Adana Ticaret Odası (ATO) Yönetim Kurulu eski Başkanı Şaban Baş, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan`ın, `Arap Baharı`nın yaşandığı ülkeleri ziyaret ederek, burada ikili ilişkileri geliştirmesine yönelik çabalarının, Türk işadamlarına da önemli kazanımlar sunacağını söyledi.
Baş, Tunus`un orta batı kesimindeki Sidi Buzid`de genç bir seyyar satıcının işsizlik ve hayat pahalılığını protesto için kendini ateşe vermesinin Arap dünyasındaki ayaklanmaların yoluna açtığını ve birçok Arap ülkesindeyse; `Arap Baharı` adı verilen değişiklerin yaşandığını hatırlattı. AK Parti`nin iktidara gelmesiyle birlikte Türkiye`nin dış politikada aktif bir rol üstlendiğini kaydeden Baş, bugün gelinen noktadaysa Türkiye`nin, bölgesel ve küresel bir aktör konumuna yükseldiğini yorumunda bulundu.Başbakan Recep Tayyip Erdoğan`ın, `Arap Baharı`nı yaşayan ülkelere ziyaretine işadamlarını da götürmesini yerinde bulduklarını ifade eden Baş, bu ziyaretler sonunda Türkiye`nin Arap ülkelerinin gözünde tekrar yüceldiğini dile getirdi. Duyulan bu güvenin ekonomiye de yansımasını beklediklerinin altını çizen Baş, “Arap Baharı sonrası yeniden yapılanma dönemine giren dost ve kardeş ülkelere yapılan ziyaretler yeni yapılanmada Türkiye hızlı davranmıştır. Hızla tamamlanması beklenen yeniden yapılanma sürecinde dış ticaret hacmimiz katlanacaktır. Bu yapılanmada en karlı ülke Sayın Başbakan Recep Tayyip Erdoğan`ın sayesinde ülkemiz olacak” dedi.Bazı AB ülke başbakanlarının, Arap ülkelerine Erdoğan`dan önce ziyarette bulunmasının ekonomik pazardan pay kapma hareketi olduğuna vurgulayan Şaban Baş, Türkiye`nin de 2002 yılından bugüne 10 kat artırarak 25 milyar dolara çıkartılan yurtdışı müteahhitlik hizmetleri tutarının 2015 yılında 50 milyar dolara çıkarmayı planladığına dikkat çekti. Hükümetin, az gelişmiş ve gelişmekte olan ülke pazarlarında lider ülke konumuna gelmek için gerekli şartların olgunlaştığını kaydeden Baş, Türkiye`nin, geniş bir kültürel ve tarihi coğrafyada bulunmanın, kaynak zengini bölgelere yakınlığın, kıtalar arası ticaret ve enerji hatlarının geçiş noktasında yer almanın ve köklü bir medeniyete sahip olmanın sunduğu büyük potansiyeli, azami düzeyde dış politikasına da yansıttığını belirtti.Baş, “Derin tarihi ve kültürel bağlarımızın bulunduğu Ortadoğu ile ilişkiler ülkemizin dış politikasına güç katan önemli bir stratejik unsurdur. AK Parti Hükümeti, Ortadoğu`yu çatışmaların, savaşların, geri kalmışlığın, fakirliğin, kötü yönetimlerin değil, tarihte olduğu gibi barış, istikrar, refah ve medeniyetin merkezi olarak görmek istiyor. AK Parti Hükümeti, bölge ülke ve halklarıyla geliştirdiği ilişkiler ile yeni bir dostluk ve kardeşlik döneminin altyapısını tesis etmiştir. Başbakan`ın ziyareti ile o ülkelerde iç barış, huzur ve istikrarın tesis edilmesi için ikili ve çok taraflı boyutlarıyla aktif bir politika izlemektedir” ifadesini kullandı.Baş, Afrika açılımının ekonomik ayağını oluşturmak üzere Türk işadamlarının Afrika pazarında etkin hale gelmesi için yoğun gayret sarf eden Başbakan Recep Tayyip Erdoğan`ın bu ülkelere gerçekleştirdiği ziyaretleriyle Türk firmalarının ve sivil toplum kuruluşlarının önünü açtığının altını çizerek, söz konusu politikanın yeni dönemde de aynı kararlılıkla sürdüreceğine ve yeni fırsat ve işbirliği alanları geliştireceğine inandığını sözlerine ekledi.
