Dışişleri Bakanı Davutoğlu'nun Finlandiya Ziyareti
Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, "Esad rejimi artık hayatta kalamaz. Bu artık an meselesi" dedi.
Finlandiya 'da resmi temaslarda bulunan Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Finlandiya Dışişleri Bakanı Erkki Tuomioja ile görüşmesinin ardından ortak basın toplantısına katıldı.
Kendisine yalnızca Suriye hakkında sorular yöneltilen Bakan Davutoğlu, 'Muhalefet şu anda çok sayıda kentin kırsal bölgenin kontrolünü ele geçiriyor, kontrolünü artırıyor. Burada önemli olan, geçiş nasıl devam edecek. Komşu ülkeler ve uluslararası toplum olarak hepimiz, bu geçişin barış içinde, yumuşak bir şekilde sağlanması için birlikte çalışmalıyız. Şebbiha gibi milislerin ve 45 bin Suriyelinin ölümüne neden olmuş rejim içindeki suçlulara izin verilmemeli. Aynı zamanda, bu kaotik durumu kendi çıkarları için kullanmak isteyen gruplara da izin verilmemeli. Bu bizim endişemiz ve bu yüzden düzgün bir geçiş olsun istiyoruz ' dedi.
Davutoğlu, bu geçiş sürecinin mümkün olduğunca hızlı olması gerektiğini belirtti.
Davutoğlu, Türk istihbaratı tarafından Suriye'de kimyasal silahlarla ilgili bir bilgi elde edilip edilmediğinin sorulması üzerine, kimyasal silah konusunun Suriye halkı ve bölge için ana güvenlik konularından biri olduğunu belirtti.
Davutoğlu, kimyasal silah saldırısı tehlikesi görmediklerini ancak balistik füze tehlikesi bulunduğunu söyleyerek, şunları söyledi: 'Maalesef 10 gün önce Suriyeli güçler Şam'dan Halep'e 10 adet füze attı. Bu Suriye halkı için asli tehlikelerden biridir. Biz bu anlamda acil bir kimyasal silah tehlikesi görmüyoruz, ancak her zaman olası bir tehlike var. Eğer bu füze potansiyeliniz ve kimyasal silahınız varsa, her zaman risk var demektir. Bu yüzden, uluslararası toplum olarak her türlü tedbiri almak zorundayız. ' Saddam Hüseyin'in 1990'ların sonunda Halepçe'de kimyasal silah kullandığını hatırlatan Davutoğlu, o zaman Türkiye'ye 500 bin kişinin sığındığını söyleyerek benzer bir insani felaketin yaşanmaması için tüm uluslararası kuruluşların gerekeni yapmasını istedi. Davutoğlu, İran'ın Suriye tutumu ile ilgili bir soru üzerine, İranlıların Patriotların Türkiye'ye yerleştirilmesini eleştirmek yerine, bölgedeki güvenlik konusuna ve Suriye'nin saldırgan tutumuna odaklanmaları gerektiğini söyledi.
Davutoğlu, 'Ümit ederiz ki İran, bu mesajı Suriye'ye iletir. Bu yönde sinyaller alıyoruz ' dedi.
ESAD REJİMİNİN AKIBETİ
Davutoğlu, Suriye'de rejimin daha ne kadar süreceğinin sorulması üzerine, 'Bunu tahmin etmek zor, ama hiçbir rejim kendi halkına karşı yürüttüğü savaşı kazanamaz ' dedi.
Eski Yugoslavya'da Miloseviç, Irak'ta Saddam Hüseyin, Libya'da Kaddafi örneklerini veren Davutoğlu, 'Eğer rejim meşruiyetini kaybedip kendi halkıyla savaşırsa sonu çok açık; kazanamaz. Zaman konusunda ise artık eskisinden daha da eminiz ki eminim herkes de bize katılıyordur, Esad rejimi artık hayatta kalamaz. Bu artık an meselesi. Daha fazla felaketi önlemek için bu geçişin ne kadar hızlı olacağı uluslararası camianın ellerinde ' diye konuştu.
Uluslararası askeri müdahale konusundaki bir soru üzerine Finlandiyalı Bakan Tuomioja, askeri müdahalenin masada olmadığını söyledi.
Tuomioja, herkesin Esad sonrası için hazırlandığını, belki geçiş sürecinde BM gücü gibi bir uluslararası gücün oluşturularak şiddet olaylarının önlenmesi için çalışılabileceğini söyledi.
