Benim askerim teröristle mücadele etmeyecek mi?
Başbakan Erdoğan, Ankara Ticaret Odası'nda düzenlenen vergi rekortmenleri ödül töreninde bir konuşma yaptı. Başbakan Erdoğan, Türkiye genelinde AK Parti seçim bürolarına yapılan saldırıları eleştirdi. CHP'yi de Diyarbakır da kapenk kapatmaya destek vermekle suçladı.
"Biz birileri kepenk indirirken, ana muhalefet kepenk indirirken indirmedik, indirmeyeceğiz. Eğer vatanımızı seviyorsak bunun bedeli neyse ödeyeceğiz. Bu meydanın sahibi millettir ve millet bu meydanı koruyacak. Tabii bunlar sokakları şiddete teslim etmek suretiyle kendilerine verilen senaryoyu uyguluyorlar."
Şırnak'ın Uludere ilçesinde öldürülen 12 teröristin ardından bölgeye giden BDP'lileri de sert dille eleştiren Erdoğan," Kuzey Irak'tan sınırdan ülkemize ağır silahlarla girmek isteyen bir terörist grup var. Benim sınırlarımı korumakla görevli olan askerim mücadelesini vermeyecek mi? Bunun neticesinde orada teröristler öldürülüyor, parlamento içindeki bir siyasi partinin milletvekilleri oraya gidip gösteriler yapıyor. Gösterilerde silahlı kuvvetlerimizi güvenlik güçlerimizi karşılarına alarak ülkemizi huzursuz edici bir tavrın içine giriyorlar. Artık bunları yutacak mıyız? Buna hala özgürlük mücadelesi diyorlar" dedi.
Başbakan Erdoğan'ın yaptığı açıklamalar şöyle:
Dünyanın neresinde olursa olsun her denklemde Ankara hesaba katılıyor. Her konuda artık Ankara'nın ne diyeceği bekleniyor. İnşaa ettiğimiz bölünmüş yollarla Ankara'ya Türkiye'nin 81 vilayetinden ulaşılabiliyor. Ankara'yı hızlı tren de bir merkez haline getiriyor. Eskişehir İstanbul ve Eskişehir Bursa hatlarının inşaası devam ediyor. Ankara Konya hızlı tren hatlarının deneme sürüşleri devam ediyor. Bu ayın sonunda da belki o hattı hizmete açacağız.Böylece Konya Ankara arası 1 saat 15 dakikaya düşüyor. Ankara Sivas hattı çalışmaları da sürüyor. İnşallah Türkiye'yi demir ağlarla örmüş Ankara'yı da bunun merkezine koymuş olacağız. Havayolu aynı şekilde. Bildiğiniz üzere Anadolu Jet merkez olarak Ankara'yı kullanıyor. Yurt içi yurt dışı bir çok merkeze Ankara'dan ulaşılabiliyor. İstanbul için iki büyük proje açıkladım.
ANKARA HAYALLERİ İLE BULUŞACAK
Bazı açıklamam gerekenleri burada açıklamakta fayda geriyorum. Artık hastanelerimde benim hastalarım sedye üzerinde dışarda dolaştırılmayacak. Her şey yürüyen merdivenlerde olacak. Toplam 7 bin yatak kapasitesi ile Ankara artık sağlıkta bir merkez haline geliyor. Ankara'dan Niğde Samsun'a ulaşan otoyolları tamamlamış olacağız. Belediyemizden şuana kadar tamamlanan yerlerle birlikte anlaşmayı yaparak bunu almış bulunuyor. Süratle 44 km uzunluğunda 3 metro hattını 3 milyar liralık yani 3 katrilyonluk yatırımla iki yılda bu kalanı tamamlayacağız ve Ankara'nın hizmetine sunacağız. Kızılay Çayyolu, Tandoğan, Keçiöğren, Sincan inşallah hayalleri ile buluşmuş olacak. Bankaların buradan İstanbul'a genel müdürlüklerinin geçmiş olmasına ilişkin yaklaşımı için teşekkür ederim. Bunun spekülasyonlarını yapanlarda var. Türkiye bu değerlendirmeyi yıllardır yapıyor. Biz şimdi bu adımı atıyoruz. Savunma sanayinin başkenti Ankara'dır. Bunu da buraya yerleştiriyorum. 2016 Yılında savunma sanayinde ciro hedefimiz 8 milyar dolar. Bunun 6 milyar doları Ankara'dan sağlanıyor. Uzay ve uydu merkezi kuruyoruz. Ankara'da şuanda 5 teknokent var bunlara yenilerini de ekleyeceğiz.
