Bdp‘liler Ve Bağımsızlar‘dan Başbakan‘a Sert Yanıt
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan‘ın bugün yaptığı konuşmada "BDP‘liler olmasada kürt sorunun çözeceğiz" söylemine BDP‘li ve Bağımsız Milletvekillerinden sert yanıt geldi. Van Bağımsız Milletvekili Aysel Tuğluk, sorunun çözümünde Öcalan‘ın Kandil‘in, BDP‘nin ve DTK‘nın da yer alması gerektiğini söyledi.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan‘ın bugün AK Parti Grup toplantısında yaptığı konuşmada "BDP olmasa da bu meclis çalışır ve hizmet üretir. BDP olmasa da Doğu‘nun, Güneydoğu‘nun sorunları çözülecek; Kürt kardeşlerimin meseleleri çözülecek, çözülmeye devam ediyor" demesine Diyarbakır‘da bulunan BDP‘li ve Bağımsız Milletvekillerinden sert yanıt geldi. Siyasi yasağından dolayı Bağımsız Milletvekili olarak kalan Van Milletvekili Aysel Tuğluk, çözümün içerisinde Öcalan‘ın, Kandil‘in, BDP‘nin ve DTK‘nın içinde
olmak zorunda olduğunu belirterek, "Başbakanın bu tarzı zaten sıkıntıların ve krizlerin nedenidir. Başbakan kendine göre bir çözüm geliştirmeye çalışıyor. Oysa kürt sorunu gibi bir sorun bütün aktörlerin içinde bulunacağı bir sorundur. Bunun için de Öcalan, Kandil, BDP ve DTK olmak zorundadır. Bütün bu bileşenler farklı kürt meselesinden dolayı ortaya çıkan belli rolleri ve misyonları olan yapılardır. Farklı alanlarda olabilirler ama Kürt sorununa çözüm bulmak istiyorum diyen her kimse Devlet mi? AK Parti
mi? Hepsi bu aktörleri birlikte ele almak ve çözümü birlikte aramak zorundadır. Aksi takdirde çözüm de çıkmaz. Zaten yıllardır uygulanan politika bu politikaydı, dayatma politikası, benim çizgime, benim anlayışıma herkesi getirme projesiydi. Kürtleri biat etmeye itaat etmeyi davet eden politika. Ben çözerim sende benim çözümümü kabul et anlayışının artık hiçbir karşılığı yoktur. Bu yüzden ben Başbakanın bu siyaset tarzını terk etmeye davet ediyorum. Aksi takdirde olacak herşeyden Başbakan sorumludur.
İstedikleri herşeye sahiptirler, göreceğiz önümüzdeki süreçte Başbakan Türkiye‘nin mi Başbakanı olacak yoksa kendi partisinin mi Başbakanı olacak. Türkiye‘nin Başbakanı olmaya davet ediyorum, bu fırsatı kaçırmamalıyız diye düşünüyorum" dedi.
"BDP‘SİZ VE PKK‘SIZ KÜRT SORUNU ÇÖZÜLEMEZ"
BDP Batman Milletvekili Bengi Yıldız da Başbakan‘ın söylemine karşı BDP‘siz ve PKK‘sız çözüm olamayacağını belirterek, "BDP olmazsa meclisin çalışmalarını sürdürebilirler. Kürtsüz de Kürt sorunlarını kendi açılarından çözebilirler. 80 yıldır bunlar oldu ama bu sorunu çözen değil daha da kangrenleştiren bir durumdur. Başbakan arkasına aldığı yüzde 50‘lik bir destekle bir diktatörlüğe doğru gidiyor, bizi de buna teslim olacağımızı düşünüyor herhalde. Bizi diğer siyasal çizgiler ile karıştırıyor diye
düşünüyorum. BDP‘siz PKK‘sız Kürt sorunu çözülmez. Meclis çalışır ama meclisin meşrutiyeti olmaz. Hitlerin parlamentosu da çalışıyordu kanunlar çıkartıyordu ama kanunların meşrutiyeti yoktu. Yani Parlamento çalışabilir ama halkın özlemlerini istemlerini karşılayamaz, BDP‘nin olmadığı bir mecliste" dedi.
Muş Milletvekili Sırrı Sakık ise Başbakan‘ın sorunun çözümü ile ilgili söylemde bulunmasının sevindirici olduğunu ancak artık pratikte görmek istediklerini belirterek, "Başbakanın Kürt sorununda çözüm ile ilgili beyan etmesi sevindiricidir. Dün de Türkiyelilik lafından bahsediyordu. Uzun süredir Başbakan bunları söylüyor ama biz artık sözde değil pratikte görmek istiyoruz. Biz bütün olanaksızlıklara rağmen Barış ve Demokrasi bloğu 36 milletvekili çıkartıyorsa bu kürtleri temsilen ordadır. BDP‘nin içinde
olmadığı bir barış barış değildir. 2010 yılındaki bir tek taslak hazırlayan ve isteyen BDP idi ve Başbakan bu diyaloğu oluşturmadı. Başbakan dün kimse yanaşmıyor dedi ve doğruyu söylemedi. BDP kürt halkının temsilcisidir ve sorunun çözümüne katkı sunmak istiyor. Bu sürece siz BDP‘yi dahil etmezseniz bu anayasa değişikliği kürtleri temsil etmez eksik kalır. Bu anayasa Tayyip Erdoğan anayasası olur. Toplumun her kesiminin bu sürece dahil edilmesi gerekir. Şimdi yeniden Kürtler ile toplumsal sözleşmenin
günüdür ve zamanıdır. Orda kürtlerin bir temsilcisi yoksa bunun adı demokrasi olmaz" şeklinde konuştu.
