Mahkeme, Reddi Hakim Talebini Reddetti

Ergenekon davasında, İşçi Partili sanıkların avukatının reddi hakim talesinde bulunması üzerine duruşmaya ara verildi.

Binlerce avukatın katılması beklenen duruşmada bulunan avukat sayısı da 100'ü geçmedi. İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen Ergenekon davasının 273'üncü duruşmasında Mehmet Haberal, Mustafa Balbay ile Hurşit Tolon ve Tuncay Özkan'ın da aralarında bulunduğu 42 tutuklu sanık ile Kemal Alemdaroğlu'nun da aralarında bulunduğu 6 tutuksuz sanık hazır bulundu. Davanın tutuksuz sanığı Sami Hoştan, başka davadan tutuklu bulunduğu için tutuklu sanık bölümünde yer aldı. Eski Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ, Veli Küçük, Levent Ersöz ve Doğu Perinçek'in de aralarında bulunduğu 25 tutuklu sanık ise duruşmaya katılmadı. Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) milletvekillerinden Haluk Eyidoğan, Sedef Küçük, Ayşe Eser Danışoğlu, Emre Köprülü ve Recep Gürkan da duruşmada izleyici olarak yer aldı. Günlerdir bazı basın yayın organları ile sosyal paylaşım sitelerinde bin civarında avukatın destek vermek için duruşmaya geleceği yönünde haberler yapıldı fakat sadece Türkiye Barolar Birliği, İstanbul, Bursa, Ankara, Tekirdağ ve İzmir barolarından toplam 33 avukat gözlemci olarak katıldı.

CİNDORUK, ALEMDAROĞLU'NUN AVUKATLIĞINI YAPIYOR

Sanık avukatlarından ise 60'a yakın avukatın katıldığı duruşmada, Hüsamettin Cindoruk'un, tutuksuz sanık Kemal Alemdaroğlu'nun avukatı olarak yer alması dikkat çekti.Duruşma başlamadan önce gözlemci avukatlar, sanık avukatları için ayrılan bölüme oturmak istedi. Ancak jandarma görevlileri ve duruşma mübaşiri, Mahkeme Başkanı'nın sanık avukatı olmayan avukatların izleyici bölümünde oturmaları konusunda talimatı olduğunu gerekçe göstererek gözlemci avukatların bu bölüme oturmalarına izin vermediler. Kısa bir gerginliğin ardından Mahkeme Başkanı'nın izni ile gözlemci avukatların da sanık avukatları bölümündeki son bölümde oturmalarına izin verildi.

Ancak çeşitli baro temsilcisi olan avukatların sanık avukatları ile iç içe oturmaları üzerine görevlilerin uyarısı ile gözlemci olan avukatların, hep birlikte son bölümde oturmaları sağlandı.Daha sonra da tutuklu sanıklar duruşma salonuna alındı. Tutuklu sanık Mustafa Balbay, "Bana nasılsın diye soranlara 'Kendimi 13 Aralık (yoğun katılım ve gerginliğin yaşandığı 269'u duruşmayı kastederek) gibi hissediyorum.' diyorum. Son 5-6 aydır hukuku halk ile arayacağız diyorduk. Bu durum 13 Aralık'ta kanıtlandı. Hepinize teşekkür ederiz. Yılbaşı ile ilgili karikatürlerde eski yıl yaşlı, yeni yıl genç gösterilirdi. Oysa 2012, 2013'e büyük bir umut devrediyor. 2012 yılı 1 Mayıs'ta başladı.

19 Mayıs'ta gençleşti. 9 Eylül'de 90'ıncı yıl kutlandı. 29 Ekim'de bir araya geldik. 10 Kasım'da Atatürk'ü unutturmak isteyenlerin ölüm günü oldu." diye konuştu.

Balbay, konuşmasının ardından izleyicilerin alkışlamamasını, sadece ellerini sallamalarını istedi. İzleyiciler de ellerini sallayarak kendisine destek verdi.MUZAFFER TEKİN DE İZLEYİCİLERİ UYARDITuncay Özkan'ın, "Adalet olmayan yerde hukuk olmaz." şeklinde bağırması sırasında diğer tutuklu sanık Muzaffer Tekin de izleyicileri salondan çıkarılmalarına neden olabilecek taşkınlık yapmamaları konusunda uyardı.Duruşmanın başlaması ve kimlik yoklamalarının yapılmasının ardından İşçi Partili sanıkların avukatlarından Hasan Basri Özbey, reddi hakim talebinde bulunmak için söz istedi. Bu sırada Mahkeme Başkanı Hasan Hüseyin Özese, celse arasında da sanık avukatları tarafından reddi hakim talebinde bulunulduğunu, mahkeme tarafından bu talebin reddedildiğini ve avukatların itirazı üzerine dilekçelerinin bir üst mahkeme olan İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi'ne gönderildiğini belirterek, henüz bir karar verilmediğini söyledi.

Başkan Özese, ayrıca olaylı geçen ve bugüne ertelenen önceki celsede sanık avukatları ile iddia makamı savcının yaptığı taleplerin, celse arasında değerlendirildiğini açıkladı.

İŞÇİ PARTİLİLERİN REDDİ HAKİM TALEPLERİ REDDEDİLDİDaha sonra da Hasan Basri Özbey, tutuklu sanıkların tahliyelerine ilişkin talep yaptıklarında delillerin toplanmamış olmasının gerekçe gösterilerek taleplerinin reddedildiğini söyledi.

Özbey, dava dosyasına gelen bazı belgelerin 4,5 yıl sonra dosyaya konulduğunu belirterek, mahkeme tarafından delil karartıldığını, heyetin baştan beri belgeleri gizleme kastı olduğunu, İşçi Partisi'nin de NATO ile ilişkilendirilmeye çalışıldığını öne sürerek, "Mahkeme heyetinin adil bir yargılama yapmasına imkan yoktur. Mahkemeye olan itimatımız kalmamıştır. Bu nedenle Mahkeme Başkanı ve üye hakimleri reddediyoruz." dedi.

Reddi hakim talebi, yasada belirtilen reddi hakim şartlarının oluşmadığı ve avukat Özbey'in somut delil sunmadığı gerekçe gösterilerek talebin reddi yönünde karar verildi.