Bakan Çelik, Molotof Atılan Evden Örgüt Sempatizanlarına Seslendi
Devlet Bakanı AK Parti Şanlıurfa Milletvekili Adayı Faruk Çelik, geçtiğimiz günlerde terör örgütü sempatizanları tarafından evine molotof atılan Yakışmaz ailesinin evinde patlıcanlı kahvaltı yaptı.
Devlet Bakanı AK Parti Şanlıurfa Milletvekili Adayı Faruk Çelik, geçtiğimiz günlerde terör örgütü sempatizanları tarafından evine molotof atılan Yakışmaz ailesinin evinde patlıcanlı kahvaltı yaptı. Terör mağduru aileye geçmiş olsun ziyaretinde bulunan ve buradan örgüt sempatizanlarına seslenen Bakan Çelik, "Şiddet kimseye fayda getirmez. Türkiye bu olaylardan yıllarca çekti. İnşallah bir yerde bu işe nokta konur." dedi.
Örgüt sempatizanları tarafından evine molotof atılan Yakışmaz ailesi yaralarını sarmaya çalışıyor. Evin camlarının hala kırık, psikolojilerinin hala bozuk olduğu gözlenen aile, saldırıda yanan halı ve yastıkları atarak babalarının verdiği halıları sermiş. Yeni saldırılara karşı evin penceresine tel örgülü parmaklık taktıran aile, olay anını unutsun diye saldırı sırasında saçı yanan evin büyük kızı Kevser‘i dayısının köyüne göndermiş.
Yakışmaz ailesi, bugün kahvaltıda ağırladığı Bakan Çelik‘le bir nebze de olsa moral buldu. Fırında pişmiş patlıcan ve biberin de bulunduğu yer sofrasına oturan Bakan Çelik, aile fertleri ile birlikte kahvaltı yaptı. Bakan Çelik molotof atılan evden örgüt sempatizanlarına seslendi.
Şiddetten kimsenin fayda sağlayamayacağını vurgulayan Bakan Çelik, Şanlıurfa‘daki ziyaretleri kapsamında halk arasında herhangi bir farkın olmadığını gözlemlediğini anlattı. Ülkede barış ve dostluk için elbirliği yapılması gerektiğini dile getiren Bakan Çelik, bölge insanının devlete bağlı olduğunun altını çizerek, "Burada da gördüm ki, hepimiz bir ve beraberiz. Bu bölgenin, Türkiye‘nin diğer bölgelerinden hiçbir farkı yok. Burada da insanlar devlet ve milletine bağlı, herkes barıştan yana. Bu tür saldırıların kimseye faydasının olmadığı gayet açıktır. Saf, temiz, iyi niyetli insanlarımızın bu tür saldırılarla karşılaşması hepimizi üzüyor. Artık ülkemizde barış ve dostluk için el birliği, gönül birliği yapmamız lazım." şeklinde konuştu.
Türkiye‘nin demokratik anlamda ilerlediğine işaret eden Bakan Çelik, ülkede artık her şeyin tartışılıp konuşulabildiğini kaydetti. Çelik, şöyle konuştu: "Türkiye‘de artık her şey konuşulup, tartışılabiliyor. Eskiden böyle değildi. Şiddet yanlısı olmak kimseye bir şey kazandırmaz, yapılan mağduriyete dönüşür. Oysa Türkiye yıllarca bu tür olaylardan çok çekti, çok yaşadı ve yaşıyor. İnşallah bir yerde bu işe bir nokta konulur."
Çelik, bu ve benzeri saldırıların son bulması için ellerinden gelen çabayı, dostluğu, barışı öne çıkararak nihayetlendirmek gerektiğini vurguladı. Şiddete gerek kalmadan sorunların tartışılabileceğine dikkat çeken Çelik, konuşmasını şu şekilde tamamladı: "Ne güzel her şeyi tartışabiliyor olmak, ama siz ille şiddet kullanmak istediğinizi söylerseniz yapana da bir şey kazandırmaz, yapılana da mağduriyete dönüşür. Yıllardır Türkiye bu sahneleri yaşadı, yaşıyor. İnşallah bir yerde bir nokta konulacaktır."
