Ak Parti Muğla Milletvekilleri Prof. Dr. Yüksel Özden Ve Ali Boğa Mesaj Yayınladı
Kadınlara seçme ve seçilme hakkının verilmesinin yıl dönümü dolayısıyla AK Parti Muğla Milletvekilleri Prof. Dr. Yüksel Özden ve Ali Boğa mesaj yayınladı.
AK Parti Muğla Milletvekili Özden, mesajında, kadınlara seçme ve seçilme hakkının verilişinin 78. yıl dönümünü kutlayarak, bugünün Cumhuriyetin kurucusu Büyük Önder Atatürk'ün Türk kadınına seçme ve seçilme hakkını verdiği 5 Aralık 1934'ten günümüze kadar kutlandığını belirtti.
Kadınların 78 yıldır eğitimden sağlığa, yasama, yürütme ve yargıdan iş dünyasına, siyasetten ekonomiye kadar hayatın her alanında başarıyla görev aldıklarını hatırlatan Özden, kadınlara tanınan bu hakların o yıllarda birçok Avrupa devletlerinde bile bulunmayışının, Atatürk'ün kadın haklarına verdiği değer ve önemi en güzel şekilde ortaya koyduğunu kaydetti.
Toplumsal ilerlemenin, gelişmenin ve kalkınmanın ancak toplum içerisinde sağlanacak eşitlik ile olabileceği düşüncesi ile Türkiye'de Türk kadınına seçme ve seçilme hakkının Avrupa ülkesinden daha önce gerçekleştirildiğini dile getiren Özden, mesajında şu ifadelere yer verdi:
''Fransa ve İtalya'da kadınlara 1946'da, İsviçre'de ise 1971'de seçme ve seçilme hakkı tanınmıştır. Ülke yönetiminde kadın zarafetinin, inceliğinin ve duyarlılığının varlığı, güzel ortamların oluşmasında önemli rol oynamaktadır. AK Parti Hükümeti olarak, TBMM'de çıkardığımız yasalarla kadın haklarının uygulamaya geçirilmesi adına önemli mesafeler alınmıştır. Anayasa'mızda kadınlarımıza pozitif ayrımcılık tanınması yönündeki değişiklik kabul edilmiş, kadınlarımız lehine yapılacak düzenlemelerin eşitlik ilkesine aykırı olamayacağı güvence altına alınmıştır. Gelişen ve büyüyen bir Türkiye'nin kadınlarıyla yükseleceğine tüm kalbimle inanıyor, bu ülke için hizmet etmiş tüm kadınlarımızı saygıyla anıyorum. Bu millet esas terbiyesini aileden almaktadır.''
AK Parti Muğla Milletvekili Ali Boğa ise mesajında Türkiye'nin kadınlara seçme ve seçilme hakkı verilen ülkelerin başında geldiğini belirtti.
Boğa, Atatürk'ün girişimiyle kadınların iktisadi ve siyasal yaşama katılmaları yönünde bir dizi değişiklik yapılarak, 1930'da belediye seçimlerinde seçme, 1933'te çıkarılan Köy Kanunu'yla muhtar seçme ve köy heyetine seçilme, 5 Aralık 1934'te Anayasa'da yapılan değişiklikle de milletvekili seçme ve seçilme hakları tanındığını hatırlattı.
Boğa, 1935 seçimlerinde ilk kez seçilme hakkını kullanan Türk kadınının, TBMM'ye 18 kadın milletvekili ile girdiğini vurgulayarak, şöyle devam etti:
''Ancak bu parlak sayılabilecek tablo, 2007 yılına kadar sürekli düşüş göstermiş, ilk defa 2007 yılında kadın vekil sayısı, AK Parti'den 27, CHP'den 10, MHP'den 2, DTP'den 9 kadınla 1935 yılındaki oranı geçebildi. Her ne kadar istenilen oranlara ulaşamasa da AK Parti'den 45, CHP'den 19, MHP'den 3, BDP'den 11 olmak üzere toplam 78 kadın vekil sayısı ile TBMM tarihinin kadınlar açısından en parlak dönemi yaşanmaktadır. Bu parlak dönemin oluşmasında AK Parti'nin çalışmaları öncülük etmiştir. Seçilen kadın sayısını artırmak için bazı ülkelerde kota uygulaması hayata geçirilmiştir. Ama biz istenilen sonuçların zorlamayla olmayacağını düşünüyoruz. Buna öncelikle siyasal partiler inanmış olmalıdır. Listelerinde daha çok kadın adaya yer vermelidir. Bununla da kalınmayıp kadın adayların seçilebilmelerine olanak sağlayacak aday liste sıralamasında öncelik tanınmalıdır. Seçimlerde de kadın-erkek fırsat eşitliğinin sağlanması son derece önemlidir.''