Davutoğlu da, Suriye halkının bu değişimi kendi başına gerçekleştirebileceğini düşündüğünü ifade etti.
Önemli olanın savaş suçu sayılan hava saldırılarının durdurulması olduğunu dile getiren Davutoğlu, 'Sayın Tuomioja 'ya katılıyorum. Sonrasında kamu düzeninin sağlanması için BM ve tüm uluslararası toplumdan açık bir destek olmalı ' dedi.
Davutoğlu, Putin'in İstanbul ziyaretiyle ilgili bir soruya ise, Rusya ile Türkiye arasında 20 aydır Suriye konusunda çeşitli görüşmeler yapıldığını, geçişin nasıl mümkün kılınabileceği konusunda alternatifler üzerinde çalıştıklarını söyledi.
'Paylaştığımız yeni fikirler vardı ' diyen Davutoğlu, önemli olanın kozmetik değil, gerçek bir değişim olduğunu kaydetti.
Davutoğlu, bir geçiş hükümetinin ancak Esad rejimi ve suçluların gitmesi halinde işlev görebileceğini belirtti.
Bakan Davutoğlu, bir gazetecinin 'Rusya, Esad'in gitmesini kabul etti mi? ' sorusu üzerine, 'Rus dostlarımızın adına konuşamam, ama bu konuda birkaç açıklamaları oldu. Umarız, BM Güvenlik Konseyi üyesi olan Rusya ve Çin, akan kanı durdurmak için diğer üyelerle birlikte hareket eder ' dedi.
Tutuklu gazeteciler konusundaki bir soru üzerine Davutoğlu, basın özgürlüğünün demokrasilerin gereği olduğunu, ancak Türkiye'nin tutuklu gazetecilerin sayısında en üstte bulunduğunun yanlış bir bilgi olduğunu söyledi.
Davutoğlu, 'Gazetecilik faaliyetinden tutuklu biri varsa bunu tartışma hazırız, ama yargı raporlarına göre bu suçlamaların hiçbiri gazetecilik faaliyetiyle ilgili değil ' dedi.
Tuomioja ise bu konuda endişeleri bulunduğunu, AB içinde de konuyla ilgili endişeler olduğunu ve basın özgürlüğüyle ilgili temel ilkelerin her yerde izlenilmesi gerektiğini belirtti.
Davutoğlu, Tuomioja ile bugün yaptığı görüşmeler hakkında konuşurken de, Türkiye'nin AB süreci, Asya, Afrika ve Ortadoğu'daki kriz noktaları gibi birçok uluslararası konunun gündemlerinde olduğunu söyledi.
Türkiye'nin AB üyeliğine desteği için Finlandiya'ya teşekkür eden Davutoğlu, Finlandiya'nın her zaman buna destek gösterdiğini, gerçek destekçilerinden biri olduğunu vurguladı.
Türkiye ve Finlandiya'nın 2010 yılında BM'de ortaklaşa başlattığı 'arabuluculuk girişimi 'ni de ele aldıklarını aktaran Davutoğlu, girişime 42 ülkenin dahil olduğunu, başarılı bir şekilde ilerlediklerini söyledi.
Davutoğlu, Finlandiya'ya BM Genel Kurulu'nda yapılan Filistin oylamasındaki destekleyen tutumundan dolayı da minnettarlıklarını ifade etti.
Davutoğlu, Filistin konusunda ve Ortadoğu barış sürecinin yeniden başlatılması için Finlandiya ile birlikte çalışmayı sürdüreceklerini belirtti.
Tuomioja ise, Türkiye'nin AB üyesi olmasının iki tarafın da ortak amacı olduğunu söyledi.
Her zaman Türkiye'nin üyeliğinden yana olduklarının altını çizen Tuomioja, 'Türkiye'nin tabii ki yapması gerekenler var, ama kabul etmek gerekir ki AB kapıları Türkiye'ye açık tutma konusunda dürüst olmalı ' diye konuştu.
İngilizce yapılan basın toplantısının ardından Türk ve Finlandiya heyetleri iki saat süren bir toplantı gerçekleştirdi.
