Güler Sabancı‘ya Avusturya‘dan Schumpeter Ödülü
Avusturyalı ünlü ekonomist Joseph A. Schumpeter‘in anısına 1991‘den bu yana verilen Schumpeter Ödülü‘ne, Sabancı Holding Yönetim Kurulu Başkanı Güler Sabancı layık görüldü.
Avusturya Başkonsolosluğu‘nda gerçekleştirilen törende Güler Sabancı‘ya ödülü, Viyana Belediye Başkanı Dr. Michael Häupl tarafından takdim edildi. Törende eski Avusturya Federal Şansölyesi ve Schumpeter Society Başkanı Dr.Franz Vranitzky, Avusturya Büyükelçisi Dr.Heidemaria Gürer, Avusturya Başkonsolosu Paul Jenewein, Sabancı Holding CEO‘su Zafer Kurtul, Akbank Yönetim Kurulu Başkanı Suzan Sabancı Dinçer, Sabancı Holding Enerji Grup Başkanı Selahattin Hakman, Verbund CEO‘su Wolfgang Anzengruber ile
birlikte iş dünyasından önde gelen isimler hazır bulundu.
Eski Avusturya Federal Şansölyesi ve Schumpeter Society Başkanı Dr.Franz Vranitzky, törende yaptığı konuşmada, "Güler Sabancı gibi değerli bir isme bu ödülü vermek bir ayrıcalıktır" dedi.
Viyana Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Dieter Stiefel ise, "Schumpeter Ödülü, inovasyon için verilir. Bu terim, son yıllarda muğlak bir anlam aldı ama Joseph A. Schumpeter için içerik çok açık. Üç ana noktası var: Yeni üretim metotları ve yönetim tarzları, pazara yeni bir ürün veya farklı kaliteli bir ürün sunmak, yeni pazarlara girmek. İlk noktaya bakarsak, Güler Sabancı işletme mezunu, 50 binden fazla çalışanı ve 10 milyar avro‘dan fazla cirosu olan bir şirketin başında. Sabancı Topluluğu, beş
ana iş koluna odaklanmış durumda. Bu zamanla geliştirildi ve çeşitleme prensipleri üzerine kuruldu. Yönetimin de modası vardır. 1980‘lerden sonra, tek bir sektöre odaklanmak popüler hale geldi. Ancak Sabancı, risk dağıtma stratejisine bağlı kaldı ve çok başarılı oldu. Güler Sabancı için şirket yönetimi; çeşitliliği yönetmek, değişim yaratmak ve tüm iş alanlarında etkili olmak demektir. Bu da yaratıcılık gerektirir" diye konuştu.
Prof. Dr. Dieter Stiefel, pazarlara yeni bir ürün sunmanın, sadece tamamen bir yenilik demek olmadığını, sürekli iyileştirmeyi gerektirdiğini kaydederek şunları söyledi:
"Bu da, araştırma geliştirmenin öneminin altını çizer. Bunu da Sabancı Holding, tüm iş alanlarında yoğun ve başarılı bir şekilde yapıyor. Şirket, yüksek potansiyeli olan sektörlere yöneliyor. Enerji sektöründe hizmet veren EnerjiSA şirketinin, Avusturya‘lı Verbund‘la bir ortaklığı bulunuyor ve hedefleri de pazar lideri olmak. Türkiye‘nin kendi pazarına konsantre olması gerekiyor çünkü Türkiye artık gelişmiş bir ülke. Sabancı Holding‘in son yıllarda gösterdiği müthiş büyüme, ürün inovasyonu, kalite ve
verimlilikten kaynaklanıyor ve bu sebepten dolayı da sürdürülebilir hale geliyor."
