Erbakan Dört Maddelik MGK Kararını İmzaladı
Dönemin Adalet Bakanı Şevket Kazan, 28 Şubat'taki Milli Güvenlik Kurulu kararlarına ilişkin, hiçbir bakanın 18 maddeye olumlu cevap vermediğini belirterek, "Dönemin Başbakanı Necmettin Erbakan'ın imzası dört maddeden ibarettir" dedi.
28 Şubat süreci tartışılmaya devam diyor. Tutuklanarak Sincan Cezaevine konulan emekli orgeneral Çevik Bir 'Başbakan ve Milli Güvenlik Kurulu (MGK) kararlarını uyguladım ' dedi.
Dönemin Adalet Bakanı Şevket Kazan, Bir'in bu ifadesini NTV ekranlarında değerlendirdi. Erhan Ertürk'ün sorularını yanıtlayan Kazan, Necmettin Erbakan 'ın o günlerde de çok konuşulan MGK kararlarının altına attığı imzasına açıklık getirdi.
'28 ŞUBAT MGK KARARI 4 MADDEDEN İBARETTİR '
Ertürk'ün, 'Necmettin Erbakan 'ın o imzası atılmayabilir miydi? ' sorusuna Kazan şöyle yanıt verdi:
'28 Şubat MGK kararlarının altında Cumhurbaşkanı başta olmak üzere Başbakanın, Bakanların imzaları vardır. Ama tartışalan konu şudur; 28 Şubat MGK kararı dört maddeden ibarettir. Tabi karar gizli olduğu için onun metnini gösterme imkanım yok. Bunun yanında 18 madde konusu o günkü MGK 'yla tartışılmıştır. Ama bu 18 maddenin bir çok anayasal hakları ihlal eder nitelikte olduğu ortaya konulmuştur. Ve bunun neticesinde de Cumhurbaşkanı 'MGK 'nın çatısı altındaki hukukçular bunu incelesin' dediği zaman, 'yeterli hukukçu yok orada ama başbakanlıkta var, adalet bakanlığında var' denilmiştir. Ve onun üzerine 18 madde MGK Genel Sekreteri Orgeneral İlhan Kılıç 'ın imzasıyla MGK kararına eklenmiş ve başbakanlığa gönderilmiştir. Dolayısıyla MGK'nın imzası 18 maddenin imzası altında değil, dört maddenin altındadır. '
'HİÇ BİR BAKAN 18 MADDEYE OLUMLU CEVAP VERMEDİ '
Kazan Ertürk'ün, 'MGK toplantısından sonraki ilk bakanlar kurulu toplantısında ne oldu? ' sorusuna ise, 'Elbette başbakan MGK'nın etraflıca açıklamasını yaptı. Onun arkasından da bahis konusu olan 18 madde nerede incelenecek diye bir değerlendirme yapıldı. Ve bu değerlendirmeden sonra bazı maddeler doğrudan doğruya adalet bakanlığıyla ilgiliydi. Ekli olarak gönderilen 18 maddeye öyle zannediyorum ki; hiç bir ilgili bakan olumlu bir cevap vermedi ve o kararlar olduğu gibi askıda kaldı ' karşılığını verdi.
'İKTİDARIN HİÇ BİR SUÇU YOK '
Kararın geç imzalanmasına ilişkin ise Şevket Kazan, 'Erbakan Hocaya 18 maddeyi imzalatmak için belki üç dört gün MGK Genel Sekreteri geldi, gitti. Ama imzalamadı ve sonunda imzalandı diye başlığın atıldığı gün, Erbakan 'ın imzaladığı o dört maddelik husustu. İktidarın hiçbir suçu yok ' diye konuştu.
Erhan Ertürk'ün, 'O dönemde köşeli olaylar vardı dikkat çeken; Şevki Yılmaz, Hasan Hüseyin Ceylan, Şükrü Karatepe aklımıza gelen ilk isimlerden. Kudüs gecesi. engellenebilir bir takım icraatlar ya da iktidardan kaynaklanan bazı yol kazaları da yok muydu o dönemde? ' sorusuna karşılık da Kazan şunları söyledi:
'Tabiatıyla parlamentoda her zaman fanatik konuşmalar yapan bir takım parlamenterler olabilir. Bütün partilerden bu gibi kişiler çıkabilir. İsim de vermek mümkün ama ben bugün isim vermek istemiyorum. O gün 160 kişilik parlamento grubuna sahip o çıkmış olan kişilere parti disiplini açısından gerekli cezalar vermiştir. O nedenle onların konuşmalarını Türkiye 'de demokrasiyi ortadan kaldırmaya matuf bir hareketin gerekçesi olarak göstermek son derece yanlıştır. '
Çevik Bir tutuklanmasını ilişkin ise Şevket Kazan, 'Bizim hiçbir siyasinin, hiçbir komutanın memlekete bu kadar hizmet ettikten sonra bu gibi durumlarla karşı karşıya kalmasına gönlümüz razı olmaz. Ama bizler de aynı durumlara sokulduk vaktiyle ' dedi. BEYAZ GAZETE
Dönemin Adalet Bakanı Şevket Kazan, Bir'in bu ifadesini NTV ekranlarında değerlendirdi. Erhan Ertürk'ün sorularını yanıtlayan Kazan, Necmettin Erbakan 'ın o günlerde de çok konuşulan MGK kararlarının altına attığı imzasına açıklık getirdi.
