İdil‘de Hekimlere Uygulanan Şiddet Basın Açıklaması İle Kınandı
Şırnak‘ın İdil ilçesinde Şırnak Tabip Odası‘nın düzenlediği basın açıklamasında hekimlere uygulanan şiddet kınandı.
Şırnak‘ın İdil ilçesinde Şırnak Tabip Odası, Şırnak SES, Şırnak Eğitim Sen ve İdil Belediyesi İdil Devlet Hastanesi önünde ortak bir basın açıklaması ile doktor ve hekimlere uygulanan şiddete tepki gösterdi. Basın açıklamasında gurup adına açıklama yapan Şırnak Tabip Odası Başkanı Dr. Serdar Kuni, şiddete maruz kalan meslektaşlarına yapılan çirkin saldırıları nefretle kınadıklarını, özel olarak hekimleri ve sağlık çalışanlarının doğrudan ya da dolaylı olarak hedef gösterenleri, yaklaşımlarını insan onuru
ve insan hakları temelli olarak bir kez daha gözden geçirmeye davet ettiklerini ifade etti. Kuni, "Sağlığı piyasalaştıran, sağlık hizmetini metalaştıran, hastayı müşteri, sağlık Merkezlerini birer ticarethaneye dönüştüren, katkı katılım payı ile insanların sağlığa ulaşımında engel teşkil eden, sağlıkta dönüşüm politikasının bütün aksaklıklarının tek müsebbibi doktorlarmış gibi sürekli hükümet yetkilileri tarafından hedef gösterilmesinden dolayı gün olmuyor ki hekime yönelik şiddet olmasın. Haykırıyoruz,
sağlık kurumlarındaki düzensizliklerin, sağlıktaki kötü yönetimlerin sorumlusu bizler değiliz. Hastalarımızın ödediği ‘Katkı katılım paylarının‘ ‘İlave ücretlerin‘ sorumlusu bizler değiliz. Sürekli değişen uygulamaların, Sosyal Güvenlik Kurumu‘nun ödemediği ilaçların sorumlusu bizler değiliz.Yanlış tanıların konmasına, gecikmiş tedavilere ve sonunda telafisi imkansız sonuçlara yol açan performans sistemini getiren biz değiliz. Bir doktorun günde yüz, yüz yirmi hasta bakmasının, hastalarımıza yeterli süre
ayıramamanın sorumlusu bizler değiliz. Son olarak 24 Nisan‘da tarihinde Diyarbakır Kocaköy ilçesinde aile hekimi olarak görev yapan Bahar Tekin adlı doktor arkadaşımız; acil hastalarını hemen bırakıp Kaymakam yazı işleri Müdürünün babasına gidip evinde bakamadığı için insana saygısız, hekime hürmetsiz, acil hasta farkını anlamayacak kadar yetersiz İlçe Kaymakamı tarafından dövülebilmektedir. Toplumumuzda şiddete maruz kalma ve şiddeti çözüm olarak görme algısının giderek artması, sağlık kuruluşlarında
yeterli güvenlik tedbirlerinin alınmaması, medyanın sağlık haberleri ile ilgili tutumu ve en önemlisi de yönetenlerin tutumu hekimlere ve diğer sağlık çalışanlarına yönelik şiddetin oluşmasına önemli bir ivme kazandırmıştır" şeklinde konuştu.
Kaynak: İHA
ve insan hakları temelli olarak bir kez daha gözden geçirmeye davet ettiklerini ifade etti. Kuni, "Sağlığı piyasalaştıran, sağlık hizmetini metalaştıran, hastayı müşteri, sağlık Merkezlerini birer ticarethaneye dönüştüren, katkı katılım payı ile insanların sağlığa ulaşımında engel teşkil eden, sağlıkta dönüşüm politikasının bütün aksaklıklarının tek müsebbibi doktorlarmış gibi sürekli hükümet yetkilileri tarafından hedef gösterilmesinden dolayı gün olmuyor ki hekime yönelik şiddet olmasın. Haykırıyoruz,
sağlık kurumlarındaki düzensizliklerin, sağlıktaki kötü yönetimlerin sorumlusu bizler değiliz. Hastalarımızın ödediği ‘Katkı katılım paylarının‘ ‘İlave ücretlerin‘ sorumlusu bizler değiliz. Sürekli değişen uygulamaların, Sosyal Güvenlik Kurumu‘nun ödemediği ilaçların sorumlusu bizler değiliz.Yanlış tanıların konmasına, gecikmiş tedavilere ve sonunda telafisi imkansız sonuçlara yol açan performans sistemini getiren biz değiliz. Bir doktorun günde yüz, yüz yirmi hasta bakmasının, hastalarımıza yeterli süre
ayıramamanın sorumlusu bizler değiliz. Son olarak 24 Nisan‘da tarihinde Diyarbakır Kocaköy ilçesinde aile hekimi olarak görev yapan Bahar Tekin adlı doktor arkadaşımız; acil hastalarını hemen bırakıp Kaymakam yazı işleri Müdürünün babasına gidip evinde bakamadığı için insana saygısız, hekime hürmetsiz, acil hasta farkını anlamayacak kadar yetersiz İlçe Kaymakamı tarafından dövülebilmektedir. Toplumumuzda şiddete maruz kalma ve şiddeti çözüm olarak görme algısının giderek artması, sağlık kuruluşlarında
yeterli güvenlik tedbirlerinin alınmaması, medyanın sağlık haberleri ile ilgili tutumu ve en önemlisi de yönetenlerin tutumu hekimlere ve diğer sağlık çalışanlarına yönelik şiddetin oluşmasına önemli bir ivme kazandırmıştır" şeklinde konuştu.