Başbakan Erdoğan Açıklaması
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, ''Sistem düzgün kurulmamış, sistemde yaşadığımız sıkıntılar var. Düzgün kurulmadığı içindir ki umulmadık yerde, umulmadık şekilde bakıyorsunuz bürokrasi karşınıza dikiliyor, bürokratik oligarşi karşınıza dikiliyor, umulmadık yerde yargıyla karşı karşıya kalıyorsunuz. Yasama, yürütme, yargının bu ülkede öncelikle bu milletin menfaatini düşünmesi lazım ve ardından da bu devletin menfaatini düşünmesi lazım. Eğer biz güçlü hale geleceksek böyle güçlü hale gelebiliriz'' dedi.
Konya Ticaret Odası, Konya Sanayi Odası, Konya Ticaret Borsası, Konya Vergi Dairesi Başkanlığı ve Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından organize edilen ''Konya Ekonomi Ödülleri 2012'' Konya Dedeman Otel'de düzenlenen törenle sahiplerini buldu.
Başbakan Erdoğan, Konya'da gelirler vergisinde 1. olan Ali Akkanat'a, ihracat birincisi Eti Alüminyum A.Ş'ye, en çok istihdam oluşturan firma ve İSO ilk 500'de Konya'dan birinci sırada yer alan Konya Şeker Sanayi ve Ticaret A.Ş'ye ve Konya'da en çok tescil yapan Türsa Tarım Ürünleri Sanayi ve Ticaret Şirketi'ne ödüllerini verdi.
Ödül töreninde konuşan Başbakan Erdoğan, ödül alan firmaları tebrik ederek, ödül alsın ya da almasın Konya'daki tüm firmalara, firma sahiplerine, çalışanlarına, üretenlere, istihdam sağlayanlara, ihracat yapanlara hem Konya'yı hem Türkiye'yi büyüttükleri için emeklerinden, gayretlerinden dolayı şükranlarını sundu.
Bugün Konya'da çok önemli bir yıl dönümünü hep birlikte kutlayacaklarını ifade eden Erdoğan, ''7.5 asır önce Konya'da verdiği mesajları, yazdığı eserleri Konya'dan dünyanın her köşesine ulaşan Mevlana Celaleddini Rumi'yi bir kez daha rahmetle minnetle yad ediyoruz'' dedi.
Başbakan Erdoğan, Anadolu Selçuklu Devleti döneminde, Osmanlı Devleti ve Türkiye Cumhuriyeti döneminde Konya'da yaşamış, eser ortaya koymuş, insan yetiştirmiş tüm gönül dostlarını, gönül erbaplarını da rahmet ve minnetle yad ettiklerini vurgulayarak, ''Bu akşam Şeb-i Arus merasiminde birlikte olacağız. Hazreti Mevlana'yı bir kez daha adeta düğün tadında, sevgiliye kavuşmanın büyük heyecanı tadında onun fikir ve tavsiyelerine uygun yad edeceğiz'' diye konuştu.
-''Konya'ya hiçbir zaman eli boş gelmedik''-
Konya'nın her yıl olduğu gibi bu yıl ve bugün de önemli misafirler ağırladığına işaret eden Başbakan Erdoğan, Tacikistan Cumhurbaşkanı İmam Ali Rahman başta olmak üzere çok sayıda yerli ve yabancı misafirin Konya'da yaşanılan coşkuya ortak olduklarını söyledi.
Dün Konya'da, Konya için çok büyük anlam ifade eden toplu açılışları gerçekleştirdiklerini hatırlatan Erdoğan, şöyle devam etti:
''Konya'ya hiçbir zaman eli boş gelmedik, her gelişimizde muhakkak dolu dolu geldik. 904 milyon liralık yatırımı, 904 trilyonluk yatırımı dün resmen hizmete açtık. Orman ve Su İşleri Bakanlığımızın Konya'da gerçekleştirdiği büyük yatırımları açmanın heyecan ve mutluluğunu farklı şekilde yaşadık. Tam 200 yıldır hayali kurulan, konuşulan projeler üretilen, adımlar atılan fakat her seferinde akamete uğrayan Mavi Tünel ile Bağbaşı Barajı'nı hükümet olarak biz bitirdik. Dün itibarıyla resmi olarak hizmete açtık.
