Tesk Genel Başkanı Palandöken Muş‘ta
Türkiye Esnaf ve Sanatkarları Konfederasyonu (TESK) Genel Başkanı Bendevi Palandöken, bölgedeki esnafın kepenklerini açık tutabilmesi için bazı tedbirlerin alınması gerektiğini söyledi.
Bendevi Palandöken, 2 günlük Muş, Bitlis ve Van gezisi kapsamında Muş‘a geldi. TESK Genel Başkan Yardımcısı Burhan Aksak ile birlikte THY‘nin Ankara-Muş seferini yapan tarifeli uçağıyla Muş‘a gelen Bendevi Palandöken‘i, Belediye Başkanı Necmettin Dede, Muş Esnaf ve Sanatkarlar Odası Başkanı Orhan Demirtürkoğlu, Van Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birlik Başkanı Faruk Alparslan, Muş ve Van‘dan gelen sivil toplum kuruluşu temsilcileriyle esnaflar karşıladı. Havaalanında davul zurnayla karşılanan Palandöken,
daha sonra yapımı devam eden Muş Esnaf ve Sanatkarlar Odası‘nın inşaatını gezdi. Çalışmalarla ilgili bilgi alan Palandöken, esnaf ziyaretinde bulundu.
"TABİİ Kİ SİYASET, SİYASİ ZEMİNDE YAPILACAK"
Esnaf ziyaretinin ardından Belediye Başkanlığı‘na geçen Palandöken, bir süre Başkan Necmettin Dede ile sohbet etti. Burada gazetecilerin kepenk kapatma eylemleriyle ilgili sorularını cevaplandıran Başkan Palandöken, esnafın ekmek parası için dükkanını açtığını söyledi. Siyasetin siyasi zeminde yapılması gerektiğini kaydeden Palandöken; "Biz esnaf sanatkarız, müşteri velinimetimizdir. Bizim siyaseten hiçbir kusurumuz, hiçbir amacımız yok. Ekmek parası için dükkanımız sabahın seherinden gecenin geç saatine
kadar açıyoruz. Hakka hizmet, halka hizmet yapıyoruz. Bizim kepengimizin kapanması demek çocuklarımızın aç kalması demektir. Hizmetin en ücra köşeye gitmemesi demektir. Tabii ki siyaset, siyasi zeminde yapılacak. Dükkanlarımızın üzerinde baskı, camının çerçevesinin kırılması, milli servetin heder olması hiç kimseye yarar getirmiyor. Türkiye Cumhuriyeti‘nin gücü, birlik beraberliği, her noktada her zaman ispat edilmiş bir durumda. Belki bugün seçim arifesinde ufak tefek gerginlikler oluyor. Görüyorsunuz
milli birlik davasında herkes tek yumruk olur. Türkiye‘nin büyümesinin, imajının iyi anılmasının en önemli meseleleri bu. Doğunun böyle tanıtılması sadece doğululara zarar vermiyor. Buradaki ekonomik gelişmenin, güvenin, insanların rahatının ne şekilde olduğunu batıda çok farklı görürler. Ama buraya memur olarak gelen de giderken ağlayarak gidiyor. buradaki insana doyamadığını söylüyor" dedi.
