Hanefi Bostan’dan, ‘Öğretmen Maaşlarına 550 Tl'ye Varan Zam’ Haberlerine Tepki
Türkiye Kamu Sen İstanbul İl Başkanı Hanefi Bostan, ‘öğretmen maaşlarına 550 TL'ye varan zam’ haberlerine tepki göstererek, "Öğretmenlere ek ödeme mi, aldatma mı?" diye sordu.
Türkiye Kamu Sen ve Türk Eğitim-Sen İstanbul İl Başkanı Yrd. Doç. Dr. M. Hanefi Bostan‘öğretmen maaşlarına 550 TL'ye varan zam’ haberleriyle ilgili yazılı açıklama yaptı.
Bostan açıklamasında, “Bugün bazı gazetelerin internet sayfaları ile bazı internet sitelerinde şöyle bir haber geçti. Haber aynen şöyle: 'Milli Eğitim Bakanlığı, öğretmen maaşlarına 550 TL'ye varan artış getirecek bir çalışma yapıyor. Öğretmenleri 4 kariyer basamağına ayıran çalışma ile zamlar kademeye göre olacak. Hükümetten öğretmenlere müjde geldi. Maaşlara 550 TL'ye varan zam yapılacak. Milli Eğitim Bakanlığı'nın yaptığı çalışma ile öğretmenlik kariyer sistemi yeniden düzenleniyor. Buna göre; öğretmenlere 4'lü kariyer basamak sistemi geliyor. Sistem, adaylık döneminden sonra öğretmen, uzman öğretmen, kıdemli uzman öğretmen (usta öğretmen) ve başöğretmen şeklinde uygulanacak. Öğretmenler 4 basamakta yükselebilecek. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'a sunulan düzenlemenin yasalaşmasıyla birlikte öğretmenler, yeni kariyer unvanlarına sahip olmakla kalmayacak, aynı zamanda 550 TL'ye varan zam alacak. Öğretmen Yetiştirme ve Geliştirme Genel Müdürlüğü Grup Başkanı Ali Yılmaz, katıldığı bir sempozyumda, yeni sistemde uzman öğretmenlerin maaşında 200-250 TL'lik bir artışın hedeflendiğini belirtti.
Yılmaz, kıdemli uzman öğretmenlere 250-450, başöğretmenlere de 450-550 TL arasında zam amaçlandığını kaydetti.
Yeni kariyer sisteminde ilk basamaktaki öğretmenlere de derecesine göre 60 TL'ye kadar zam gündemde. Kariyer basamak geçişlerinde öğretmenler sınava tabi tutulacak. Sınavda özellikle mesleki yeterlilik ve kariyer ön planda olacak. Ancak yükselme, tek başına sınav odaklı olmayacak. Önceden yüksek lisans ve doktora yapmış olan öğretmenlerin, direkt basamak atlayıp atlayamayacağı ise henüz netlik kazanmamakla birlikte, onlar da sınava tabi olacak. Maliye Bakanlığı ile Milli Eğitim Bakanlığı'nın zam konusundaki görüşmeleri sürerken; kariyer basamak sistemi düzenlemesinin 2013 yılında yasalaşması bekleniyor.'
Öncelikle şunun bilinmesi gerekmektedir: Yapılmak istenen bir ek ödeme değildir. Kariyer basamaklarında başarılı olanların ödüllendirilmesi olayıdır. 2005 yılından sonra geçen 7 yıl içinde Kariyer basamaklarına geçişin işletilmemesi önemli bir eksiklik ve suçtur. Milli Eğitim Bakanlığı 7 yıl sonra işlediği suçun farkına yeni vardığı ve bu suçu ortadan kaldırmak için harekete geçmek istediği anlaşılmaktadır. Ancak 7 yıldır hakları gasp edilenlerin durumu ne olacaktır? Sonra verilmek istenen 'uzman öğretmenlere 250-450, başöğretmenlere de 450-550 TL' değildir. Zaten uzman öğretmenler 100-150 TL, başöğretmenler de 200-250 TL almaktadır. Yapılması düşünülen bu alınan ücrete 50-60 TL ile 200-300 TL zam yapılmasından ibarettir. Ek ödeme ile bir ilgisi yoktur. Bütün öğretmenleri kapsamamaktadır” ifadelerini kullandı.