Prof. Dr. Stiefel, Sabancı‘nın sadece bölgesel değil, aynı zamanda global bir oyuncu olduğunu ifade ederek, bunun sadece Batı‘daki endüstriyel ülkeleri değil, Asya ve Orta Doğu‘yu da kapsadığını belirtti. Stiefel sözlerini şöyle sürdürdü:
"Güler Sabancı, kendini bir Avrupa vatandaşı olarak görüyor ve Türkiye‘nin AB üyeliğini sadece Türkiye için değil, Avrupa Birliği için de gerekli ve faydalı görüyor. Schumpeter ismi, sadece girişimci atılımlar değil, sosyal sorumluluk anlamına da gelir. Güler Sabancı, girişimcinin bu imajına tam anlamıyla uyuyor. İş dünyasındaki başarılarını bilim, kamusal ve sanat alanlarındaki çalışmalarıyla destekliyor. Kuruluşuna öncülük ettiği Sabancı Üniversitesi, Türkiye‘nin en liberal okullarından biri. Sabancı
Vakfı; kadınları, kızları ve engellileri destekliyor, bu konularda çalışmalar yapıyor. Bugüne kadar Sabancı Vakfı, 6 Anadolu şehrinden, Sabancı Üniversitesi‘nde eğitim görmeleri için tam 2 bin genç kadın öğretmeni getirdi. Güler Sabancı, ayrıca tam anlamıyla bir sanat hamisi. Hem Sakıp Sabancı Müzesi hem de tiyatro festivali gibi çeşitli etkinliklerle uluslar arası sanat dünyasına destekte bulunuyor. Güler Sabancı‘ya Schumpeter Ödülünü vermek, bizim için bir gurur kaynağıdır."
"SCHUMPETER‘İN YARATICI TEORİSİ, SÜRDÜRÜLEBİLİR BÜYÜMENİN ÖZÜDÜR"
Sabancı Holding Yönetim Kurulu Başkanı Güler Sabancı, ödülünü Viyana Belediye Başkanı Dr. Michael Häupl‘den aldıktan sonra yaptığı konuşmada, "Son derece prestijli olan Schumpeter Ödülü‘ne layık görüldüğüm için gururluyum. Schumpeter‘in yaratıcı teorisi, sürdürülebilir büyümenin özüdür. İnovasyon ve ilgili stratejiler, ekonomiyi kritik yöntemlerle şekillendirir. İnovasyona bağlı büyüme ve girişimcilik, değer ve zenginlik yaratmak için her zaman anahtar olmuştur. Bunu ve getirdiği yükümlülükleri anlamak,
içinde bulunduğumuz küresel iş dünyasında hayati önem taşımaktadır" dedi.
Sabancı kariyerine 33 yıl önce başladığını hatırlatarak, Sabancı Topluluğunun her seviyesinde çalıştığını belirtti. Güler Sabancı konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Bana ve ekibime birçok fırsat verildi ve güven duyuldu. Beraber çalışarak çok başarılı ortaklıklar kurduk, yeni iş fırsatları, küresel markalar yarattık ve şirketimizi, -Türkiye‘nin Sabancı-sını, bulunduğu seçkin yere getirmeyi başardık. Büyümemizin sürdürülebilirliği için, sürekli ilerleyerek iş mükemmelliğine, inovatif fikirlere ve organizasyonda gereken iklimi yaratmanın gerekliliğine inandık. İş ortamında böyle bir atmosferi yaratmak için inovatif liderlik de bir gerekliliktir. Bundan dolayı, bu
ödülü ekibimdeki inovatif liderlerin tümü adına alıyorum."
"Serbest piyasa ekonomisi, girişimciliğin yeşermesi için bir gerekliliktir. Türkiye‘nin politik ve ekonomik iklimi, aileme ve şirketimize gelişme olanakları sunmuştur" diye devam eden Sabancı, konuşmasını şöyle tamamladı:
"Schumpeter Society çalışmalarımızı takdir ettiği için gururluyum. Bu ödül, inovatif girişimciliğe olan inanç ve bağlılığımızı artıracaktır. İş hayatım boyunca l‘fcn inovasyonu, kalite ve verimliliköğrendiğim şeylerden en önemlisi şudur; ‘İnovasyon ve girişimciliğe giden yolda başarılı olduysam, bu sadece benim değil, ailemin, ekibimin ve iş arkadaşlarımın ve tabiiki Verbund gibi şirketlerle yaptığımız değerli ortaklıkların sayesindedir. EnerjiSA‘yı 1994 senesinde, ekibimin girişimleri ve yönetim
kurulumuzun desteğiyle kurduk. Bir Avusturya şirketi olan Verbund‘la olan ortaklığımız, Türkiye‘deki başarılı ortaklıklarımıza ve büyümekte olan markalarımızın güzel bir örneğidir. Ortağımızla birlikte takım halinde, parçalarından daha güçlü bir değer yaratmaya devam ediyoruz. Bu nedenle bu ödülü Sabancı Holding‘deki tüm çalışma arkadaşlarım ve yönetim ekibi adına kabul ediyorum."
