27 Mayıs 1960: Demokrasiye ilk darbe

Türk demokrasisine ilk müdahale olan 27 Mayıs darbesinin üzerinden tam 50 yıl geçti.

27 Mayıs 1960: Demokrasiye ilk darbe
Seçimle gelen iktidarın akıl almaz suçlamalarla alaşağı edildiği, demokrasinin kesintiye uğradığı, hukukun ayaklar altına alındığı o "utanç günü" Türk milletinin kalbinde derin yaralar bıraktı.

Türkiye, idam edilen demokrasi şehitleri Başbakan Adnan Menderes ve 2 bakanını unutmuyor...

27 Mayıs 1960

Herşey sabah saatlerinde radyodan yapılan bir anosla başladı; "Dün geceyarısından itibaren Deniz Hava elele vererek memleketin idaresini ele almıştır."

Sivil idare derdeste edildi ve Türk demokrasisini çetin bir imtihandan geçiren süreç başladı.

Önce Cumhurbaşkanı Celal Bayar...

Yönetimi ele alan ordu içindeki bir grup asker, önce Çankaya Köşkü’nde ikamet eden Cumhurbaşkanı Celal Bayar’ı tutukladı.

Sonraki hedef dönemin Başbakanı Adnan Menderes idi.

Başbakan Menderes Kütahya’da Teslim Oldu

İhtilali Eşkişehir’de haber alan Menderes, kendisini takip eden jetler ve etrafını saran askerlerle daha fazla mücadele etmedi Kütahya’da hukuksuzluğa teslim oldu..

Tutukluların götürüldüğü yer ise hukukun hukuk olmaktan çıktığı Yassıada mahkemesiydi.

İşte Türkiye’nin bir daha hiç aklından çıkaramayacağı kara günler bu mahkemede geçiyor.

Meclisin Görev ve Yetkileri Milli Birlik Komitesi’ne Devredildi


Geçici bir maddeyle Meclis’in görev ve yetkileri Milli Birlik Komitesi’ne devredildi.

Cumhurbaşkanı’nın yargılanmasının yolu açıldı.

Zaten tutuklular hakkında verilecek karar duruşma öncesinden belliydi..

Görgü tanıklarının ifadesine göre idam sehpaları, daha mahkeme sonuçlanmadan kurulmuştu İmralı’da.

15 Eylül 1961: İdam Kararı
14 Ekim 1960 günü başlayan davalar 15 Eylül 1961 günü sona erdi ve idam kararları verildi.

"Sizi Buraya Tıkan Güç Böyle İstiyor"

Milli Birlik Komitesi’nin atadığı, Yassıada’da kurulan Yüksek Adalet Divanı Başkanı Salim Başol’un, "Sizi buraya tıkan güç böyle istiyor" sözü ise tarihe geçti.

Fatin Rüştü Zorlu ve Hasan Polatkan’a da Aynı Ortak Kader...

Dönemin Dışişleri Bakanı Fatin Rüştü Zorlu ve Maliye Bakanı Hasan Polatkan hakkındaki idam kararı 16 Eylül’de infaz edildi.

Çok partili döneme geçilmesinin ardından halkın oyuyla iktidara gelen Başbakan Adnan Menderes’in idamı ise bir gün sonra 17 Eylül’de gerçekleştirilecekti.

İdam sehpası kuruluyor, bir başbakan boynuna ip geçiriliyordu.

Ancak o ip sadece menderes’in değil, Türk demokrasisinin boynuna geçiriliyordu.

Daha on yıllarca sürecek olan demokrasi mücadelesinde ilk şehitler verilmiş oldu.

Demokrasi şehitlerini hiç unutmayan Türk halkı onları hep rahmetle andı.