Diyanet İşleri Başkanı Görmez:

Berlin Büyükelçiliğinde gerçekleşen kabulde son günlerde Almanya’daki sünnet ve ırkçılık tartışmalarına değinen Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Mehmet Görmez, “Sembollerle, simgelerle bütünleşmiş dinî uygulamaları ortadan kaldırmak mümkün değildir. Sünnet uygulamasını insanı yaralamak şeklinde tanımlamak dini, tarihi ve kültürü göz ardı etmek demektir” dedi.

Görmez, Almanya Protestan Kilisesi Temsilcisi Felmberg’i kabulünde yaptığı konuşmada bugünkü seküler dünyanın bazı dini uygulamaları anlayamamasının o dini uygulamaların yanlış ve hikmetsiz olduğu anlamına gelmeyeceğini belirterek şunları söyledi; “Sembollerle, simgelerle bütünleşmiş dinî uygulamaları ortadan kaldırmak mümkün değildir. Sünnet uygulamasını insanı yaralamak şeklinde tanımlamak dini, tarihi, kültürü göz ardı etmek demektir.” Almanya Başbakanı Merkel’in Müslümanların varlığına ilişkin açıklamalarını da önemsediğini ifade eden Diyanet İşleri Başkanı Görmez, şöyle konuştu;

"GÜVENLİK VE GÖÇMEN POLİTİKALARIYLA ÇOK KÜLTÜRLÜLÜK YÖNETİLMEZ"

“Şansölye Merkel’in ‘İslam Almanya’nın bir parçasıdır’ açıklamasını çok önemli buluyorum. Ancak burada yaşayan Müslümanların kendisini bu toplumun bir parçası olarak kabul edebilmesi için önlerindeki tüm engellerin kaldırılması gerekiyor. Sadece güvenlik ve göçmen politikalarıyla çok kültürlülüğü yönetmek mümkün değildir. Bu nedenle Hazreti İsa’nın dağdaki vaazında kullandığı, Hazreti Muhammed’in Veda hutbesinde kullandığı yeni bir barış diline ihtiyacımız var.”

"RADİKAL AKIMLARI TÜM MÜSLÜMANLARA MAL ETMEK KABUL EDELİMEZ"

“Göçün 50. Yılında Almanya’nın hala din derslerini tartışıyor olması geri kaldığınız anlamına geliyor. Tüm dinlerin tarihinde aşırı yorumlar olabilir. Ancak bu aşırılıkları tüm dine ve topluma mal etmek çok büyük tehlikeleri de beraberinde getirir. Almanya’da İslamist ile Müslüman arasında ince nüanslar olduğunu biliyoruz. İçişleri Bakanlığının afişleri bu ayrımın pek de farkında olmadıklarını gösteriyor.” Felmberg ise Almanya’da devam eden sünnet tartışmalarını mantık dışı diye nitelendirirken şunları söyledi; “Biz Hıristiyanlar sünnet uygulamasının devam etmesini samimiyetle ve içtenlikle savunuyoruz. Tartışmanın temelinde belli dini inançlara yönelik çekincelerin olduğunu düşünüyoruz.”