SCHUMPETER ÖDÜLÜ
Viyana merkezli Schumpeter Society tarafından, politika, ekonomi ve iş dünyasına yönelik olarak her yıl verilen Schumpeter Ödülü, kendi alanlarında inovasyon yaratmış, yeni ve ilerici projelere imza atmış isimlere veriliyor.
1991 yılından bu yana Schumpeter Ödülü alanlar arasında eski Almanya Başbakanı Helmut Kohl, ünlü medya patronu Ted Turner, Avrupa Birliği Komisyonu‘nun Genişlemeden Sorumlu Eski Üyesi Günter Verheugen, Nokia Yönetim Kurulu Başkanı Jorma Ollila gibi isimler yer alıyor.
SABANCI‘NIN DİĞER ÖDÜLLERİ
2002 yılında İtalya tarafından nişan verilen Güler Sabancı‘ya 2007 yılında Türkiye-Belçika ekonomik ilişkilerine yapmış olduğu katkılardan dolayı Belçika Senatosu Başkanı Armand de Decker tarafından, "II. Leopold Commander Nişanı" verilmişti. 2009 yılında ise, İspanya‘nın en üst düzeydeki liyakat nişanı olan "Encomienda De Numero Nişanı", iki ülke ilişkilerine olan katkılarından ötürü, Kral I. Juan Carlos adına düzenlenen bir törenle İspanya Başbakan ikinci Yardımcısı Elena Salgado tarafından Güler
Sabancı‘ya takdim edilmişti. 2010 Nisan ayında, Avusturya‘nın Ekonomi, Aile ve Gençlik Konularından Sorumlu Bakanı Reinhold Mitterlehner tarafından Avusturya‘nın en üst düzey devlet nişanı olan "Silbernes Ehrenkreuz der Republik Österreich", Haziran ayında da Fransız "Legion d‘Honneur" Güler Sabancı‘ya verilmişti.
Güler Sabancı, ayrıca Raymond Georis Yenilikçi Filantropi Ödülü‘nün sahibidir.
Kaynak: İHA
birlikte iş dünyasından önde gelen isimler hazır bulundu.
Eski Avusturya Federal Şansölyesi ve Schumpeter Society Başkanı Dr.Franz Vranitzky, törende yaptığı konuşmada, "Güler Sabancı gibi değerli bir isme bu ödülü vermek bir ayrıcalıktır" dedi.
Viyana Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Dieter Stiefel ise, "Schumpeter Ödülü, inovasyon için verilir. Bu terim, son yıllarda muğlak bir anlam aldı ama Joseph A. Schumpeter için içerik çok açık. Üç ana noktası var: Yeni üretim metotları ve yönetim tarzları, pazara yeni bir ürün veya farklı kaliteli bir ürün sunmak, yeni pazarlara girmek. İlk noktaya bakarsak, Güler Sabancı işletme mezunu, 50 binden fazla çalışanı ve 10 milyar avro‘dan fazla cirosu olan bir şirketin başında. Sabancı Topluluğu, beş
ana iş koluna odaklanmış durumda. Bu zamanla geliştirildi ve çeşitleme prensipleri üzerine kuruldu. Yönetimin de modası vardır. 1980‘lerden sonra, tek bir sektöre odaklanmak popüler hale geldi. Ancak Sabancı, risk dağıtma stratejisine bağlı kaldı ve çok başarılı oldu. Güler Sabancı için şirket yönetimi; çeşitliliği yönetmek, değişim yaratmak ve tüm iş alanlarında etkili olmak demektir. Bu da yaratıcılık gerektirir" diye konuştu.
