Tohum İthalatına `çukurova` Çözümü
Adana Ticaret Odası (ATO) Yönetim Kurulu Başkanı Ali Gizer, Türkiye`nin her yıl milyonlarca dolar olarak ifade edilen bir kaynağı `tohum ithalatı`na aktardığına dikkat çekerek, Çukurova`da yüksek teknolojiyle tohum üretecek bir araştırma-geliştirme merkezinin kurulması gerektiğini vurguladı.
Böylelikle hem bölgenin, hem de tarım sektörü açısından önemli bir gelişme sağlanacağını kaydeden Gizer, aynı zamanda çok ciddi bir kaynak tasarrufu da sağlanmış olacağının altını çizdi
"ÇUKUROVA BÖLGESİ TARIMDA TÜRKİYE`NİN CAN DAMARIDIR" Çukurova Bölgesi`nin, tarım sektörü açısından Türkiye`nin adeta `can damarı` konumunda olduğuna dikkat çeken Gizer, ancak buna rağmen bölgede her geçen gün uygulanan yanlış politikalar nedeniyle tarımın ve hayvancılığın ölme noktasında olduğunu, bu duruma son verilerek sektörün yeniden canlandırılması gerektiğini belirtti. Özellikle katma değeri yüksek sebze ve meyve türlerinin üretimine yönelik proje ve desteğe ihtiyaç duyulduğunu ifade eden Gizer, Adana, Mersin, Hatay ve Osmaniye illeri arasındatarımın ve tarıma dayalı yan sanayinin, uygun bir projeyle verimli bir biçimde değerlendirilmesi önerisini gündeme taşıdı. Gizer, "Bu sayede paketleme, depolama, meyve ve sebze işleme ve taşıma sektörlerinde de önemli ölçüde canlanma yaşanacaktır" dedi
"KURULACAK ARAŞTIRMA-GELİŞTİRME MERKEZİ GELİŞİMİN ÖNÜNÜ AÇAR" Bölgede, uygun iklim koşulları ve toprak yapısıyla her türlü sebze ve meyvenin yetiştirilebildiğine işaret eden Gizer, yeterle pazar ve işleme tesisleri olmamasının da söz konusu ürünlerin büyük oranda yok olmasına neden olduğunu söyledi. İhracatçıların, yurt dışında rekabet şansını her geçen gün kaybetmeye başladığını hatırlatan Gizer, ihracatçıların teşvik edilmesi çağrısında da bulunarak, ürün kalitesinin yükseltilmesi için de gerekli çalışmaların bir an önce başlatılmasını istedi. Türkiye`de her yılmilyonlarca dolar olarak ifade edilen bir kaynağın, tohum ithalatına ödendiğine dikkat çeken Ali Gizer, "Çukurova Bölgesi`nde yüksek teknolojiyle tohum üretecek bir araştırma-geliştirme merkezinin kurulması hem bölgemiz, hem de tarım sektörü için önemli bir gelişme sağlayacaktır. Böylesi bir çalışma, ciddi bir miktarda kaynak tasarrufu da sağlayacaktır" diye konuştu
"BİRİNCİ SINIF TARIM ALANLARI SANAYİ YATIRIMLARINA AÇILMAMALI" Bölgede tarımsal gelişimin canlanması için alınması gereken bir diğer önlemin de; ekilebilir birinci sınıf tarım alanlarının iskana ve sanayi yatırımlarına açılmaması olduğunu ortaya koyan Gizer, Adana`da tarım sektöründe verimlilik ve üretimin arttırılabilmesi noktasında da; tıbbi ve aromatik bitkiler üretimi, seracılık, meyve ve sebze yetiştiriciliği, damızlık tohum üretim tesisi, bağcılık, yem bitkileri üretimi, kanola üretimiyle birlikte organik tarım ürünleri üretimi yapılması önerisini gündemetaşıdı. Gizer, kentte organik tarımın uygulanması için toprak yapısının uygunluğu, kimyasal gübre ve ilaçlarla kirletilmemiş olması gibi gerekli olan şartların da mevcut olduğunu dile getirdi
"BÖLGEDE BİTKİSEL VE HAYVANSAL ÜRETİMDE UZMANLAŞILMALI" Adana ve Çukurova Bölgesi`nde bitkisel ve hayvansal üretimde uzmanlaşmayı ve entansif üretimi ön plana alan yeni politikaların hayata geçirilmesinin şart olduğunu vurgulayan Gizer, "Yöre kaynaklarının değerlendirilmesi açısından birim alandan daha fazla ve birden çok ürün alınmasına imkan veren seracılık yatırımlarına ağırlık verilmesiyle tarımdan elde edilen gelirin arttırılması mümkündür. Elverişli iklim ve toprak yapısıyla Adana, mevcut seracılık yatırımlarına ilave olarak yeni seracılık yatırımlarınıözendirici çalışmalara devam edilmelidir. Mera alanlarının kalite ve miktar yönünden iyileştirilmesi, üreticilere meraya bakım yükümlülüğünün getirilmesi, bitkisel üretim kompozisyonunda yem bitkileri oranını ve yüksek verimli kültür ırkı hayvanlarla bunların melezlerinin sayısının arttırılması, suni tohumlama çalışmalarının yoğunlaştırılması, hastalıklarla mücadelenin gereken ölçüde yapılması yanında üreticilerin hayvancılık kredisini yeterli ve uygun faizle temin etmeleri sağlanmalıdır" ifadesinikullandı.