"GELİŞMEMİZİ KISKANIYORLAR, DIŞARIDAN TAHRİK EDİYORLAR"
Dış güçlerin ülkeyi karıştırdığını savunan Palandöken sözlerini şöyle sürdürdü: "Bizim dünya milletleri içerisinde yükselmemizi istemeyenler dışarıdan tahrik etmek suretiyle bin yıldır birlikte olduğumuz insanlarla aramıza nifak sokuyorlar. Bunu kimse kabullenebilir mi? Bunlar söylenmesi, düşünülmesi bile mümkün olmayan şeyler. Biz tek yumruk, tek milletiz. Böyle bir şeye pabuç bırakmayız. Dolayısıyla da böyle düşünenler de, bizim gibi düşünenlerden farklı düşünmüyor. Onlar da sadece tahrik edilmek
suretiyle, böyle bir şeyin ayrımcılıkla kendilerine menfaat getireceği düşüncesiyle memlekette kaos oluyor ve ülke zarar görüyor. Gelişmemizi kıskanıyorlar, dışarıdan tahrik ediyorlar ama tahrikler netice itibariyle ülkeye zarar veriyor. Biz tek millet olarak kendi aramızda problemlerimizi hallederek bu meselenin üstünden geleceğiz. Dışarından müdahale edilmesine, nifak sokulmasına hiç gerek yok. Çünkü biz bin yıldır bir arada yaşıyoruz. Bunlar dışarıdan gelen ve dolayısıyla da bu nifakı sokmak suretiyle
menfaatlenen siyaset yapan insanların işi. Halkın böyle bir sorunu yok. Çünkü olmaması lazım. Böyle bir ayrımcılık yapılması ülkeye zarar getirir. Zarar hepimize bir yük olacak. Benim camım kırılırsa, milli servet heder olursa, ben dükkanımı açamazsam, ülkede insanların aç kalmasına, ülkedeki insanların refahının bozulmasına, en önemlisi de huzurun bozulmasına hiç de gerek yok."
"BURADAKİ ESNAFA DESTEK VERİLMELİ"
Esnafın dükkanını açabilmesi için gerekli tedbirlerin alınması gerektiğini dile getiren Başkan Palandöken "Esnaf çaresiz değil. Dükkanında kendi tedbirlerini alıp duruyor. Ama bunların da burada daha güvenli durabilmesi için tedbirlerin alınması, ekonomik katkı sağlanması lazım. Burada 7-8 kış mevsimi yaşanıyor. Burayla İzmir‘le, İstanbul‘la aynı elektrik parası verirse, aynı sosyal güvenlik primi verirse olmaz. Buradaki esnafa destek verilmesi lazım. Burada göç önlense, yatırımlar canlansa hepimiz
menfaat görürüz. Buradaki bölgesel kalkınma planı, Muş ile Ankara‘daki farkı esnaf ve sanatkarlarımız görmeli ki ülkede yatırım yapılsın. Bu bölgeler için özel taleplerimiz var. Zaten bunları halettiğiniz zaman, insanın karnı doyduğu zaman, ailesine bakım için tereddüt etmediği zaman, birlik ve beraberlik ortamını tekrar sağlamamız lazım. Böyle olunca da ne kepenk kapanır, ne bu sıkıntıları birlikte yaşarız."
Belediye ziyaretinin ardından Muş Esnaf ve Sanatkarlar Odası‘na geçen Bendevi Palandöken ve beraberindekiler, kara yoluyla Bitlis‘e hareket etti.
Kaynak: İHA
daha sonra yapımı devam eden Muş Esnaf ve Sanatkarlar Odası‘nın inşaatını gezdi. Çalışmalarla ilgili bilgi alan Palandöken, esnaf ziyaretinde bulundu.
"TABİİ Kİ SİYASET, SİYASİ ZEMİNDE YAPILACAK"
Esnaf ziyaretinin ardından Belediye Başkanlığı‘na geçen Palandöken, bir süre Başkan Necmettin Dede ile sohbet etti. Burada gazetecilerin kepenk kapatma eylemleriyle ilgili sorularını cevaplandıran Başkan Palandöken, esnafın ekmek parası için dükkanını açtığını söyledi. Siyasetin siyasi zeminde yapılması gerektiğini kaydeden Palandöken; "Biz esnaf sanatkarız, müşteri velinimetimizdir. Bizim siyaseten hiçbir kusurumuz, hiçbir amacımız yok. Ekmek parası için dükkanımız sabahın seherinden gecenin geç saatine
kadar açıyoruz. Hakka hizmet, halka hizmet yapıyoruz. Bizim kepengimizin kapanması demek çocuklarımızın aç kalması demektir. Hizmetin en ücra köşeye gitmemesi demektir. Tabii ki siyaset, siyasi zeminde yapılacak. Dükkanlarımızın üzerinde baskı, camının çerçevesinin kırılması, milli servetin heder olması hiç kimseye yarar getirmiyor. Türkiye Cumhuriyeti‘nin gücü, birlik beraberliği, her noktada her zaman ispat edilmiş bir durumda. Belki bugün seçim arifesinde ufak tefek gerginlikler oluyor. Görüyorsunuz
milli birlik davasında herkes tek yumruk olur. Türkiye‘nin büyümesinin, imajının iyi anılmasının en önemli meseleleri bu. Doğunun böyle tanıtılması sadece doğululara zarar vermiyor. Buradaki ekonomik gelişmenin, güvenin, insanların rahatının ne şekilde olduğunu batıda çok farklı görürler. Ama buraya memur olarak gelen de giderken ağlayarak gidiyor. buradaki insana doyamadığını söylüyor" dedi.
