MHP Genel Başkan Adayı Ahmet Çakar'dan açıklama

4 Kasım'da yapılacak MHP Genel Merkez Kurultayı öncesi il ve ilçeleri ziyaret eden Genel Başkan Adayı Ahmet Çakar, Sakarya MHP İl Teşkilatı'nı ziyaret etti.

MHP Genel Başkan Adayı Ahmet Çakar'dan açıklama
Sakarya Milliyetçi Hareket Partisi tarafından düzenlenen 10’uncu Olağan Kurul Toplantısında MHP Genel Başkan Adayı Ahmet Çakar da katıldı.

Sakarya'nın Milliyetçi Harekete inanmış bir il olduğunu anlatan Çakar, şöyle konuştu: "İktidarın en önemli dinamikleri kadınlardır. Adapazarı ilçe kadın kollarına teşekkür ederim. Eğer ben MHP Genel Başkanı olursam yeniden kadın kolları düzenlenecek. Kadınların yüreğindeki sıcaklık bizden fazladır. Kadınların davalara çok faydası olacak.” Yapılacak kurultay seçimleriyle ilgili olarak Ahmet Çakar, şunları söyledi: “4 Kasım Türkiye ve MHP için fırsat günüdür. Hareketin yeniden doğması gerekir. Yeniden doğarsak, milletimiz bizi fark eder. Türk milletinin varlığı, bağımsızlığı için büyük fikir partisi olan MHP asla muhalefette olmamalıdır. Ben 42 yıldır bu davanın izindeyim. MHP’de Türk İslam Ülküsü ışıklarını görürsünüz. Türk milletinin kendi özüne doğması gerekir."

Türkiye'nin bağımsız bir devlet olduğunu ancak gücünü kullanamadığını anlatan Çakar, sözlerini şöyle sürdürdü: "Genel başkanı denedik. Aradan 15 yıl geçti ve şu an bu konumdayız. Biz muhalefet olmak için bu yollarda görünmüyoruz. Biz iktidar olmak için uğraşıyoruz. Biz kendimiz için var değiliz, ülkücüler milleti için vardır. Ülkücü için hizmet alanı Türk milletidir. Ben yaklaşık 40 ili gezdim fakat bu illeri gezerken Ahmet Çakar’ı Genel Başkan yapmak için gezmedim. MHP'yi iktidar yapmak için gezdim." Milliyetçi hareketin yeniden doğacağının kanaatinde olduğunu anlatan Çakar, sözlerini şöyle sürdürdü: "Artık Türkiye’de ve dünyada karizmatik lider devri bitmiştir. Bu anlayış çağ dışı kalmıştır. Bir adamın egemenliğinde bir siyasi parti olamaz. Herkesin görüşü anılarak bir yönetim olmalıdır. Yeni fikir ve kadro anlayışı ile yeniden tam demokratik, Türk İslam partisine uygun bir proje ortaya koymak mecburiyetindeyiz. Türkiye eğer kaliteyi yakalayamıyorsa ancak kendinin yönetildiği bir devlet olur. Türkiye’de toplum hayatında mutluluk yok, huzur yok. Sosyal mecburiyetler var, kıvranıyoruz. Türkiye’de algı savaşı var. Artık bu yok edilmeli”
Kaynak: İHA