Kılıçdaroğlu: Ülke Samana Muhtaç Hale Geldiyse İktidarı Değiştirmemiz Lazım
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, İzmir Büyükşehir Belediyesi ile Tire Süt Kooperatifi arasındaki, "Süt Kuzusu" adlı süt dağıtım projesinin protokol imza törenine katıldı.
0-5 yaş arasındaki çocuklar için evlere süt dağıtım projesi hakkında Gökçen köyünde düzenlenen törende konuşan Kılıçdaroğlu, dar gelirli ailelere ücretsiz süt verileceğini söyledi.
Dağıtılacak sütleri Tirelilerin ve Bayındırlıların üreteceğini, projeden herkesin kârlı çıkacağını belirten Kılıçdaroğlu, "Katma değer ülkemizde kalıyor. Bu projeden kim rahatsız olur? Siz biliyorsunuz, ben söylemeyeyim. Bizim belediye başkanımız fidanı fidan üreticisinden, onların başkanları İtalya'dan alır." dedi.
Samanın da yurtdışından getirildiğini söyleyen CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, "Hayırlı olsun. Allah aşkına siz kurbanlık koyunun, kırmızı etin yurtdışından geldiğini duydunuz. En sonunda siyasi iktidar samanı da yurtdışından getiriyorsa her vatandaşın şapkasını önüne koyup düşünmesi lazım. Bu ülke samana muhtaç hale geldiyse, bu ülkeyi bu duruma getiren siyasi iktidarı değiştirmemiz lazım. Değiştiği zaman bu ülkeye barış, huzur gelir." şeklinde konuştu.
29 Ekim Cumhuriyet Bayramı'nda yaşanan olaylara bir kez daha değinen Kılıçdaroğlu, kutlamalara yasak getiren iktidarın ülke çıkarlarına hizmet edemeyeceğini savundu. Yerel yöneticilerin temel görevinin halkına hizmet olduğunu, İzmir, Antalya, Eskişehir ve Aydın'da bunun yapıldığını söyleyen Kılıçdaroğlu, halka hizmet etmenin hakka hizmet olduğunu çok iyi bildiklerini söyledi.
Başkan Kocaoğlu'nun açığını bulmak için 52 müfettişin görevlendirildiğini dile getiren Kemal Kılıçdaroğlu, "5 bin 522 müfettiş görevlendirmezseniz namertsiniz. Bizim başkanlar kul hakkı, hac, zekat parası yemez, Vatandaşa hizmet ederler. Deniz Feneri'ni biz unuttuk mu? Unutmayacağız, unutturmayacağız bu millete." dedi.
Kılıçdaroğlu, iktidarın oturup masabaşında belediyeleri kapatmaya karar verdiğini ancak kapatılması planlanan belediyelerin geleceği hakkında halka sorularak, referandum yapılarak karar verilmesi gerektiğini söyledi.
'KONYA'DAN KÜÇÜK HOLLANDA, 80 MİLYAR DOLAR TARIM İHRACATI YAPIYOR'
Konya'dan daha küçük olan Hollanda'da yılda 80 milyar dolarlık tarım ürünü ihraç edildiğini belirten CHP Lideri Kılıçdaroğlu, Türkiye Cumhuriyeti'nin tarım ürünü ihracatının 12 milyar dolar olduğunu kaydetti.
Türkiye'nin toprağının daha fazla ve insanının daha çalışkan olduğunu iffade ederek, "Üretiyoruz, satamıyoruz. Yasak getiriyorlar. Eskiden bu bölgede tütün, pamuk vardı. Şimdi var mı? Türkiye'nin yeni bir anlayışa, partiye, iktidara ihtiyacı var. O partinin, anlayışın adresi, yeri bellidir. O parti ülkesini, insanı sever, yolsuzluk yapmaz. O parti kul hakkı yemez, yiyenlerden hesap sorar. O partinin adresi CHP, sizin partinizdir." diye konuştu.
CHP olarak yeni bir süreç başlattıklarını belirterek geçmişte başka partilere oy verenleri kendi partisine davet eden Kılıçdaroğlu, komşularıyla barış içinde yaşayan, şehit haberlerinin gelmediği, hiç kimsenin ötekileştirilmediği, herkesin birbirini sevdiği bir ülke için adresin CHP olduğunu iddia etti.Başkan Kocaoğlu ise su, kanalizasyon, arıtma, plan, imar, kültür merkezi gibi hizmetlerin, belediyeciliğin olmazsa olmazı olduğunu vurguladı. Bu hizmetleri yapmadan belediye başkanlığı yapamayacağını belirterek, "Yerel yöneticiler aynı zamanda kentinin, beldesinin, yöresinin kalkınmasından sorumlu olan insandır. Bizim belediyecilik anlayışımız, misyonumuz o kentin kalkınmasıdır." dedi.