Yola çıkarken biz birşey söylemiştik; 'ne aldatan olacağız, ne aldanan olacağız'. Bugüne kadar aldatan olmadık ve aldanmadık, ne söz verdiysek sözlerimizin arkasında durduk, onları uygulamaya geçirdik. Konya Ovası'nın tarım arazilerini suyla buluşturma fikri ilk olarak 1819 yılında ortaya atılmıştı, çeşitli tarihlerde projeler hazırlandı, bazı girişimler yapıldı. Ancak bu projelerin hiçbiri hedefine ulaşamadı, bizden önceki hükümetler de Konya'nın susuzluğunu, kuraklığını gidermek için güya gayret etti, ancak onlar da başaramadı.''
-''Yaşadığımız sıkıntıların ardında sistemin içindeki yanlışlar var''-
Bağbaşı Barajı ve Mavi Tünel'in 2006 yılı sonunda 217 milyon dolara ihale edildiğine, aynı projelerin AK Parti iktidarından önce 400 milyon dolara ihale edildiğine dikkati çeken Erdoğan, ''Neredeyse biz yarı fiyatına tamamlayarak bunu bitirdik. Herşey ortada, bak bizden önce 400 milyon dolara bunu ihale etmişsiniz, biz ise bunu 217 milyon dolara bitirdik. Bizim farkımız burada. Yolsuzlukla, yoksullukla, yasaklarla mücadele derken bu işi bitire bitire buraya geldik'' diye konuştu.
Başbakan Erdoğan, kendi iktidarlarında bile bazı sıkıntılar yaşadıklarını vurgulayarak, şöyle devam etti:
''Maalesef yaşadığımız sıkıntıların ardında sistemin içindeki ne yazık ki yanlışlar var. Sistem düzgün kurulmamış, sistemde yaşadığımız sıkıntılar var. Düzgün kurulmadığı içindir ki umulmadık yerde, umulmadık şekilde bakıyorsunuz bürokrasi karşınıza dikiliyor, bürokratik oligarşi karşınıza dikiliyor, umulmadık yerde yargıyla karşı karşıya kalıyorsunuz.
Yasama, yürütme, yargının bu ülkede öncelikle bu milletin menfaatini düşünmesi lazım ve ardından da bu devletin menfaatini düşünmesi lazım. Eğer biz güçlü hale geleceksek böyle güçlü hale gelebiliriz, ama benim yapacağım yatırımı bir kelimeden dolayı kalkar da 3 ay, 6 ay erteletirsen, bu bir sene, iki sene giderse o zaman bu ülkenin, halkının bedelini asla ne tarihe hesabını verebilirsiniz, ne de bu toprağın altında yatanlara hesabını verebilirsiniz.''
-''Bu fakirin 6 yıldır üzerinde ısrarla durduğu şehir hastaneleri projesi vardır''-
Başbakan Erdoğan, şehir hastaneleri projesinin de yargı ve bürokratik oligarşi nedeniyle hayata geçirilemediğine işaret ederek, ''İşte şu anda bizim, bu fakirin 6 yıldır üzerinde ısrarla durduğu şehir hastaneleri projesi vardır. Biz, bu şehir hastaneleri projemizi ne yazık ki bürokratik oligarşi ve yargı sebebiyle hala hayata geçiremedik'' dedi.
Artık hastane kampüslerinde sedye üzerinde hastaların taşınmasını görmek istemediğini vurgulayan Başbakan Erdoğan, şöyle devam etti;
''Hala bunu aşamadık, hala bunu bitiremedik, en başarılı olduğumuz alanlardan bir tanesi olmasına rağmen halen hala sağlıkta bunu aşamadık. Niye- Bürokratik oligarşi ve yargı bunlara takılıp kalıyor. Ama dışarıdan bakanlar da zannediyor ki 'işte 326 tane milletvekiliniz var, 326 milletvekiliyle gene mi bahane' diyorlar, ama işte bu kuvvetler ayrığı denilen olay var ya o geliyor sizin önünüze bir engel olarak dikiliyor. Diyor ki 'senin de bir oylama sahan var'.
Şimdi ana muhalefet partisinin genel başkanının tek sığındığı şey bu zaten, hep ikide bir bunu konuşuyor. 'Yapın diyor, yaptınız da biz mi engel olduk' diyor. Zaten yasama noktasında engel olabileceğin kadar oluyorsun. Bağırıyorlar, çağırıyorlar işte 3 saatte bitecekse 6 saate bitiyor, 1 günde bitecekse 2 günde bitiyor, ama er veya geç bitiyor. Oradaki zaman kaybının hesabını onun vermek gibi bir durumu yok. Çünkü sırtlarında onların küfe yok, küfe bizim sırtımızda, sorumluluk, mesuliyet bizde. Onların öyle bir sorumluluğu yok, onların böyle bir derdi de yok, onların aşkı da yok. Biz ise dertliyiz ve bu millete aşığız. Bizim böyle bir farkımız var.''