Kaynak: İHA
"ÇUKUROVA BÖLGESİ TARIMDA TÜRKİYE`NİN CAN DAMARIDIR" Çukurova Bölgesi`nin, tarım sektörü açısından Türkiye`nin adeta `can damarı` konumunda olduğuna dikkat çeken Gizer, ancak buna rağmen bölgede her geçen gün uygulanan yanlış politikalar nedeniyle tarımın ve hayvancılığın ölme noktasında olduğunu, bu duruma son verilerek sektörün yeniden canlandırılması gerektiğini belirtti. Özellikle katma değeri yüksek sebze ve meyve türlerinin üretimine yönelik proje ve desteğe ihtiyaç duyulduğunu ifade eden Gizer, Adana, Mersin, Hatay ve Osmaniye illeri arasındatarımın ve tarıma dayalı yan sanayinin, uygun bir projeyle verimli bir biçimde değerlendirilmesi önerisini gündeme taşıdı. Gizer, "Bu sayede paketleme, depolama, meyve ve sebze işleme ve taşıma sektörlerinde de önemli ölçüde canlanma yaşanacaktır" dedi
"KURULACAK ARAŞTIRMA-GELİŞTİRME MERKEZİ GELİŞİMİN ÖNÜNÜ AÇAR" Bölgede, uygun iklim koşulları ve toprak yapısıyla her türlü sebze ve meyvenin yetiştirilebildiğine işaret eden Gizer, yeterle pazar ve işleme tesisleri olmamasının da söz konusu ürünlerin büyük oranda yok olmasına neden olduğunu söyledi. İhracatçıların, yurt dışında rekabet şansını her geçen gün kaybetmeye başladığını hatırlatan Gizer, ihracatçıların teşvik edilmesi çağrısında da bulunarak, ürün kalitesinin yükseltilmesi için de gerekli çalışmaların bir an önce başlatılmasını istedi. Türkiye`de her yılmilyonlarca dolar olarak ifade edilen bir kaynağın, tohum ithalatına ödendiğine dikkat çeken Ali Gizer, "Çukurova Bölgesi`nde yüksek teknolojiyle tohum üretecek bir araştırma-geliştirme merkezinin kurulması hem bölgemiz, hem de tarım sektörü için önemli bir gelişme sağlayacaktır. Böylesi bir çalışma, ciddi bir miktarda kaynak tasarrufu da sağlayacaktır" diye konuştu
"BİRİNCİ SINIF TARIM ALANLARI SANAYİ YATIRIMLARINA AÇILMAMALI" Bölgede tarımsal gelişimin canlanması için alınması gereken bir diğer önlemin de; ekilebilir birinci sınıf tarım alanlarının iskana ve sanayi yatırımlarına açılmaması olduğunu ortaya koyan Gizer, Adana`da tarım sektöründe verimlilik ve üretimin arttırılabilmesi noktasında da; tıbbi ve aromatik bitkiler üretimi, seracılık, meyve ve sebze yetiştiriciliği, damızlık tohum üretim tesisi, bağcılık, yem bitkileri üretimi, kanola üretimiyle birlikte organik tarım ürünleri üretimi yapılması önerisini gündemetaşıdı. Gizer, kentte organik tarımın uygulanması için toprak yapısının uygunluğu, kimyasal gübre ve ilaçlarla kirletilmemiş olması gibi gerekli olan şartların da mevcut olduğunu dile getirdi
"BÖLGEDE BİTKİSEL VE HAYVANSAL ÜRETİMDE UZMANLAŞILMALI" Adana ve Çukurova Bölgesi`nde bitkisel ve hayvansal üretimde uzmanlaşmayı ve entansif üretimi ön plana alan yeni politikaların hayata geçirilmesinin şart olduğunu vurgulayan Gizer, "Yöre kaynaklarının değerlendirilmesi açısından birim alandan daha fazla ve birden çok ürün alınmasına imkan veren seracılık yatırımlarına ağırlık verilmesiyle tarımdan elde edilen gelirin arttırılması mümkündür. Elverişli iklim ve toprak yapısıyla Adana, mevcut seracılık yatırımlarına ilave olarak yeni seracılık yatırımlarınıözendirici çalışmalara devam edilmelidir. Mera alanlarının kalite ve miktar yönünden iyileştirilmesi, üreticilere meraya bakım yükümlülüğünün getirilmesi, bitkisel üretim kompozisyonunda yem bitkileri oranını ve yüksek verimli kültür ırkı hayvanlarla bunların melezlerinin sayısının arttırılması, suni tohumlama çalışmalarının yoğunlaştırılması, hastalıklarla mücadelenin gereken ölçüde yapılması yanında üreticilerin hayvancılık kredisini yeterli ve uygun faizle temin etmeleri sağlanmalıdır" ifadesinikullandı.