İstanbul'da 11 İşçinin Öldüğü Yangınla İlgili İddialar
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik, İstanbul'daki yangında ölen iki işçinin kazadan sonra sigortalandığı iddialarıyla ilgili olarak, "Burada bir şeyi örtmek, kapatmak gibi bir şeyin peşinde değiliz. Kayıt saatleri belli. Kimin ne zaman sigortalı olduğu da dakikası, saniyesine kadar belli. Dolayısıyla burada herhangi bir bilgi anlamında kayıp kaçak çalıştırılmış değil" dedi.
Bakan Çelik, Meclis'te gazetecilerin, İstanbul Esenyurt'ta 11 işçinin hayatını kaybettiği yangınla ilgili sorularını cevapladı. 11 kişinin ölümüyle ilgili muhalefetin tepkisi hala devam ettiğinin ve Bakanlığın sorumlu olduğunun iddia edildiğinin hatırlatılması üzerine Çelik, '11 vatandaşımız hayatını kaybetmiş. Burada kimin sorumluluğu varsa çıkması gerekiyor. Bakanlığın sorumluluğu olmasın diye bir çaba içerisinde olmayız biz. Sorumluluk kiminse yapılacak olan çalışmalarda bunlar net bir şekilde ortayaçıkacak ve bunlar kamuoyuyla paylaşılacak. Sayın Başbakanımız açık bir şekilde ifade etti. Burada bir şeyi örtmek, kapatmak gibi bir şeyin peşinde değiliz. Kayıt saatleri belli. Kimin ne zaman sigortalı olduğu da dakikası, saniyesine kadar belli. Dolayısıyla burada herhangi bir bilgi anlamında kayıp kaçak çalıştırılmış değil ' dedi.
'Ölüm saatiyle sigortaların yapıldığı saat eşleştirilecek mi?' sorusuna Çelik, 'Bakılabilir. Mevzuatımız açık. Bir kişinin elektronik ortamda sigortalılığa geçişi, kayıt işlerinin yapılması yasal olarak mümkün. Ama olayın etik boyutu ortada ' karşılığını verdi
Çelik, 'Olayın meydana geldiği saat ile kayıt işlemlerini değiştirmek mümkün mü?' sorusu üzerine, 'Giriş saati belli, dakikası belli. Mevzuatımız neyi gerektiriyorsa bunların hepsi araştırılıyor ' dedi
'Bunun yaptırımı nedir?' sorusuna Çelik, 'Tekrar ediyorum. 'Yazık ölene' diye bir tabir vardır Anadolu'da. Keşke kardeşlerimizi kaybetmemiş olsaydık. Yoksa diğer haklarla ilgili, cezalarla ilgili, müeyyidelerle ilgili ne varsa onlar, yani bu yanlışın içinde kim varsa onlar cezasını bulur. Bunlar sorun değil ama yazık ölene ' karşılığını verdi.
İnsan Hakları Komisyonu Başkanı'nın 'İş kazaları da yaşam hakkı ihlaline artık girmeli, bu konuda bütün işçilerimize kapımız açık onları bekliyoruz' açıklamasının hatırlatılması üzerine Çelik, önümüzdeki günlerde, çok yakın bir zamanda iş sağlığı ve güvenliği yasasının Meclis'e geleceğini hatırlattı. Çelik şunları kaydetti:
'Bizim 8 aydır üzerinde taraflarla çalıştığımız bir yasadır. Ve taraflar olduğu için zaten sıkıntı yaşıyoruz. Bakın şu anda görüşeceğimiz yasa da, kamu görevlileri sendika yasası da aynı şekilde taraflarla görüşüyoruz ve yüzde 100 mutabakat sağlanmadığı için süreç zaman alıyor. İş sağlığı ve güvenliği de böyle. Yani yalnız bakanlarımızın bu konuda farklı bakışları yok. Yani bu şekilde takdim ediliyor. Yalnız öyle değil. Sosyal tarafların da bu konuda farklı bakışları var. Dolayısıyla zamanımızı alıyor.Yoksa bizim bakanlık koltuğuna oturduğumuz ilk günden itibaren hazırladığımız yasalardan bir tanesidir. Ve şimdi geliyorum yüce meclise, tüm bu kamuoyunda bu olaylar içerisinde tartışılan konular ve yasanın bu çerçevede bir ilave edilmesi gereken bir şey varsa bu komisyonlarda bunların hepsi değerlendirilecek. Mükemmele çok yakın bir iş sağlığı güvenliği yasasını artık tüm çalışanlarımız için yürürlüğe koymamız gerekiyor. 