HER ŞEY ANKARA VE TÜRKİYE İÇİN
Kazan'da bir lojistik üssü kuruldu. Bin 200 kişiye istihdam sağlıyor şuanda. Firma sayısını 400'e ulaştırmayı hedefliyoruz. 2023 hedefi olan Ankara'da serbest ticaret merkezi kuruyoruz. Sadece bu bölgeden ihracat hedefimiz 3 milyar dolar. Akyurt ilçemizde 1 milyon 800 bin metrekare üzerine bir fuar merkezi inşa edecek, Kızılay'a raylı sistem döşeyeceğiz. Buna benzer bir çok proje var. Örneğin ciddi bir spor kompleksini Ankara'da kuracağız mevcutlar tehlike arz ediyor. Bunları kaldırmayı bunların yerine 35 bin kişilik bir stadyum, zaten Ankara Arena ile kapalı spor salonunu dünya şampiyonasında çözdük yine bu konsepti genişleterek olimpik yüzme havuzları ile Ankara'yı çok daha zengin hale getirmeyi düşünüyoruz. Ankara 2023 vizyonuna büyük Türkiye vizyonuna yaraşır bir şekilde artık çok farklı bir kent hüviyeti kazanıyor. Belediye Başkanı arkadaşlarıma çok teşekkür ediyorum ama gerek sizlerden gerek halkımdan da destek bekliyoruz. O da nedir gece kondu olayında bize yardımcı olmalarını istiyoruz. Bu gece konduları yıkarım yeni yaptığımız evlerden kontulardan onlara daire verelim ama Ankara'yı çok farklı hale getirelim. Allah aşkına soruyorum bunlar Ankara'ya yakışıyor mu? Daha önce Ankara'nın girişini biliyordunuz şimdi bir taraf TOKİ Büyükşehir Belediyesi müşterek olarak büyük binalar yaptılar. Bizim yerel mimarimiz ile inaşaat başladı. İnanıyorum ki bittikten sonra Ankara'nın girişi çok daha farklı olacak. Kimseyi mağdur etme niyetindedeğiliz. Ama herşey Ankara için herşey Türkiye için olacak. Bunu başarmamız lazım.
BU YAPILANLAR ÇOK FARKLI BİR NESLİN YETİŞMESİNİ SAĞLAYACAK
Türkiye genciyle, çocuğuyla, işvereni, esnafıyla 2023 hedefine gerçekleşebilir bir hedef olarak görüyor. 163 bin yeni derslik inşaa ettik. 89 Yeni üniversite kurduk. Ankara'ya Çubukta yeni bir üniversite kuruldu Yıldırım Beyazıt Üniversitesi. Bunlar, Türkiye'yi orta vadede çok ciddi şekilde dönüştürecek ve çok farklı bir neslin yetişmesini sağlayacak. Artık kara tahtaları kaldırıyoruz. İvedik'te arkadaşlar bizi gezdirirken sevindim. Zira bizim elektronik kitap dağıtmayı planladığımızı orada hazırlıklarının yapıldığını gördüm. Yeni akıllı tahtalar bilgisayar donanımlı olacak. İnternet ağı ile dünyayayla buluşacaklar, elektronik kitap olacak ellerinde ve içinde tüm müfredat bulunacak. Bunları ücretsiz olarak çocuklarımıza vereceğiz. Burada da asla fakir zengin ayrımı yapmayacağız. İstiyoruz ki 600 bine aşkın yavrumuz ilk ve ortaöğretimde elektronik kitapla derslerini takip eder hale gelsin. 4 Yılda bu proje tamamlanacak. Şuanda ön hazırlıklarımız tamam seçim sonrası ihalemizi yapacağız ve üretim kazanan firma tarafından uygulamaya geçilecek.
ÇETELERLE MÜCADELE BU MİLLETİN ORTAK MESELESİDİR
Bütün sorunların çözüldüğü pespembe birtablo içinde yaşadığımız iddiasında değilim. Her birimiz şunu çok iyi görmek durumundayız. İstikrar ve güven. Demokrasi ve özgürlük herşeyden önce ekonomik büyüme ve kalkınma için bunlar çok önemli. Kaos ortamında kriz ortamında 3-5 kişi kazanır ama böyle bir ortamda demokrasi ve özgürlüğün olduğu ortamda İstikrar ve güvenin olduğu bir ortamda herkes kazanır. Malesef ülkemizde çetelere yeniden cansuyu vermeye çalışan, çeteleri güçlendirmeye çalışan, demokrasinin üzerine çete gölgesini düşürmeye gayret gösterenler var. Çetelerle mücadele sadece benim görevim değil. Çetelerle mücadele bu milletin ortak meselesidir. Herkes açık olarak tavrını ortaya koymak durumundadır. Bunlar ekonomiye de musallat oldular, emeğe ekmeğe ticarete sanayiye, istihdama da musallat oldular. Ben bütün kalbimle inanarak söylüyorum. Bu ülkede çetelerin devri bitmiştir bunu bilmenizi istiyorum. Bu ülkede çetelerin devri geri gelmemek üzere sona ermiştir. Milletim buna müsade etmeyecektir. Benbugün varım yarın yokum. Ben ve siz de bu ülkenin çocuklarına tertemiz yarınlar bırakmak için uğraşıyoruz. Sıkıntımız bu derdimiz bu. Eğer çetelerle mücadelede zaaf gösterirsek her birimiz vebal altında kalırız. Yarın onlar bizi hayırla yad etmezler. Şuanda doğu ve güneydoğu illerinde bir tezgah uygulamaya konulmuş durumda.
