Nevşehir'de protokol krizi
Nevşehir'de Hacı Bektaş Veli'yi Anma Törenleri ve Kültür Sanat Etkinlikleri'nde protokol krizi yaşandı.
Törene CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ve Kültür Bakanı Ertuğrul Günay da katıldı. Protokol sıralamasında Kültür Bakanı Günay'ın önde olmasına rağmen ilk olarak kürsüye çıkan Kılıçdaroğlu, “Hacı Bektaş-ı Veli hoşgörüdür, insanlıktır, barıştır, kardeşliktir” dedi. Hacı Bektaş-ı Veli’nin değerleriyle buluşmaya herkesin ihtiyacı olduğunu ifade eden Kılıçdaroğlu, “Türkiye'nin barış diline ihtiyacı var. Bu dili kullanmalıyız” diye konuştu.
Kılıçdaroğlu, konuşmasının ardından Kültür Bakanı'nın konuşmasını dinlemeden tören alanını terketti. Bu sırada bazı CHP’liler Kültür Bakanı Ertuğrul Günay’a tepki gösterdi. Sonrasında kürsüye Kültür Bakanı Ertuğrul Günay çıktı. “Anma törenini siyaset meydanı olarak görmediklerini” ifade eden Günay, “Bu manzara yakışıyor mu? Buranın siyasi arenaya çevrilmesini doğru bulmuyoruz” dedi.
GÜNAY: ÇOK ÜZÜLDÜM
Protokol kriziyle ilgili CNN Türk'e açıklamalarda bulunan Bakan Günay bu davranışın kabul edilemez olduğunu belirtirken çok üzüldüğünü de sözlerine ekledi. Bakan Günay sözlerine şöyle devam etti:
"Belediye başkanı benden önce Kılıçdaroğlu’nu davet etti kürsüye. Konuşmanın her sene olduğu gibi benim tarafımdan yapılması gerekiyordu. Bu usul böyleydi. Önce hükümet konuşur sonra ana muhalefet konuşur. Kılıçdaroğlu hiç tereddüt etmeden konuşmasını yaptı sonra oturduk yan yana sohbet ettik. Sonra Kılıçdaroğlu arkadaşlarıyla sohbet etti, konuştular ve sonra Kılıçdaroğlu alanı terk etti. Kılıçdaroğlu zaman zaman kendi halinden hariçten başkalarının temennileriyle hareket ediyor, yanlış yapıyor.
"GİDİŞİ ŞAŞKINLIK YARATTI"
Sonra ben kürsüye çıkarken baktım Kılıçdaroğlu alanı terk etti. Oturacak sandım ben. Ama döndüğümde arkadaşlar gitmişti. Bu arada şaşkınlık yarattı Kılıçdaroğlu'nun gidişi. Bu durum yüzünden çok tepki aldık.
Oradaki mücadeleyi herkesten iyi bilirim. Yapılması gerekenler söylenir, dostluk meydanıdır Hacı Bektaş Dergahı ve meydanı. Sayın Kılıçdaroğlu ve arkadaşları meydandan ciddi bir tepki aldılar. Bu tavrın uygun olmadığını kürsüden seslendim. Bir atasözü vardır "herkes ettiğini biçer" diye. Bu davranış kabul edilemez. Gerçekten çok üzdü beni. Ben hiç olmazsa o meydanda bir takım iddialarımızı kişisel iddialarımızı ayağımızın altında bırakmayı çok temenni ederdim.
Benim bugün gördüğüm tavır toplumsal barışın korunması, demokratikleşme sürecinde beni buruklaştırdı."