Bakan Bağış`tan Diplomasi Muhabirleri Derneği Üyelerine İftar Yemeği
Avrupa Birliği (AB) Bakanı Egemen Bağış, "Türkiye, Avrupa Birliği sofrasının bereketlendirecek, Avrupa Birliği`nin ağzını tatlandıracak yegane ülkedir" dedi.
AB Bakanı Egemen Bağış, Diplomasi Muhabirleri Derneği üyelerine Avrupa Birliği Bakanlığı bahçesinde iftar yemeği verdi. Yemekte bir konuşma yapan Bağış, Türkiye`nin aktif diplomasi yürüttüğünü belirterek, ``Türkiye`nin pasif olma şansı yok. Nasıl biz monşerliğe son verdiysek, muhabirlikte de monşerliğe son verdik. Artık masa başında oturup, ahkam kesip yazı yazan muhabirlerindense, gerçekten Türkiye`nin aktif diplomasisini gözlemleyen, onun yayınlarına, yayımlarına, ekranlarına, sayfalarına yansıtandöneme geçtik. Türkiye`nin 9 yılda nereden nereye geldiğinin aslında en büyük şahitleri sizlersiniz`` ifadelerini kullandı.
AB üyeliği sürecine değinen Bağış, "Türkiye, Avrupa Birliği sofrasının bereketlendirecek, Avrupa Birliği`nin ağzını tatlandıracak yegane ülkedir. Türkiye`nin olmadığı bir Avrupa Birliği sofrası, bizim Halil İbrahim sofralarımızın bereketinden, iftar sofralarımızın hoşgörüsünden nasibini almamış, uzak kalmış olur`` dedi
Türkiye`nin sofrasında herkese yer olduğunu söyleyen Bakan Bağış, "Bugün maalesef Avrupa Birliği sofrasında yemekler ön yargı ve ırkçılık baharatıyla zehirlenmiş ve sofraya sadece o zehirden içmek isteyenlerin oturabileceği zihniyeti yaygınlaştırmaya çalışan çevreler var. Avrupa Birliği`nin ağzının tadını bozan, Avrupa Birliği`ni yokluğa sürükleyen o zehrin panzehiri ise Türkiye`dir, Türkiye`nin Avrupa Birliği sürecidir" diye konuştu.
Bağış, basın mensuplarının sorularını almadan önce Ramazan`ın hoşgörü, rahmet, şefkat anlamına geldiğini hatırlattı. Anayasa çalışmaları sorulan Bağış, yeni anayasanın herkesi kucaklaması gerektiğini belirterek, ``Hem Siyasi İşler Başkanlığımız hem de Hukuki İşler Başkanlığımız yoğun bir çalışma yürütüyorlar. Anayasa çalışmalarıyla ilgili komisyon var. Onlara destek vermek üzere bugüne kadar Avrupa Birliği ilerleme raporlarında anayasa ile ilgili Türkiye`ye yöneltilen soruları ve eleştirilerideğerlendiren, Kopenhag Siyasi Kriterleri çerçevesinde anayasada olması gereken veya gerekmeyen konuları değerlendiren, farklı uluslararası kurumların, kuruluşların ve komisyonların yayınladığı raporlarda Türkiye`ye anayasal açıdan getirilen eleştirileri değerlendiren ve bunların tüm çerçevesinde yeni `anayasa nasıl olmalı` sorusuna cevap veren hazırlığı yaptık. Önümüzdeki günlerde bunu hem anayasayı hazırlamakla ilgili görevlendirilen gruba, hem Türkiye Büyük Millet Meclisi Anayasa Komisyonu`na hem demüsait olursa Türkiye Cumhuriyeti Bakanlar Kurulu`na sunma konusunda arkadaşlarımız hummalı bir çalışma içerisindeler. Biz gerekli yerlerle, kurum ve kuruluşlarla da paylaşacağız`` dedi.
Muhalefetle anayasa konusunda temaslarının olup olmayacağı sorusuna ise Bağış, ``Eğer gerekiyorsa olur. Biz bir çalışma yapıyoruz. Çalışma bittikten sonra eğer muhalefet partilerimiz de gerçekten demokratikleşme, şeffaflaşma, AB standartlarında ileri demokrasi olsun konusunda samimi iseler, biz tabi ki kendileriyle işbirliği yapmaya, her türlü bilgiyi ve hatta eleştirilerini almaya hazır oluruz`` ifadelerini kullandı.
İngiltere`deki olayları nasıl değerlendirdiği sorulan Bağış, ``İngiltere`nin içerisindeki durum gerçekten endişe verici. Ama nasıl Soğuk Savaş döneminde Avrupa`yı Türkiye koruduysa, Londra`yı bugün Londra`daki Türkler koruyor. İşte Türkiye`nin Avrupa Birliği üyeliğinin ne kadar önemli olduğunu son olaylar bir kez daha ortaya koydu. Türkiye, Avrupa Birliği`nin en genç, ve en dinamik nüfusuyla, en güçlü ordusuyla istikrarın, huzurun sembolü bir ülkedir. Hem doğumuzda bugün farklı baharları yaşamayaçalışan, öte yandan batımızdaki ülkeler arasında ekonomik derinlikler yaşayan ülkelere Türkiye, bugün bir ilham kaynağı haline gelmiştir. Avrupa`daki müttefiklerimiz Türkiye`nin büyüme oranlarına bakıp imreniyorlar, doğumuzdaki ülkeler demokrasisine bakıp imreniyorlar. İnşallah biz iki tarafa da ışık saçmaya devam edeceğiz`` diye konuştu.
