Krizin kökleri 2002 yılına kadar gidiyor
Genelkurmay Başkanı Işık Koşaner ve kuvvet komutanlarının emekliliklerini istemesi ile başlayan krizin kökleri, AK Parti'nin iktidara geldiği 2002 yılına kadar gidiyor.
Genelkurmay Başkanı Org. Işık Koşaner ve kuvvet komutanlarının emekliliklerini istemesinin ipuçları birkaç yıl öncesine dayanıyor.
AK Parti hükümeti göreve geldiğinden beri TSK ile aralarında sık sık gerilimler yaşandı.
Hilmi Özkök zamanından beri yaşanan bu krizler onun halefi Büyükanıt zamanında doruk noktasına ulaştı.
Hükümetin Abdullah Gül'ü Cumhurbaşkanı adayı olarak göstermesinin akşamı TSK internet sitesinden bir bildiri yayınladı. E-Muhtıra olarak değerlendirilen bu bildiriye hükümetin ertesi gün yanıtı sert oldu: Genelkurmay Başkanı hükümete bağlı bir memurdur.
Ak Parti bu krizlerden hep güçlenerek çıktı. Arka arkaya girdiği seçimlerde oyunu yükseltti.
Işık Koşaner ile birlikte asker, internet sitesinden sert açıklamalar yapma alışkanlığını bir kere bıraktı. Birkaç açıklama dışında gerilim yaratan bir çıkış yaşanmadı.
Ancak Işık Koşaner, göreve geldiğinde kucağında ağır dosyalar buldu. Ergenekon ve Balyoz davalarından tutuklu 43 generalin durumu...
Balyoz ve Ergenekon davalarında Türk Silahlı Kuvvetleri'nin 165 mensubu tutuklu bulunuyor.
Geçen yıl yüzde 10’unu tutuklu general ve general olacak albayların durumu Yüksek Askeri Şura'da bir kriz yaratmıştı. Ancak atamaların beklemeye alınması ve bazılarının emekli edilmesiyle bir orta yol bulunmuştu.
Bugün görevi bırakmaya kadar varan bu süreç yine tutuklu mensupların durumu üzerinde hükümet ve karagah arasında mutabakata varılamaması oluşturuyor.
Tutuklu generallerin pazar günü gerçekleşecek YAŞ’ta emeklilik ve terfileriyle ilgili hükümet ve karargah arasında bir mutabakata varılamayınca kriz patlak verdi.