"ramazan`da Uyku Düzenini Korumak İçin Sahurdan Sonra Hemen Uyumayın"
Akdeniz Üniversitesi (AÜ) Öğretim Üyesi Yrd.
Doç. Dr. Murat Turhan, Ramazan ayında ortaya çıkan uyku bozukluklarını önlemek için, sahurdan sonra hemen uyumamayı, aşırı ve hızlı yemek yememeyi tavsiye etti. Turhan, sahurda tüketilen fazla miktarda çay ve kahvenin sinirlilik, endişe ve hırçınlık gibi şikâyetlere yol açtığını söyledi.
AÜ Tıp Fakültesi Kulak Burun Boğaz (KBB) Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Murat Turhan, açıklamasında, Ramazan’da uyku düzeni, zamanlama ve süre açısından değişiklikler gösterdiği için bazı problemlerin ortaya çıkabildiğini kaydetti.
KBB Uzmanı Yrd. Doç. Dr. Murat Turhan, Ramazan’da uyku düzeninin bozulmaması için bazı önerilerde bulundu. Bir aylık süreç içerisinde kişilerin uyku düzenlerinde ve gündüz performanslarında da birtakım değişiklikler ortaya çıktığını ifade eden Dr. Murat Turhan, genellikle Ramazan ayının onuncu gününden itibaren uyku düzeni bozukluluklarının başladığını ifade etti.
Bu dönemde kişilerin uykuya dalma sürelerinin uzadığını ifade eden Turhan, buna bağlı olarak da toplam uyku sürelerinin azaldığını söyledi. Uyku bölünmelerinin de arttığını ifade eden Turhan, “Derin uyku, fiziksel olarak dinlendirici uyku olup, bu uyku evresine özellikle sabaha karşı girilmektedir. Dolayısıyla bu dönemde uyanık ve ayakta olmak ve sonrasında kısa süreli tekrar uykuya dalmak oruç tutan kişilerde sabah yorgun ve dinlenmemiş olarak kalkmaya neden olur. Bu değişiklikler, oruç tutan kişilerin günlük performanslarını olumsuz etkileyip öğlen ve akşamüstü saatlerinde uyku hali ve yoğunlaşma bozukluğunun ortaya çıkmasına ve iş performansının düşmesine neden olmaktadır. Bu da özellikle dikkat gerektiren işlerde çalışanlar açısından sorun yaratabilir.” diye konuştu.
Ayrıca, Ramazan’da tüketilen yiyecekler ve içeceklerin de uyku düzenini etkilediğini ifade eden Turhan, uzun bir açlık süresi sonunda iftarda aşırı yemek yenilmemesi gerektiğini kaydetti. Turhan, yine gün içerisinde dinç olabilmek için sahur ve iftarda fazla miktarda çay ve kahve tüketmenin sinirlilik, endişe ve hırçınlık gibi şikayetlere yol açabileceğine dikkat çekti. Turhan, Ramazan ayı süresince ortaya çıkan ve sağlığı etkileyebilecek uyku bozuklukları ile onun yol açtığı yakınmaları en aza indirmek için şu tavsiyelerde bulunu:
“Toplam uyku süresini, Ramazan öncesinde olduğu gibi tutmaya çalışmak, sahurdan sonra hemen uyumamak, iftarda ve sahurda hızlı ve aşırı miktarda yemek yememek şikayetlerin giderilmesine yardımcı olabilir. Özellikle, bu sene Ramazan ayı çok sıcak döneme denk geldiği için bol bol sıvı tüketmek, gündüz en az iki saat uyumak gerekmektedir. Çünkü açlık süresinin uzun olması vücudun su ve elektrolit kaybını daha da artırarak kalbin yükünün de artmasına sebep olmaktadır. Dolayısıyla iki saatlik gündüz uykusu, metabolizmanın açlıktan daha az etkilenmesini sağlayıp, kalbin iş yükünü azaltacaktır. Ayrıca, iftar sonrası hafif egzersiz ve yürüyüşler yapılması, iyi bir uyku uyumaya yardımcı olacaktır. Oruç tutan kişiler, akşama doğru hissedilen yorgunluk, sinirlilik, dikkatsizlik ve unutkanlığın uyku bozukluğu sonucu olduğunu akılda tutup, mümkünse kısa sürelerle vücudunu ve zihnini dinlendirmeye çalışmalıdırlar.”