Öğle yemeğinden sonra Finlandiya Cumhurbaşkanlıgı'na gelen Davutoğlu, Finlandiya Cumhurbaşkanı Sauli Niinisto görüştü. Yaklaşık bir saat süren görüşmenin başında basının kısa bir görüntü almasına izin verildi.
Kaynak: İHA
Kendisine yalnızca Suriye hakkında sorular yöneltilen Bakan Davutoğlu, 'Muhalefet şu anda çok sayıda kentin kırsal bölgenin kontrolünü ele geçiriyor, kontrolünü artırıyor. Burada önemli olan, geçiş nasıl devam edecek. Komşu ülkeler ve uluslararası toplum olarak hepimiz, bu geçişin barış içinde, yumuşak bir şekilde sağlanması için birlikte çalışmalıyız. Şebbiha gibi milislerin ve 45 bin Suriyelinin ölümüne neden olmuş rejim içindeki suçlulara izin verilmemeli. Aynı zamanda, bu kaotik durumu kendi çıkarları için kullanmak isteyen gruplara da izin verilmemeli. Bu bizim endişemiz ve bu yüzden düzgün bir geçiş olsun istiyoruz ' dedi.
Davutoğlu, bu geçiş sürecinin mümkün olduğunca hızlı olması gerektiğini belirtti.
Davutoğlu, Türk istihbaratı tarafından Suriye'de kimyasal silahlarla ilgili bir bilgi elde edilip edilmediğinin sorulması üzerine, kimyasal silah konusunun Suriye halkı ve bölge için ana güvenlik konularından biri olduğunu belirtti.
Davutoğlu, kimyasal silah saldırısı tehlikesi görmediklerini ancak balistik füze tehlikesi bulunduğunu söyleyerek, şunları söyledi: 'Maalesef 10 gün önce Suriyeli güçler Şam'dan Halep'e 10 adet füze attı. Bu Suriye halkı için asli tehlikelerden biridir. Biz bu anlamda acil bir kimyasal silah tehlikesi görmüyoruz, ancak her zaman olası bir tehlike var. Eğer bu füze potansiyeliniz ve kimyasal silahınız varsa, her zaman risk var demektir. Bu yüzden, uluslararası toplum olarak her türlü tedbiri almak zorundayız. ' Saddam Hüseyin'in 1990'ların sonunda Halepçe'de kimyasal silah kullandığını hatırlatan Davutoğlu, o zaman Türkiye'ye 500 bin kişinin sığındığını söyleyerek benzer bir insani felaketin yaşanmaması için tüm uluslararası kuruluşların gerekeni yapmasını istedi. Davutoğlu, İran'ın Suriye tutumu ile ilgili bir soru üzerine, İranlıların Patriotların Türkiye'ye yerleştirilmesini eleştirmek yerine, bölgedeki güvenlik konusuna ve Suriye'nin saldırgan tutumuna odaklanmaları gerektiğini söyledi.
Davutoğlu, 'Ümit ederiz ki İran, bu mesajı Suriye'ye iletir. Bu yönde sinyaller alıyoruz ' dedi.
ESAD REJİMİNİN AKIBETİ
Davutoğlu, Suriye'de rejimin daha ne kadar süreceğinin sorulması üzerine, 'Bunu tahmin etmek zor, ama hiçbir rejim kendi halkına karşı yürüttüğü savaşı kazanamaz ' dedi.
Eski Yugoslavya'da Miloseviç, Irak'ta Saddam Hüseyin, Libya'da Kaddafi örneklerini veren Davutoğlu, 'Eğer rejim meşruiyetini kaybedip kendi halkıyla savaşırsa sonu çok açık; kazanamaz. Zaman konusunda ise artık eskisinden daha da eminiz ki eminim herkes de bize katılıyordur, Esad rejimi artık hayatta kalamaz. Bu artık an meselesi. Daha fazla felaketi önlemek için bu geçişin ne kadar hızlı olacağı uluslararası camianın ellerinde ' diye konuştu.
Uluslararası askeri müdahale konusundaki bir soru üzerine Finlandiyalı Bakan Tuomioja, askeri müdahalenin masada olmadığını söyledi.
Tuomioja, herkesin Esad sonrası için hazırlandığını, belki geçiş sürecinde BM gücü gibi bir uluslararası gücün oluşturularak şiddet olaylarının önlenmesi için çalışılabileceğini söyledi.