Yeni, ancak, köhne sistemin eğitim öğretimi alt üst ettiğini belirten Bostan, “Okulların dengesi, öğretmen dengesi alt üst oldu. Neyi, niçin yapmaları gerektiğini bilmeden, Ömer Dinçer ve ekibi boş sistemin içini doldurmak için gece gündüz gayret ettiler! Adını devrim koydular, önlerine ne geldiyse alaşağı ettiler. Devirmeden düzeltmenin mümkün olduğunu, asla, düşünmeden, tabiri caizse, yaktılar, yıktılar. Ortaya çıkan eserleri ile neyi övdüklerini bilmeden toplumu yanlış yönlendirdiler. Hani bir meşhur söz vardır; ”Sivas Sivas olalı böyle zulüm görmedi” diye. Biz de “Öğretmen öğretmen olalı böyle zulüm görmedi” desek, herhalde, abartı olmayacaktır. 45 bin öğretmen norm kadro fazlası oldu, aile bütünlüğünü sağlamak için alan değiştirmek zorunda kalan on binlerce öğretmen bulunmaktadır. Köhne sistemin meydana getireceği zararları, sadece bu yılla sınırlı olacak, diye düşünenler, büyük bir yanılgı içindedir.
Önümüzdeki yıllarda da benzeri sorunları yaşamaya devam edeceğiz. Sistemin öğretmenlere ve eğitim öğretimimize maliyeti çok ağır olacaktır. Bir ülkenin, öğretmen dengesini oluşturmak, yıllar alan bir işlemler bütünüdür. Sistemi bozduğunuzda, oluşan sorunları çözmek de yıllar alacak, ağır maliyetler ödenecektir. Bu maliyetin bedelini bu yıl ödeyen arkadaşlarımız vardır, gelecek yıllarda da yaşayacak olanlar olacaktır. Tam da sorunlarla boğuştuğumuz bugünlerde, gündem değiştirmek amacıyla, öğretmenlere ek ödeme, diye haberler yayılmaya başlanmıştır. Yapılan açıklamalardan anladığımız kadarıyla, öğretmen kariyer basamaklarında yeni bir düzenlemeye gidilmektedir. Yapılacak olanların ek ödeme ile yakından uzaktan ilgisi bulunmamaktadır. Yapılması düşünülen, öğretmen, uzman öğretmen, başöğretmen basamaklarını yeniden ücretlendirmeye yönelik bir çalışmadır.
Ek ödeme ile kariyer basamaklarını birbirine karıştırmamak gerekir. Ek ödeme eşit işe eşit ücret kapsamında verilen bir paradır. Kariyer sistemi ise bir sınava dayalı olarak, bir anlamda ödüllendirmedir. Kariyer sisteminin yeniden oluşturulması, dişe dokunur bir ücret düzenlemesi yapılması özendirici olabilir. Bu ayrı bir konudur. Ancak, kariyer düzenlemesi öncesinde öğretmene, layık olduğu ücretin ödenmesi gerekmez mi? Neredeyse, en az maaş alan meslek grubu haline gelen öğretmenlerin, bir sınava bağlı kalmaksızın hak ettiğini almasının birinci öncelik olarak görülmesi gerekir. Kimse, öğretmenleri 50-60 TL vererek aldatabileceğini zannetmemelidir. Böyle bir düzenleme öğretmenlere yönelik, kaçıncı hakaret olarak görülecek ve onları kızdıracaktır, bunun baştan hesap edilmesi gerekir.
Bakan Ömer Dinçer kaş yapayım derken göz çıkarmamalıdır. Öğretmenlerin gönlünü alayım derken, onlara 60 TL fiyat biçmek anlamına gelebilecek bir düzenleme, büyük bir hakaret, baştan kaybetmek anlamına gelecektir. Bu sebeple, şu anda, Başbakan’ın önünde olan yeni düzenleme yeniden gözden geçirilmeli ve bütün öğretmenlere hak ettikleri oranda bir ek ödeme verilmelidir. Ömer Dinçer öğretmenlerle bir yeni diyalog kurmak istiyorsa, bu diyaloğa doğru dürüst başlamalıdır. Aksi bir uygulama, Ömer Dinçer’e olan güvensizliği daha da derinleştirecektir” şeklinde açıklamada bulundu .
