Çılgın Proje: Kanal İstanbul açıklandı
Kanal İstanbul Projesi açığa çıktı. İstanbul'un Avrupa yakası bir ada haline gelecek. Çılgın proje Kanal İstanbul, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan tarafından açıklandı. Uzun süredir beklenen proje Kanal İstanbul'un detayları haberde...
İşte o açıklamalar:
İSTANBUL'A ÇILGIN PROJE
Şuandan itibaren, başlattığımız projemizle İstanbul artık içinden iki deniz geçen bir şehire dönüşüyor. İstanbul'a bu proje ile beraber 2 yarım ada bir ada oluşuyor. Anadolu zaten bir yarım ada ama şimdi bir ada daha oluşacak. İstanbul'un Avrupa yakasında şehrin Marmara denizi arasına yaklaşık 45, 50 kilometre uzunluğunda bir kanal yapıyoruz. İstanbulumuza, KANALİSTANBUL'u kazandırıyoruz. Panama kanalı ile Süveyş'te kıyas dahi kabul etmeyecek yüzyılın en büyük projelerinden biri için bugün kolları sıvıyoruz. Kanalın su derinliği yaklaşık 25 metre olacak su yüzeyinde genişlik yaklaşık 145 metre, 150 metre civarında olacak tabanda ise 120 metre olacak kanaldan bugün dünyada ki en büyük gemiler 250,260 detveyt gemiler geçebiliyor ama bizim kanalımızdan 300 bin tonluk detveyt gemiler geçebilecek. Kanal üzerine inşa edeceğimiz köprülerle kara ve deniz ulaşımı hiç bir kesintiye uğramayacak. 3. Köprü de bu kanalın üzerinden geçecek, kanalın inşası sırasında milyonlarca metreküp harfiyat çıkarılacak yani 25 kilometreye 25 kilometre bir toprak kazılarak bunlar uygun yere kazanacak, kazı malzemesi havalimanı ve sönmüş maden ocaklarını çevre düzenlemesinde kullanırken bir kısmını kapatılma noktasında değerlendireceğiz.
Bu proje İstanbul'u, Türkiye'yi başta bölgemiz olmak üzere dünyayı yakından ilgilendiren bir proje, en önemlisi projenin boğazda ki trafiği azaltmak ve tehlikeyi milimize etmektir. Yılda yaklaşlık 4 milyon ton NPC, 3 milyon ton kimyasal madde ve 139 milyon ton petrol taşınıyor. Her gün her saat İstanbulun güzelliğini bu tehlikeli maddeler tehdit ediyor. Medeniyet şehri olan kültürel eserler ciddi tehdit altında, boğaz çevresinde yaşayan 2 milyona yakın nüfus tehdit altında. Boğazda ve Marmara'da doğal yaşam aynı şekilde tehdit altında.
Zaman zaman meydana gelen kazalar adeta orayı cehenneme çevirdi. Türkiye milli gelirinin yüzde 40'ını karşılayan İstanbul'a bu büyük adımı atıyoruz. KANALİSTANBUL ile boğaz yük trafiğini tamamen sona erdiriyoruz. Artık İstanbul boğazı tarihin ve geleceğin içiçe yaşayacağı bir tabiat harikası olarak eski günlerine geri dönüyor. Marmara'da demirleyen gemilerden artık büyük oranda kurtuluyoruz. Bu yol çeşitliliğini de böylece muhafaza altına alıyoruz, İstanbul boğazından günde ortalama 149 gemi geçtiği düşünüşülürse kanal gemi trafiğini aksatmayacak tam tersine hızlandıracaktır. Kanalın tamamlanmasıyla bekleme maliyetinde önemli ölçüde azalma olacaktır. Kanal sadece ulaşım projesi değil kanal çevresinde modern bir yaşam alanını da oluşturacağız. Bunlar tabi ki düzenlemede çok daha farklı olacak kongre, festival, otel, konutlarla KANALİSTANBUL yeni bir yaşam merkezinin ortaya çıkmasını sağlayacak. İstanbul'un kentsel dönüşümünü kanal çevresinde yapacağımız burada İstanbul'un en büyük havalimanını da burada inşa edeceğiz. Artık Atatürk, Sabiha Gökçen havalimanları ihtiyaca cevap veremiyor. Yer oluyor uçaklara slot verilemiyor, uçaklar pist başlarında beklemek durumunda kalıyor. Kanal ve çevresi Türkiye'den ve tüm dünyadan turistleri cezbederken İstanbul boğazı da eskisinden daha fazla bir çekim oluşturacak. Kanalın suyu durgun olmayacak, kanal İstanbul'un yerlatı ve yerüstü su kaynaklarına zarar vermeyecek. İstanbul'da bir su sorununa asla sebep olmayacak, tarım alanlarının korunmasına dikkat edilecek. Hatta kanaldan çıkan toprakların bir kısmı sönmüş maden ocaklarının örtülmesinde kullanılacak.