Prof. Dr. Dieter Stiefel, pazarlara yeni bir ürün sunmanın, sadece tamamen bir yenilik demek olmadığını, sürekli iyileştirmeyi gerektirdiğini kaydederek şunları söyledi:
"Bu da, araştırma geliştirmenin öneminin altını çizer. Bunu da Sabancı Holding, tüm iş alanlarında yoğun ve başarılı bir şekilde yapıyor. Şirket, yüksek potansiyeli olan sektörlere yöneliyor. Enerji sektöründe hizmet veren EnerjiSA şirketinin, Avusturya‘lı Verbund‘la bir ortaklığı bulunuyor ve hedefleri de pazar lideri olmak. Türkiye‘nin kendi pazarına konsantre olması gerekiyor çünkü Türkiye artık gelişmiş bir ülke. Sabancı Holding‘in son yıllarda gösterdiği müthiş büyüme, ürün inovasyonu, kalite ve
verimlilikten kaynaklanıyor ve bu sebepten dolayı da sürdürülebilir hale geliyor."
Prof. Dr. Stiefel, Sabancı‘nın sadece bölgesel değil, aynı zamanda global bir oyuncu olduğunu ifade ederek, bunun sadece Batı‘daki endüstriyel ülkeleri değil, Asya ve Orta Doğu‘yu da kapsadığını belirtti. Stiefel sözlerini şöyle sürdürdü:
"Güler Sabancı, kendini bir Avrupa vatandaşı olarak görüyor ve Türkiye‘nin AB üyeliğini sadece Türkiye için değil, Avrupa Birliği için de gerekli ve faydalı görüyor. Schumpeter ismi, sadece girişimci atılımlar değil, sosyal sorumluluk anlamına da gelir. Güler Sabancı, girişimcinin bu imajına tam anlamıyla uyuyor. İş dünyasındaki başarılarını bilim, kamusal ve sanat alanlarındaki çalışmalarıyla destekliyor. Kuruluşuna öncülük ettiği Sabancı Üniversitesi, Türkiye‘nin en liberal okullarından biri. Sabancı
Vakfı; kadınları, kızları ve engellileri destekliyor, bu konularda çalışmalar yapıyor. Bugüne kadar Sabancı Vakfı, 6 Anadolu şehrinden, Sabancı Üniversitesi‘nde eğitim görmeleri için tam 2 bin genç kadın öğretmeni getirdi. Güler Sabancı, ayrıca tam anlamıyla bir sanat hamisi. Hem Sakıp Sabancı Müzesi hem de tiyatro festivali gibi çeşitli etkinliklerle uluslar arası sanat dünyasına destekte bulunuyor. Güler Sabancı‘ya Schumpeter Ödülünü vermek, bizim için bir gurur kaynağıdır."
"SCHUMPETER‘İN YARATICI TEORİSİ, SÜRDÜRÜLEBİLİR BÜYÜMENİN ÖZÜDÜR"
Sabancı Holding Yönetim Kurulu Başkanı Güler Sabancı, ödülünü Viyana Belediye Başkanı Dr. Michael Häupl‘den aldıktan sonra yaptığı konuşmada, "Son derece prestijli olan Schumpeter Ödülü‘ne layık görüldüğüm için gururluyum. Schumpeter‘in yaratıcı teorisi, sürdürülebilir büyümenin özüdür. İnovasyon ve ilgili stratejiler, ekonomiyi kritik yöntemlerle şekillendirir. İnovasyona bağlı büyüme ve girişimcilik, değer ve zenginlik yaratmak için her zaman anahtar olmuştur. Bunu ve getirdiği yükümlülükleri anlamak,
içinde bulunduğumuz küresel iş dünyasında hayati önem taşımaktadır" dedi.
