'Bu proje yapılırsa istihdam doğacak'

Gazeteci Mehmet Barlas, Başbakan Erdoğan'ın Kanal İstanbul projesi yapılırsa, bunun sonucunda istihdam doğacağını, Türkiye'ye hareket geleceğini söyledi.Prof. Emre Kongar ise, "Türkiye'de bu işler yapılırken ekolojik dengeler ve günlük yaşam gerekleri düşünülerek yapıldığı kanısında değilim" dedi.

İşte Erdoğan‘ın çılgın projesi (Son Detaylar)

NTV ekranlarında yayınlanan Yorum Farkı programının dün akşamki bölümünde Prof. Emre Kongar ile Gazeteci Mehmet Barlas, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın "Çılgın Projem" dediği "Kanal İstanbul" projesini tartıştı.

Bunların hiç birinin çılgın proje olmadığını söyleyen Barlas, "Kafkaslardaki ve Orta Asya'daki doğal kaynaklar harekete geçirildiğinden beri o bölgenin petrolü, doğalgazı, boğazlar üzerinden Akdeniz'e, Avrupa'ya taşınmaya başladığından beri bu konuşuluyor. Ama önemli olan bu akaryakıt naklinde İstanbul'un boğazının da islam limanında tehlikede olması. Önemli olan güvenlik meselesi. Çünkü trafiği durdurmak galiba mümkün değil" diye konuştu.

"BU PROJE YAPILIRSA TÜRKİYE'YE HAREKET GELECEK"

Dünyada böyle projelerin konuşulup yapıldığını ifade eden Barlas, "Mesela süveyş kanalı, panama kanalı. Bu proje yapılır mı? Yapılır. Bence yapılsın. Keşke Türkiye yapsa bunu. Bunun sonucunda istihdam doğacak, yeni alanlar, yeni şehirler doğacak, Türkiye'ye hareket gelecek. Ve eğer boğazın trafiği buraya aktarılacaksa... Türkiye kafasına koyduğu zaman herşeyi yapabiliyor" şeklinde konuştu.

"BU İŞLER YAPILIRKEN EKOLOJİK DENGELER VE GÜNLÜK YAŞAM HAREKETLERİ DÜŞÜNÜLMÜYOR"

"Bir şey yapılır, bunun iyi tarafları da vardır fakat çok basit açıdan bakıyorum olaya" diyen Kongar ise şöyle devam etti:

"En basit bir kentte yaşamanın birinci koşulu olan trafik, bugünkü İstanbul köprülerden önceki İstanbul'un trafiğinden daha mı rahat, daha mı kötü? Daha kötü. Bu köprü öyle bir olay ki, iki yakayı birbirine bağladığınız zaman, yaptığınız köprünün daha az nüfusa sahip olan öbür yakada sebep olduğu yeni yerleşim o köprü trafiğini tıkıyor, bitiriyor. Dolayısıyla şehircilikte köprüler kapanı denen bir şey var. Her köprü yaptığınız zaman öbür tarafta yarattığı yoğunlaşma dolayısıyla kendi kapasitesini bitiriyor, ikinci köprü gereksinimi çıkıyor. Bunu İstanbul'da çok net yaşıyoruz."

"Üçüncü köprü de yapılır kanal da açılır. Peki ekolojik denge, insanların günlük yaşamları nasıl etkileniyor? O olumsuz etkileniyor" diye konuşan Kongar, "Bu kanal ve üçüncü köprü bir arada İstanbul'un kuzeyindeki bütün yeşil alanlarını, su havzalarını vs. tahrip edeceği çok açık. Bunlar önlenebilir ama Türkiye'de bu işlerin, özellikle ekolojik dengeler ve günlük yaşam gerekleri düşünülerek yapıldığı kanısında değilim" ifadelerini kullandı.

BEYAZ GAZETE