Kastamonu Valisi Erdoğan Bektaş, Manalı Konuştu
Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’e “Gazi” unvanı verilişinin yıl dönümü olan “19 Eylül Gaziler Günü” Kastamonu’da değişik etkinliklerle kutlandı.
Kutlamalarda konuşan Kastamonu Valisi Erdoğan Bektaş, Türkiye’nin ve Türk Milletinin çakma olmadığını ve sonradan gören bir millet olmadıklarını belirterek, “Biz çakma bir millet değiliz. Çakma bir devlet değiliz biz. Bizim bir asaletimiz var, geçmişimiz var, tarihimiz var. Gazilerimiz ve şehitlerimiz hiç ses çıkartmadan bir şey demeden hayatını, geleceğini feda edebilen bir insan varlığımız var. Kim için ülkesi için, vatanı için, dini için, kutsal değerleri için bunları yapar? Sadece Türk Milleti. Kastamonu, işgal edilmemesine rağmen Çanakkale’de en çok şehit veren illerin başında geliyor. Güzel bir coğrafyada güzel insanlarla oluşmuş bir bölgede yaşıyoruz ve buralarda da sizlerin fedakarlıklarıyla daima var olacağız” dedi.“Gaziler Günü” nedeniyle ilk olarak Cumhuriyet Meydanı’ndaki Şehit Şerife Bacı ve Atatürk Anıtı’na çelenkler sunuldu. Vali Erdoğan Bektaş başta olmak üzere Garnizon ve Jandarma Bölge Komutanı Tuğgeneral Ali Çardakçı, Belediye Başkanı Turhan Topçuoğlu ve Muharip Gaziler Derneği Başkanı Ali Cesuroğlu anıta çelenk koydu.CESUROĞLU: “GAZİLİK VE ŞEHİTLİK ONURUNA ERİŞMENİN MUTLULUĞUNU YAŞIYORUZ”Saygı Duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla devam eden tören gurur dolu anların yaşanmasına neden oldu. Çelenk sunma töreninde konuşan Muharip Gaziler Derneği Başkanı Ali Cesuroğlu, “Bugün ülkemizin bağımsızlığı, kutsal vatanımızın bölünmez bütünlüğü, milli birlik ve beraberliğimiz uğruna canlarını seve seve vermeyi göze alarak Gazilik onuruna erişen fedakar Gazilerimizin en mutlu günüdür. Bugün ayrıca 90 yıl önce kazanılan dünya harp tarihinin en çetin muharebelerinden biri olan Sakarya Savaşı’nın ardından Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde Atatürk’e Mareşallik ve Gazilik unvanının verildiği gündür. Yüce Türk milletimizin sinesinden çıkan Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin bu anlamlı davranışı büyük Türk Milleti adına şehitlerine ve gazilerine duyduğu saygı ve gönül borcunun ifadesidir” dedi.ŞEHİTLERE DEVLET ÖVÜNÇ MADALYASI VERİLDİCumhuriyet Meydanındaki törenlerin ardından Kastamonu Halk Eğitim Merkezi Toplantı Salonunda “Devlet Övünç Madalyası Tevcih Töreni” düzenlendi. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül tarafından verilmesi kararlaştırılan madalya ve beratlar Şehit Polis Memuru Nihat Karakoca’nın oğluna Şehit J. Onb. Burak Kapucuoğlu’nun ise babasına verildi.KOMUTANLAR GÖZ YAŞLARINI TUTAMADI“Devlet Övünç Madalyası Tevcih Töreni”nde şehitlerin özgeçmişleri ile hayatlarından derlenmiş sinevizyon gösterisinde başta Garnizon Komutanı Ali Çardakçı ve İl Jandarma Komutanı Tevfik Anzerlioğlu olmak üzere Gaziler ve Şehit yakınları göz yaşlarını tutamadı. Şehit çocuklarının hayat hikayelerini izlerken kendilerini kaybeden yakınlarını yatıştırmak ise gazilere düştü. Şehit çocuklarına, ağlayan anne ve babalarına Şehit Polis Memurunu eşi ile kardeşleri ve çocukları da eşlik etti.BEKTAŞ: “UYDURMA, YAPIŞTIRMA DEVLETLERDEN DEĞİLİZ”Halk Eğitimdeki madalya töreninde konuşan Vali Erdoğan Bektaş, Türkiye’nin diğer devletler gibi uydurma veya yapıştırma devletlerden olmadığını belirterek, bu topraklarda yaşamanın bedelini ödediklerini ve bunun halen de devam ettiğini söyledi.