Kaynak: İHA
İSTANBUL'A ÇILGIN PROJE
Şuandan itibaren, başlattığımız projemizle İstanbul artık içinden iki deniz geçen bir şehire dönüşüyor. İstanbul'a bu proje ile beraber 2 yarım ada bir ada oluşuyor. Anadolu zaten bir yarım ada ama şimdi bir ada daha oluşacak. İstanbul'un Avrupa yakasında şehrin Marmara denizi arasına yaklaşık 45, 50 kilometre uzunluğunda bir kanal yapıyoruz. İstanbulumuza, KANALİSTANBUL'u kazandırıyoruz. Panama kanalı ile Süveyş'te kıyas dahi kabul etmeyecek yüzyılın en büyük projelerinden biri için bugün kolları sıvıyoruz. Kanalın su derinliği yaklaşık 25 metre olacak su yüzeyinde genişlik yaklaşık 145 metre, 150 metre civarında olacak tabanda ise 120 metre olacak kanaldan bugün dünyada ki en büyük gemiler 250,260 detveyt gemiler geçebiliyor ama bizim kanalımızdan 300 bin tonluk detveyt gemiler geçebilecek. Kanal üzerine inşa edeceğimiz köprülerle kara ve deniz ulaşımı hiç bir kesintiye uğramayacak. 3. Köprü de bu kanalın üzerinden geçecek, kanalın inşası sırasında milyonlarca metreküp harfiyat çıkarılacak yani 25 kilometreye 25 kilometre bir toprak kazılarak bunlar uygun yere kazanacak, kazı malzemesi havalimanı ve sönmüş maden ocaklarını çevre düzenlemesinde kullanırken bir kısmını kapatılma noktasında değerlendireceğiz.
Bu proje İstanbul'u, Türkiye'yi başta bölgemiz olmak üzere dünyayı yakından ilgilendiren bir proje, en önemlisi projenin boğazda ki trafiği azaltmak ve tehlikeyi milimize etmektir. Yılda yaklaşlık 4 milyon ton NPC, 3 milyon ton kimyasal madde ve 139 milyon ton petrol taşınıyor. Her gün her saat İstanbulun güzelliğini bu tehlikeli maddeler tehdit ediyor. Medeniyet şehri olan kültürel eserler ciddi tehdit altında, boğaz çevresinde yaşayan 2 milyona yakın nüfus tehdit altında. Boğazda ve Marmara'da doğal yaşam aynı şekilde tehdit altında.
Zaman zaman meydana gelen kazalar adeta orayı cehenneme çevirdi. Türkiye milli gelirinin yüzde 40'ını karşılayan İstanbul'a bu büyük adımı atıyoruz. KANALİSTANBUL ile boğaz yük trafiğini tamamen sona erdiriyoruz. Artık İstanbul boğazı tarihin ve geleceğin içiçe yaşayacağı bir tabiat harikası olarak eski günlerine geri dönüyor. Marmara'da demirleyen gemilerden artık büyük oranda kurtuluyoruz. Bu yol çeşitliliğini de böylece muhafaza altına alıyoruz, İstanbul boğazından günde ortalama 149 gemi geçtiği düşünüşülürse kanal gemi trafiğini aksatmayacak tam tersine hızlandıracaktır. Kanalın tamamlanmasıyla bekleme maliyetinde önemli ölçüde azalma olacaktır. Kanal sadece ulaşım projesi değil kanal çevresinde modern bir yaşam alanını da oluşturacağız. Bunlar tabi ki düzenlemede çok daha farklı olacak kongre, festival, otel, konutlarla KANALİSTANBUL yeni bir yaşam merkezinin ortaya çıkmasını sağlayacak. İstanbul'un kentsel dönüşümünü kanal çevresinde yapacağımız burada İstanbul'un en büyük havalimanını da burada inşa edeceğiz. Artık Atatürk, Sabiha Gökçen havalimanları ihtiyaca cevap veremiyor. Yer oluyor uçaklara slot verilemiyor, uçaklar pist başlarında beklemek durumunda kalıyor. Kanal ve çevresi Türkiye'den ve tüm dünyadan turistleri cezbederken İstanbul boğazı da eskisinden daha fazla bir çekim oluşturacak. Kanalın suyu durgun olmayacak, kanal İstanbul'un yerlatı ve yerüstü su kaynaklarına zarar vermeyecek. İstanbul'da bir su sorununa asla sebep olmayacak, tarım alanlarının korunmasına dikkat edilecek. Hatta kanaldan çıkan toprakların bir kısmı sönmüş maden ocaklarının örtülmesinde kullanılacak.