Müslümanlar Koordinasyon Kurulu, Mahkeme Kararını Memnuniyetle Karşıladı
Almanya Müslümanlar Koordinasyon Kurulu, Berlin İş Mahkemesi'nin bir Müslüman kızın davasıyla ilgili olarak başörtüsü yasağını yasalara aykırı bulmasını memnuniyetle karşıladı.
Diyanet İşleri Türk İslam Birliği, Müslümanlar Merkez Konseyi, Almanya İslam Konseyi ve İslami Kültür Merkezleri Birliği'nin oluşturduğu kurul tarafından yapılan açıklamada, mahkemenin, başörtüsünü dini inancın bir ifadesi olarak gördüğü, bu nedenle sadece başörtüsü taktığı için bir insanın işe alınmamasını yasalara aykırı ve ayrımcılık olarak gördüğü hatırlatıldı.
Kurul sözcüsü Erol Pürlü, sözkonusu mahkeme kararının, yön belirleyici ve bir kadının sadece dini inançlarından dolayı ayrımcılığa uğramasının yasalara aykırı olduğunu tespit etmesinden memnuniyet duyduklarını belirterek, "Başörtüsüyle ilgili yasaklar sadece entegrasyonu engellemekle kalmıyor, aynı zamanda özellikle Müslüman kadınları dışlıyor. Müslüman kadın öğretmenlere başörtüsü yasağı getiren eyaletlerin de bu kararlarını gözden geçirmelerini ümit ediyoruz" dedi.
Pürlü, başörtüsü yasağıyla ilgili karar gözden geçirilirken, Müslüman kadınlarla ilgili olarak meslek eğitiminde ve istihdam piyasasında cinsiyetler arasındaki eşitlik ilkesine de özen gösterilmesi gerektiğini kaydetti.
-"Ayrımcılığın ortadan kalkmasına zemin hazırladı"
Avrupa Türk İslam Birliği Genel Başkanı İhsan Öner de ''Bu kararın emsal teşkil etmesini ümit ediyoruz'' diye konuştu.
Öner, inancından dolayı başörtüsü bağlayan Müslüman kadınlar aleyhine verilen mahkeme kararları kadar, kamuoyuna empoze edilen yaygın kanaatin de başörtüsünü, "dini sembol" olarak gördüğünü ifade ederek, şunları kaydetti:
"Başörtülülerin mağduriyetine sebep olanlar, hep bu bahanenin arkasına sığınmışlardı. Şimdi Berlin İş Mahkemesi'nin; başörtüsünün herhangi bir kıyafet olmayıp, bireysel inancın bir ifadesi olduğuna karar vermesi, yıllardan beri Müslüman kadına yapılan ayrımcılığın ve adaletsizliğin ortadan kalkmasına zemin hazırlamıştır. Berlin İş Mahkemesi'nin verdiği bu kararı, doğru yolda atılmış ilk adım olarak görüyor ve Almanya geneli için emsal teşkil etmesini ümit ediyoruz. Bu karar aynı zamanda, yıllardan beri başörtüsü üzerinden sürdürülen, "Müslüman'ı ötekileştirme" kampanyasına ve İslam'ı Almanya'nın bir parçası görmek istemeyenlere karşı verilebilecek en hukuki cevaptır."
Muhabir: Evren Aydemir / Cüneyt Karadağ
Yayıncı: Hüseyin Köşger
Kaynak: AA
Kurul sözcüsü Erol Pürlü, sözkonusu mahkeme kararının, yön belirleyici ve bir kadının sadece dini inançlarından dolayı ayrımcılığa uğramasının yasalara aykırı olduğunu tespit etmesinden memnuniyet duyduklarını belirterek, "Başörtüsüyle ilgili yasaklar sadece entegrasyonu engellemekle kalmıyor, aynı zamanda özellikle Müslüman kadınları dışlıyor. Müslüman kadın öğretmenlere başörtüsü yasağı getiren eyaletlerin de bu kararlarını gözden geçirmelerini ümit ediyoruz" dedi.
Pürlü, başörtüsü yasağıyla ilgili karar gözden geçirilirken, Müslüman kadınlarla ilgili olarak meslek eğitiminde ve istihdam piyasasında cinsiyetler arasındaki eşitlik ilkesine de özen gösterilmesi gerektiğini kaydetti.
-"Ayrımcılığın ortadan kalkmasına zemin hazırladı"
Avrupa Türk İslam Birliği Genel Başkanı İhsan Öner de ''Bu kararın emsal teşkil etmesini ümit ediyoruz'' diye konuştu.
Öner, inancından dolayı başörtüsü bağlayan Müslüman kadınlar aleyhine verilen mahkeme kararları kadar, kamuoyuna empoze edilen yaygın kanaatin de başörtüsünü, "dini sembol" olarak gördüğünü ifade ederek, şunları kaydetti:
"Başörtülülerin mağduriyetine sebep olanlar, hep bu bahanenin arkasına sığınmışlardı. Şimdi Berlin İş Mahkemesi'nin; başörtüsünün herhangi bir kıyafet olmayıp, bireysel inancın bir ifadesi olduğuna karar vermesi, yıllardan beri Müslüman kadına yapılan ayrımcılığın ve adaletsizliğin ortadan kalkmasına zemin hazırlamıştır. Berlin İş Mahkemesi'nin verdiği bu kararı, doğru yolda atılmış ilk adım olarak görüyor ve Almanya geneli için emsal teşkil etmesini ümit ediyoruz. Bu karar aynı zamanda, yıllardan beri başörtüsü üzerinden sürdürülen, "Müslüman'ı ötekileştirme" kampanyasına ve İslam'ı Almanya'nın bir parçası görmek istemeyenlere karşı verilebilecek en hukuki cevaptır."
Muhabir: Evren Aydemir / Cüneyt Karadağ
Yayıncı: Hüseyin Köşger