Bülent Orakoğlu: Sırada 28 Şubat’ın Sivil Ayağı Var
Eski Emniyet İstihbarat Daire Başkan Vekili Bülent Orakoğlu, 28 Şubat soruşturması kapsamında ilk operasyonun Batı Çalışma Grubu (BÇG)’nun mutfağına, ikinci opearsyonun da grubun emir ve talimatlarını uygulayanlara yönelik olduğunu ifade etti.
Orakoğlu'na göre 28 Şubat 'ın sivil kanadına da operasyonlar yapılacak, medya, yargı, üniversite ve sendika ayağına gidilecek. Özel Yetkili Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen 28 Şubat soruşturması kapsamında ikinci dalga sabah saatlerinde başladı.
Bu minvalde 6 ilde belli başlı adreslerde arama yapıldı. Çok sayıda emekli ve muvazzaf asker hakkında tutuklama kararı çıkarıldı. Opearasyonu Cihan 'a değerlendiren 28 Şubat sürecinin tanıklarından dönemin Emniyet İstihbarat Daire Başkan Vekili Bülent Orakoğlu, “Burada darbeyi yapanlar askerlerdi ama daha önden hareket eden sivil gruplar da söz konusuydu. İlk operasyon BÇG olarak anılan ülkeyi darbe şartlarına taşıyan gruplara yapıldı. Bu, Genelkurmay 'ın Ankara Cumhuriyet Savcılığı 'na gönderdiği 5 ıslak belge ile ilgiliydi. Çevik Bir 'in gözaltına alınması 5 belgede imzasının bulunmasındandı.” dedi.
İlk operasyonun Batı Çalışma Grubu 'nun mutfağına yönelik olduğunu aktaran Bülent Orakoğlu, “İkinci operasyon da gruptan gelen emir ve talimatları uygulayanları kapsıyor. Malum, hakkında gözaltı kararı çıkan Erol Özkasnak, darbeci generallerin içindeydi. Belki de ilk 5 'teydi. Türkiye 'de irtica algısı yaratma gayretindeydi. BÇG 'yi yöneten grup ile Özkasnak alındı. Operasyon muvazzaf askerlere de yansıyor. ' ifadelerini kullandı. Özkasnak 'ın 28 Şubat döneminde medyaya brifing veren isim olduğunu vurgulayan Orakoğlu, şunları kaydetti:
“Son operasyonlarda Gölcük 'te ortaya çıkan bilgi ve belgeler de etkili. Kanımca sıra medyaya, yargıya ve sermaye gruplarına da gelecektir. Ergenekon, Balyoz 'da yapılan hatalar bu operasyonları itibarsız kılmak için belli glruplar tarafından kullanıldı. Savcılar, burada aynı hataları yapmıyor, konuya belge ve delillerden yola koyularak gidiyor. Erol Özkasnak, 28 Şubat 'ta medyayı yöneten isim. O dönem gazetelerde ve TV 'lerde yalan haber ve kara propagandalar malum. Şemdin Sakık 'ın ifadelerinin değiştirildiği medyanın ele geçirilmesi için psokilojik hamleler yapıldığı ortada. Zannediyorum, operasyonlar sivil kuvvetlere de yansıyacak. Medyayı, yargıyı, üniversiteleri ve son olarak sendikaları içerecek.”
Bu minvalde 6 ilde belli başlı adreslerde arama yapıldı. Çok sayıda emekli ve muvazzaf asker hakkında tutuklama kararı çıkarıldı. Opearasyonu Cihan 'a değerlendiren 28 Şubat sürecinin tanıklarından dönemin Emniyet İstihbarat Daire Başkan Vekili Bülent Orakoğlu, “Burada darbeyi yapanlar askerlerdi ama daha önden hareket eden sivil gruplar da söz konusuydu. İlk operasyon BÇG olarak anılan ülkeyi darbe şartlarına taşıyan gruplara yapıldı. Bu, Genelkurmay 'ın Ankara Cumhuriyet Savcılığı 'na gönderdiği 5 ıslak belge ile ilgiliydi. Çevik Bir 'in gözaltına alınması 5 belgede imzasının bulunmasındandı.” dedi.
İlk operasyonun Batı Çalışma Grubu 'nun mutfağına yönelik olduğunu aktaran Bülent Orakoğlu, “İkinci operasyon da gruptan gelen emir ve talimatları uygulayanları kapsıyor. Malum, hakkında gözaltı kararı çıkan Erol Özkasnak, darbeci generallerin içindeydi. Belki de ilk 5 'teydi. Türkiye 'de irtica algısı yaratma gayretindeydi. BÇG 'yi yöneten grup ile Özkasnak alındı. Operasyon muvazzaf askerlere de yansıyor. ' ifadelerini kullandı. Özkasnak 'ın 28 Şubat döneminde medyaya brifing veren isim olduğunu vurgulayan Orakoğlu, şunları kaydetti:
“Son operasyonlarda Gölcük 'te ortaya çıkan bilgi ve belgeler de etkili. Kanımca sıra medyaya, yargıya ve sermaye gruplarına da gelecektir. Ergenekon, Balyoz 'da yapılan hatalar bu operasyonları itibarsız kılmak için belli glruplar tarafından kullanıldı. Savcılar, burada aynı hataları yapmıyor, konuya belge ve delillerden yola koyularak gidiyor. Erol Özkasnak, 28 Şubat 'ta medyayı yöneten isim. O dönem gazetelerde ve TV 'lerde yalan haber ve kara propagandalar malum. Şemdin Sakık 'ın ifadelerinin değiştirildiği medyanın ele geçirilmesi için psokilojik hamleler yapıldığı ortada. Zannediyorum, operasyonlar sivil kuvvetlere de yansıyacak. Medyayı, yargıyı, üniversiteleri ve son olarak sendikaları içerecek.”