Kaynak: İHA
Bostan açıklamasında, “Bugün bazı gazetelerin internet sayfaları ile bazı internet sitelerinde şöyle bir haber geçti. Haber aynen şöyle: 'Milli Eğitim Bakanlığı, öğretmen maaşlarına 550 TL'ye varan artış getirecek bir çalışma yapıyor. Öğretmenleri 4 kariyer basamağına ayıran çalışma ile zamlar kademeye göre olacak. Hükümetten öğretmenlere müjde geldi. Maaşlara 550 TL'ye varan zam yapılacak. Milli Eğitim Bakanlığı'nın yaptığı çalışma ile öğretmenlik kariyer sistemi yeniden düzenleniyor. Buna göre; öğretmenlere 4'lü kariyer basamak sistemi geliyor. Sistem, adaylık döneminden sonra öğretmen, uzman öğretmen, kıdemli uzman öğretmen (usta öğretmen) ve başöğretmen şeklinde uygulanacak. Öğretmenler 4 basamakta yükselebilecek. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'a sunulan düzenlemenin yasalaşmasıyla birlikte öğretmenler, yeni kariyer unvanlarına sahip olmakla kalmayacak, aynı zamanda 550 TL'ye varan zam alacak. Öğretmen Yetiştirme ve Geliştirme Genel Müdürlüğü Grup Başkanı Ali Yılmaz, katıldığı bir sempozyumda, yeni sistemde uzman öğretmenlerin maaşında 200-250 TL'lik bir artışın hedeflendiğini belirtti.
Yılmaz, kıdemli uzman öğretmenlere 250-450, başöğretmenlere de 450-550 TL arasında zam amaçlandığını kaydetti.
Yeni kariyer sisteminde ilk basamaktaki öğretmenlere de derecesine göre 60 TL'ye kadar zam gündemde. Kariyer basamak geçişlerinde öğretmenler sınava tabi tutulacak. Sınavda özellikle mesleki yeterlilik ve kariyer ön planda olacak. Ancak yükselme, tek başına sınav odaklı olmayacak. Önceden yüksek lisans ve doktora yapmış olan öğretmenlerin, direkt basamak atlayıp atlayamayacağı ise henüz netlik kazanmamakla birlikte, onlar da sınava tabi olacak. Maliye Bakanlığı ile Milli Eğitim Bakanlığı'nın zam konusundaki görüşmeleri sürerken; kariyer basamak sistemi düzenlemesinin 2013 yılında yasalaşması bekleniyor.'
Öncelikle şunun bilinmesi gerekmektedir: Yapılmak istenen bir ek ödeme değildir. Kariyer basamaklarında başarılı olanların ödüllendirilmesi olayıdır. 2005 yılından sonra geçen 7 yıl içinde Kariyer basamaklarına geçişin işletilmemesi önemli bir eksiklik ve suçtur. Milli Eğitim Bakanlığı 7 yıl sonra işlediği suçun farkına yeni vardığı ve bu suçu ortadan kaldırmak için harekete geçmek istediği anlaşılmaktadır. Ancak 7 yıldır hakları gasp edilenlerin durumu ne olacaktır? Sonra verilmek istenen 'uzman öğretmenlere 250-450, başöğretmenlere de 450-550 TL' değildir. Zaten uzman öğretmenler 100-150 TL, başöğretmenler de 200-250 TL almaktadır. Yapılması düşünülen bu alınan ücrete 50-60 TL ile 200-300 TL zam yapılmasından ibarettir. Ek ödeme ile bir ilgisi yoktur. Bütün öğretmenleri kapsamamaktadır” ifadelerini kullandı.