"EVİMİZDE YATMAYA KORKUYORUZ"
Evde hala korkunun hakim olduğunu dile getiren evin hanımı Hanım Yakışmaz ise olası bir saldırı için evin penceresini tel örgü ile kapladığını söyledi. Neye uğradıklarını şaşırdığını ifade eden Hanım Yakışmaz, şunları söyledi: "Kızım korkmuştu, biraz morali düzelsin diye abimlere gönderdim, psikolojisi bozulmuş, şu an biraz iyi ama çok korkmuştu. Allah‘ımız bir, Peygamberimiz bir, hepimiz Hz. Adem‘in çocuklarıyız. Bizden ne istiyorlar?
Evde yatmaya korkuyoruz artık."
Örgüt sempatizanları tarafından evine molotof atılan Yakışmaz ailesi yaralarını sarmaya çalışıyor. Evin camlarının hala kırık, psikolojilerinin hala bozuk olduğu gözlenen aile, saldırıda yanan halı ve yastıkları atarak babalarının verdiği halıları sermiş. Yeni saldırılara karşı evin penceresine tel örgülü parmaklık taktıran aile, olay anını unutsun diye saldırı sırasında saçı yanan evin büyük kızı Kevser‘i dayısının köyüne göndermiş.
Yakışmaz ailesi, bugün kahvaltıda ağırladığı Bakan Çelik‘le bir nebze de olsa moral buldu. Fırında pişmiş patlıcan ve biberin de bulunduğu yer sofrasına oturan Bakan Çelik, aile fertleri ile birlikte kahvaltı yaptı. Bakan Çelik molotof atılan evden örgüt sempatizanlarına seslendi.
Şiddetten kimsenin fayda sağlayamayacağını vurgulayan Bakan Çelik, Şanlıurfa‘daki ziyaretleri kapsamında halk arasında herhangi bir farkın olmadığını gözlemlediğini anlattı. Ülkede barış ve dostluk için elbirliği yapılması gerektiğini dile getiren Bakan Çelik, bölge insanının devlete bağlı olduğunun altını çizerek, "Burada da gördüm ki, hepimiz bir ve beraberiz. Bu bölgenin, Türkiye‘nin diğer bölgelerinden hiçbir farkı yok. Burada da insanlar devlet ve milletine bağlı, herkes barıştan yana. Bu tür saldırıların kimseye faydasının olmadığı gayet açıktır. Saf, temiz, iyi niyetli insanlarımızın bu tür saldırılarla karşılaşması hepimizi üzüyor. Artık ülkemizde barış ve dostluk için el birliği, gönül birliği yapmamız lazım." şeklinde konuştu.
Türkiye‘nin demokratik anlamda ilerlediğine işaret eden Bakan Çelik, ülkede artık her şeyin tartışılıp konuşulabildiğini kaydetti. Çelik, şöyle konuştu: "Türkiye‘de artık her şey konuşulup, tartışılabiliyor. Eskiden böyle değildi. Şiddet yanlısı olmak kimseye bir şey kazandırmaz, yapılan mağduriyete dönüşür. Oysa Türkiye yıllarca bu tür olaylardan çok çekti, çok yaşadı ve yaşıyor. İnşallah bir yerde bu işe bir nokta konulur."
Çelik, bu ve benzeri saldırıların son bulması için ellerinden gelen çabayı, dostluğu, barışı öne çıkararak nihayetlendirmek gerektiğini vurguladı. Şiddete gerek kalmadan sorunların tartışılabileceğine dikkat çeken Çelik, konuşmasını şu şekilde tamamladı: "Ne güzel her şeyi tartışabiliyor olmak, ama siz ille şiddet kullanmak istediğinizi söylerseniz yapana da bir şey kazandırmaz, yapılana da mağduriyete dönüşür. Yıllardır Türkiye bu sahneleri yaşadı, yaşıyor. İnşallah bir yerde bir nokta konulacaktır."
"EVİMİZDE YATMAYA KORKUYORUZ"
Evde hala korkunun hakim olduğunu dile getiren evin hanımı Hanım Yakışmaz ise olası bir saldırı için evin penceresini tel örgü ile kapladığını söyledi. Neye uğradıklarını şaşırdığını ifade eden Hanım Yakışmaz, şunları söyledi: "Kızım korkmuştu, biraz morali düzelsin diye abimlere gönderdim, psikolojisi bozulmuş, şu an biraz iyi ama çok korkmuştu. Allah‘ımız bir, Peygamberimiz bir, hepimiz Hz. Adem‘in çocuklarıyız. Bizden ne istiyorlar?
Evde yatmaya korkuyoruz artık."