Kılıçdaroğlu'na şok benzetme
CHP'ye oy verin çağrısı yapan The Economist dergisi bu kez CHP'lileri çok kızdıracak bir benzetmeye imza attı.
Genel seçimler öncesi CHP'ye oy verin çağrısı yapan dünyaca ünlü İngiliz ekonomi dergisi The Economist, bu defa CHP'lileri kızdıracak bir benzetmeye imza attı. İstanbul mahreçli analizde Suriye'de yaşananlar ve Türkiye'nin Ortadoğu'daki rolü değerlendirilirken, CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu'nun papağan gibi sürekli aynı şeyleri tekrar ettiği iddia edildi.
İşte İngiliz dergisindeki Suriye, Ortadoğu ve Türkiye analizi:
Fatih camii yakınlarında bir kafede Suriye Deraa'da Sünni camisinde kuşatmadan dolayı ülkesini terk etmeden, birkaç hafta öncesine kadar imamlık yapmış olan kirli sakallı Motee Albatee t-shirtünü sıyırarak vücudundaki 2 kursun izini göstererek bunu bana Esad'ın askerleri yaptı diyor. Albatee bir çoğu sınırdaki sığınmacı kamplarında kalan ve Türkiye'yi sığınak olarak gören isyancılardan bir tanesi.
Suriye Müslüman Kardeşlerden Yahya Bedir'e göre isyancıların birçoğu Türkiye'nin Esad yönetimine karşı sertleşmemesine tepkililer. Bedir Türkiye'nin can kayıplarının önlenmesi için Suriye içersinde tampon bir bölge oluşturması gerektiğinde ısrar ediyor. Masadaki birçok kişi gibi o da sadece şiddetli bir müdahalenin baskıcı Esad rejimini devirebileceğine inanıyor.
TÜRKİYE'DEN SABRIMIZ TAŞIYOR ÇIKIŞI
Suriyeli tweeter kullanıcılarının Türkiye'nin Esad'a katliamı durdurmasına yönelik çağrısına Esad'ın tenezzül etmeyeceğine inanıyorlar. Dışişleri bakanı Davutoğlu'nun Şam'ı ziyaretinden sonra durmayan Esad hükümetine karşı Recep Tayyip Erdoğan'ın "Sabrımız taşıyor" açıklamasını gereksiz bir tekrar olarak görüyorlar.
Esad sivil halk üzerine saldırılarını özellikle Akdeniz liman şehri olan Latakia'da arttırarak devam ettirmekte. Bunun üzerine Davutoğlu "eğer katliamlar devam ederse Türkiye tarafsızlığını korumayacaktır" diye ikinci bir uyarı yayınladı, ancak tampon bölge oluşturmak fikrini kabul etmedi. Peki bu baskı Türkiye'yi Osmanlı zamanlarındaki gibi hakimiyete iter mi?
TÜRKİYE BÖLGEDE SANILDIĞI KADAR ETKİN DEĞİL Mİ
Davutoğlu'nun komşularla sıfır sorun politikasında bir sapma olmamakla beraber politika bilimcisi Soli Özel'e göre Türkiye bölgede düşünüldüğü kadar etkili değil. İki ülke en son 1998 senesinde Öcalan" href="https://www.beyazgazete.com/abdullah-ocalan.html">Abdullah Öcalan krizinde karşı karşıya gelmişlerdi. AK Parti iktidarı politikaları ve Suriye'nin PKK ile ilişkilerini kesmesi neticesinden iki ülke ilişkileri gayet iyi bir hal aldı. Hatta Davutoğlu 8 senede Suriye'ye 60'dan fazla ziyarette bulundu)
Suriye ile ilişkilerin düzelmesi Türkiye'ye bölgede daha büyük bir rol oynama imkanı sağladı. Hatta Türkiye İsrail'in Gazze'ye saldırmasına kadar gelişen süreçte Suriye-İsrail ilişkilerinin düzelmesinde arabulucu olmuştur. Bazı Türkler iki ülke arasındaki iyi ilişkilerin Suriye'yi İran uydusu olmaktan kurtaracağına ve reformların gerçekleşeceğine bile inanıyorlardı.(Hariri suikastı ve daha birçok olay bu inancı zedelemiştir) Bugün bütün yaşananlar Türkiye'nin duygularına yapılan bir ihanettir.
