Cafer Erçakmak'ın öldüğü iddiası
Sivas olaylarının bir numaralı firari sanığı Cafer Erçakmak'ın öldüğü iddialarının ardından başlatılan soruşturma kapsamında, sanığın çocukları ve ölüm raporunu düzenleyen doktorun ifadesinin alındığı öğrenildi.
2 Temmuz 1993 yılında meydana gelen ve 37 kişinin yanarak öldüğü olayların bir numaralı firari sanığı Cafer Erçakmak‘ın geçtiğimiz gün hayatını kaybettiği, cenazesinin Yukarı Tekke Mezarlığı‘na gizli bir şekilde gömüldüğü iddialarına ilişkin Sivas Cumhuriyet Başsavcılığı‘nca soruşturma başlatıldı. İnterpol tarafından da kırmızı bültenle aranan Erçakmak‘ın 2 oğlu ve bir kızı ile ölüm raporunu düzenleyen doktorun ifadeleri Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü tarafından alındı. 72 yaşındaki
Erçakmak‘ın hastalanmasının ardından son kez görmek için Sivas‘a geldiği, doktor çağırma taleplerini reddederek burada birkaç gün hasta yattıktan sonra ölümü beklediği iddia edildi.
Erçakmak‘ın ölüm raporunu düzenleyen doktor L. O.‘nun, şahsı tanımadığını, normal ölüm işlemi yaptığını söylediği öğrenildi. Şahsa ait olduğu öne sürülen ölüm raporunda, ‘Doğal ölümün işaretli olduğu, ölüm sebebinin ise ‘Akut myokard infarktüsü‘ yazdığı, ölüm tarihinin ise 10 Temmuz 2011 Pazar günü saat 20.00 olarak belirtildiği, otopsi yapılmadığının vurgulandığı kaydedildi.
Aile bireylerinin ifadelerinde ise, Erçakmak‘ın yıllardır nerede saklandığını bilmediklerini, Erçakmak‘ın öldüğünün basına yansımasının ardından cenaze namazı sırasında tepki olabileceğini düşünerek erken saatlerde cenazeyi defnettiklerini, gizlemek gibi bir amaçlarının olmadığını söyledikleri öğrenildi. Polis tarafından yapılan soruşturmada Erçakmak‘ın ne zaman Sivas‘a geldiği, bu zamana kadar nerede, nasıl ve kimler tarafından saklandığının araştırıldığı bildirilirken, öldüğü iddia edilen İstasyon
caddesinde bulunan evin yakınlarındaki MOBESE ve güvenlik kameralarının geçmişe dönük olarak incelendiği öğrenildi.
Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesi‘ne Sivas olaylarına ilişkin davanın avukatlarının, ölen kişinin Cafer Erçakmak olup olmadığının saptanmasını talep ettikleri ve mahkemeden çıkacak olan kararla Erçakmak‘ın mezarının açılarak cenazesinin çıkarılacağı ifade edildi.
Kaynak: İHA
Erçakmak‘ın hastalanmasının ardından son kez görmek için Sivas‘a geldiği, doktor çağırma taleplerini reddederek burada birkaç gün hasta yattıktan sonra ölümü beklediği iddia edildi.
Erçakmak‘ın ölüm raporunu düzenleyen doktor L. O.‘nun, şahsı tanımadığını, normal ölüm işlemi yaptığını söylediği öğrenildi. Şahsa ait olduğu öne sürülen ölüm raporunda, ‘Doğal ölümün işaretli olduğu, ölüm sebebinin ise ‘Akut myokard infarktüsü‘ yazdığı, ölüm tarihinin ise 10 Temmuz 2011 Pazar günü saat 20.00 olarak belirtildiği, otopsi yapılmadığının vurgulandığı kaydedildi.
Aile bireylerinin ifadelerinde ise, Erçakmak‘ın yıllardır nerede saklandığını bilmediklerini, Erçakmak‘ın öldüğünün basına yansımasının ardından cenaze namazı sırasında tepki olabileceğini düşünerek erken saatlerde cenazeyi defnettiklerini, gizlemek gibi bir amaçlarının olmadığını söyledikleri öğrenildi. Polis tarafından yapılan soruşturmada Erçakmak‘ın ne zaman Sivas‘a geldiği, bu zamana kadar nerede, nasıl ve kimler tarafından saklandığının araştırıldığı bildirilirken, öldüğü iddia edilen İstasyon
caddesinde bulunan evin yakınlarındaki MOBESE ve güvenlik kameralarının geçmişe dönük olarak incelendiği öğrenildi.
Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesi‘ne Sivas olaylarına ilişkin davanın avukatlarının, ölen kişinin Cafer Erçakmak olup olmadığının saptanmasını talep ettikleri ve mahkemeden çıkacak olan kararla Erçakmak‘ın mezarının açılarak cenazesinin çıkarılacağı ifade edildi.