Sabancı kariyerine 33 yıl önce başladığını hatırlatarak, Sabancı Topluluğunun her seviyesinde çalıştığını belirtti. Güler Sabancı konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Bana ve ekibime birçok fırsat verildi ve güven duyuldu. Beraber çalışarak çok başarılı ortaklıklar kurduk, yeni iş fırsatları, küresel markalar yarattık ve şirketimizi, -Türkiye‘nin Sabancı-sını, bulunduğu seçkin yere getirmeyi başardık. Büyümemizin sürdürülebilirliği için, sürekli ilerleyerek iş mükemmelliğine, inovatif fikirlere ve organizasyonda gereken iklimi yaratmanın gerekliliğine inandık. İş ortamında böyle bir atmosferi yaratmak için inovatif liderlik de bir gerekliliktir. Bundan dolayı, bu
ödülü ekibimdeki inovatif liderlerin tümü adına alıyorum."
"Serbest piyasa ekonomisi, girişimciliğin yeşermesi için bir gerekliliktir. Türkiye‘nin politik ve ekonomik iklimi, aileme ve şirketimize gelişme olanakları sunmuştur" diye devam eden Sabancı, konuşmasını şöyle tamamladı:
"Schumpeter Society çalışmalarımızı takdir ettiği için gururluyum. Bu ödül, inovatif girişimciliğe olan inanç ve bağlılığımızı artıracaktır. İş hayatım boyunca l‘fcn inovasyonu, kalite ve verimliliköğrendiğim şeylerden en önemlisi şudur; ‘İnovasyon ve girişimciliğe giden yolda başarılı olduysam, bu sadece benim değil, ailemin, ekibimin ve iş arkadaşlarımın ve tabiiki Verbund gibi şirketlerle yaptığımız değerli ortaklıkların sayesindedir. EnerjiSA‘yı 1994 senesinde, ekibimin girişimleri ve yönetim
kurulumuzun desteğiyle kurduk. Bir Avusturya şirketi olan Verbund‘la olan ortaklığımız, Türkiye‘deki başarılı ortaklıklarımıza ve büyümekte olan markalarımızın güzel bir örneğidir. Ortağımızla birlikte takım halinde, parçalarından daha güçlü bir değer yaratmaya devam ediyoruz. Bu nedenle bu ödülü Sabancı Holding‘deki tüm çalışma arkadaşlarım ve yönetim ekibi adına kabul ediyorum."
SCHUMPETER ÖDÜLÜ
Viyana merkezli Schumpeter Society tarafından, politika, ekonomi ve iş dünyasına yönelik olarak her yıl verilen Schumpeter Ödülü, kendi alanlarında inovasyon yaratmış, yeni ve ilerici projelere imza atmış isimlere veriliyor.
1991 yılından bu yana Schumpeter Ödülü alanlar arasında eski Almanya Başbakanı Helmut Kohl, ünlü medya patronu Ted Turner, Avrupa Birliği Komisyonu‘nun Genişlemeden Sorumlu Eski Üyesi Günter Verheugen, Nokia Yönetim Kurulu Başkanı Jorma Ollila gibi isimler yer alıyor.
SABANCI‘NIN DİĞER ÖDÜLLERİ
2002 yılında İtalya tarafından nişan verilen Güler Sabancı‘ya 2007 yılında Türkiye-Belçika ekonomik ilişkilerine yapmış olduğu katkılardan dolayı Belçika Senatosu Başkanı Armand de Decker tarafından, "II. Leopold Commander Nişanı" verilmişti. 2009 yılında ise, İspanya‘nın en üst düzeydeki liyakat nişanı olan "Encomienda De Numero Nişanı", iki ülke ilişkilerine olan katkılarından ötürü, Kral I. Juan Carlos adına düzenlenen bir törenle İspanya Başbakan ikinci Yardımcısı Elena Salgado tarafından Güler
Sabancı‘ya takdim edilmişti. 2010 Nisan ayında, Avusturya‘nın Ekonomi, Aile ve Gençlik Konularından Sorumlu Bakanı Reinhold Mitterlehner tarafından Avusturya‘nın en üst düzey devlet nişanı olan "Silbernes Ehrenkreuz der Republik Österreich", Haziran ayında da Fransız "Legion d‘Honneur" Güler Sabancı‘ya verilmişti.
Güler Sabancı, ayrıca Raymond Georis Yenilikçi Filantropi Ödülü‘nün sahibidir.