Ak Parti‘li Uslu‘dan Muhalefete Ağır Eleştiri

Adalet ve Kalkınma Partisi AK Parti Çorum milletvekili adayı Salim Uslu, CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu‘nun vatan, millet, bayrak edebiyatı yaptığına bakılmamasını isteyerek, "Bu, SGK Genel Müdürlüğü görevinde iken ne yaptı biliyor musunuz? Nerede PKK‘lı varsa, bundan dolayı mahkum olmuş, memuriyetten atılmış ne kadar adam varsa hepsini SGK‘ya doldurdu.

Ak Parti‘li Uslu‘dan Muhalefete Ağır Eleştiri
Adalet ve Kalkınma Partisi AK Parti Çorum milletvekili adayı Salim Uslu, CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu‘nun vatan, millet, bayrak edebiyatı yaptığına bakılmamasını isteyerek, "Bu, SGK Genel Müdürlüğü görevinde iken ne yaptı biliyor musunuz? Nerede PKK‘lı varsa, bundan dolayı mahkum olmuş, memuriyetten atılmış ne kadar adam varsa hepsini SGK‘ya doldurdu. Düşünün yarın bir kez daha bunlar iktidara gelirse, mümkün değil, hayal görüyorlar ama eskaza iktidar olsalar devlet kadrolarını PKK‘lılarla

dolduracaklar. Bunlar PKK‘lıları dağdan ovaya değil resmi dairelere indirecekler. CHP‘liler oy verirken ellerini vicdanlarına koysunlar" dedi.

12 Haziran genel seçimlerine sayılı günler kala AK Parti Çorum teşkilatları tarafından Osmancık ilçesinde miting düzenlendi. Mitingde bir konuşma yapan AK Parti Çorum milletvekili adayı Salim Uslu, muhalefet partilerine yüklendi.

Muhalefetin hizmet etmek yerine vaat, her kediye bir fare, her fareye de bir can güvenliği vadettiğini dile getiren Uslu, "Kim bu vaatleri yapanlar. Birincisi Kemal Kılıçdaroğlu. 9 yıllık SGK Genel Müdürlüğü döneminde neler yaptığı emniyet, mahkeme ve MİT kayıtlarında var. SGK‘yı zarar ettirdi. Kılıçdaroğlu o göreve gelinceye kadar SGK kar eden bir kuruluştu. Onun sayesinde zarar etmeye başladı. İkincisi emeklilerin intibak hakları ile ilgili bugün ileri geri şeyler söylüyor. Onun döneminde emekliler

bırakın intibak haklarını, sorunlarını gidermeyi birçok konuda sorun yaşadı. AK Parti geldi emeklileri maaş kuyruğundan kurtardı. Onun döneminde hastanelerde insanımız kuyruklarda bekliyordu. Alacağı iki parça ilaç için binbir cefa çekiyordu, şimdi ilaç kuyrukları kalktı. Onun döneminde emekliler ve işçiler SSK hastanelerinde saatlerce kuyruk beklemek zorunda kalıyordu. Oysa şimdi insanımız parasının olup olmadığına bakılmaksızın hangi hastaneyi tercih ederse etsin çok kolaylıkla tedavisini olabiliyor"

diye konuştu.

Konuşmasında Milliyetçi Hareket Partisi MHP‘yi de eleştiren ve MHP‘ye "CHP‘nin yavru partisi" benzetmesinde bulunan Uslu, "Hatta birlikte hareket ediyorlar demeyelim, CHP, MHP ve BDP bu ara hep birlikte bahar havası yaşıyor. Kılıçdaroğlu‘nun neler yaptığını bilmesine rağmen Sayın Bahçeli, onun hakkında tek laf bile etmiyor. Adeta yemin etmiş. Ben Kılıçdaroğlu aleyhinde konuşmam, yanlış yapsalar bile eleştirmem diyor. Ve hatta başbakanı eleştiriyor. Allah‘tan kork. Cumhuriyet Halk Partililer

Kılıçdaroğlu‘nun gelmesini hazmedebildiler mi? Onlar bile hazmedemediler. Çünkü demokratik bir yolla gelmedi ki, kasetle geldi. Baykal‘ın ayağına kaset koydu kaydırdı, böyle geldi. Dolayısı ile CHP‘ye oy veren gerçek CHP‘lilerin hazmedemediği bir yöntemi Tayyip Erdoğan niye hazmetsin, bu millet niye kabul etsin? Bununla da kalmadı, Kılıçdaroğlu Çorum‘a geldi, açıklama yaptı: Çorumspor küme düşmüş. Çorumspor yönetim sorunu yaşıyor ama küme düştüğü falan yok, Playy Off‘a kadar gelmiş. Çorum‘un

