Mehmet Ali Birand'dan Komisyona: Cadı avına çıkmayın

• Video Mehmet Ali Birand'dan Komisyona: Cadı Avına Çıkmayın

Şanlıurfa'nın Akçakale ilçe merkezine Suriye'den atılan top mermisinin düşmesi sonucu 5 kişi hayatını kaybetti; 3'ü polis, 13 kişi de yaralandı. İşte bu olay ardından dünyanın gündemini değiştiren gelişmeler yaşandı. Sınırı aşan top mermisi ardından Başbakanlık Suriye 'ye karşılık verildiğini ve bazı hedeflerin vurulduğunu açıkladı. Sabah saatlerine ise Suriye tezkeresi Türkiye'nin gündemine oturdu.

'YA BÖYLE ADIMLAR ATARSINIZ YA DA… '
Suriye tezkeresi konusunda Meclis 'te sert tartışmalar yaşanırken konuyla ilgili bir değerlendirme de deneyimli gazeteci Mehmet Ali Birand 'dan geldi. Tezkere alınmasındaki en büyük faktörün kamuoyundaki beklentilerin karşılanması olduğunu belirten Birand, kamuoyunda Suriye 'nin Türkiye 'yi bombaladığı ve Türkiye 'nin buna nasıl karşılık vereceğinin merak konusu olduğunu söyledi. Ortaya çıkan tabloda iki seçeneğin olduğunu kaydeden Birand, 'Ya böyle adımlar atarsınız ya da savaşa gidersiniz ' ifadesini kullandı. Atılan adamı Türkiye 'nin çıkarları doğrultusunda olumlu bulduğunu da belirten Birand, 'Bu tezkereyi kullanır ya da kullanmazsınız ama Suriye 'ye son derece net bir mesaj vermiş olursunuz ' şeklinde konuştu.

'HEPİMİZ SUÇLUYUZ '
Canlı yayının ilerleyen dakikalarında Meclis Darbe ve Muhtıraları Araştırma Komisyonu 'na 28 Şubat süreciyle ilgili verdiği ifade hakkında da konuşan Birand, darbelerde tek bir sorumlunun bulunamayacağını savundu. Bu nedenle komisyona cadı avına çıkmamaları gerektiğini söylediğini belirten Birand, 'Şu asker, şu komutan şunları yaptı. Tek suç askerlerdedir. Askerleri hemen işin içine alalım. Hesaplarını keselim ve cezalandıralım kadar büyük hata olmaz. Cadı avına gerek yok. Hepimiz suçluyuz ' ifadelerini kullandı.

'BEN DE ONLARLA BERABER YÜRÜDÜM '
Sadece 28 Şubat darbesinden bahsetmediğini ifadelerinin tüm darbeleri kapsadığını belirten Birand, şu şekilde devam etti: Burada siyasetçi suçlu; karşı çıkmayarak. Medyada da kışkırtan oldu. Üniversiteler yürüyüşler yaptırdı. Ben katıldım ben de onlarla beraber yürüdüm. Sivil toplum örgütleri 'Komutanlar nerede?' diyerek yürüyüşler yaptılar. Hiçbir zaman asker silahı ile hadi yürüyün demedi. Cumhuriyet mitingleri yapıldı. Şunu demek istiyorum; darbeler dönemini geride bırakmak istiyorsak cadı avından, sorumlu aramaktan vazgeçelim. Hepimiz sorumluyuz. Bunun bilincinde hareket edelim.