Artan İntihar Olaylarına İş Kadınından Açıklama
Şanlıurfa Girişimci İş Kadınları Derneği Başkanı Asuman Cevahir Yazmacı‘dan intihar olaylarının artmasına yönelik açıklama geldi.
Yazmacı, yaptığı açıklamada, "Dünyada ve ülkemizde intihar olayları artarken ilimizde özellikle 2011 yılının ilk 6 ayında artan intihar vakaları gerçekten üzücü ve düşündürücü bir konuma girmiştir. Ağır yaşam şartları, küçülen dünya, modern yaşama hissi, kanaatsizlik, maneviyatsızlık insanları hep huzursuz etmiş ve toplumu psikiyatrik sıkıntılara itmiştir. Özellikle bölgede ataerkil bir aile yapısı içinde feodalite, aşiretçilik kuralları ağır basmaktadır" dedi.
Kadının hep ikinci plana atıldığını savunan Yazmacı, "Örneğin evlenecek gençlere kadın olsun erkek olsun sorulmadan, onların görüşleri alınmadan evlilikler onanmış, sonrasında da mutsuz evlilikler, ikinci eş (kuma) getirme olayları yaşanmıştır. Bunlar ve bunun gibi benzeri olaylar sonucunda da intihar vakaları gündeme gelmektedir. Bu vakaların yaşanmasında en büyük etken olarak eğitimsizlik ve cehalet gelmektedir. Kadının aslında toplumun temel taşı olan aileyi oluşturan en büyük unsur olduğu göz ardı
edilmemelidir. Çünkü toplumun temel taşı olan ailede sağlıklı bireylerin yetişmesi anneye bağlıdır" diye konuştu.
Yazmacı, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Kadınların sosyal-ekonomik hayata katılımları sağlanmalıdır. Ekonomik bağımsızlığı olan kadının ailede de söz sahibi olduğu aşikardır. Fakat tarım işçiliği yapan kadının parası bile erkeğe verilmekte, kadın hep erkeğe bağımlı kalmaktadır. İşte bu nedenlerin hepsi bir araya geldiğinde intihar vakaları görülmektedir. Kız çocuklarının erkek arkadaşlarının olması bile namus meselesi olarak görülmektedir. Bu nedenle toplumun, ailelerin bu konuda bilinçlendirilmesi, eğitilmesi gerektiğini özellikle vurgulamak
istiyorum. İçimizdeki sevgiyi açığa çıkarmamız gerektiğini, karşılıklı sevgi, saygı ve hoşgörü içerisinde daha sağlıklı bir toplum olabileceğini ifade etmek istiyorum."
Kaynak: İHA
Kadının hep ikinci plana atıldığını savunan Yazmacı, "Örneğin evlenecek gençlere kadın olsun erkek olsun sorulmadan, onların görüşleri alınmadan evlilikler onanmış, sonrasında da mutsuz evlilikler, ikinci eş (kuma) getirme olayları yaşanmıştır. Bunlar ve bunun gibi benzeri olaylar sonucunda da intihar vakaları gündeme gelmektedir. Bu vakaların yaşanmasında en büyük etken olarak eğitimsizlik ve cehalet gelmektedir. Kadının aslında toplumun temel taşı olan aileyi oluşturan en büyük unsur olduğu göz ardı
edilmemelidir. Çünkü toplumun temel taşı olan ailede sağlıklı bireylerin yetişmesi anneye bağlıdır" diye konuştu.
Yazmacı, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Kadınların sosyal-ekonomik hayata katılımları sağlanmalıdır. Ekonomik bağımsızlığı olan kadının ailede de söz sahibi olduğu aşikardır. Fakat tarım işçiliği yapan kadının parası bile erkeğe verilmekte, kadın hep erkeğe bağımlı kalmaktadır. İşte bu nedenlerin hepsi bir araya geldiğinde intihar vakaları görülmektedir. Kız çocuklarının erkek arkadaşlarının olması bile namus meselesi olarak görülmektedir. Bu nedenle toplumun, ailelerin bu konuda bilinçlendirilmesi, eğitilmesi gerektiğini özellikle vurgulamak
istiyorum. İçimizdeki sevgiyi açığa çıkarmamız gerektiğini, karşılıklı sevgi, saygı ve hoşgörü içerisinde daha sağlıklı bir toplum olabileceğini ifade etmek istiyorum."