başka sorunu mu kalmadı da Çorumspor üzerinden siyaset yapıyorsun? Üstelik bilgi cehaleti ile. Sonra aynı arkadaş Hakkari‘de miting yapıyor. Hakkari‘de ne hikmetse Tayyip Erdoğan gittiğinde kepenkleri kapatın diye tehdit altında bırakılan esnaf o gün yine tehdit edilerek kepenkleri açık tutuyor. Sonra durum anlaşılıyor, demek ki Kılıçdaroğlu oraya giderken birileri ile özel görüşme yapmış. Hakkari‘de özerk yönetimden bahsediyor. Özerk yönetim ne demek? Kendi bayrağı ile, kendi küçük devletçiği ile, kendi

yönetimiyle, kendi askeriyle, kendi polisiyle, kendi vergisiyle bu devletten toprak koparmak demek. O zaman biz Osmancık‘ın şehitlerini ne diye verdik? Aslında bu zamana kadar ağzına almadığı özerlik lafını orada söyleyerek siyasi rüşvet veriyor, siyasi rüşvet. Siyasi rüşvetle oy toplamaya başlıyorlar. Bakıyorsunuz, BDP‘nin katkısı ile Hakkari‘de miting düzenleyen CHP gibi MHP de Diyarbakır‘da miting düzenliyor. BDP ile MHP arasındaki bu muhabbet nereden geliyor? Ülkücü şehitlerin kemikleri sızlamıyor mu?

Elbette sızlıyor. Şimdi duyuyor musunuz, farkında mısınız? Ezanı Kürtçe okumaya başladılar. MHP‘den ses var mı? MHP‘den ses duydunuz mu? CHP‘den ses var mı? Bu milletin dini değerlerini size alet ettirmeyiz, dini değerleri kullandırtmayız diyen bir yürekli sesi Tayyip Erdoğan‘dan başkasından duydunuz mu? Elbette duyamazsınız çünkü MHP ile BDP arasında, BDP ile CHP arasında, bunlarla Silivri arasında, Kandil arasında bir ittifak imzalandı, ateşkes imzalandı. Seçime kadar birbirimize söylemeyelim yeter ki AK

Parti‘yi iktidardan gönderelim diyorlar."

Mulahefet partilerine destek olmak için bazı uluslararası kuruluşların da sıraya girdiğini dile getiren Uslu, konuşmasını şu sözlerle sürdürdü: "The Economist dergisi AK Parti iktidardan gitmelidir diyor. Yine New York Times gazetesi AK Parti iktidardan gitmelidir diyor. Çünkü bunların oyunlarına çomak soktuk. Sadece ‘one minute‘ olayı ile değil, tezkereye izin vermeyerek, Irak‘a giden askerlerini arkalarına bakmadan geri göndererek değil en son AGİT‘te Türkiye, ‘2024‘e kadar AB‘ye girişi mümkün değil‘

sözünü veto ediyorum dedi. Emir alan Türkiye artık veto eden Türkiye haline geldi. Uluslararası arenada yardıma muhtaç Türkiye, artık Türk‘ün haysiyetini bütün dünyaya haykıran Türkiye haline geldi. İçeride ve dışarıda kirli ittifaklar var. İşte bu ittifakı bozacak iki şey var. Bir tanesini bugüne kadar olduğu gibi Allah bozacak bu kirli ittifakı, çünkü onun da bir hesabı var. İkincisi de bu hesabı bozarken bu, ak insanların yüreği ile olacak, o ak insanlar bizleriz. 12 Haziran seçimleri bu yüzden sadece AK

Parti milletvekillerinin seçimi değil, bu seçimlerin Salim Uslu‘ya kazandıracağı bir şeref de yok. Ama Tayyip Erdoğan‘a yoldaş olmak, mücadelesinde ona karındaş olmak, onunla birlikte bayrağımızı, Türk‘ün haysiyetini uluslararası platformlarda temsil etmek, yüceltmek ve en önemlisi de 100 yıl önce hasta adam denilen Türkiye‘ye yeniden o muhteşem duruşunu kazandırıp yeniden dünyaya adalet veren, dünyaya nizam veren bir ülke haline getirmek bizim için şereflerin en büyüğüdür. Zaten AK Parti iktidardan gitsin

diyenler de aslında Türkiye‘nin yeniden ayağa kalkmış olmasından, hasta adamlıktan kurtulmuş olmasından, aleme nizam verecek olmasından, haksızlığa, yoksulluğa, adaletsizliğe, savaşa dur diyecek olmasından korkuyorlar. İsrail‘in Filistin‘deki zulmü sona erecek diye korkuyorlar. Onun için AK Parti iktidardan gitmelidir diyorlar."

Kaynak: İHA