Satışa Çıkarılan Ürüne Etiket Konulması Yasal Zorunluluktur
Adana Tüketici Mahkemesi Hakimi Ahmet Yücel Ulutürk, tüketici haklarının satış aşamasından itibaren başladığını söyledi.
Kızı avukat Burcu Ulutürk Elhan ile Tüketici El Kitabı’nı yazan, 25 yıllık meslek yaşamının Son 8 yılını Tüketici Mahkemesi hakimi olarak geçiren Ulutürk, birçok firma veya kişinin sattığı malın üzerine etiket koymadığını belirtti.
Etiket, Tarife ve Fiyat Listesi Yönetmeliği’ne dikkat çeken Ulutürk, ilgili kuruluşların da bu yönde çaba göstermediğini kaydetti.
Malın üretim, ayırıcı özelliği ve tüm vergiler dahil satış fiyatının etikete yansıtılması gerektiğinin altını çizen Ulutürk, tüketicinin satıcının zihninden geçen, nasıl oluştuğunu bilmediği bir rakamla karşılaştığına işaret etti.Ulutürk, yapıldığı iddia edilen indirimlerin denetlenemediğini ifade etti.
Ürünün üzerine etiket konulması zorunluluğu karşısında gerekli denetimlerin yapılması gerektiğini vurgulayan Ahmet Yücel Ulutürk, en çok banka kredilerinde kesilen dosya ücreti, elektrik kayıp–kaçak bedeli, evsel katı atık toplama bedeli, kapıda satışlara ilişkin şikâyetlerle mahkemeye başvurulduğunu hatırlattı. Bin 161 liranın altındaki konuların Tüketici Hakem Heyetleri’ne gittiğini; ancak ‘itirazların’ yine Tüketici Mahkemesi’ne geldiğini dile getiren Ulutürk, yılSonuna kadar Adana’daki iki Tüketici Mahkemesi’ndeki dava dosyası sayısının 4 bini bulacağını anlattı. AYIPLI MAL 30 GÜNDE SATICIYA BİLDİRİLMELİVatandaşın haklarını bilmediğini ve bu hususta basın–yayın kuruluşlarında yeterli aydınlatmanın da yapılmamasından yakının Ahmet Yücel Ulutürk, tüketici konularının geniş; fakat basit olduğuna değindi.
Kitabının ilk bölümünde de yer verdiği ayıplı mallar konusuna değinen Ulutürk, şunları söyledi: “Tüketici satın aldığı malda ayıp varsa, ürün teslim edildiği tarihten itibaren 30 gün içinde satıcıya bildirmekle yükümlüdür. Tüketici bu durumda, bedel iadesini de içeren sözleşmeden dönmeyi, malın ayıpsız misliyle değiştirilmesini veya ayıp oranında bedel indirimini, ücretsiz onarım hakkını isteyebilir. Bildirim yapılmadığı takdirde tüketici hakkını kaybeder. Tüketici kapıdan aldığı bir maldan vazgeçtiğini 7 gün içinde satıya bildirmek zorundadır. Noter, iadeli taahhütlü mektupla, e–posta, telefon ve faksla bildirimin yapıldığının ispatlanması gerekir.”
Etiket, Tarife ve Fiyat Listesi Yönetmeliği’ne dikkat çeken Ulutürk, ilgili kuruluşların da bu yönde çaba göstermediğini kaydetti.
Malın üretim, ayırıcı özelliği ve tüm vergiler dahil satış fiyatının etikete yansıtılması gerektiğinin altını çizen Ulutürk, tüketicinin satıcının zihninden geçen, nasıl oluştuğunu bilmediği bir rakamla karşılaştığına işaret etti.Ulutürk, yapıldığı iddia edilen indirimlerin denetlenemediğini ifade etti.
Ürünün üzerine etiket konulması zorunluluğu karşısında gerekli denetimlerin yapılması gerektiğini vurgulayan Ahmet Yücel Ulutürk, en çok banka kredilerinde kesilen dosya ücreti, elektrik kayıp–kaçak bedeli, evsel katı atık toplama bedeli, kapıda satışlara ilişkin şikâyetlerle mahkemeye başvurulduğunu hatırlattı. Bin 161 liranın altındaki konuların Tüketici Hakem Heyetleri’ne gittiğini; ancak ‘itirazların’ yine Tüketici Mahkemesi’ne geldiğini dile getiren Ulutürk, yılSonuna kadar Adana’daki iki Tüketici Mahkemesi’ndeki dava dosyası sayısının 4 bini bulacağını anlattı. AYIPLI MAL 30 GÜNDE SATICIYA BİLDİRİLMELİVatandaşın haklarını bilmediğini ve bu hususta basın–yayın kuruluşlarında yeterli aydınlatmanın da yapılmamasından yakının Ahmet Yücel Ulutürk, tüketici konularının geniş; fakat basit olduğuna değindi.
Kitabının ilk bölümünde de yer verdiği ayıplı mallar konusuna değinen Ulutürk, şunları söyledi: “Tüketici satın aldığı malda ayıp varsa, ürün teslim edildiği tarihten itibaren 30 gün içinde satıcıya bildirmekle yükümlüdür. Tüketici bu durumda, bedel iadesini de içeren sözleşmeden dönmeyi, malın ayıpsız misliyle değiştirilmesini veya ayıp oranında bedel indirimini, ücretsiz onarım hakkını isteyebilir. Bildirim yapılmadığı takdirde tüketici hakkını kaybeder. Tüketici kapıdan aldığı bir maldan vazgeçtiğini 7 gün içinde satıya bildirmek zorundadır. Noter, iadeli taahhütlü mektupla, e–posta, telefon ve faksla bildirimin yapıldığının ispatlanması gerekir.”