Yeni, ancak, köhne sistemin eğitim öğretimi alt üst ettiğini belirten Bostan, “Okulların dengesi, öğretmen dengesi alt üst oldu. Neyi, niçin yapmaları gerektiğini bilmeden, Ömer Dinçer ve ekibi boş sistemin içini doldurmak için gece gündüz gayret ettiler! Adını devrim koydular, önlerine ne geldiyse alaşağı ettiler. Devirmeden düzeltmenin mümkün olduğunu, asla, düşünmeden, tabiri caizse, yaktılar, yıktılar. Ortaya çıkan eserleri ile neyi övdüklerini bilmeden toplumu yanlış yönlendirdiler. Hani bir meşhur söz vardır; ”Sivas Sivas olalı böyle zulüm görmedi” diye. Biz de “Öğretmen öğretmen olalı böyle zulüm görmedi” desek, herhalde, abartı olmayacaktır. 45 bin öğretmen norm kadro fazlası oldu, aile bütünlüğünü sağlamak için alan değiştirmek zorunda kalan on binlerce öğretmen bulunmaktadır. Köhne sistemin meydana getireceği zararları, sadece bu yılla sınırlı olacak, diye düşünenler, büyük bir yanılgı içindedir.
Önümüzdeki yıllarda da benzeri sorunları yaşamaya devam edeceğiz. Sistemin öğretmenlere ve eğitim öğretimimize maliyeti çok ağır olacaktır. Bir ülkenin, öğretmen dengesini oluşturmak, yıllar alan bir işlemler bütünüdür. Sistemi bozduğunuzda, oluşan sorunları çözmek de yıllar alacak, ağır maliyetler ödenecektir. Bu maliyetin bedelini bu yıl ödeyen arkadaşlarımız vardır, gelecek yıllarda da yaşayacak olanlar olacaktır. Tam da sorunlarla boğuştuğumuz bugünlerde, gündem değiştirmek amacıyla, öğretmenlere ek ödeme, diye haberler yayılmaya başlanmıştır. Yapılan açıklamalardan anladığımız kadarıyla, öğretmen kariyer basamaklarında yeni bir düzenlemeye gidilmektedir. Yapılacak olanların ek ödeme ile yakından uzaktan ilgisi bulunmamaktadır. Yapılması düşünülen, öğretmen, uzman öğretmen, başöğretmen basamaklarını yeniden ücretlendirmeye yönelik bir çalışmadır.
Ek ödeme ile kariyer basamaklarını birbirine karıştırmamak gerekir. Ek ödeme eşit işe eşit ücret kapsamında verilen bir paradır. Kariyer sistemi ise bir sınava dayalı olarak, bir anlamda ödüllendirmedir. Kariyer sisteminin yeniden oluşturulması, dişe dokunur bir ücret düzenlemesi yapılması özendirici olabilir. Bu ayrı bir konudur. Ancak, kariyer düzenlemesi öncesinde öğretmene, layık olduğu ücretin ödenmesi gerekmez mi? Neredeyse, en az maaş alan meslek grubu haline gelen öğretmenlerin, bir sınava bağlı kalmaksızın hak ettiğini almasının birinci öncelik olarak görülmesi gerekir. Kimse, öğretmenleri 50-60 TL vererek aldatabileceğini zannetmemelidir. Böyle bir düzenleme öğretmenlere yönelik, kaçıncı hakaret olarak görülecek ve onları kızdıracaktır, bunun baştan hesap edilmesi gerekir.
Bakan Ömer Dinçer kaş yapayım derken göz çıkarmamalıdır. Öğretmenlerin gönlünü alayım derken, onlara 60 TL fiyat biçmek anlamına gelebilecek bir düzenleme, büyük bir hakaret, baştan kaybetmek anlamına gelecektir. Bu sebeple, şu anda, Başbakan’ın önünde olan yeni düzenleme yeniden gözden geçirilmeli ve bütün öğretmenlere hak ettikleri oranda bir ek ödeme verilmelidir. Ömer Dinçer öğretmenlerle bir yeni diyalog kurmak istiyorsa, bu diyaloğa doğru dürüst başlamalıdır. Aksi bir uygulama, Ömer Dinçer’e olan güvensizliği daha da derinleştirecektir” şeklinde açıklamada bulundu .