Ümit Karan`ın Avukatı: "ifadesini Değiştirmedi, Savcı Detaylı İfadesini Aldı"
Şike soruşturması kapsamında tutuklanan eski futbolcu Ümit Karan, savcıya ek ifade verdi.
Avukat Ayhan Sağıroğlu, Karan`ın ifadesini değiştirmediğini belirterek, "İlk ifadesini bir başka savcı almıştı. Soruşturmanın ana savcısı detaylı ifadesini aldı" dedi.
Beşiktaş`taki İstanbul Adliyesi`nde basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Avukat Ayhan Sağıroğlu, Ümit Karan`ın ek ifade verdiğini, ifadesinde herhangi bir değişiklik söz konusu olmadığını belitti. Sağıroğlu, Karan`ın ilk ifadesinin eksik alındığını ifade ederek, "İlk ifadesini bir başka savcı almıştı. Soruşturmanın ana savcısı detaylı ifadesini aldı. Bundan başka söyleyecek bir şey yok" diye konuştu.
Sağıroğlu, bir basın mensubunun, "Neler soruldu? Basında yapılan açıklamalarla ilgili herhangi bir soru soruldu mu?" şeklindeki sorusuna da, "Bir savcı ifadesini almıştı, Hüseyin Bey sanırım. Burada açıklamak istediği şeyleri daha detaylı, daha rahat açıkladı. Çünkü müvekkilimiz Almanya kökenli bir insan. İngilizcesi, Almancası ana dili gibi. Türkçe`de bazı sıkıntılar yaşayabiliyor. Onlar ortadan kaldırıldı. Yanlışlıklar düzeltildi. Başka bir şey yok söyleyecek" şeklinde karşılık verdi.
Karan`ın adliyeye geliş nedeninin tam olarak ne olduğunu soran basın mensuplarına Sağıroğlu, "Tabii serzenişlerini, soruşturma dosyasına bakan Mehmet Bey kendisiyle bire bir görüşmek istedi. `Ek söyleyeceğin şeyler varsa onları söyleyelim, onları beyan et kardeşim, bunlar senin tabii hakların` dedi. Bunun değerlendirilmesi başka bir şey değil" dedi.
Avukat Ayhan Sağıroğlu, bir basın mensubunun, "Üst mahkemeye itirazınız oldu mu?" sorusu üzerine de, şunları söyledi: "Hakim tutuklar, heyet itirazları değerlendirir. Hukukta üst mahkeme diye bir şey yok. 11 tutukladıysa 12 bakar, 12 tutukladıysa 13 bakar. Takip eden mahkemedir. İtiraz ettik, yarın ya da pazartesi günü ayrıca tahliye talebimiz olacak. Çünkü yasal tutukluluğun değerlendirilmesi süreleri değerlendirilecek. Biz saat, çantasıyla alakalı garanti belgelerini, faturalarını, satan adamın kartvizitini, saat çantasını, içindeki saat kutusunu bunların hepsini arz ettik dilekçemizde. Tahliye taleplerimizle birliktevermiştik. Bunlar bizim adli emanete alındı. Yani dolayısıyla para zarfı veya para çantası olmadığı anlaşıldı. Bakın, şimdi bazı insanlar hukuksuzluktan bahsederken burada yargı görevini yapan insanları ayaklar altına almamak lazım. Burada soruşturma savcısı Mehmet Bey, gerçekten bir kamu görevlisinin yapması gereken şeyi yaptı. `Makamımızla alakalı bir iddia var` dedi. `Biz bunu yanlış da anlamış olabiliriz` dedi, bizi çağırdı. Çünkü ben seni tanımıyorum, Ümit`in ifadesini ben almadım, benim hakkımdabasında bunlar çıkıyor. Ümit de geldi dedi ki, `Sayın savcım ben de sizi tanımıyorum. Benim ifademi başkası aldı ama. Ama içime sindiremediğim, eksik kaldığım şeyler vardı. Ben bunları dolu dolu anlatmak istiyordum. Bunları da tutuklandığım için anlatmak istiyorum değil, herhangi bir ifşaatta bulunmak istiyorum değil, detaylı olarak anlatılmasında fayda var` dedi. Burada tuhaf bir şey var. Çünkü, toplumda da yanlış bir algı var. Polis delilleri toplar, delilleri yorumlamaz. Bunların irdelemesinisavcılık yapar mahkemeler de yargılar zaten. Ama bizde farklı oluyor. Yargılayarak gönderiliyor deliller kanaatimizce o budur diye. Mehmet Baransu`ya biz gene sevgiler sunuyoruz. Kimlerin alınacağını söylerse biz ona göre yaz tatilini ayarlayacağız".