İktidarın uzun süredir köylüye, çiftçiye bakmadığını, kalkınmayı sanayileşme olarak gördüğü öne süren Kocaoğlu, "Türkiye gibi tarım yönünden dünyanın en şanslı ülkelerinden birinde tarımı gözardı etmek, tarımı elinin tersiyle itmek mümkün değil. Bunu yaparsanız birçok tarım ürününü, en son samanı ithal etmek durumunda kalırsınız." dedi.
Tarımda Türkiye'ye model olmak için çalıştıklarını, çiftçinin tarlasına rahatça gidebilmesi için arazi yollarını asfaltladıklarını söyleyen Kocaoğlu, Büyükşehir'in mümkün olan her konuda tarımın kalkınması için sürekli ihtiyaç malzemelerini üreticiden, üretici kooperatiflerinden aldığını ve almaya devam edeceğini dile getirdi. 2008 yılından beri Tire Süt Kooperatifi ile dar gelirli bölgelerdeki 246 okulda 210 bin öğrenciye süt dağıttıklarını ancak hükümetin okullara süt projesinin ardından 0-5 yaş arasındaki çocukların evine süt dağıtım projesini geliştirdiklerini anlatan Başkan Kocaoğlu, "Bu proje 46 bin evle başladı, 50-55 bin evle oturacak. 46 bin evin kapılarını çalıp sütleri dağıtmak demek, başlıbaşına lojistik işidir. Zor bir işti ama başardık. Eksiksiz 46 bin evle başladık. Dar gelirli bölgelerde ne kadar 0-5 yaş arası çocuk varsa haftada 2 litre süt dağıtacağız." dedi.
Süt Kuzusu projesinin gerçek bir tarımda kalkınma projesi olduğunu savunan Kocaoğlu, tarımın ve hayvancılığın kalkınması için kanunun imkan verdiği sınırlarda her türlü çalışmayı yapacağına söz verdiklerini söyledi.
Tire Süt Kooperatifi Başkanı Mahmut Eskiyörük de Başkan Kocaoğlu'nun üretici dostu olduğunu belirterek, kooperatiflerin bugün neler başardığını bir kez daha gösterdiklerini ifade etti.
Tarımın ülkenin geleceği olduğunu söyleyen Eskiyörük, küçük işletmelerin ayakta kalabilmesinin yolunun kooperatifler olduğunu kaydetti.
Konuşmaların ardından köylüler, Kılıçdaroğlu'na buzağı hediye etti. Daha sonra Süt Kuzusu projesinin imzaları atıldı .
Dağıtılacak sütleri Tirelilerin ve Bayındırlıların üreteceğini, projeden herkesin kârlı çıkacağını belirten Kılıçdaroğlu, "Katma değer ülkemizde kalıyor. Bu projeden kim rahatsız olur? Siz biliyorsunuz, ben söylemeyeyim. Bizim belediye başkanımız fidanı fidan üreticisinden, onların başkanları İtalya'dan alır." dedi.
Samanın da yurtdışından getirildiğini söyleyen CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, "Hayırlı olsun. Allah aşkına siz kurbanlık koyunun, kırmızı etin yurtdışından geldiğini duydunuz. En sonunda siyasi iktidar samanı da yurtdışından getiriyorsa her vatandaşın şapkasını önüne koyup düşünmesi lazım. Bu ülke samana muhtaç hale geldiyse, bu ülkeyi bu duruma getiren siyasi iktidarı değiştirmemiz lazım. Değiştiği zaman bu ülkeye barış, huzur gelir." şeklinde konuştu.
29 Ekim Cumhuriyet Bayramı'nda yaşanan olaylara bir kez daha değinen Kılıçdaroğlu, kutlamalara yasak getiren iktidarın ülke çıkarlarına hizmet edemeyeceğini savundu. Yerel yöneticilerin temel görevinin halkına hizmet olduğunu, İzmir, Antalya, Eskişehir ve Aydın'da bunun yapıldığını söyleyen Kılıçdaroğlu, halka hizmet etmenin hakka hizmet olduğunu çok iyi bildiklerini söyledi.
Başkan Kocaoğlu'nun açığını bulmak için 52 müfettişin görevlendirildiğini dile getiren Kemal Kılıçdaroğlu, "5 bin 522 müfettiş görevlendirmezseniz namertsiniz. Bizim başkanlar kul hakkı, hac, zekat parası yemez, Vatandaşa hizmet ederler. Deniz Feneri'ni biz unuttuk mu? Unutmayacağız, unutturmayacağız bu millete." dedi.
