Etuc‘un ‘‘Atina Manifestosu‘‘
Avrupa‘da yaklaşık 60 milyon üyesi bulunan Avrupa Sendikalar Konfederasyonunun (ETUC), 4 yıllık dönemi kapsayan mücadele alanları ve stratejileri belirledi.
ETUC‘un 12. Genel Kurulu Yunanistan‘ın Atina kentinde Megaron Kongre Merkezi gerçekleştirildi.
Genel kurula, Türkiye‘den ETUC üyesi Türk-İş, DİSK, Hak-İş ve KESK heyetleri katıldı. Genel kurul, 36 ülkeden ve 83 üye sendika konfederasyonunu temsilen 1000 delegenin katılımıyla yapıldı.
Genel Kurulda ETUC‘un yeni yönetimi belirlendi. Genel Sekreterlik görevine tek aday UNI Europe Genel Sekreteri Bernadette Segol seçildi. Segol, ETUC tarihinin ilk kadın genel sekreteri oldu.
Uluslararası Af Örgütü, genel kurulda, Türkiye‘de sendikal yasaların değiştirilmesi talebiyle başlattığı kampanyanın tanıtımını yaptı.
Avrupa Genel Hizmet İşçileri Federasyonunun (EPSU) düzenlediği toplantıda da Genel Sekreter Carola Fischbach, Kolombiya ve Türkiye‘deki sendikal hak ihlalleri hakkında bilgi verdi ve tutuklu sendikacılarla dayanışma faaliyetlerini sürdüreceklerini belirtti.
Genel kurulda, güvencesizlik, kamusal hizmetler, krize karşı alternatifler, göçmen işçilerin hakları, ev içi hizmetler, doğum izni, küresel ısınma, genç istihdamı gibi konular tartışıldı.
Genel kurul delegasyondaki kadın üyeler ile gençlik komitesinin katılımının fazlalığı dikkati çekti.
DİSK Genel Sekreteri Tayfun Görgün, genel kurulda yaptığı konuşmada, ETUC Genel Kurulu‘nun önemli bir tarihi dönemde gerçekleştirildiğini söyledi.
Avrupa‘da sosyal eşitsizlikleri derinleştiren ekonomik krizin etkilerinin devam ettiğine dikkati çeken Görgün, şunları kaydetti:
‘‘Avrupalı işçilere kemer sıkma politikaları ve yoksulluk dayatılmakta. Kuzey Afrika ve Orta Doğu‘daki genç işçiler, başlattıkları toplumsal ayaklanmalarla tüm dünyaya baskıcı rejimlerin hızla değişebileceğini gösterdiler. ETUC Genel Kurulu, güvencesizliğe ve işsizliğe karşı sosyal haklarımızı ve iş güvencemizi savunma adına uluslararası strateji belirleyeceğimiz bir toplantı olmalı. ETUC, işçi haklarını korumak ve geliştirmek için daha aktif bir tutum izlemeli. Genel kurula dünyanın en kitlesel 1 Mayıs kutlamalarının düzenlendiği bir ülkeden gelmenin gururuyla üzerimize düşen görevleri yapmaya hazırız.‘‘
-‘‘TEMEL HAKLAR EKONOMİK ÖZGÜRLÜKLERDEN ÖNDE GELMELİ‘‘-
Genel kurulda, ETUC‘un gelecek 4 yılda Avrupa‘da çalışanların hakları koruyup geliştirmek adına izleyeceği stratejinin şekillendirildiği ‘‘Atina Manifestosu‘‘ hazırlandı.
Manifestoda yer alan bazı tespit, talep ve öneriler şöyle:
-Şu an Avrupa sendikalarının en önemli gündemi, ekonomik krizden etkilenen Yunanistan, İrlanda, Portekiz ve kemer sıkma politikasının görüldüğü diğer ülkelerde ücretlerin, emekli aylıklarının ve yaşam standartlarının düşmesidir.
-ETUC, sıkıntı içindeki ekonomilere yönelik AB ve IMF tarafından sunulan kurtarma paketlerinin olumsuz sonuçlarından dolayı telaşlanmaktadır. Özellikle Yunanistan ve İrlanda‘da kemer sıkma politikası için alınan önlemler durumu daha da kötüleştirmiştir. Ülkeler uzun süre devam eden bir durgunluk dönemi yaşamakta, borçları artmakta, işsizlik yükselmektedir. Bu ülkelerin ve bu ülkede yaşayanların daha fazla borç yükü altına girme riskleri vardır. Bu durum AB ve üye ülkeleri için de büyük tehlikeler oluşturmaktadır. Bu nedenle ETUC hemen AB‘nin yaklaşımında değişikliğe gidilmesini ve zor durumda olan ülkelere yardım edilmesini talep etmektedir.
-Birim emek maliyetlerinin karşılaştırılması, kamu sektöründeki ücretlerin aşağıya çekilmesi hatta kimi zaman asgari ücret seviyesine düşürülmesi, emeklilik haklarında geriye gidiş kabul edilemez.