Ödül törenine Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Sağlık Bakanı Recep Akdağ, AK Parti Genel Sekreteri Haluk İpek, Konya Ticaret Odası Başkanı Selçuk Öztürk, Konya Büyükşehir Belediye Başkanı Tahir Akyürek, AK Parti Konya milletvekilleri katıldı.
Muhabir: Kadir Karakuş
Yayıncı: Ertuğrul Cingil
Kaynak: AA
Başbakan Erdoğan, Konya'da gelirler vergisinde 1. olan Ali Akkanat'a, ihracat birincisi Eti Alüminyum A.Ş'ye, en çok istihdam oluşturan firma ve İSO ilk 500'de Konya'dan birinci sırada yer alan Konya Şeker Sanayi ve Ticaret A.Ş'ye ve Konya'da en çok tescil yapan Türsa Tarım Ürünleri Sanayi ve Ticaret Şirketi'ne ödüllerini verdi.
Ödül töreninde konuşan Başbakan Erdoğan, ödül alan firmaları tebrik ederek, ödül alsın ya da almasın Konya'daki tüm firmalara, firma sahiplerine, çalışanlarına, üretenlere, istihdam sağlayanlara, ihracat yapanlara hem Konya'yı hem Türkiye'yi büyüttükleri için emeklerinden, gayretlerinden dolayı şükranlarını sundu.
Bugün Konya'da çok önemli bir yıl dönümünü hep birlikte kutlayacaklarını ifade eden Erdoğan, ''7.5 asır önce Konya'da verdiği mesajları, yazdığı eserleri Konya'dan dünyanın her köşesine ulaşan Mevlana Celaleddini Rumi'yi bir kez daha rahmetle minnetle yad ediyoruz'' dedi.
Başbakan Erdoğan, Anadolu Selçuklu Devleti döneminde, Osmanlı Devleti ve Türkiye Cumhuriyeti döneminde Konya'da yaşamış, eser ortaya koymuş, insan yetiştirmiş tüm gönül dostlarını, gönül erbaplarını da rahmet ve minnetle yad ettiklerini vurgulayarak, ''Bu akşam Şeb-i Arus merasiminde birlikte olacağız. Hazreti Mevlana'yı bir kez daha adeta düğün tadında, sevgiliye kavuşmanın büyük heyecanı tadında onun fikir ve tavsiyelerine uygun yad edeceğiz'' diye konuştu.
-''Konya'ya hiçbir zaman eli boş gelmedik''-
Konya'nın her yıl olduğu gibi bu yıl ve bugün de önemli misafirler ağırladığına işaret eden Başbakan Erdoğan, Tacikistan Cumhurbaşkanı İmam Ali Rahman başta olmak üzere çok sayıda yerli ve yabancı misafirin Konya'da yaşanılan coşkuya ortak olduklarını söyledi.
Dün Konya'da, Konya için çok büyük anlam ifade eden toplu açılışları gerçekleştirdiklerini hatırlatan Erdoğan, şöyle devam etti:
''Konya'ya hiçbir zaman eli boş gelmedik, her gelişimizde muhakkak dolu dolu geldik. 904 milyon liralık yatırımı, 904 trilyonluk yatırımı dün resmen hizmete açtık. Orman ve Su İşleri Bakanlığımızın Konya'da gerçekleştirdiği büyük yatırımları açmanın heyecan ve mutluluğunu farklı şekilde yaşadık. Tam 200 yıldır hayali kurulan, konuşulan projeler üretilen, adımlar atılan fakat her seferinde akamete uğrayan Mavi Tünel ile Bağbaşı Barajı'nı hükümet olarak biz bitirdik. Dün itibarıyla resmi olarak hizmete açtık.
Yola çıkarken biz birşey söylemiştik; 'ne aldatan olacağız, ne aldanan olacağız'. Bugüne kadar aldatan olmadık ve aldanmadık, ne söz verdiysek sözlerimizin arkasında durduk, onları uygulamaya geçirdik. Konya Ovası'nın tarım arazilerini suyla buluşturma fikri ilk olarak 1819 yılında ortaya atılmıştı, çeşitli tarihlerde projeler hazırlandı, bazı girişimler yapıldı. Ancak bu projelerin hiçbiri hedefine ulaşamadı, bizden önceki hükümetler de Konya'nın susuzluğunu, kuraklığını gidermek için güya gayret etti, ancak onlar da başaramadı.''
