Çankaya Belediye Başkanı Tanık:
Çankaya Belediye Başkanı Bülent Tanık, "Gökçek‘ten 17 yılda yapmadığını yapmasını beklemiyoruz ama hiç olmazsa çılgınlıkları bırakmalı ve bir an önce aklını başına toplamalıdır" dedi.
Tanık, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek‘in ‘kendi ölçeğinde çılgın bir proje" diyerek tanıttığı Ankara İçmesuyu 2. Merhale Projesi Gerede Sistemi‘nin çılgın değil ibretlik olduğunu ifade etti. Çankaya Belediye Başkanı Bülent Tanık, "Çılgınlık 1969 yılında DSİ tarafından hazırlanan Ankara İçme Suyu Temini ve Dağıtım Şebekesi Projesi Master Planı‘nda bulunan bu projenin 17 yıldır Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek tarafından ihmal edilmiş, hatta kasten geciktirilmiş olmasıdır" dedi.
1968 yılında çıkarılan ‘Ankara, İstanbul ve Nüfusu Yüz Binden Yukarı Olan Şehirlerde İçme, Kullanma ve Endüstri Suyu Temini Hakkındaki Yasa‘ kapsamında bu şehirlerin içme suyu projeleri ve inşaatlarını yapma yetkisinin DSİ Genel Müdürlüğü‘ne verildiğini kaydeden Tanık, "DSİ‘nin bu yetkiyi kullanabilmesi için o ilin belediye meclisinden karar çıkartılması gerekmektedir. Ankara Büyükşehir Belediyesi, Gerede sisteminin ihale edilip yapılabilmesi için bu kararı şimdiye kadar çıkarmamıştır. Gerede İçmesuyu 2.
Merhale Projesi ise DSİ ile Ankara Büyükşehir Belediyesi arasındaki ihaleyi kimin yapacağına ilişkin anlaşmazlık nedeniyle bugüne kadar yapılmayarak, Ankaralılar sağlıksız sulara ve kuraklıklara layık görülmüştür" diye konuştu.
Gökçek‘in 2007 yılında Ankara‘yı aylarca nasıl susuz bıraktığını herkesin çok net hatırladığını söyleyen Tanık, "O dönemde basına da yansıyan resmi belgeler, DSİ Genel Müdürlüğü‘nün analiz ve öngörüleri çerçevesinde önerdiği İçmesuyu 2. Merhale Projesi‘ndeki gecikme bizzat Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek‘in suyu öncelikli yatırım olarak görmemesinden kaynaklandığını gösteriyordu. DSİ‘nin görüşü doğrultusunda Hazine Müsteşarlığı‘ndan gelen yatırım teklifine Gökçek, ‘Borç stoklarımızı
arttırmak istemiyoruz. Bizim önceliğimiz içme suyu değil, metro projesi. Finansman kaynaklarımızı öncelikli projemiz olan metroya ayıracağız‘ demiştir. Bu demek oluyor ki, Gerede sistemi seçeneği, şu zamana kadar Ankara‘nın susuz kalması pahasına bilinçli olarak kullanılmamıştır" dedi.
On yıllar önce yapılması gereken projenin etapları geciktirerek bilerek yapılmadığını, Kızılırmak suyu getirilerek Ankaralıların sağlığının ciddi tehdit altında bırakıldığını savunan Tanık, "Gölbaşı ve Ankara şebekesi bu suyla kirletilmiş ve geri döndürülemez zararlara neden olmuştur. Önceliği olduğunu söyleyen metroyu çöküntü projesi haline getirdikten sonra Ulaştırma Bakanlığı‘na devrederek bu skandalı kapatmaya çalışan Gökçek, kim bilir bu projeyi yüzüne gözüne nasıl bulaştıracak ve kamuyu kaç milyon
dolar zarara uğratacaktır. Metroda yolun sonuna gelen Gökçek, içinde çoktan boğulduğu suyla ve Ankaralıların akıl sağlığıyla oynamaya devam etmektedir. Her şeye rağmen Gökçek‘in su meselesi yüzünden zamanın DSİ Genel Müdürü ve şimdinin Çevre ve Orman Bakanı Veysel Eroğlu ile yaşadığı anlaşmazlıkların sona ermesi ve bu iki ismin Ankara‘nın su sorununa ilişkin birlikte çalışması bizleri sevindirmiştir. Fakat öte yandan bu projenin de olumlu sonuçlanmayacağı, bir Gökçek klasiği olarak neredeyse kesin gibidir.
