Arınç: 2009’dan Beri Anadilde Yayın Serbest
Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, 2009 Kasım ayında RTÜK’ün yönetmelik kararı değiştirmesi ile anadilde yayın yapmanın serbest bırakıldığını söyledi.
Bu kararla birlikte birçok yayının anadile yapılmaya başlandığını ifade eden Arınç, “Arapça’dan Aramiceye kadar, Kürtçeden diğer dillere kadar anadilde yayın yapıyor.” dedi.
Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, CHP Genel Başkan Yardımcısı Sezgin Tanrıkulu ve Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Başkanı Osman Baydemir, Güneydoğu Gazeteciler Cemiyeti’nin düzenlediği ‘2012 Yılın Gazetecileri’ programına katıldı.
Burada konuşma yapan Arınç, Türkiye’de özgülükler alanında genişlemeden yana olduklarını söyledi.
Kürtçenin geçmişte inkar edildiğini ancak kendilerinin bunu kabul etmediğini ifade eden Arınç, şöyle konuştu: “Elimizin tersi ile ittik, ayağımızın altına aldık. Bizden sonra ret, inkar bunların mümkün değil. Kürtçeyi yasaklayanlar milletin değerine yabancı olanlar. Bugün benim sorumlu olduğum TRT’nin TRT ŞEŞ diye kanalı var. Arapça kanalı var. Ve biz TRT’de Kırmaci, Zazaca bu lisanlarda bu lehçelerde yayın yaparken, 3-4 ay önce Soranice yayına da başladık. Barzani ile de televizyonlar aracılığı ile karşılıklı bir görüşmemiz de oldu. Bunlar kamu yayıncılığı yapan TRT’nin bir kanalıdır ama biz bununla yetinmedik.” RTÜK’ün 2009 Kasım ayında yönetmelik değişikliği yaparak, anadilde yayın yapmayı serbest kıldığını dile getiren Arınç, “Arapça’dan Aramiceye kadar, Kürtçeden diğer dillere kadar anadilde yayın yapıyor. Siyasi parti reklamlarından, siyasi parti propagandalarının anadilde olmasına kadar bu değişiklikleri yaptık.“ dedi.
Osman Baydemir’in kendisine 2009 yılında Kürtçe lügat hediye ettiğini hatırlatan Arınç, daha sonraki süreçte Kürtçe’nin seçmeli ders olduğunu, hükümet olarak Kürtçe için ellerinden gelen gayreti göstereceklerini ifade etti.
Konuşmasına Kürtçe selamlama ile başlayan Baydemir, Türkiye’de barış adına yeni bir sürecin başlayabileceğini söyledi.
Türkiye’nin bir medeniyetler beşiği olduğunu anlatan Baydemir, “Çok dilli, çok inançlı, çok kültürlü bir toplum mozaiğinde yaşıyoruz. Neden bu kavga? Sayın Bakanım, Başbakan Yardımcım aynı rabbe inanıyoruz. Aynı peygambere secde oluyoruz. Benim inancım o ki sadece yaptıklarımızdan değil, yapmadıklarımızdan da mesul olacağız. Bir gün gelecek hesaba tutulacağız. Bu itibarla mensubu olduğum Kürt halkı, mensubu olduğum Kürt milleti, kardeşi olan Türk milletinden daha fazla bir hak istemiyor. Sadece kardeşçe eşitçe, kendi coğrafyasında birlikte bir toplumsal sözleşme ile kardeşlik kurmaya çalışıyor. Artık bu coğrafyaya askerin bedeni düşmemeli tek bir insanımız yaşamını yitirmemelidir. El ele bunu başarırız. Aydınlık bir geleceği birlikte kurgulayabileceğimize inanıyorum. Bu coğrafya çok kadim bir coğrafya. Bir gün gelecek kardeşlik türküsü ve halayı ile kavga nihayete erecek.” şeklinde konuştu.
Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, CHP Genel Başkan Yardımcısı Sezgin Tanrıkulu ve Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Başkanı Osman Baydemir, Güneydoğu Gazeteciler Cemiyeti’nin düzenlediği ‘2012 Yılın Gazetecileri’ programına katıldı.
Burada konuşma yapan Arınç, Türkiye’de özgülükler alanında genişlemeden yana olduklarını söyledi.
Kürtçenin geçmişte inkar edildiğini ancak kendilerinin bunu kabul etmediğini ifade eden Arınç, şöyle konuştu: “Elimizin tersi ile ittik, ayağımızın altına aldık. Bizden sonra ret, inkar bunların mümkün değil. Kürtçeyi yasaklayanlar milletin değerine yabancı olanlar. Bugün benim sorumlu olduğum TRT’nin TRT ŞEŞ diye kanalı var. Arapça kanalı var. Ve biz TRT’de Kırmaci, Zazaca bu lisanlarda bu lehçelerde yayın yaparken, 3-4 ay önce Soranice yayına da başladık. Barzani ile de televizyonlar aracılığı ile karşılıklı bir görüşmemiz de oldu. Bunlar kamu yayıncılığı yapan TRT’nin bir kanalıdır ama biz bununla yetinmedik.” RTÜK’ün 2009 Kasım ayında yönetmelik değişikliği yaparak, anadilde yayın yapmayı serbest kıldığını dile getiren Arınç, “Arapça’dan Aramiceye kadar, Kürtçeden diğer dillere kadar anadilde yayın yapıyor. Siyasi parti reklamlarından, siyasi parti propagandalarının anadilde olmasına kadar bu değişiklikleri yaptık.“ dedi.
Osman Baydemir’in kendisine 2009 yılında Kürtçe lügat hediye ettiğini hatırlatan Arınç, daha sonraki süreçte Kürtçe’nin seçmeli ders olduğunu, hükümet olarak Kürtçe için ellerinden gelen gayreti göstereceklerini ifade etti.
Konuşmasına Kürtçe selamlama ile başlayan Baydemir, Türkiye’de barış adına yeni bir sürecin başlayabileceğini söyledi.
Türkiye’nin bir medeniyetler beşiği olduğunu anlatan Baydemir, “Çok dilli, çok inançlı, çok kültürlü bir toplum mozaiğinde yaşıyoruz. Neden bu kavga? Sayın Bakanım, Başbakan Yardımcım aynı rabbe inanıyoruz. Aynı peygambere secde oluyoruz. Benim inancım o ki sadece yaptıklarımızdan değil, yapmadıklarımızdan da mesul olacağız. Bir gün gelecek hesaba tutulacağız. Bu itibarla mensubu olduğum Kürt halkı, mensubu olduğum Kürt milleti, kardeşi olan Türk milletinden daha fazla bir hak istemiyor. Sadece kardeşçe eşitçe, kendi coğrafyasında birlikte bir toplumsal sözleşme ile kardeşlik kurmaya çalışıyor. Artık bu coğrafyaya askerin bedeni düşmemeli tek bir insanımız yaşamını yitirmemelidir. El ele bunu başarırız. Aydınlık bir geleceği birlikte kurgulayabileceğimize inanıyorum. Bu coğrafya çok kadim bir coğrafya. Bir gün gelecek kardeşlik türküsü ve halayı ile kavga nihayete erecek.” şeklinde konuştu.