İRAN'A YAPTIRIM KARARINDA TÜRKİYE RET OYU KULLANMIŞTI
Türkiye'nin batı komşuları Suriye'ye yönelik bir işgale taraftar olmamakla beraber Türkiye'nin Esad ile olan ekonomik ve politik işbirliğinin sonlandırılmasını istemektedirler. Ama esas amaçlanan Türkiye ile İran'ın ilişkilerine çapa takmak. Türkiye'nin mollaları şımartması ve özellikle geçen sene Birleşmiş Milletlerde İran'a karşı yaptırımlara hayır oyu kullanması Amerika'yı kızdırmış bulunmakta. Türkiye hala bunun telafisi için uğraşmakta. İran'a karşı kurulacak olan füze kalkanı projesine destek vermesi ve biraz zorla da olsa Libya'ya yapılan müdahaleye destek olması bu telafi çabasının ispatıdır.
TÜRKİYE'NİN SON İSTEYECEĞİ ŞEY DÜŞMAN BİR İRAN
Türkiye en büyük gaz ve petrol tedarikçisi ve Merkez Asya'ya açılan transit ticaret yollarının merkezi konumundaki İran ile yüzleşmeye hazır değil. Ayrıca İran PKK'ya karşı saldırılarıyla Türkiye'nin karşısındaki herkese mesaj da vermektedir. 30 askerin şehit olması ve her ne kadar bundan önceki teşebbüsler başarısız olmuş olsalar da alınan sınır ötesi operasyon kararı Türkiye'yi yoğun bir gündeme dahil etmiştir. Bu durumda da Türkiye'nin en son isteği düşman bir İran'dır.
Buna rağmen birçok dindar AK Partili seçmen Suriye'deki durumu Amerika destekli Siyonistlerin İran'a müdahale için Türkiye'yi üs olarak kullanmak istediği görüşünde. Bu görüştekilere göre nihai hedef Türkiye'yi zor duruma düşürmek ve itibar kaybı yaşatmak. Burada esas hayal kırıklığı ise değişim sloganıyla başa geçen ana muhalefet partisi olan CHP'nin lideri Kemal Kılıçdaroğlu'nun papağan gibi sürekli aynı şeyleri tekrar etmesidir.
TÜRKİYE'NİN SEÇENEKLERİ
Peki Türkiye'nin seçenekleri nelerdir? Birinci seçeneği Şam Büyükelçisini geri çekmek, silah akışını durdurmak ve ekonomik yaptırım uygulamak. Özel'in önerdiği diğer seçenek ise verebileceğinden fazlasını vaad etmemeli.
İşte İngiliz dergisindeki Suriye, Ortadoğu ve Türkiye analizi:
Fatih camii yakınlarında bir kafede Suriye Deraa'da Sünni camisinde kuşatmadan dolayı ülkesini terk etmeden, birkaç hafta öncesine kadar imamlık yapmış olan kirli sakallı Motee Albatee t-shirtünü sıyırarak vücudundaki 2 kursun izini göstererek bunu bana Esad'ın askerleri yaptı diyor. Albatee bir çoğu sınırdaki sığınmacı kamplarında kalan ve Türkiye'yi sığınak olarak gören isyancılardan bir tanesi.
Suriye Müslüman Kardeşlerden Yahya Bedir'e göre isyancıların birçoğu Türkiye'nin Esad yönetimine karşı sertleşmemesine tepkililer. Bedir Türkiye'nin can kayıplarının önlenmesi için Suriye içersinde tampon bir bölge oluşturması gerektiğinde ısrar ediyor. Masadaki birçok kişi gibi o da sadece şiddetli bir müdahalenin baskıcı Esad rejimini devirebileceğine inanıyor.
TÜRKİYE'DEN SABRIMIZ TAŞIYOR ÇIKIŞI
Suriyeli tweeter kullanıcılarının Türkiye'nin Esad'a katliamı durdurmasına yönelik çağrısına Esad'ın tenezzül etmeyeceğine inanıyorlar. Dışişleri bakanı Davutoğlu'nun Şam'ı ziyaretinden sonra durmayan Esad hükümetine karşı Recep Tayyip Erdoğan'ın "Sabrımız taşıyor" açıklamasını gereksiz bir tekrar olarak görüyorlar.