AÜ Tıp Fakültesi Kulak Burun Boğaz (KBB) Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Murat Turhan, açıklamasında, Ramazan’da uyku düzeni, zamanlama ve süre açısından değişiklikler gösterdiği için bazı problemlerin ortaya çıkabildiğini kaydetti.
KBB Uzmanı Yrd. Doç. Dr. Murat Turhan, Ramazan’da uyku düzeninin bozulmaması için bazı önerilerde bulundu. Bir aylık süreç içerisinde kişilerin uyku düzenlerinde ve gündüz performanslarında da birtakım değişiklikler ortaya çıktığını ifade eden Dr. Murat Turhan, genellikle Ramazan ayının onuncu gününden itibaren uyku düzeni bozukluluklarının başladığını ifade etti.
Bu dönemde kişilerin uykuya dalma sürelerinin uzadığını ifade eden Turhan, buna bağlı olarak da toplam uyku sürelerinin azaldığını söyledi. Uyku bölünmelerinin de arttığını ifade eden Turhan, “Derin uyku, fiziksel olarak dinlendirici uyku olup, bu uyku evresine özellikle sabaha karşı girilmektedir. Dolayısıyla bu dönemde uyanık ve ayakta olmak ve sonrasında kısa süreli tekrar uykuya dalmak oruç tutan kişilerde sabah yorgun ve dinlenmemiş olarak kalkmaya neden olur. Bu değişiklikler, oruç tutan kişilerin günlük performanslarını olumsuz etkileyip öğlen ve akşamüstü saatlerinde uyku hali ve yoğunlaşma bozukluğunun ortaya çıkmasına ve iş performansının düşmesine neden olmaktadır. Bu da özellikle dikkat gerektiren işlerde çalışanlar açısından sorun yaratabilir.” diye konuştu.
Ayrıca, Ramazan’da tüketilen yiyecekler ve içeceklerin de uyku düzenini etkilediğini ifade eden Turhan, uzun bir açlık süresi sonunda iftarda aşırı yemek yenilmemesi gerektiğini kaydetti. Turhan, yine gün içerisinde dinç olabilmek için sahur ve iftarda fazla miktarda çay ve kahve tüketmenin sinirlilik, endişe ve hırçınlık gibi şikayetlere yol açabileceğine dikkat çekti. Turhan, Ramazan ayı süresince ortaya çıkan ve sağlığı etkileyebilecek uyku bozuklukları ile onun yol açtığı yakınmaları en aza indirmek için şu tavsiyelerde bulunu:
“Toplam uyku süresini, Ramazan öncesinde olduğu gibi tutmaya çalışmak, sahurdan sonra hemen uyumamak, iftarda ve sahurda hızlı ve aşırı miktarda yemek yememek şikayetlerin giderilmesine yardımcı olabilir. Özellikle, bu sene Ramazan ayı çok sıcak döneme denk geldiği için bol bol sıvı tüketmek, gündüz en az iki saat uyumak gerekmektedir. Çünkü açlık süresinin uzun olması vücudun su ve elektrolit kaybını daha da artırarak kalbin yükünün de artmasına sebep olmaktadır. Dolayısıyla iki saatlik gündüz uykusu, metabolizmanın açlıktan daha az etkilenmesini sağlayıp, kalbin iş yükünü azaltacaktır. Ayrıca, iftar sonrası hafif egzersiz ve yürüyüşler yapılması, iyi bir uyku uyumaya yardımcı olacaktır. Oruç tutan kişiler, akşama doğru hissedilen yorgunluk, sinirlilik, dikkatsizlik ve unutkanlığın uyku bozukluğu sonucu olduğunu akılda tutup, mümkünse kısa sürelerle vücudunu ve zihnini dinlendirmeye çalışmalıdırlar.”