Melih Gökçek artık belediye başkanlığı görevinde kalan son yıllarında Ankara‘ya ve Ankaralılara hizmet etmelidir. Gökçek‘ten 17 yılda yapmadığını yapmasını beklemiyoruz ama hiç olmazsa çılgınlıkları bırakmalı ve bir an önce aklını başına toplamalıdır" dedi.
Kaynak: İHA
1968 yılında çıkarılan ‘Ankara, İstanbul ve Nüfusu Yüz Binden Yukarı Olan Şehirlerde İçme, Kullanma ve Endüstri Suyu Temini Hakkındaki Yasa‘ kapsamında bu şehirlerin içme suyu projeleri ve inşaatlarını yapma yetkisinin DSİ Genel Müdürlüğü‘ne verildiğini kaydeden Tanık, "DSİ‘nin bu yetkiyi kullanabilmesi için o ilin belediye meclisinden karar çıkartılması gerekmektedir. Ankara Büyükşehir Belediyesi, Gerede sisteminin ihale edilip yapılabilmesi için bu kararı şimdiye kadar çıkarmamıştır. Gerede İçmesuyu 2.
Merhale Projesi ise DSİ ile Ankara Büyükşehir Belediyesi arasındaki ihaleyi kimin yapacağına ilişkin anlaşmazlık nedeniyle bugüne kadar yapılmayarak, Ankaralılar sağlıksız sulara ve kuraklıklara layık görülmüştür" diye konuştu.
Gökçek‘in 2007 yılında Ankara‘yı aylarca nasıl susuz bıraktığını herkesin çok net hatırladığını söyleyen Tanık, "O dönemde basına da yansıyan resmi belgeler, DSİ Genel Müdürlüğü‘nün analiz ve öngörüleri çerçevesinde önerdiği İçmesuyu 2. Merhale Projesi‘ndeki gecikme bizzat Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek‘in suyu öncelikli yatırım olarak görmemesinden kaynaklandığını gösteriyordu. DSİ‘nin görüşü doğrultusunda Hazine Müsteşarlığı‘ndan gelen yatırım teklifine Gökçek, ‘Borç stoklarımızı
arttırmak istemiyoruz. Bizim önceliğimiz içme suyu değil, metro projesi. Finansman kaynaklarımızı öncelikli projemiz olan metroya ayıracağız‘ demiştir. Bu demek oluyor ki, Gerede sistemi seçeneği, şu zamana kadar Ankara‘nın susuz kalması pahasına bilinçli olarak kullanılmamıştır" dedi.
On yıllar önce yapılması gereken projenin etapları geciktirerek bilerek yapılmadığını, Kızılırmak suyu getirilerek Ankaralıların sağlığının ciddi tehdit altında bırakıldığını savunan Tanık, "Gölbaşı ve Ankara şebekesi bu suyla kirletilmiş ve geri döndürülemez zararlara neden olmuştur. Önceliği olduğunu söyleyen metroyu çöküntü projesi haline getirdikten sonra Ulaştırma Bakanlığı‘na devrederek bu skandalı kapatmaya çalışan Gökçek, kim bilir bu projeyi yüzüne gözüne nasıl bulaştıracak ve kamuyu kaç milyon
dolar zarara uğratacaktır. Metroda yolun sonuna gelen Gökçek, içinde çoktan boğulduğu suyla ve Ankaralıların akıl sağlığıyla oynamaya devam etmektedir. Her şeye rağmen Gökçek‘in su meselesi yüzünden zamanın DSİ Genel Müdürü ve şimdinin Çevre ve Orman Bakanı Veysel Eroğlu ile yaşadığı anlaşmazlıkların sona ermesi ve bu iki ismin Ankara‘nın su sorununa ilişkin birlikte çalışması bizleri sevindirmiştir. Fakat öte yandan bu projenin de olumlu sonuçlanmayacağı, bir Gökçek klasiği olarak neredeyse kesin gibidir.
Melih Gökçek artık belediye başkanlığı görevinde kalan son yıllarında Ankara‘ya ve Ankaralılara hizmet etmelidir. Gökçek‘ten 17 yılda yapmadığını yapmasını beklemiyoruz ama hiç olmazsa çılgınlıkları bırakmalı ve bir an önce aklını başına toplamalıdır" dedi.