Milliyetçi Ve Muhafazakar Parti‘den Ysk‘ya İtiraz Dilekçesi
Milliyetçi ve Muhafazakar Parti Genel Sekreteri Faruk Evirgen ve partililer, BDP‘nin desteklediği bağımsız adaylarıyla ilgili Yüksek Seçim Kurulu‘nun (YSK) kararının iptali için YSK‘ya itiraz dilekçesini dilekçe verdi.
Evirgen, BDP tarafından desteklenen bağımsız milletvekillerinin önce veto edilmesi ve arkasından seçime katılmaları yönünde YSK tarafından verilen karara karşı Milliyetçi ve Muhafazakar Parti olarak YSK‘ya itirazlarını sunduklarını belirterek, sonucu beklediklerini ve verilmiş olan kararın hukuki olmadığını düşündüklerini söyledi. Evirgen, "İl Seçim Kurulu, YSK‘nın tarafından ilan edilen takvim doğrultusunda 14 Nisan 2011 saat 17.00‘ye kadar eksikliklerinin tamamlanması konusunda bağımsız adaylara
bildirimde bulunması ve bu süre geçtikten sonra hiçbir şekilde eksikliklerin tamamlanamayacağı YSK‘nın bildirisinde yer almıştır. Dolayısıyla itiraz merci İl Seçim Kurulu‘dur. İl Seçim Kurulu‘nun yetkilerinin aşılarak, doğrudan doğruya Yüksek Seçim Kurulu‘na böyle bir müracaat, Yüksek Seçim Kurulu‘nun bu yönde bir karar alması en azından kendi yayınladıkları seçim takvimine uymamaktadır ve seçim mevzuatına da aykırıdır" ifadelerini kullandı.
Söz konusu şahısların mahkum olduğu davalarla ilgili itirazının olup olmadığı konusunda Evirgen, Milletvekili Seçimi Kanunu 11. maddesi f bendinde hangi suçlardan mahkum olanların milletvekili olamayacağı açıkça belli olduğunu ifade ederek, "Burada aynen ifade şu şekildedir: ‘affedilmiş olsalar dahi... ‘O kanunun ilgili maddesinin iadesi gibi bir hüküm de yer almamaktadır. Bu nedenle, 11/f ‘deki usul belirtilen suçlardan mahkum olanlar ‘hiçbir şekilde milletvekili olamaz‘ şeklinde hüküm vardır. Aynı
hüküm Anayasa‘nın ilgili maddesinde de mevcuttur" diye konuştu.
Meclis‘te bulunan partileri de eleştiren Evirgen, "Burada Yüksek Seçim Kurulu‘nda bir karara siyasi partilerin yapmış oldukları itiraz da, tabiri caizse ‘timsah gözyaşlarıdır‘. Çünkü siyasi partiler, Meclis‘te bu konuları görüp, değiştirebilme hak ve yetkisine sahipken, bunu yapmayıp, yüksek yargı organı Yüksek Seçim Kurulu‘nun uyguladığı hukuku, siyasi ve sokak baskısı ile farklı bir karar almaya zorlamışlardır" dedi.
Kaynak: İHA
bildirimde bulunması ve bu süre geçtikten sonra hiçbir şekilde eksikliklerin tamamlanamayacağı YSK‘nın bildirisinde yer almıştır. Dolayısıyla itiraz merci İl Seçim Kurulu‘dur. İl Seçim Kurulu‘nun yetkilerinin aşılarak, doğrudan doğruya Yüksek Seçim Kurulu‘na böyle bir müracaat, Yüksek Seçim Kurulu‘nun bu yönde bir karar alması en azından kendi yayınladıkları seçim takvimine uymamaktadır ve seçim mevzuatına da aykırıdır" ifadelerini kullandı.
Söz konusu şahısların mahkum olduğu davalarla ilgili itirazının olup olmadığı konusunda Evirgen, Milletvekili Seçimi Kanunu 11. maddesi f bendinde hangi suçlardan mahkum olanların milletvekili olamayacağı açıkça belli olduğunu ifade ederek, "Burada aynen ifade şu şekildedir: ‘affedilmiş olsalar dahi... ‘O kanunun ilgili maddesinin iadesi gibi bir hüküm de yer almamaktadır. Bu nedenle, 11/f ‘deki usul belirtilen suçlardan mahkum olanlar ‘hiçbir şekilde milletvekili olamaz‘ şeklinde hüküm vardır. Aynı
hüküm Anayasa‘nın ilgili maddesinde de mevcuttur" diye konuştu.
Meclis‘te bulunan partileri de eleştiren Evirgen, "Burada Yüksek Seçim Kurulu‘nda bir karara siyasi partilerin yapmış oldukları itiraz da, tabiri caizse ‘timsah gözyaşlarıdır‘. Çünkü siyasi partiler, Meclis‘te bu konuları görüp, değiştirebilme hak ve yetkisine sahipken, bunu yapmayıp, yüksek yargı organı Yüksek Seçim Kurulu‘nun uyguladığı hukuku, siyasi ve sokak baskısı ile farklı bir karar almaya zorlamışlardır" dedi.