Kaynak: İHA
Beşiktaş`taki İstanbul Adliyesi`nde basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Avukat Ayhan Sağıroğlu, Ümit Karan`ın ek ifade verdiğini, ifadesinde herhangi bir değişiklik söz konusu olmadığını belitti. Sağıroğlu, Karan`ın ilk ifadesinin eksik alındığını ifade ederek, "İlk ifadesini bir başka savcı almıştı. Soruşturmanın ana savcısı detaylı ifadesini aldı. Bundan başka söyleyecek bir şey yok" diye konuştu.
Sağıroğlu, bir basın mensubunun, "Neler soruldu? Basında yapılan açıklamalarla ilgili herhangi bir soru soruldu mu?" şeklindeki sorusuna da, "Bir savcı ifadesini almıştı, Hüseyin Bey sanırım. Burada açıklamak istediği şeyleri daha detaylı, daha rahat açıkladı. Çünkü müvekkilimiz Almanya kökenli bir insan. İngilizcesi, Almancası ana dili gibi. Türkçe`de bazı sıkıntılar yaşayabiliyor. Onlar ortadan kaldırıldı. Yanlışlıklar düzeltildi. Başka bir şey yok söyleyecek" şeklinde karşılık verdi.
Karan`ın adliyeye geliş nedeninin tam olarak ne olduğunu soran basın mensuplarına Sağıroğlu, "Tabii serzenişlerini, soruşturma dosyasına bakan Mehmet Bey kendisiyle bire bir görüşmek istedi. `Ek söyleyeceğin şeyler varsa onları söyleyelim, onları beyan et kardeşim, bunlar senin tabii hakların` dedi. Bunun değerlendirilmesi başka bir şey değil" dedi.
Avukat Ayhan Sağıroğlu, bir basın mensubunun, "Üst mahkemeye itirazınız oldu mu?" sorusu üzerine de, şunları söyledi: "Hakim tutuklar, heyet itirazları değerlendirir. Hukukta üst mahkeme diye bir şey yok. 11 tutukladıysa 12 bakar, 12 tutukladıysa 13 bakar. Takip eden mahkemedir. İtiraz ettik, yarın ya da pazartesi günü ayrıca tahliye talebimiz olacak. Çünkü yasal tutukluluğun değerlendirilmesi süreleri değerlendirilecek. Biz saat, çantasıyla alakalı garanti belgelerini, faturalarını, satan adamın kartvizitini, saat çantasını, içindeki saat kutusunu bunların hepsini arz ettik dilekçemizde. Tahliye taleplerimizle birliktevermiştik. Bunlar bizim adli emanete alındı. Yani dolayısıyla para zarfı veya para çantası olmadığı anlaşıldı. Bakın, şimdi bazı insanlar hukuksuzluktan bahsederken burada yargı görevini yapan insanları ayaklar altına almamak lazım. Burada soruşturma savcısı Mehmet Bey, gerçekten bir kamu görevlisinin yapması gereken şeyi yaptı. `Makamımızla alakalı bir iddia var` dedi. `Biz bunu yanlış da anlamış olabiliriz` dedi, bizi çağırdı. Çünkü ben seni tanımıyorum, Ümit`in ifadesini ben almadım, benim hakkımdabasında bunlar çıkıyor. Ümit de geldi dedi ki, `Sayın savcım ben de sizi tanımıyorum. Benim ifademi başkası aldı ama. Ama içime sindiremediğim, eksik kaldığım şeyler vardı. Ben bunları dolu dolu anlatmak istiyordum. Bunları da tutuklandığım için anlatmak istiyorum değil, herhangi bir ifşaatta bulunmak istiyorum değil, detaylı olarak anlatılmasında fayda var` dedi. Burada tuhaf bir şey var. Çünkü, toplumda da yanlış bir algı var. Polis delilleri toplar, delilleri yorumlamaz. Bunların irdelemesinisavcılık yapar mahkemeler de yargılar zaten. Ama bizde farklı oluyor. Yargılayarak gönderiliyor deliller kanaatimizce o budur diye. Mehmet Baransu`ya biz gene sevgiler sunuyoruz. Kimlerin alınacağını söylerse biz ona göre yaz tatilini ayarlayacağız".