanım beni çağırdı, 'Eşin başını açacak. Yoksa şuraya gideceksin. Bu senin son şansın' dedi.
Ancak eşim 'Çıkartırsam kendimi çıplak gibi hissederim, çıkarmam mümkün değil' dedi.
''
Kazım Çetin, emeklilik hakkı kazandığı 1998 yılı atama döneminde Burdur 59. Er Eğitim Tugay Komutanlığı'na tayinin çıktığını anlatarak, ''Şu anda Hacıbektaş Belediye Başkanı olan Ali Rıza Selmanpakoğlu orada komutandı. Beni çağırarak, 'Burada tek varlık sebebim var, irticayla mücadele etmek. Şöyle yaparım, böyle yaparım' dedi.
Baktım artık dayanamayacağım, emekli olmak zorunda kaldım'' diye konuştu.
-''Soruşturmaya müdahil olma talebinde bulunacağım''-
Kara Kuvvetleri Komutanlığı'na, görevi esnasında uzmanı olmadığı alanlara neden tayini çıktığını sormak için yazı göndereceğini dile getiren Çetin, ''28 Şubat sürecinde YAŞ'la ordudan atılanların yanı sıra, sayısı onlardan çok olan çeşitli psikolojik baskılarla emekli edilenler var. Yazıyı yolladıktan sonra soruşturmaya müdahil olma talebinde bulunacağım'' ifadesini kullandı .