'28 ŞUBAT MGK KARARI 4 MADDEDEN İBARETTİR '
Ertürk'ün, 'Necmettin Erbakan 'ın o imzası atılmayabilir miydi? ' sorusuna Kazan şöyle yanıt verdi:
'28 Şubat MGK kararlarının altında Cumhurbaşkanı başta olmak üzere Başbakanın, Bakanların imzaları vardır. Ama tartışalan konu şudur; 28 Şubat MGK kararı dört maddeden ibarettir. Tabi karar gizli olduğu için onun metnini gösterme imkanım yok. Bunun yanında 18 madde konusu o günkü MGK 'yla tartışılmıştır. Ama bu 18 maddenin bir çok anayasal hakları ihlal eder nitelikte olduğu ortaya konulmuştur. Ve bunun neticesinde de Cumhurbaşkanı 'MGK 'nın çatısı altındaki hukukçular bunu incelesin' dediği zaman, 'yeterli hukukçu yok orada ama başbakanlıkta var, adalet bakanlığında var' denilmiştir. Ve onun üzerine 18 madde MGK Genel Sekreteri Orgeneral İlhan Kılıç 'ın imzasıyla MGK kararına eklenmiş ve başbakanlığa gönderilmiştir. Dolayısıyla MGK'nın imzası 18 maddenin imzası altında değil, dört maddenin altındadır. '
'HİÇ BİR BAKAN 18 MADDEYE OLUMLU CEVAP VERMEDİ '
Kazan Ertürk'ün, 'MGK toplantısından sonraki ilk bakanlar kurulu toplantısında ne oldu? ' sorusuna ise, 'Elbette başbakan MGK'nın etraflıca açıklamasını yaptı. Onun arkasından da bahis konusu olan 18 madde nerede incelenecek diye bir değerlendirme yapıldı. Ve bu değerlendirmeden sonra bazı maddeler doğrudan doğruya adalet bakanlığıyla ilgiliydi. Ekli olarak gönderilen 18 maddeye öyle zannediyorum ki; hiç bir ilgili bakan olumlu bir cevap vermedi ve o kararlar olduğu gibi askıda kaldı ' karşılığını verdi.
'İKTİDARIN HİÇ BİR SUÇU YOK '
Kararın geç imzalanmasına ilişkin ise Şevket Kazan, 'Erbakan Hocaya 18 maddeyi imzalatmak için belki üç dört gün MGK Genel Sekreteri geldi, gitti. Ama imzalamadı ve sonunda imzalandı diye başlığın atıldığı gün, Erbakan 'ın imzaladığı o dört maddelik husustu. İktidarın hiçbir suçu yok ' diye konuştu.
Erhan Ertürk'ün, 'O dönemde köşeli olaylar vardı dikkat çeken; Şevki Yılmaz, Hasan Hüseyin Ceylan, Şükrü Karatepe aklımıza gelen ilk isimlerden. Kudüs gecesi. engellenebilir bir takım icraatlar ya da iktidardan kaynaklanan bazı yol kazaları da yok muydu o dönemde? ' sorusuna karşılık da Kazan şunları söyledi:
'Tabiatıyla parlamentoda her zaman fanatik konuşmalar yapan bir takım parlamenterler olabilir. Bütün partilerden bu gibi kişiler çıkabilir. İsim de vermek mümkün ama ben bugün isim vermek istemiyorum. O gün 160 kişilik parlamento grubuna sahip o çıkmış olan kişilere parti disiplini açısından gerekli cezalar vermiştir. O nedenle onların konuşmalarını Türkiye 'de demokrasiyi ortadan kaldırmaya matuf bir hareketin gerekçesi olarak göstermek son derece yanlıştır. '
Çevik Bir tutuklanmasını ilişkin ise Şevket Kazan, 'Bizim hiçbir siyasinin, hiçbir komutanın memlekete bu kadar hizmet ettikten sonra bu gibi durumlarla karşı karşıya kalmasına gönlümüz razı olmaz. Ama bizler de aynı durumlara sokulduk vaktiyle ' dedi. BEYAZ GAZETE