Aşkım Tüfekçi Çukurova Devlet Hastanesi`nde, `özel hastane standartlarını yakalayabilme` hedefiyle başlayan değişim bütün hızıyla sürüyor. Başhekimi Musa İnal, "Hastaneyi, eski SSK zihniyetinden kurtarıyoruz" dedi.Kentin en önemli sağlık kuruluşlarından biri olan Adana Dr. Aşkım Tüfekçi Çukurova Devlet Hastanesi`nde, hizmet kalitesi ve kapasitesinin arttırılması yönünde süre gelen çalışmalar, Prof. Dr. Nusret Karasu Göğüs Hastalıkları Hastanesi`nin de kuruma dahil edilmesiyle yoğun ivme kazandı.Göğüs Hastalıkları Hastanesi`nin tamamen kapandığı yönünde bazı yaygın dedikodular bulunması, insan sağlığı üzerinden rant elde etmeye çalışan çeşitli simsarları harekete geçirdi. Konuya açıklık getiren Adana Dr. Aşkım Tüfekçi Çukurova Devlet Hastanesi Başhekimi Mustafa İnal, İHA muhabirine yaptığı açıklamada, çağdaş tıp alanından yalnızca göğüs hastalıkları diye bir hastalığın olmadığını kaydetti. İnal, "Bunların yanında enfeksiyon, kalp, dahiliye hastalıkları ve göğüs cerrahisi gibi branşlara da ihtiyaç vardır. Göğüs Hastalıkları Hastanesi binası ile aramızda sadece bir duvar vardı. 12 Temmuz`da Sağlık Bakanlığı bu iki hastaneyi birleştirdi" dedi.Orada görev yapan 15 uzman doktorun değişikliğe uğramadan aynı hizmeti verdiğine değinen İnal, "Göğüs hastalığına yakalanan hastalar aynı zamanda da bizim hastanemizde bulunan Tomografi, MR gibi laboratuar tekniklerinden yararlanmış oldular. Sağlık hizmetlerinde bir sinerji oluşturdu. Ayrıca tüberküloz tedavisi gören hastaları da normal hastalardan ayıracağız. Ayrı bir birim kuracağız Böylece tüberkülozun yayılımını da önlemiş olacağız" şeklinde konuştu."ACİL HASTALARI BAŞKA HASTANELERE SEVK ETMEYECEĞİZ"Şehrin en büyük hastanesi olduğu için acil servisin yoğunluğuna dikkat çeken Başhekim İnal, "Acil servisimize daha ağır hastaların kabul edilebildiği ve poliklinik hekimlerinin de acil hizmet verebileceği bir bölüm yapıyoruz. Servisi 600-700 metrekare kadar genişleteceğiz. Ambulans geldiğinde bütün uzman hekimler burada bulunacak. Gelen acil hastaları, yer veya uzman doktor olmadığı gerekçesiyle başka hastaneye sevk etmeyeceğiz" diye konuştu.İnal, 1973 yılında yapılan hastanede bütün odaların 10`ar kişilik şekilde inşa edildiğini belirterek, "Bunu 3`er kişiliğe, tuvaletli ve banyolu şekilde düşürmeyi planlıyoruz. Eski SSK zihniyeti olan büyük odalardan tamamen özel hastane gibi olacağız" dedi.Yeniliklerin bununla sınırlı kalmayacağını belirten İnal, şunları kaydetti:"Özellikle ameliyathane içindeki ameliyat masa sayısı artırıldı. Ameliyat cihazlarını yeniledik. Lazerle göz ameliyatı konusunda, retina taramalarına müdahale edilecek cihazlar temin ettik. En son ki projemizde artık digital hastane olma yolunda. Özellikle çekilen röntgen filmlerinin artık digital ortama atılarak bilgisayarda görülmelerini sağlayacağız. Hastaların eline röntgen filmleri verilmeyecek. Arzu ederlerse filmlerini CD olarak alabilecekler. Bütün filmler bilgisayar kayıtlarında olacak. Bunları arşivleyeceğiz. Böylece hem çevre kirlenmesi engellemiş olacağız hem de bu röntgen filmine verdiğimiz paralardan tasarruf etmiş olacağız."