Esad sivil halk üzerine saldırılarını özellikle Akdeniz liman şehri olan Latakia'da arttırarak devam ettirmekte. Bunun üzerine Davutoğlu "eğer katliamlar devam ederse Türkiye tarafsızlığını korumayacaktır" diye ikinci bir uyarı yayınladı, ancak tampon bölge oluşturmak fikrini kabul etmedi. Peki bu baskı Türkiye'yi Osmanlı zamanlarındaki gibi hakimiyete iter mi?
TÜRKİYE BÖLGEDE SANILDIĞI KADAR ETKİN DEĞİL Mİ
Davutoğlu'nun komşularla sıfır sorun politikasında bir sapma olmamakla beraber politika bilimcisi Soli Özel'e göre Türkiye bölgede düşünüldüğü kadar etkili değil. İki ülke en son 1998 senesinde Öcalan" href="https://www.beyazgazete.com/abdullah-ocalan.html">Abdullah Öcalan krizinde karşı karşıya gelmişlerdi. AK Parti iktidarı politikaları ve Suriye'nin PKK ile ilişkilerini kesmesi neticesinden iki ülke ilişkileri gayet iyi bir hal aldı. Hatta Davutoğlu 8 senede Suriye'ye 60'dan fazla ziyarette bulundu)
Suriye ile ilişkilerin düzelmesi Türkiye'ye bölgede daha büyük bir rol oynama imkanı sağladı. Hatta Türkiye İsrail'in Gazze'ye saldırmasına kadar gelişen süreçte Suriye-İsrail ilişkilerinin düzelmesinde arabulucu olmuştur. Bazı Türkler iki ülke arasındaki iyi ilişkilerin Suriye'yi İran uydusu olmaktan kurtaracağına ve reformların gerçekleşeceğine bile inanıyorlardı.(Hariri suikastı ve daha birçok olay bu inancı zedelemiştir) Bugün bütün yaşananlar Türkiye'nin duygularına yapılan bir ihanettir.
İRAN'A YAPTIRIM KARARINDA TÜRKİYE RET OYU KULLANMIŞTI
Türkiye'nin batı komşuları Suriye'ye yönelik bir işgale taraftar olmamakla beraber Türkiye'nin Esad ile olan ekonomik ve politik işbirliğinin sonlandırılmasını istemektedirler. Ama esas amaçlanan Türkiye ile İran'ın ilişkilerine çapa takmak. Türkiye'nin mollaları şımartması ve özellikle geçen sene Birleşmiş Milletlerde İran'a karşı yaptırımlara hayır oyu kullanması Amerika'yı kızdırmış bulunmakta. Türkiye hala bunun telafisi için uğraşmakta. İran'a karşı kurulacak olan füze kalkanı projesine destek vermesi ve biraz zorla da olsa Libya'ya yapılan müdahaleye destek olması bu telafi çabasının ispatıdır.
TÜRKİYE'NİN SON İSTEYECEĞİ ŞEY DÜŞMAN BİR İRAN
Türkiye en büyük gaz ve petrol tedarikçisi ve Merkez Asya'ya açılan transit ticaret yollarının merkezi konumundaki İran ile yüzleşmeye hazır değil. Ayrıca İran PKK'ya karşı saldırılarıyla Türkiye'nin karşısındaki herkese mesaj da vermektedir. 30 askerin şehit olması ve her ne kadar bundan önceki teşebbüsler başarısız olmuş olsalar da alınan sınır ötesi operasyon kararı Türkiye'yi yoğun bir gündeme dahil etmiştir. Bu durumda da Türkiye'nin en son isteği düşman bir İran'dır.
Buna rağmen birçok dindar AK Partili seçmen Suriye'deki durumu Amerika destekli Siyonistlerin İran'a müdahale için Türkiye'yi üs olarak kullanmak istediği görüşünde. Bu görüştekilere göre nihai hedef Türkiye'yi zor duruma düşürmek ve itibar kaybı yaşatmak. Burada esas hayal kırıklığı ise değişim sloganıyla başa geçen ana muhalefet partisi olan CHP'nin lideri Kemal Kılıçdaroğlu'nun papağan gibi sürekli aynı şeyleri tekrar etmesidir.
TÜRKİYE'NİN SEÇENEKLERİ
Peki Türkiye'nin seçenekleri nelerdir? Birinci seçeneği Şam Büyükelçisini geri çekmek, silah akışını durdurmak ve ekonomik yaptırım uygulamak. Özel'in önerdiği diğer seçenek ise verebileceğinden fazlasını vaad etmemeli.