Kılıçdaroğlu, iktidarın oturup masabaşında belediyeleri kapatmaya karar verdiğini ancak kapatılması planlanan belediyelerin geleceği hakkında halka sorularak, referandum yapılarak karar verilmesi gerektiğini söyledi.
'KONYA'DAN KÜÇÜK HOLLANDA, 80 MİLYAR DOLAR TARIM İHRACATI YAPIYOR'
Konya'dan daha küçük olan Hollanda'da yılda 80 milyar dolarlık tarım ürünü ihraç edildiğini belirten CHP Lideri Kılıçdaroğlu, Türkiye Cumhuriyeti'nin tarım ürünü ihracatının 12 milyar dolar olduğunu kaydetti.
Türkiye'nin toprağının daha fazla ve insanının daha çalışkan olduğunu iffade ederek, "Üretiyoruz, satamıyoruz. Yasak getiriyorlar. Eskiden bu bölgede tütün, pamuk vardı. Şimdi var mı? Türkiye'nin yeni bir anlayışa, partiye, iktidara ihtiyacı var. O partinin, anlayışın adresi, yeri bellidir. O parti ülkesini, insanı sever, yolsuzluk yapmaz. O parti kul hakkı yemez, yiyenlerden hesap sorar. O partinin adresi CHP, sizin partinizdir." diye konuştu.
CHP olarak yeni bir süreç başlattıklarını belirterek geçmişte başka partilere oy verenleri kendi partisine davet eden Kılıçdaroğlu, komşularıyla barış içinde yaşayan, şehit haberlerinin gelmediği, hiç kimsenin ötekileştirilmediği, herkesin birbirini sevdiği bir ülke için adresin CHP olduğunu iddia etti.Başkan Kocaoğlu ise su, kanalizasyon, arıtma, plan, imar, kültür merkezi gibi hizmetlerin, belediyeciliğin olmazsa olmazı olduğunu vurguladı. Bu hizmetleri yapmadan belediye başkanlığı yapamayacağını belirterek, "Yerel yöneticiler aynı zamanda kentinin, beldesinin, yöresinin kalkınmasından sorumlu olan insandır. Bizim belediyecilik anlayışımız, misyonumuz o kentin kalkınmasıdır." dedi.
İktidarın uzun süredir köylüye, çiftçiye bakmadığını, kalkınmayı sanayileşme olarak gördüğü öne süren Kocaoğlu, "Türkiye gibi tarım yönünden dünyanın en şanslı ülkelerinden birinde tarımı gözardı etmek, tarımı elinin tersiyle itmek mümkün değil. Bunu yaparsanız birçok tarım ürününü, en son samanı ithal etmek durumunda kalırsınız." dedi.
Tarımda Türkiye'ye model olmak için çalıştıklarını, çiftçinin tarlasına rahatça gidebilmesi için arazi yollarını asfaltladıklarını söyleyen Kocaoğlu, Büyükşehir'in mümkün olan her konuda tarımın kalkınması için sürekli ihtiyaç malzemelerini üreticiden, üretici kooperatiflerinden aldığını ve almaya devam edeceğini dile getirdi. 2008 yılından beri Tire Süt Kooperatifi ile dar gelirli bölgelerdeki 246 okulda 210 bin öğrenciye süt dağıttıklarını ancak hükümetin okullara süt projesinin ardından 0-5 yaş arasındaki çocukların evine süt dağıtım projesini geliştirdiklerini anlatan Başkan Kocaoğlu, "Bu proje 46 bin evle başladı, 50-55 bin evle oturacak. 46 bin evin kapılarını çalıp sütleri dağıtmak demek, başlıbaşına lojistik işidir. Zor bir işti ama başardık. Eksiksiz 46 bin evle başladık. Dar gelirli bölgelerde ne kadar 0-5 yaş arası çocuk varsa haftada 2 litre süt dağıtacağız." dedi.
Süt Kuzusu projesinin gerçek bir tarımda kalkınma projesi olduğunu savunan Kocaoğlu, tarımın ve hayvancılığın kalkınması için kanunun imkan verdiği sınırlarda her türlü çalışmayı yapacağına söz verdiklerini söyledi.
Tire Süt Kooperatifi Başkanı Mahmut Eskiyörük de Başkan Kocaoğlu'nun üretici dostu olduğunu belirterek, kooperatiflerin bugün neler başardığını bir kez daha gösterdiklerini ifade etti.
Tarımın ülkenin geleceği olduğunu söyleyen Eskiyörük, küçük işletmelerin ayakta kalabilmesinin yolunun kooperatifler olduğunu kaydetti.
Konuşmaların ardından köylüler, Kılıçdaroğlu'na buzağı hediye etti. Daha sonra Süt Kuzusu projesinin imzaları atıldı .