İyimaya'dan Sasson'a: İngiliz Pragmatizminin Tipik Bir Görüntüsü

Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Adalet Komisyonu Başkanı Ahmet İyimaya, İngiltere Hazine Bakanı'nın görüşmenin hemen başında 'Türkiye'nin terörle mücadele konusunda uluslar arası geçerli bir yasasının olmadığı' sözlerini eleştirdi.

İyimaya, “Görüşmemizin hemen başında Sayın Bakan'ın konuyu hemen konuşmanın başına koymasını İngiliz pragmatizminin tipik bir görüntüsü olarak görüyorum.” dedi.

İngiltere Hazine Bakanı Lord SasSon, Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Adalet Komisyonu Başkanı Ahmet İyimaya’yı Meclis’te ziyaret etti. Birleşik Krallığın, PKK konusunda ciddi bir mücadele başlatarak PKK’nın finansal faaliyetlerini deşifre ettiğini söyleyen İngiltere Hazine Bakanı, “Sizleri ziyaret etmemizin amacı, Türk hükümetinin bu konuyla etkin bir eylem planı gerçekleştirmesi için oluşturması gereken yasal çerçeveye nasıl yardımcı olabileceğimizi sormak.” dedi.

Bunun üzerine Ahmet İyimaya, “Biz yardım almaktan çok etkileşime açık bir ülkeyiz ve birçok ülkeye yardım edebilecek bir konumdayız. Büyük İngiliz uygarlığı ile büyük Türk uygarlığı ortak değere fazlasıyla hak sahibidir.” diye konuştu.

Türkiye’nin terörle mücadele konusunda uluslar arası geçerli bir yasasının olmadığını vurgulayan İngiltere Hazine Bakanı, “Bildiğiniz gibi bugünlerde Türkiye’yi doğru bir yasaya sahip olmamakla eleştirmek kolay hale geldi. Birleşik Krallığın, Son yaptığımız değişiklikler ve mecliste yaptığımız sunum çerçevesinde sizlerle işbirliği yapmak istiyoruz.” ifadesini kullandı.İngiliz bakanın konuşmasının başında hemen gündeme girmesini eleştiren TBMM Adalet Komisyon Başkanı İyimaya, “Görüşmemizin hemen başında Sayın Bakan'ın konuyu hemen konuşmanın başına koymasını İngiliz pragmatizminin tipik bir görüntüsü olarak görüyorum. Bizim doğu kültürümüzde asıl konuya geçmeden önce bir iki paragraflık bir mukaddime, ön söz koyulur. Türkiye herhangi bir sorunda bilgi paylaşımını çağdaş uygarlığın bir gereği olarak görür. Fakat eskiden bir söz vardı. Temel hedefimiz çağdaş uygarlığı yakalamak. Günümüz Türkiyesi çağdaş uygarlık seviyesinde koşan değil, çoğu ölçütler bakımından çağdaş uygarlığı geride bırakan bir durumdadır.” şeklinde konuştu.