Haykırsam deli derler
Türkiye'nin önde gelen turizm yatırımcıları ile toplantıda buluşan Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay, Bakanlık dönemi boyunca özellikle Türk tarihine ait çeşitli tarihi eserlerin uzun yıllardan sonra Türkiye'ye getirilme çalışmalarından dolayı yaşadığı mutluluğu gözyaşları ile anlattı.

Toplantıda Bakan Günay'ın içlerinden biri olduğunu söyleyen TÜRSAB Başkanı Başaran Ulusoy konuşmasında kaybettikleri heyecanı Bakan Günay'ın hizmetlerinden dolayı yeniden kazandıklarını ve Bakan Günay'ın kalbin ekmeğini yediğini söyledi.Hayatı boyunca turizmi önemsediğini dile getiren Kültür Ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay 21. yüzyılda turizmin ekseninde dünyayı tanıma ve üçüncü milenyumu kurmakta etkili olacağına inandığını söyledi.
Turizm sektörünü tek çatı altında toplama düşünceleri olduğunu ifade eden Bakan Günay; "Türk turizminin yüksek kaliteyle perçinlenmesine bir marka haline gelmesi düşüncemiz var. Dünyanın en iyi 100 konaklama tesisinin, otelinin Dünya'da ilk 20-25 derecelere giren ödüller alan tesislerimiz var. Yeşili ve maviyi korumanın sürdürülebilir turizm açısından doğayı yok eden, yeşili yok eden değil, kaliteyi yukarda tutan bir konsept içinde hareket ediyoruz" dedi.
"HİZMETLE EN PAHALI OTELLERİN SAHİBİ OLDUĞUMU HİSSEDİYORUM"
Antalya'da sadece kendisine ait 1 dönümlük arazisi bulunduğunu açıklayan Bakan Günay kendisi için en büyük zenginliğin Türk tarihine ait çeşitli eserlerin topraklarına geri dönmesi olduğunu söyledi. Hizmetlerden dolayı Cumhuriyete layık bir ülke yaptıklarını duygulu anlar yaşarak anlatan Bakan Günay konuşması sırasında gözyaşlarına hakim olamadı. Bakan Günay şöyle konuştu: " Üykeye hizmet etmeyi ibadet etmek gibi düşünyorum. Kendimi pahalı otellerin sahibi gibi hissediyorum. Allaha şükürler olsun ne güzel şeyler var, şu topraklarda.Aynı şeyi Zeugma'da hissettim.Yurt dışına gittiğim zaman ören yerlerini geziyorum. Şu Santos'tan, şu Bergama'dan şu taşta Sarıkamış'tan geldi diye. Oturup dizlerimi dövmek geçiyordu içimden. Biz ne yapmışız ki topraklarımızdan bu kadar güzelliği almışız, dünyanın en önemli müzelerinin en kıymetli parçaları haline gelmiş. Bizim topraklarımızdaki o anıtları ne yapmışız? Hasan Hüseyin'nin iki mısraı vardır: 'Haykırsam deli derler, ağlasam kimse bilmez niçin ağladığımı' diye. Müzede gördüğümde kimse bilmez neden haykırdığımı. Zeugma bitti. 7-8 kez gitmişim. Oldu dedim ya artık kıskanmayacağız, artık başka müzeleri gezerken bizim ören yerlerimiz de böyle diyeceğiz. Artık '20. 21 yüzyıla Cumhuriyete layık bir ülke' yaptık diyeceğiz."
Turizm yapılanmasında ağaç boyunu geçmemeye dikkat ettiklerini de sözlerine ekleyen .Bakan Günay, yatırım yaptırmama geleneğine karşın çalışmalarının olduğunu anlatarak şöyle konuştu: " Ağaç boyunu geçmeyen yapılaşma, tarihi bitki örtüsünü, termal kaynaklarını koruyarak. Daha yüksek kaliteli ama ucuz ve daha yüksek gelir gruplarına destinasyonlar yaratmamız lazım. Çok yoğun bir altyapı çalışması yapıyoruz. Çok güzel bir ortam var. Dava süreçlerinden korumaya kurtarmaya çalışıyoruz. Yatırım yaptırmama gibi bir gelenek oluşmuş, bu geleneği aşmaya çalışılıyoruz."