Kaynak: İHA
olmak zorunda olduğunu belirterek, "Başbakanın bu tarzı zaten sıkıntıların ve krizlerin nedenidir. Başbakan kendine göre bir çözüm geliştirmeye çalışıyor. Oysa kürt sorunu gibi bir sorun bütün aktörlerin içinde bulunacağı bir sorundur. Bunun için de Öcalan, Kandil, BDP ve DTK olmak zorundadır. Bütün bu bileşenler farklı kürt meselesinden dolayı ortaya çıkan belli rolleri ve misyonları olan yapılardır. Farklı alanlarda olabilirler ama Kürt sorununa çözüm bulmak istiyorum diyen her kimse Devlet mi? AK Parti
mi? Hepsi bu aktörleri birlikte ele almak ve çözümü birlikte aramak zorundadır. Aksi takdirde çözüm de çıkmaz. Zaten yıllardır uygulanan politika bu politikaydı, dayatma politikası, benim çizgime, benim anlayışıma herkesi getirme projesiydi. Kürtleri biat etmeye itaat etmeyi davet eden politika. Ben çözerim sende benim çözümümü kabul et anlayışının artık hiçbir karşılığı yoktur. Bu yüzden ben Başbakanın bu siyaset tarzını terk etmeye davet ediyorum. Aksi takdirde olacak herşeyden Başbakan sorumludur.
İstedikleri herşeye sahiptirler, göreceğiz önümüzdeki süreçte Başbakan Türkiye‘nin mi Başbakanı olacak yoksa kendi partisinin mi Başbakanı olacak. Türkiye‘nin Başbakanı olmaya davet ediyorum, bu fırsatı kaçırmamalıyız diye düşünüyorum" dedi.
"BDP‘SİZ VE PKK‘SIZ KÜRT SORUNU ÇÖZÜLEMEZ"
BDP Batman Milletvekili Bengi Yıldız da Başbakan‘ın söylemine karşı BDP‘siz ve PKK‘sız çözüm olamayacağını belirterek, "BDP olmazsa meclisin çalışmalarını sürdürebilirler. Kürtsüz de Kürt sorunlarını kendi açılarından çözebilirler. 80 yıldır bunlar oldu ama bu sorunu çözen değil daha da kangrenleştiren bir durumdur. Başbakan arkasına aldığı yüzde 50‘lik bir destekle bir diktatörlüğe doğru gidiyor, bizi de buna teslim olacağımızı düşünüyor herhalde. Bizi diğer siyasal çizgiler ile karıştırıyor diye
düşünüyorum. BDP‘siz PKK‘sız Kürt sorunu çözülmez. Meclis çalışır ama meclisin meşrutiyeti olmaz. Hitlerin parlamentosu da çalışıyordu kanunlar çıkartıyordu ama kanunların meşrutiyeti yoktu. Yani Parlamento çalışabilir ama halkın özlemlerini istemlerini karşılayamaz, BDP‘nin olmadığı bir mecliste" dedi.
Muş Milletvekili Sırrı Sakık ise Başbakan‘ın sorunun çözümü ile ilgili söylemde bulunmasının sevindirici olduğunu ancak artık pratikte görmek istediklerini belirterek, "Başbakanın Kürt sorununda çözüm ile ilgili beyan etmesi sevindiricidir. Dün de Türkiyelilik lafından bahsediyordu. Uzun süredir Başbakan bunları söylüyor ama biz artık sözde değil pratikte görmek istiyoruz. Biz bütün olanaksızlıklara rağmen Barış ve Demokrasi bloğu 36 milletvekili çıkartıyorsa bu kürtleri temsilen ordadır. BDP‘nin içinde
olmadığı bir barış barış değildir. 2010 yılındaki bir tek taslak hazırlayan ve isteyen BDP idi ve Başbakan bu diyaloğu oluşturmadı. Başbakan dün kimse yanaşmıyor dedi ve doğruyu söylemedi. BDP kürt halkının temsilcisidir ve sorunun çözümüne katkı sunmak istiyor. Bu sürece siz BDP‘yi dahil etmezseniz bu anayasa değişikliği kürtleri temsil etmez eksik kalır. Bu anayasa Tayyip Erdoğan anayasası olur. Toplumun her kesiminin bu sürece dahil edilmesi gerekir. Şimdi yeniden Kürtler ile toplumsal sözleşmenin
günüdür ve zamanıdır. Orda kürtlerin bir temsilcisi yoksa bunun adı demokrasi olmaz" şeklinde konuştu.