Muhabir: Durmuş Genç
Yayıncı: Hızır Hacısalihoğlu
Kaynak: AA
Kadınların 78 yıldır eğitimden sağlığa, yasama, yürütme ve yargıdan iş dünyasına, siyasetten ekonomiye kadar hayatın her alanında başarıyla görev aldıklarını hatırlatan Özden, kadınlara tanınan bu hakların o yıllarda birçok Avrupa devletlerinde bile bulunmayışının, Atatürk'ün kadın haklarına verdiği değer ve önemi en güzel şekilde ortaya koyduğunu kaydetti.
Toplumsal ilerlemenin, gelişmenin ve kalkınmanın ancak toplum içerisinde sağlanacak eşitlik ile olabileceği düşüncesi ile Türkiye'de Türk kadınına seçme ve seçilme hakkının Avrupa ülkesinden daha önce gerçekleştirildiğini dile getiren Özden, mesajında şu ifadelere yer verdi:
''Fransa ve İtalya'da kadınlara 1946'da, İsviçre'de ise 1971'de seçme ve seçilme hakkı tanınmıştır. Ülke yönetiminde kadın zarafetinin, inceliğinin ve duyarlılığının varlığı, güzel ortamların oluşmasında önemli rol oynamaktadır. AK Parti Hükümeti olarak, TBMM'de çıkardığımız yasalarla kadın haklarının uygulamaya geçirilmesi adına önemli mesafeler alınmıştır. Anayasa'mızda kadınlarımıza pozitif ayrımcılık tanınması yönündeki değişiklik kabul edilmiş, kadınlarımız lehine yapılacak düzenlemelerin eşitlik ilkesine aykırı olamayacağı güvence altına alınmıştır. Gelişen ve büyüyen bir Türkiye'nin kadınlarıyla yükseleceğine tüm kalbimle inanıyor, bu ülke için hizmet etmiş tüm kadınlarımızı saygıyla anıyorum. Bu millet esas terbiyesini aileden almaktadır.''
AK Parti Muğla Milletvekili Ali Boğa ise mesajında Türkiye'nin kadınlara seçme ve seçilme hakkı verilen ülkelerin başında geldiğini belirtti.
Boğa, Atatürk'ün girişimiyle kadınların iktisadi ve siyasal yaşama katılmaları yönünde bir dizi değişiklik yapılarak, 1930'da belediye seçimlerinde seçme, 1933'te çıkarılan Köy Kanunu'yla muhtar seçme ve köy heyetine seçilme, 5 Aralık 1934'te Anayasa'da yapılan değişiklikle de milletvekili seçme ve seçilme hakları tanındığını hatırlattı.
Boğa, 1935 seçimlerinde ilk kez seçilme hakkını kullanan Türk kadınının, TBMM'ye 18 kadın milletvekili ile girdiğini vurgulayarak, şöyle devam etti:
''Ancak bu parlak sayılabilecek tablo, 2007 yılına kadar sürekli düşüş göstermiş, ilk defa 2007 yılında kadın vekil sayısı, AK Parti'den 27, CHP'den 10, MHP'den 2, DTP'den 9 kadınla 1935 yılındaki oranı geçebildi. Her ne kadar istenilen oranlara ulaşamasa da AK Parti'den 45, CHP'den 19, MHP'den 3, BDP'den 11 olmak üzere toplam 78 kadın vekil sayısı ile TBMM tarihinin kadınlar açısından en parlak dönemi yaşanmaktadır. Bu parlak dönemin oluşmasında AK Parti'nin çalışmaları öncülük etmiştir. Seçilen kadın sayısını artırmak için bazı ülkelerde kota uygulaması hayata geçirilmiştir. Ama biz istenilen sonuçların zorlamayla olmayacağını düşünüyoruz. Buna öncelikle siyasal partiler inanmış olmalıdır. Listelerinde daha çok kadın adaya yer vermelidir. Bununla da kalınmayıp kadın adayların seçilebilmelerine olanak sağlayacak aday liste sıralamasında öncelik tanınmalıdır. Seçimlerde de kadın-erkek fırsat eşitliğinin sağlanması son derece önemlidir.''
Muhabir: Durmuş Genç
Yayıncı: Hızır Hacısalihoğlu