Chp'li Köprülü'den Bakan Bayraktar ve Bakan Eker'e Ergene ve Marmara Denizi Soruları

Köprülü, önergelerinin Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar ile Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı M. Mehdi Eker tarafından yazılı olarak yanıtlanmasını istedi. Yıllardır Ergene kirliliği üzerine açıklama yapan, kirliliği bitireceğini söyleyen AKP Hükümetinin ilgili bakanlıkları, Ergene kirliliğini temizlemekte zorlanınca çareyi Marmara Denizini yok etmekte buldu diyen Köprülü: “Orman ve Su İşleri Bakanlığı, Marmara Denizine kıyısı olan, İstanbul, Tekirdağ, Çanakkale, Balıkesir, Bursa, Yalova, İzmit, Kocaeli illerinin çevre ve insan sağlığını ciddi boyutlarda etkileyecek bir işe imza atacak. Milyonlarca insanın yaşam kaynağı olan ve zaten kirlilik tehdidi altında olan Marmara Denizini Trakya’nın açık kanalizasyonu olan Ergene gibi yapmaya hazırlanıyor” dedi.

Konu ile ilgili olarak hem Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na, Hem de Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı’na iki ayrı önerge verdiğini de sözlerine ekleyen Köprülü, Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar tarafından yazılı olarak cevaplandırılması istemiyle verdiği önergede: “Ergene Nehrini temizlemeye zorlanan Orman ve Su İşleri Bakanlığı, çareyi Ergene’nin kirliliğini halının altına süpürmekte buldu. Bakanlık tarafından Ergene’yi temizlemek için hazırlanan ancak önemli bir aşamaya henüz geçilemeyen Havza Planı’na göre Ergene Nehrindeki kirliliğin Marmara denizine derin deşarj yöntemi ile verilmesine karar verildi.

Tüm çevrecilerin, vatandaşların tepkisine rağmen Bakanlık, Ergeneyi boruların içine hapsedip, tüm kirliliği Marmara’ya akıtmayı büyük proje olarak Trakya ve Türkiye’ye yutturmaya çalışıyor. Marmara denizine kıyısı olan; İstanbul, Tekirdağ, Çanakkale, Balıkesir, Yalova, İzmit, Kocaeli gibi birçok ilin hem çevre, hem de insan sağlığını etkileyecek olan bu durum ciddi sorunları da beraberinde getirecektir. Projenin sanayi atıklarının yer değiştirmesinden başka bir işe yaramayacağını söyleyen çevreciler; Ergenenin temizlenmesi için düşünülen bu yöntemin temizleme anlamına gelmediğini, yöntemin Marmara Denizi için bir facia oluşturacağını vurgulamaktadırlar. Yani yapılacak deşarj yöntemi ile yeni bir çevre felaketi ortaya çıkacaktır. Her şeyden önce binlerce canlı türünün yaşadığı Marmara Denizi, zaten kirlilik ile mücadele ederken bu kez tamamen deniz özelliğini kaybedecek, tıpkı Ergene gibi açık bir kanalizasyona dönüşecektir. Marmara Denizi içerisinde artık balıkların yaşayabilecekleri, büyüyebilecekleri, üreyebilecekleri bir ortam kalmayacaktır.

Bu aşamada yıllardır Ergeneyi temizleyecekleri sözleri veren AKP hükümetinin ilgili Bakanlığı Ergeneyi temizlemek zor gelince Marmara denizini yok etme riskini bile göze almıştır. Bu noktada Orman ve Su İşleri Bakanlığı’nın sözde Ergeneyi temizleme projelerinin ve faaliyetlerinin insan sağlığını ve çevreyi ilgilendiren konuları ile ilgili bölümü Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nı Marmara Denizinde ki balık ve deniz yaşamı üzerinde ki etkileri içinde yetkili bakanlık olan Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı’nı ilgilendirmektedir” ibarelerine yer verdi.

Köprülü önergesinde: “Çevre ve Şehircilik Bakanlığı olarak, Orman ve Su işleri Bakanlığı’nın Ergene Nehrinin kirliliğini Marmara Denizine deşarj etme projesini nasıl değerlendiriyorsunuz? Bakanlık bu projeyi geliştirirken sizden kapsamlı bir inceleme ve rapor istemiş midir? Eğer istemişse sizin bu konuda ki görüşleriniz nedir? Bu yöntem ile Marmara Denizi’nin bitme noktasına geleceği kesinken milyonlarca insanın yaşadığı Marmara Denizine kıyısı olan İstanbul, Tekirdağ, Çanakkale, Balıkesir, Yalova, Kocaeli illerine olası etkileri bakanlığınız tarafından incelenmiş midir? Bakanlığınızın Marmara Denizinin kirliliğinin önlenmesi için yaptığı çalışmalar nelerdir?” sorularını da yöneltti.

Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı M. Mehdi Eker tarafından yanıtlanması istemiyle de önerge veren Köprülü, bu önergesinde: “Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı olarak, Orman ve Su işleri Bakanlığı’nın Ergene Nehrinin kirliliğini Marmara Denizine deşarj etme projesini nasıl değerlendiriyorsunuz? Bakanlık bu projeyi geliştirirken sizden Marmara Denizindeki balık ve deniz yaşamı üzerinde ki etkileri bakımından kapsamlı bir inceleme ve rapor istemiş midir? Eğer istemişse bakanlığınıza bağlı Balıkçılık ve Su Ürünleri Genel Müdürlüğü’nün bu konuda ki görüşleri nedir? Marmara Denizi’nde kaç balık türü ve deniz canlısı yaşamaktadır? Bunların türleri nelerdir? Bunlar arasında nesli tehlike de olan türler var mıdır? Bakanlığınızın Marmara Denizinin kirliliğinin önlenmesi ve deniz yaşamının korunması için yaptığı çalışmalar nelerdir?” sorularına yer verdi .