12 PKK'LININ ÖLDÜRÜLMESİ
Candaş, yandaş medya birleşiyor ve orada verilen mücadeleyi öyle kabul ediyorlar ve masum bir mücadele gibi gösteriliyor. Kuzey Irak'tan sınırdan ülkemize ağır silahlarla girmek isteyen bir terörist grup var. Benim sınırlarımı korumakla görevli olan askerim mücadelesini vermeyecek mi? Bunun neticesinde orada teröristler öldürülüyor, parlamento içindeki bir siyasi partinin milletvekilleri oraya gidip gösteriler yapıyor. Gösterilerde silahlı kuvvetlerimizi güvenlik güçlerimizi karşılarına alarak ülkemizi huzursuz edici bir tavrın içine giriyorlar. Artık bunları yutacak mıyız? Buna hala özgürlük mücadelesi diyorlar. Benim şuanda partimin yüze yakın seçim merkezlerini sürekli molotoflarla bombalıyorlar. İstanbul'dan tutunuz dün yine Adana'da sürekli bunları yapıyorlar. Biz birileri kepenk indirirken, Ana muhalefetin oradaki şubesi kepenk indirirken biz kepenk indirmeyeceğiz. Eğer biz halkımızı seviyorsak, vatanımızı seviyorsak bunun bedeli ne olursa olsun bunun mücadelesini vermek zorundayız. Aksi takdirde meydan bunlara kalır. Bu meydanın sahibi millettir. Millet bu meydanı koruyacaktır.Yüreklerini ortaya koyan, kendilerini ortaya koyan STK'ları alkışlıyorum, takdir ediyorum. Bütün bu olaylar karşısında esnaf kazanmıyor, orada yaşayanlar kazanmıyor. Tam tersine esnaf tüccar vatandaş yaşananlardan mağdur oluyorlar. Ama hiç kimse kalkıp cesaretle bu partinin yaptıklarına karşı çıkamıyor.
TEZGAHI HER YERDE ANLATACAĞIZ
Milletim bu senaryo yazarları gibi düşünmüyorlar. Herkes seçim öncesinde nasıl bir oyun oynandığının çok iyi farkında. Doğunun hassasiyetini görüp annelerin gözyaşı üzerinden siyasi hesaplar yapıldığını herkes çok iyi görüyor. Silivri ile Kandil tarafından yazılan senaryo birileri tarafından oynanıyor. Figüran olarak da gençler ve çocuklar oynatılıyor. Bu kaos planlarına teslim olmayacağız. Bizim yüreğimiz milletimizle birlikte atıyor. Perşembe günü Siirt'te, Cuma günü Van'da Cumartesi günü de Hakkari'de olacak, bu tezgahı halkımızla paylaşacağız. Van'da bütün bu oyunları alt üst edecek gönül dili ile vatandaşlarıma sesleneceğim. Hedef şu. Batıyı tahrik et doğuyu tahrik et şiddet politikalarını getir. Teslim olursak, geri adım atarsak silah tüccarları kazanır. Teslim olmayacak geri adım atmayacak, sağduyudan da asla taviz vermeyeceğiz. Biz 8,5 yıldır her gün çıkıp milletimizin yüzüne gururla bakıyoruz. 12 Haziran'dan sonra da bu gururumuz devam edecek. Ama 12 Haziran'dan sonra bunların o yüzü olmayacak.
ENGELLERE RAĞMEN YOLUMUZA DEVAM EDECEĞİZ
Dün akşam önüme Türkiye haritasını aldım. Biz bölünmüş yollarda Türkiye'de ne yapmışız. 8,5 yıl öncesine bakıyorum harita adeta bomboş. 6100 km. 79 Yılda yapılan bu. Bir de şimdiye bakıyorum 13,600 km ile doğu güneydoğu hatlar döşenmiş. Tüm havaalanlarına bakıyorum yine yalnızlık ama şimdi 6 havayolu şirketi ile Türkiye'nin her yerine vatandaşlarımız uçuyor. Hakkari Yüksekova'da havaalanı inşa ediyoruz fakat vatandaşı tehdit ediyorlar gitmeyin diye. Biz işimize devam ediyoruz. Şırnak Cizre'de havaalanı yapıyoruz temel atma törenine vatandaşı gelmesin diye tehdit ediyorlar. Buna devam etmek zorundayız. İstedikleri şey şu. Güneydoğu ve doğunun halkı devletin bu hizmetlerini onlara engelleyerek göstermesinler, bak devlet okul yaptı mı hastane yaptı mı yol yaptı mı artık onlar tutmuyor. Bütün engellemelere rağmen, yollar yapıyoruz müteahhitlerin makinelerini yakıyorlar. Biz devam edeceğiz. Mecburuz buna.