“Kastamonu, bu bölgenin en önemli bölgesi ve önemi oranında da göz dikenlerin çok olduğu bir bölge” diyen Vali Bektaş, “Biz baştan bu tarafa 1000 yıldır hep bu toprakları savunmak zorunda kaldık ve bunun için hep şehitlerimiz, gazilerimiz oldu. Çok köklü, çok eski bir tarihi, çok yüklü bir mirası yaşatmaya çalışıyoruz. Osmanlı döneminde topraklarımızda gözü olanlardan bir kısmının sözü olurdu. Derlerdi ki: ‘Türkleri, Anadolu’dan söküp atacağız.’ Yapılamayacağı anlaşılınca başka sözler söylenmeye başladılar. Türkleri, Balkanlardan söküp atacağız. Bütün bu sözler artık yalan oldu. Çünkü bu sözler Çanakkale Savaşı ile son buldu. Çanakkale’de herkes anladı ki bu millet, bu topraklarda, bu coğrafyada kalıcı, söküp atmak mümkün değil. Gerçekten bu topraklarda yaşamanın bedelini fazlasıyla ödedik. Ödemeye de devam ediyoruz. Şimdi de iki şehidimiz var, onların yakınlarına, Sayın Cumhurbaşkanımız adına temsilen madalyalarını takdim edeceğiz. Şehitlerimizin yakınları ve gazilerimiz bizlere emanet. Bizlere devlet olarak sizlere millet olarak biz onları el üstünde baş üstünde tutmak zorundayız, bu görevimizi yerine getirmeye çalışıyoruz. En kıymetli en değerli çocuklarımızı şehit veriyoruz. Onları şehit kervanına davet ediyoruz. Biraz evvel iki çocuğumuzun iki yavrumuzun özgeçmişini izledik. Olan hatırası bizi bu topraklarda daha sağlam tutacak. Burası bizim ebedi, ezeli ve edebi yurdumuz. Nitekim bu toprakların bedelini ödüyoruz ki bu topraklarda yaşamanın hakkını vermemiz lazım. Buda toprakları en iyi değerlendirerek vatanımız için, devletimiz için, milletimiz için en iyi şekilde çalışarak bu vatanı hak ettiğimizi herkese göstermek tescil ettirmek gerekir. Nasıl Çanakkale’yi de İstanbul üzerinde rüyaları devam edemiyorsa bittiyse bu topraklarda artık hiç kimsenin gözünün de olmaması gerekiyor. Bunu da işimiz en iyi şekilde yapıp dünyanın anladığı mantıkla ekonomide, sanayide, teknolojide, gelişmişliğiyle, altyapı ile rakamlarda da herkesi ikna etmemiz gerekiyor. Biz gerçekten gelişmiş, çağdaş, çağın üstünde milletlerle yarışa giren umudu olan, geleceği olan ve kimsenin ekmeğinde gözü olmaması gereken bir milletiz, bir ülkeyiz, bir devletiz, bir vatanız. Biz bir bütünüz, biz herkesten daha çok milletiz, bunu herkesten daha çok hak etmişiz. Bizim bir geçmişimiz var, bir birikimimiz var, bir tarihimiz var, hatıralarımız var, şahsiyeti maneviyatımız var. Uydurma, yapıştırma devletlerden değiliz ve her geçen gün bu varlığımızı şehitlerimizle takip ediyoruz. Şehitlerimiz bizim geleceğimiz aydınlatıyor. Biz onlara çok borçluyuz ve her bir ferdimiz biliyoruz ki özellikle Kastamonu’da şehit ve gazi adayıydı. Bu çocuklarımıza rahmet diliyoruz. Onlar en mutlu kervanın üyeleri oldular. Yakınlarına sabır diliyoruz, başsağlığı diliyoruz ve onlara karşı olan görevimizi yerine getirmeye çalışıyoruz. Umarız acılarımız son bulur. Herkes aklını başına toplar. Kardeşçe barış içerisinde, huzur içerisinde geleceğe umutla bakan bir millet, devlet olarak bu topraklarda varlığıma devam ettiririz” dedi.Valilikte devam eden etkinliklerde kent protokolü gazilerimizin günlerini kutladı. Çok sayıda gazi ve şehit ailesinin katıldığı törenlerde konuşan Muharip Gaziler Derneği Başkanı Ali Cesuroğlu ise günün anlam ve önemini belirten konuşmayı gerçekleştirdi. Cesuroğlu, konuşmasında gazi ve şehit yakınlarına seslenerek bu gururlu günlerini kutladıklarını ifade etti.Gaziler ve şehit ailelerinin kent protokolü ile Şerife Bacı Öğretmenevinde öğle yemeği yemesinin ardından programlar sona erdi.
Kaynak: İHA