Arü, Bozkırın Ozanı’nı Unutmadı

İnsani Bilimler ve Edebiyat Fakültesi Âşık Zülâli Konferans Salonu’nda düzenlenen programda, ünlü yazarın düşünce dünyası ve Kırgız edebiyatı başta olmak üzere insanlığa kazandırdığı eserler konuşuldu. Katılımcıların ortak mesajı, ünlü yazarın “sevginin yazarı” olduğu yönündeydi. ARÜ Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Orhan Söylemez ve Prof. Dr. Gürkan Doğan ile beraberinde çok sayıda idari-akademik personel ve öğrencinin katılımıyla gerçekleştirilen konferans, 2011 yılında İngiltere’de Euroasian Art tarafından hazırlanan “Aytmatov ve Nurmemmet” adlı belgesel gösterimi ile başladı.

“AYTMATOV BİR ÇIĞLIKTIR, MUTLAKA DUYMALIYIZ” Tarihin en büyük trajedilerinin içinden yükselerek edebiyat dünyasının en büyük isimleri arasına giren Cengiz Aytmatov’u anarak konuşmasına başlayan Prof. Dr. Orhan Söylemez, konferansın 12.12.2012 tarihine denk gelmesinden duyduğu mutluluğu dile getirdi. Gülsarı, Dişi Kurdun Rüyaları, Beyaz Gemi ve Cemile gibi eşsiz eserleriyle insanlığın sevgisini kazanan Aytmatov’un, Kırgız geleneğinin bütün unsurlarını eserlerine yansıttığını belirten Söylemez, “Keşke Aytmatov hayatta olsaydı da doğum gününü beraber kutlayabilseydik. Bizler Cengiz Aytmatov’u birbirinden güzel ve özel eserleriyle tanıdık. Aytmatov bir çığlıktır, o çığlığı mutlaka duymalıyız” diyerek ünlü yazarın eserlerinden yükselen sese kulak verilmesi gerektiğine dikkat çekti.

“KIRGIZLAR ÖZ KİMLİKLERİNİ, DİLLERİNİ KORUDULAR” Prof. Dr. Söylemez ’in ardından kürsüye gelen ARÜ Çağdaş Türk Lehçeleri ve Edebiyatı Bölümü 4. sınıf öğrencisi Ferhat Uzunkaya, ‘Tarihin Boş Sayfaları, Resimlerle Çon Taş Katliamı’ adlı bir sunum gerçekleştirdi. Uzunkaya, Mevlana Değişim Programı kapsamında gittiği Kırgızistan’da 137 kişinin mezarının bulunduğu Ata Beyit Şehitliği’ni ziyareti sırasında çektiği fotoğrafları katılımcılarla paylaştı.

Toplantıya konuşmacı olarak katılan İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Öğretim Görevlisi Annaguli Nurmemmet, “sevginin yazarı” olarak nitelediği Aytmatov’un kendi dil ve kültür çevresine kazandırdığı bilince dikkat çekti. Nurmemmet, Aytmatov’un dili ustalıkla kullandığını ve Kırgız kültürünün zenginleşmesinde büyük pay sahibi olduğunu belirtti.

“AYTMATOV KENDİ BAŞINA BİR ULUS” Aytmatov’un kendi başına bir ulus olduğunu vurgulayan Nurmemmet: “Ulus dilini bu kadar güzel kullanan, ulus dilini bu kadar zenginleştiren bir yazar daha yok. Aytmatov, tüm Orta Asya’yı temsil ediyor. Bizler Cengiz Aytmatov’un askerleriyiz; yani sevginin askerleriyiz. Onu yaşatmak istiyorsak her elden bir kerpiç bir tuğla koymalıyız. UNESCO’ya mektup yazarak, barış ödülünü en çok hak eden kişiye teslim ederek bu çalışmayı 85. doğum yıl dönümüne hazırlayabiliriz” dedi.

Nurmemmet, Cengiz Aytmatov ile tanışmış olmayı kendi adına büyük bir onur olarak gördüğünü sözlerine ekledi.

Konferans sonunda Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Gürkan Doğan, Annaguli Nurmemmet’e teşekkür belgesi verdi. Konferans toplu fotoğraf çekiminin ardından sona erdi .