"GELİŞMEMİZİ KISKANIYORLAR, DIŞARIDAN TAHRİK EDİYORLAR"
Dış güçlerin ülkeyi karıştırdığını savunan Palandöken sözlerini şöyle sürdürdü: "Bizim dünya milletleri içerisinde yükselmemizi istemeyenler dışarıdan tahrik etmek suretiyle bin yıldır birlikte olduğumuz insanlarla aramıza nifak sokuyorlar. Bunu kimse kabullenebilir mi? Bunlar söylenmesi, düşünülmesi bile mümkün olmayan şeyler. Biz tek yumruk, tek milletiz. Böyle bir şeye pabuç bırakmayız. Dolayısıyla da böyle düşünenler de, bizim gibi düşünenlerden farklı düşünmüyor. Onlar da sadece tahrik edilmek
suretiyle, böyle bir şeyin ayrımcılıkla kendilerine menfaat getireceği düşüncesiyle memlekette kaos oluyor ve ülke zarar görüyor. Gelişmemizi kıskanıyorlar, dışarıdan tahrik ediyorlar ama tahrikler netice itibariyle ülkeye zarar veriyor. Biz tek millet olarak kendi aramızda problemlerimizi hallederek bu meselenin üstünden geleceğiz. Dışarından müdahale edilmesine, nifak sokulmasına hiç gerek yok. Çünkü biz bin yıldır bir arada yaşıyoruz. Bunlar dışarıdan gelen ve dolayısıyla da bu nifakı sokmak suretiyle
menfaatlenen siyaset yapan insanların işi. Halkın böyle bir sorunu yok. Çünkü olmaması lazım. Böyle bir ayrımcılık yapılması ülkeye zarar getirir. Zarar hepimize bir yük olacak. Benim camım kırılırsa, milli servet heder olursa, ben dükkanımı açamazsam, ülkede insanların aç kalmasına, ülkedeki insanların refahının bozulmasına, en önemlisi de huzurun bozulmasına hiç de gerek yok."
"BURADAKİ ESNAFA DESTEK VERİLMELİ"
Esnafın dükkanını açabilmesi için gerekli tedbirlerin alınması gerektiğini dile getiren Başkan Palandöken "Esnaf çaresiz değil. Dükkanında kendi tedbirlerini alıp duruyor. Ama bunların da burada daha güvenli durabilmesi için tedbirlerin alınması, ekonomik katkı sağlanması lazım. Burada 7-8 kış mevsimi yaşanıyor. Burayla İzmir‘le, İstanbul‘la aynı elektrik parası verirse, aynı sosyal güvenlik primi verirse olmaz. Buradaki esnafa destek verilmesi lazım. Burada göç önlense, yatırımlar canlansa hepimiz
menfaat görürüz. Buradaki bölgesel kalkınma planı, Muş ile Ankara‘daki farkı esnaf ve sanatkarlarımız görmeli ki ülkede yatırım yapılsın. Bu bölgeler için özel taleplerimiz var. Zaten bunları halettiğiniz zaman, insanın karnı doyduğu zaman, ailesine bakım için tereddüt etmediği zaman, birlik ve beraberlik ortamını tekrar sağlamamız lazım. Böyle olunca da ne kepenk kapanır, ne bu sıkıntıları birlikte yaşarız."
Belediye ziyaretinin ardından Muş Esnaf ve Sanatkarlar Odası‘na geçen Bendevi Palandöken ve beraberindekiler, kara yoluyla Bitlis‘e hareket etti.