Diyarbakır‘daki Terör Saldırısı Tbmm Gündeminde

Diyarbakır‘ı Silvan ilçesinde 13 askerin şehit olduğu terör saldırısı, TBMM Genel Kurulu‘nda milletvekillerinin gündemindeydi.

Diyarbakır‘ı Silvan ilçesinde 13 askerin şehit olduğu terör saldırısı, TBMM Genel Kurulu‘nda milletvekillerinin gündemindeydi. Vekiller terörü lanetlerken, TBMM Başkan Vekil Sadık Yakut, Başkanlık Divanı adına okuduğu metinde, "Zaman artık konuşma, söz söyleme, taziye mesajları yayınlama zamanı değil. Sözün bittiği noktadayız. Terörle ülkemize zarar vermek isteyenler, bumerang misali terör silahının kendilerini de vurduklarını görmelidir" dedi.

TBMM Genel Kurulu, Sadık Yakut‘un başkanlığında toplandı. Vekiller gündem dışı söz alarak, 13 askerin şehit olduğu terör saldırısını kınladı. TBMM Başkanlık Divanı‘nın hazırladığı bildiriyi okuyan Yakut, "Terörün görünen yüzü ve kullanılan eli, dış gücün ve devletlerin içerideki hain işbirlikçileri olmuştur. Aziz milletimize böylesine bir acıyı yaşatan hain teröristlerle, görünen yüz ve kullanılan el ile mücadele etmek ve hak ettikleri cezayı bu kapsamda ve anlayışta vermek yeterli değildir. Eli kanlı

terör örgütünün ve uzantılarının, yerli işbirlikçilerinin arkasındaki görünmeyen dış güçlerle; devletin bekası, milletin varlığı ve insanlarımızın güvenliği, en temel hak ve özgürlüklerini özgürce, eşit olarak ayrımcılığa tabi olmadan kullanabilmelerini teminen mücadele etmek en önemli milli görevimizdir. Terörle ülkemize zarar vermek isteyenler, bumerang misali terör silahının kendilerini de vurduklarını görmeli ve terörün acısını cüzdanlarında, banka hesaplarında, ticari karlılıklarının ötesinde

yüreklerinde de hissetmelidirler. Körle yatan şaşı kalkar misali, Terörle yatanın nasıl kalkacağını tüm dünyaya göstermeliyiz" diye konuştu.

Türk milletinin ayrılmaz parçası ve müstesna evlatları olan Türklerin Kürtlerle, Kürtlerin Türklerle bir düşmanlığının olmadığını belirten Yakut, "Olması için bir neden de yoktur. Milli benlik ve bilinç altımızda; coğrafya, inanç, kültür, aile, iş birliği, milli mücadele birliği, kaderde, kıvançta aynı şeyleri, sayılamayacak ortak değerleri paylaşma birliği olan bir milletin birliğini, dirliğini ancak ve ancak kendi çıkarlarını gerçekleştirmek üzere kirli oyunlar sahneye koymaktan kaçınmayan dış güçlerin

bozmaya çalışacağını gözden kaçırmamak, dış güce alet olmamak gerekir. Bu ve geçmişte buna benzer olayların bir daha tekrarlanmaması için ‘terör önleyici istihbarat ve eylempusu öncesi karşı koyma‘ uygulamalarında istihbarat zafiyetinin yaşanmaması için gerekli önlemlerin alınması, yeniden yapılandırma ile istihbarat ve analiz birliğinin sağlanmasının önemine dikkat çekmek istiyorum" dedi. Yakut, bu vahim hadisenin; ‘şer denilenlerde de bir hayır vardır‘ ifadesinden hareketle, her büyük acının beraberinde,

beklenmeyen hayırlı sonuçlara terör örgütüne karşı bütün siyasi partilerin, toplumun, milletin dimdik ayakta durması gerektiğini söyledi.

CHP Grup Başkanvekili Hamzaçebi ise, ‘‘Bugün yapılması gereken teröre karşı el birliği ile mücadele etmektir ve terörü Türkiye‘nin gündeminden çıkarmaktır. Terörü sonlandırma amaçlı bütün girişimleri ortaya koyarken, terörün elinde rehine durumda olan Kürt sorununu kurtarmaktır. Kürt sorunu terörün elinde rehine durumdadır. Bu rehinenin örgütün elinden kurtarılmadığı sürece soruna sağlıklı çözümler üretilme şansı yoktur. Kürt kökenli vatandaşlarınızın ne istediği sorusuna cevap verebilmek için bütün

vatandaşlarımıza kulak vermek gerekir. Bugün Kürt kökenli vatandaşlarımızın içinde terör örgütüne sempati duyanlar veya onu destekleyenler olduğu gibi, o örgüte sempati duymayanlar, tercihini devletten yana yapanlar veya üniter yapıdan yana yapanlar da vardır. Yine bir kısmı bağımsızlık istese de, bir kısmı federasyon istese de, bir kısmı özerk bölge istese de; sorunun Türkiye Cumhuriyeti‘nin üniter yapısıiçinde, demokratik açılımlarla çözülebileceği inancında olan çok önemli bir kesimimiz vardır. Bu

sorunun çözümü, Türkiye Cumhuriyeti sınırları içinde yaşayan bütün vatandaşlarımızın uzlaşması ile varılacak bir çözüm olmak zorundadır‘‘ diye konuştu. Demokratik Toplum Kongresi‘nin ‘özerklik‘ açıklamasına da değinen Hamzaçebi, bu açıklamanın, vatandaşların büyük çoğunluğunun kabul etmediği ve etmeyeceği bir tavır olduğunu ifade etti.

MHP Kayseri Milletvekili Yusuf Halaçoğlu, devletlerin hukuk tanımaz grupları, kişileri muhatap kabul etmediğini, hukuk tanımazlarla hukuk çerçevesinde hareket edenlerin eşdeğer görülemeyeceğini söyledi. Hükümetin, 9 yıldır, hukuk tanımazlarla görüşmelerde bulunduğunu ileri süren Halaçoğlu, bu konunun, partiler üstü çözümlenmesini istediklerini, özellikle parlamentonun gerekli önlemleri alması halinde her türlü desteği vereceklerini ifade etti. Halaçoğlu, ‘‘Demokrat görünüp, parlamentoda temsil hakkı

olmasına rağmen hukuk tanımaz, elinde silahla masum insanları öldüren terör mensuplarını, gruplarını destekleyenler, terörün parlamentodaki temsilcileri konumdadır‘‘ diye konuştu.

Demokrasilerde ülkelerdeki kimliklere göre yasa çıkarılamayacağını, her bir kesim için yasa çıkarılmasının iç çatışmaya yol açabileceğini söyleyen Halaçoğlu, Türkiye Cumhuriyeti‘nde yaşayan, dini, etnik kimliği ne olursa herkesi bir bütün olarak gördüklerini, hukukun dışına çıkmadıkça her bireyi vatandaşları ve kardeşleri olarak gördüklerini kaydetti.

Kaynak: İHA