-Yükselen sağ ve onların dar milliyetçi ittifakları ile mücadele etmek, sosyal bir Avrupa için direnmek, yaklaşan Avrupa Parlamentosu seçimlerinde bu amaçlar için daha aktif olmak, işsizlikle, artan eşitsizlikle, güvencesiz iş ve kemer sıkma politikalarına karşı mücadele etmek, büyüme ve sürdürülebilirlik için seferber olmak, daha güçlü sendikalar ve daha fazla üye için daha fazla çalışmak, gittikçe daha fazla entegre olan Avrupa emek piyasasına ortak bir cevap geliştirmek 2011-2014 yılları arasında ETUC‘un temel görevleri olacaktır.
-ETUC, temel hakların ekonomik özgürlüklerden önde gelmesini ve sonuç olarak Sosyal İlerleme Protokolü‘nün Avrupa antlaşmalarında yer almasını, işçilerin AB‘de serbest dolaşımı ile ilgili direktifin gözden geçirilmiş halini ve Monti II düzenlemesini talep etmektedir.
-ETUC, istihdam konusunu Avrupa‘nın temel gündemine ve AB ekonomik yönetişimin merkezine yerleştirmeyi, bunu hem 2020 stratejisi ve Avrupa Tek Pazarı Anlaşmasının değerlendirilmesinde olduğu gibi Avrupa Sosyal Diyalogu‘na da yansıtılmasını, eğitim ve meslek garantisi vererek gençlerin işsizliğine yönelik koordineli bir mücadele yürütülmesini amaçlamaktadır.
-‘‘TÜRKİYE‘DEKİ SENDİKALARLA İŞBİRLİĞİ‘‘-
-Türkiye‘deki ve Batı Balkanlar‘daki üye sendikalarla birlikte çalışarak AB‘nin genişlemesine yardımcı olunacak.
-AB işbirliği sözleşmeleri dahil, adil ve sürdürülebilir bir küreselleşme için çaba harcanacak.
-Avrupa Sosyal Modeli, dünya kalkınması için sürdürülebilir ve olumlu bir model olarak teşvik edilecek ve Uluslararası Sendikalar Konfederasyonu ile küresel çapta sendikal haklar için kampanyalar örgütlenecek.
-Afrika, Kuzey Latin Amerika ve Asya‘daki sendikal örgütlerle ilişkiler geliştirilecek.
-Ulus ötesi konularda grev hakkını talep edilecek, Avrupa Adalet Divanı içinde emek özelinde bir meclis oluşturulması için baskılar artırılacak.
-Avrupa düzeyinde sendikal gündemin etkisini geliştirmek için ETUC‘un sahip olduğu tüm araçların kullanımı arttırılacak, kampanyalar örgütlenecek, sosyal diyalog mekanizması ve sivil toplum ittifaklarından yararlanılacak.‘‘
Kaynak: AA
Genel kurula, Türkiye‘den ETUC üyesi Türk-İş, DİSK, Hak-İş ve KESK heyetleri katıldı. Genel kurul, 36 ülkeden ve 83 üye sendika konfederasyonunu temsilen 1000 delegenin katılımıyla yapıldı.
Genel Kurulda ETUC‘un yeni yönetimi belirlendi. Genel Sekreterlik görevine tek aday UNI Europe Genel Sekreteri Bernadette Segol seçildi. Segol, ETUC tarihinin ilk kadın genel sekreteri oldu.
Uluslararası Af Örgütü, genel kurulda, Türkiye‘de sendikal yasaların değiştirilmesi talebiyle başlattığı kampanyanın tanıtımını yaptı.
Avrupa Genel Hizmet İşçileri Federasyonunun (EPSU) düzenlediği toplantıda da Genel Sekreter Carola Fischbach, Kolombiya ve Türkiye‘deki sendikal hak ihlalleri hakkında bilgi verdi ve tutuklu sendikacılarla dayanışma faaliyetlerini sürdüreceklerini belirtti.
Genel kurulda, güvencesizlik, kamusal hizmetler, krize karşı alternatifler, göçmen işçilerin hakları, ev içi hizmetler, doğum izni, küresel ısınma, genç istihdamı gibi konular tartışıldı.
Genel kurul delegasyondaki kadın üyeler ile gençlik komitesinin katılımının fazlalığı dikkati çekti.
DİSK Genel Sekreteri Tayfun Görgün, genel kurulda yaptığı konuşmada, ETUC Genel Kurulu‘nun önemli bir tarihi dönemde gerçekleştirildiğini söyledi.