Davutoğlu da, Suriye halkının bu değişimi kendi başına gerçekleştirebileceğini düşündüğünü ifade etti.
Önemli olanın savaş suçu sayılan hava saldırılarının durdurulması olduğunu dile getiren Davutoğlu, 'Sayın Tuomioja 'ya katılıyorum. Sonrasında kamu düzeninin sağlanması için BM ve tüm uluslararası toplumdan açık bir destek olmalı ' dedi.
Davutoğlu, Putin'in İstanbul ziyaretiyle ilgili bir soruya ise, Rusya ile Türkiye arasında 20 aydır Suriye konusunda çeşitli görüşmeler yapıldığını, geçişin nasıl mümkün kılınabileceği konusunda alternatifler üzerinde çalıştıklarını söyledi.
'Paylaştığımız yeni fikirler vardı ' diyen Davutoğlu, önemli olanın kozmetik değil, gerçek bir değişim olduğunu kaydetti.
Davutoğlu, bir geçiş hükümetinin ancak Esad rejimi ve suçluların gitmesi halinde işlev görebileceğini belirtti.
Bakan Davutoğlu, bir gazetecinin 'Rusya, Esad'in gitmesini kabul etti mi? ' sorusu üzerine, 'Rus dostlarımızın adına konuşamam, ama bu konuda birkaç açıklamaları oldu. Umarız, BM Güvenlik Konseyi üyesi olan Rusya ve Çin, akan kanı durdurmak için diğer üyelerle birlikte hareket eder ' dedi.
Tutuklu gazeteciler konusundaki bir soru üzerine Davutoğlu, basın özgürlüğünün demokrasilerin gereği olduğunu, ancak Türkiye'nin tutuklu gazetecilerin sayısında en üstte bulunduğunun yanlış bir bilgi olduğunu söyledi.
Davutoğlu, 'Gazetecilik faaliyetinden tutuklu biri varsa bunu tartışma hazırız, ama yargı raporlarına göre bu suçlamaların hiçbiri gazetecilik faaliyetiyle ilgili değil ' dedi.
Tuomioja ise bu konuda endişeleri bulunduğunu, AB içinde de konuyla ilgili endişeler olduğunu ve basın özgürlüğüyle ilgili temel ilkelerin her yerde izlenilmesi gerektiğini belirtti.
Davutoğlu, Tuomioja ile bugün yaptığı görüşmeler hakkında konuşurken de, Türkiye'nin AB süreci, Asya, Afrika ve Ortadoğu'daki kriz noktaları gibi birçok uluslararası konunun gündemlerinde olduğunu söyledi.
Türkiye'nin AB üyeliğine desteği için Finlandiya'ya teşekkür eden Davutoğlu, Finlandiya'nın her zaman buna destek gösterdiğini, gerçek destekçilerinden biri olduğunu vurguladı.
Türkiye ve Finlandiya'nın 2010 yılında BM'de ortaklaşa başlattığı 'arabuluculuk girişimi 'ni de ele aldıklarını aktaran Davutoğlu, girişime 42 ülkenin dahil olduğunu, başarılı bir şekilde ilerlediklerini söyledi.
Davutoğlu, Finlandiya'ya BM Genel Kurulu'nda yapılan Filistin oylamasındaki destekleyen tutumundan dolayı da minnettarlıklarını ifade etti.
Davutoğlu, Filistin konusunda ve Ortadoğu barış sürecinin yeniden başlatılması için Finlandiya ile birlikte çalışmayı sürdüreceklerini belirtti.
Tuomioja ise, Türkiye'nin AB üyesi olmasının iki tarafın da ortak amacı olduğunu söyledi.
Her zaman Türkiye'nin üyeliğinden yana olduklarının altını çizen Tuomioja, 'Türkiye'nin tabii ki yapması gerekenler var, ama kabul etmek gerekir ki AB kapıları Türkiye'ye açık tutma konusunda dürüst olmalı ' diye konuştu.
İngilizce yapılan basın toplantısının ardından Türk ve Finlandiya heyetleri iki saat süren bir toplantı gerçekleştirdi.
Öğle yemeğinden sonra Finlandiya Cumhurbaşkanlıgı'na gelen Davutoğlu, Finlandiya Cumhurbaşkanı Sauli Niinisto görüştü. Yaklaşık bir saat süren görüşmenin başında basının kısa bir görüntü almasına izin verildi.