Muhalefetin anayasa metni çalışması konusunda çekinceleri olduğunun hatırlatılması üzerine Bağış, anayasa ile ilgili olarak envanter çalışması yaptıklarının altını çizdi.
Kaynak: İHA
AB üyeliği sürecine değinen Bağış, "Türkiye, Avrupa Birliği sofrasının bereketlendirecek, Avrupa Birliği`nin ağzını tatlandıracak yegane ülkedir. Türkiye`nin olmadığı bir Avrupa Birliği sofrası, bizim Halil İbrahim sofralarımızın bereketinden, iftar sofralarımızın hoşgörüsünden nasibini almamış, uzak kalmış olur`` dedi
Türkiye`nin sofrasında herkese yer olduğunu söyleyen Bakan Bağış, "Bugün maalesef Avrupa Birliği sofrasında yemekler ön yargı ve ırkçılık baharatıyla zehirlenmiş ve sofraya sadece o zehirden içmek isteyenlerin oturabileceği zihniyeti yaygınlaştırmaya çalışan çevreler var. Avrupa Birliği`nin ağzının tadını bozan, Avrupa Birliği`ni yokluğa sürükleyen o zehrin panzehiri ise Türkiye`dir, Türkiye`nin Avrupa Birliği sürecidir" diye konuştu.
Bağış, basın mensuplarının sorularını almadan önce Ramazan`ın hoşgörü, rahmet, şefkat anlamına geldiğini hatırlattı. Anayasa çalışmaları sorulan Bağış, yeni anayasanın herkesi kucaklaması gerektiğini belirterek, ``Hem Siyasi İşler Başkanlığımız hem de Hukuki İşler Başkanlığımız yoğun bir çalışma yürütüyorlar. Anayasa çalışmalarıyla ilgili komisyon var. Onlara destek vermek üzere bugüne kadar Avrupa Birliği ilerleme raporlarında anayasa ile ilgili Türkiye`ye yöneltilen soruları ve eleştirilerideğerlendiren, Kopenhag Siyasi Kriterleri çerçevesinde anayasada olması gereken veya gerekmeyen konuları değerlendiren, farklı uluslararası kurumların, kuruluşların ve komisyonların yayınladığı raporlarda Türkiye`ye anayasal açıdan getirilen eleştirileri değerlendiren ve bunların tüm çerçevesinde yeni `anayasa nasıl olmalı` sorusuna cevap veren hazırlığı yaptık. Önümüzdeki günlerde bunu hem anayasayı hazırlamakla ilgili görevlendirilen gruba, hem Türkiye Büyük Millet Meclisi Anayasa Komisyonu`na hem demüsait olursa Türkiye Cumhuriyeti Bakanlar Kurulu`na sunma konusunda arkadaşlarımız hummalı bir çalışma içerisindeler. Biz gerekli yerlerle, kurum ve kuruluşlarla da paylaşacağız`` dedi.
Muhalefetle anayasa konusunda temaslarının olup olmayacağı sorusuna ise Bağış, ``Eğer gerekiyorsa olur. Biz bir çalışma yapıyoruz. Çalışma bittikten sonra eğer muhalefet partilerimiz de gerçekten demokratikleşme, şeffaflaşma, AB standartlarında ileri demokrasi olsun konusunda samimi iseler, biz tabi ki kendileriyle işbirliği yapmaya, her türlü bilgiyi ve hatta eleştirilerini almaya hazır oluruz`` ifadelerini kullandı.
İngiltere`deki olayları nasıl değerlendirdiği sorulan Bağış, ``İngiltere`nin içerisindeki durum gerçekten endişe verici. Ama nasıl Soğuk Savaş döneminde Avrupa`yı Türkiye koruduysa, Londra`yı bugün Londra`daki Türkler koruyor. İşte Türkiye`nin Avrupa Birliği üyeliğinin ne kadar önemli olduğunu son olaylar bir kez daha ortaya koydu. Türkiye, Avrupa Birliği`nin en genç, ve en dinamik nüfusuyla, en güçlü ordusuyla istikrarın, huzurun sembolü bir ülkedir. Hem doğumuzda bugün farklı baharları yaşamayaçalışan, öte yandan batımızdaki ülkeler arasında ekonomik derinlikler yaşayan ülkelere Türkiye, bugün bir ilham kaynağı haline gelmiştir. Avrupa`daki müttefiklerimiz Türkiye`nin büyüme oranlarına bakıp imreniyorlar, doğumuzdaki ülkeler demokrasisine bakıp imreniyorlar. İnşallah biz iki tarafa da ışık saçmaya devam edeceğiz`` diye konuştu.
Muhalefetin anayasa metni çalışması konusunda çekinceleri olduğunun hatırlatılması üzerine Bağış, anayasa ile ilgili olarak envanter çalışması yaptıklarının altını çizdi.