Avrupa‘da sosyal eşitsizlikleri derinleştiren ekonomik krizin etkilerinin devam ettiğine dikkati çeken Görgün, şunları kaydetti:
‘‘Avrupalı işçilere kemer sıkma politikaları ve yoksulluk dayatılmakta. Kuzey Afrika ve Orta Doğu‘daki genç işçiler, başlattıkları toplumsal ayaklanmalarla tüm dünyaya baskıcı rejimlerin hızla değişebileceğini gösterdiler. ETUC Genel Kurulu, güvencesizliğe ve işsizliğe karşı sosyal haklarımızı ve iş güvencemizi savunma adına uluslararası strateji belirleyeceğimiz bir toplantı olmalı. ETUC, işçi haklarını korumak ve geliştirmek için daha aktif bir tutum izlemeli. Genel kurula dünyanın en kitlesel 1 Mayıs kutlamalarının düzenlendiği bir ülkeden gelmenin gururuyla üzerimize düşen görevleri yapmaya hazırız.‘‘
-‘‘TEMEL HAKLAR EKONOMİK ÖZGÜRLÜKLERDEN ÖNDE GELMELİ‘‘-
Genel kurulda, ETUC‘un gelecek 4 yılda Avrupa‘da çalışanların hakları koruyup geliştirmek adına izleyeceği stratejinin şekillendirildiği ‘‘Atina Manifestosu‘‘ hazırlandı.
Manifestoda yer alan bazı tespit, talep ve öneriler şöyle:
-Şu an Avrupa sendikalarının en önemli gündemi, ekonomik krizden etkilenen Yunanistan, İrlanda, Portekiz ve kemer sıkma politikasının görüldüğü diğer ülkelerde ücretlerin, emekli aylıklarının ve yaşam standartlarının düşmesidir.
-ETUC, sıkıntı içindeki ekonomilere yönelik AB ve IMF tarafından sunulan kurtarma paketlerinin olumsuz sonuçlarından dolayı telaşlanmaktadır. Özellikle Yunanistan ve İrlanda‘da kemer sıkma politikası için alınan önlemler durumu daha da kötüleştirmiştir. Ülkeler uzun süre devam eden bir durgunluk dönemi yaşamakta, borçları artmakta, işsizlik yükselmektedir. Bu ülkelerin ve bu ülkede yaşayanların daha fazla borç yükü altına girme riskleri vardır. Bu durum AB ve üye ülkeleri için de büyük tehlikeler oluşturmaktadır. Bu nedenle ETUC hemen AB‘nin yaklaşımında değişikliğe gidilmesini ve zor durumda olan ülkelere yardım edilmesini talep etmektedir.
-Birim emek maliyetlerinin karşılaştırılması, kamu sektöründeki ücretlerin aşağıya çekilmesi hatta kimi zaman asgari ücret seviyesine düşürülmesi, emeklilik haklarında geriye gidiş kabul edilemez.
-Yükselen sağ ve onların dar milliyetçi ittifakları ile mücadele etmek, sosyal bir Avrupa için direnmek, yaklaşan Avrupa Parlamentosu seçimlerinde bu amaçlar için daha aktif olmak, işsizlikle, artan eşitsizlikle, güvencesiz iş ve kemer sıkma politikalarına karşı mücadele etmek, büyüme ve sürdürülebilirlik için seferber olmak, daha güçlü sendikalar ve daha fazla üye için daha fazla çalışmak, gittikçe daha fazla entegre olan Avrupa emek piyasasına ortak bir cevap geliştirmek 2011-2014 yılları arasında ETUC‘un temel görevleri olacaktır.
-ETUC, temel hakların ekonomik özgürlüklerden önde gelmesini ve sonuç olarak Sosyal İlerleme Protokolü‘nün Avrupa antlaşmalarında yer almasını, işçilerin AB‘de serbest dolaşımı ile ilgili direktifin gözden geçirilmiş halini ve Monti II düzenlemesini talep etmektedir.
-ETUC, istihdam konusunu Avrupa‘nın temel gündemine ve AB ekonomik yönetişimin merkezine yerleştirmeyi, bunu hem 2020 stratejisi ve Avrupa Tek Pazarı Anlaşmasının değerlendirilmesinde olduğu gibi Avrupa Sosyal Diyalogu‘na da yansıtılmasını, eğitim ve meslek garantisi vererek gençlerin işsizliğine yönelik koordineli bir mücadele yürütülmesini amaçlamaktadır.
-‘‘TÜRKİYE‘DEKİ SENDİKALARLA İŞBİRLİĞİ‘‘-
-Türkiye‘deki ve Batı Balkanlar‘daki üye sendikalarla birlikte çalışarak AB‘nin genişlemesine yardımcı olunacak.
-AB işbirliği sözleşmeleri dahil, adil ve sürdürülebilir bir küreselleşme için çaba harcanacak.
-Avrupa Sosyal Modeli, dünya kalkınması için sürdürülebilir ve olumlu bir model olarak teşvik edilecek ve Uluslararası Sendikalar Konfederasyonu ile küresel çapta sendikal haklar için kampanyalar örgütlenecek.
-Afrika, Kuzey Latin Amerika ve Asya‘daki sendikal örgütlerle ilişkiler geliştirilecek.
-Ulus ötesi konularda grev hakkını talep edilecek, Avrupa Adalet Divanı içinde emek özelinde bir meclis oluşturulması için baskılar artırılacak.
-Avrupa düzeyinde sendikal gündemin etkisini geliştirmek için ETUC‘un sahip olduğu tüm araçların kullanımı arttırılacak, kampanyalar örgütlenecek, sosyal diyalog mekanizması ve sivil toplum ittifaklarından yararlanılacak.‘‘