-''Yaşadığımız sıkıntıların ardında sistemin içindeki yanlışlar var''-
Bağbaşı Barajı ve Mavi Tünel'in 2006 yılı sonunda 217 milyon dolara ihale edildiğine, aynı projelerin AK Parti iktidarından önce 400 milyon dolara ihale edildiğine dikkati çeken Erdoğan, ''Neredeyse biz yarı fiyatına tamamlayarak bunu bitirdik. Herşey ortada, bak bizden önce 400 milyon dolara bunu ihale etmişsiniz, biz ise bunu 217 milyon dolara bitirdik. Bizim farkımız burada. Yolsuzlukla, yoksullukla, yasaklarla mücadele derken bu işi bitire bitire buraya geldik'' diye konuştu.
Başbakan Erdoğan, kendi iktidarlarında bile bazı sıkıntılar yaşadıklarını vurgulayarak, şöyle devam etti:
''Maalesef yaşadığımız sıkıntıların ardında sistemin içindeki ne yazık ki yanlışlar var. Sistem düzgün kurulmamış, sistemde yaşadığımız sıkıntılar var. Düzgün kurulmadığı içindir ki umulmadık yerde, umulmadık şekilde bakıyorsunuz bürokrasi karşınıza dikiliyor, bürokratik oligarşi karşınıza dikiliyor, umulmadık yerde yargıyla karşı karşıya kalıyorsunuz.
Yasama, yürütme, yargının bu ülkede öncelikle bu milletin menfaatini düşünmesi lazım ve ardından da bu devletin menfaatini düşünmesi lazım. Eğer biz güçlü hale geleceksek böyle güçlü hale gelebiliriz, ama benim yapacağım yatırımı bir kelimeden dolayı kalkar da 3 ay, 6 ay erteletirsen, bu bir sene, iki sene giderse o zaman bu ülkenin, halkının bedelini asla ne tarihe hesabını verebilirsiniz, ne de bu toprağın altında yatanlara hesabını verebilirsiniz.''
-''Bu fakirin 6 yıldır üzerinde ısrarla durduğu şehir hastaneleri projesi vardır''-
Başbakan Erdoğan, şehir hastaneleri projesinin de yargı ve bürokratik oligarşi nedeniyle hayata geçirilemediğine işaret ederek, ''İşte şu anda bizim, bu fakirin 6 yıldır üzerinde ısrarla durduğu şehir hastaneleri projesi vardır. Biz, bu şehir hastaneleri projemizi ne yazık ki bürokratik oligarşi ve yargı sebebiyle hala hayata geçiremedik'' dedi.
Artık hastane kampüslerinde sedye üzerinde hastaların taşınmasını görmek istemediğini vurgulayan Başbakan Erdoğan, şöyle devam etti;
''Hala bunu aşamadık, hala bunu bitiremedik, en başarılı olduğumuz alanlardan bir tanesi olmasına rağmen halen hala sağlıkta bunu aşamadık. Niye- Bürokratik oligarşi ve yargı bunlara takılıp kalıyor. Ama dışarıdan bakanlar da zannediyor ki 'işte 326 tane milletvekiliniz var, 326 milletvekiliyle gene mi bahane' diyorlar, ama işte bu kuvvetler ayrığı denilen olay var ya o geliyor sizin önünüze bir engel olarak dikiliyor. Diyor ki 'senin de bir oylama sahan var'.
Şimdi ana muhalefet partisinin genel başkanının tek sığındığı şey bu zaten, hep ikide bir bunu konuşuyor. 'Yapın diyor, yaptınız da biz mi engel olduk' diyor. Zaten yasama noktasında engel olabileceğin kadar oluyorsun. Bağırıyorlar, çağırıyorlar işte 3 saatte bitecekse 6 saate bitiyor, 1 günde bitecekse 2 günde bitiyor, ama er veya geç bitiyor. Oradaki zaman kaybının hesabını onun vermek gibi bir durumu yok. Çünkü sırtlarında onların küfe yok, küfe bizim sırtımızda, sorumluluk, mesuliyet bizde. Onların öyle bir sorumluluğu yok, onların böyle bir derdi de yok, onların aşkı da yok. Biz ise dertliyiz ve bu millete aşığız. Bizim böyle bir farkımız var.''
Ödül törenine Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Sağlık Bakanı Recep Akdağ, AK Parti Genel Sekreteri Haluk İpek, Konya Ticaret Odası Başkanı Selçuk Öztürk, Konya Büyükşehir Belediye Başkanı Tahir Akyürek, AK Parti Konya milletvekilleri katıldı.
Muhabir: Kadir Karakuş
Yayıncı: Ertuğrul Cingil