50 artı çalışanlarla ilgili ağırlıklı geçerli olan bu düzenlemeyi müstakil bir yasaolarak tüm çalışanlara uygulamamız gerekiyor. Umuyorum ki bu kısa dönem içerisinde bunu da gerçekleştirmiş olacağız. '
Bakan Çelik, yasanın bu dönemde bitmesi gerektiğini belirterek, 'Nisan ayında almamamız için hiçbir neden yok ' dedi
Kaynak: İHA
'Ölüm saatiyle sigortaların yapıldığı saat eşleştirilecek mi?' sorusuna Çelik, 'Bakılabilir. Mevzuatımız açık. Bir kişinin elektronik ortamda sigortalılığa geçişi, kayıt işlerinin yapılması yasal olarak mümkün. Ama olayın etik boyutu ortada ' karşılığını verdi
Çelik, 'Olayın meydana geldiği saat ile kayıt işlemlerini değiştirmek mümkün mü?' sorusu üzerine, 'Giriş saati belli, dakikası belli. Mevzuatımız neyi gerektiriyorsa bunların hepsi araştırılıyor ' dedi
'Bunun yaptırımı nedir?' sorusuna Çelik, 'Tekrar ediyorum. 'Yazık ölene' diye bir tabir vardır Anadolu'da. Keşke kardeşlerimizi kaybetmemiş olsaydık. Yoksa diğer haklarla ilgili, cezalarla ilgili, müeyyidelerle ilgili ne varsa onlar, yani bu yanlışın içinde kim varsa onlar cezasını bulur. Bunlar sorun değil ama yazık ölene ' karşılığını verdi.
İnsan Hakları Komisyonu Başkanı'nın 'İş kazaları da yaşam hakkı ihlaline artık girmeli, bu konuda bütün işçilerimize kapımız açık onları bekliyoruz' açıklamasının hatırlatılması üzerine Çelik, önümüzdeki günlerde, çok yakın bir zamanda iş sağlığı ve güvenliği yasasının Meclis'e geleceğini hatırlattı. Çelik şunları kaydetti:
'Bizim 8 aydır üzerinde taraflarla çalıştığımız bir yasadır. Ve taraflar olduğu için zaten sıkıntı yaşıyoruz. Bakın şu anda görüşeceğimiz yasa da, kamu görevlileri sendika yasası da aynı şekilde taraflarla görüşüyoruz ve yüzde 100 mutabakat sağlanmadığı için süreç zaman alıyor. İş sağlığı ve güvenliği de böyle. Yani yalnız bakanlarımızın bu konuda farklı bakışları yok. Yani bu şekilde takdim ediliyor. Yalnız öyle değil. Sosyal tarafların da bu konuda farklı bakışları var. Dolayısıyla zamanımızı alıyor.Yoksa bizim bakanlık koltuğuna oturduğumuz ilk günden itibaren hazırladığımız yasalardan bir tanesidir. Ve şimdi geliyorum yüce meclise, tüm bu kamuoyunda bu olaylar içerisinde tartışılan konular ve yasanın bu çerçevede bir ilave edilmesi gereken bir şey varsa bu komisyonlarda bunların hepsi değerlendirilecek. Mükemmele çok yakın bir iş sağlığı güvenliği yasasını artık tüm çalışanlarımız için yürürlüğe koymamız gerekiyor. 50 artı çalışanlarla ilgili ağırlıklı geçerli olan bu düzenlemeyi müstakil bir yasaolarak tüm çalışanlara uygulamamız gerekiyor. Umuyorum ki bu kısa dönem içerisinde bunu da gerçekleştirmiş olacağız. '
Bakan Çelik, yasanın bu dönemde bitmesi gerektiğini belirterek, 'Nisan ayında almamamız için hiçbir neden yok ' dedi